"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı-karşı davacı vekili tarafından, davalı-karşı davacı aleyhine 14.07.2009 gününde verilen dilekçe ile asıl davada müdahalenin men'i, kal ve ecrimisil, karşı davada temliken tescil talebi üzerine yapılan duruşma sonunda; asıl davanın açılmamış sayılmasına, karşı davanın kabulüne dair verilen 27.01.2015 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı- karşı davacı ... vekili ve davacı- karşı davalı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: _ K A R A R _ Asıl dava, elatmanın önlenmesi, kal ve ecrimisil talebine ilişkin olup, birleştirilen dava TMK'nin 724. maddesine dayalı temliken tescil istemine ilişkindir....
Gerçekten; Türk Medeni Kanunun 724. maddesi ile yasanın taşınmaz mülkiyetinin kapsamını belirleyen Türk Medeni Kanunun 718. maddesine istisna getirilmiş ve bazı hallerin varlığı halinde mülkiyet hakkı sahibinin zeminle ilgisini keserek taşınmazın üzerinde bulunduğu yapıdan ötürü yapı sahibine tescil olanağı tanımıştır. Ne var ki; böyle bir istemin kabulü için öncelikle taşınmazın ... mülkiyete konu yerlerden olması gerekir. Somut olayda ise; davacının adına tescilini istediği taşınmaz başlangıçta yapılan kadastro sırasında «ziraata elverişli olmayan hali arazi» niteliğinde iken 06.12.1985 tarihinde 17760 m2 olarak 2145 parsel sayısı ile davalı ... adına tescil edilmiştir. Davalı Belediyenin de bu yerde kısaca İmar Affı Kanunu olarak bilinen 2981 sayılı 10/b maddesine dayanarak bazı hak sahiplerine tapu tahsis belgesi verdiği görülmektedir. Davacı ise çekişmeli taşınmazda 1976 yılında yaptığı yapı nedeniyle eldeki temliken tescil davasını açmıştır....
Gerçekten; Türk Medeni Kanunun 724. maddesi ile yasanın taşınmaz mülkiyetinin kapsamını belirleyen Türk Medeni Kanunun 718. maddesine istisna getirilmiş ve bazı hallerin varlığı halinde mülkiyet hakkı sahibinin zeminle ilgisini keserek taşınmazın üzerinde bulunduğu yapıdan ötürü yapı sahibine tescil olanağı tanımıştır. Ne var ki; böyle bir istemin kabulü için öncelikle taşınmazın ... mülkiyete konu yerlerden olması gerekir. Somut olayda ise; davacının adına tescilini istediği taşınmaz başlangıçta yapılan kadastro sırasında «ziraata elverişli olmayan hali arazi» niteliğinde iken 06.12.1985 tarihinde 17760 m2 olarak 2145 parsel sayısı ile davalı ... adına tescil edilmiştir. Davalı Belediyenin de bu yerde kısaca İmar Affı Kanunu olarak bilinen 2981 sayılı 10/b maddesine dayanarak bazı hak sahiplerine tapu tahsis belgesi verdiği görülmektedir. Davacı ise çekişmeli taşınmazda 1976 yılında yaptığı yapı nedeniyle eldeki temliken tescil davasını açmıştır....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalılar aleyhine 25.09.2006 gününde verilen dilekçe ile elatmanın önlenmesi, kal birleşen davada temliken tescil istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; asıl davanın kabulüne birleşen davanın reddine dair verilen 14.07.2010 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Asıl dava, çaplı taşınmaza taşkın bina yapmak suretiyle oluşan haksız elatmanın kal suretiyle kaldırılması istemine ilişkindir. Birleşen davada ise davalı, davacının 347 sayılı parseli üzerine taşkın bina yaptıklarını, taşan kısımların Türk Medeni Kanununun 725.maddesi uyarınca adlarına tescilini istemiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı-karşı davalı vekili tarafından, davalılar-karşı davacılar aleyhine 30.07.2008 gününde verilen dilekçe ile asıl davada elatmanın önlenmesi ve kâl, karşı davada temliken tescil istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; asıl davanın kabulüne, karşı davanın kısmen kabulüne dair verilen 06.05.2015 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalılar-karşı davacılar vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: _ K A R A R _ Dava, elatmanın önlenmesi ve kal, karşı dava TMK'nın 725. maddesi gereğince temliken tescil isteğine ilişkindir. Davacı vekili, davacının mülkiyetinde bulunan 126 ada 13 parsel sayılı taşınmaza davalının haksız elatmasının önlenmesi ile kaçak bina eklentilerinin yıkılarak taraflarına teslimine karar verilmesini talep etmiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalı ve dahili davalılar aleyhine 23.05.2005 gününde verilen dilekçe ile Türk Medeni Kanunun 724. maddesi gereğince temliken tescil istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın reddine dair verilen 03.10.2006 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı vekilleri tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne duruşma isteminin dava değeri yönünden reddine karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: _K A R A R_ Dava, Türk Medeni Kanunun 724. maddesine dayalı temliken tescil istemiyle açılmıştır. Mahkemece dava reddedilmiş, hükmü davacı temyiz etmiştir. Türk Medeni Kanunun 718. maddesince arazi üzerindeki mülkiyet kapsamına bitkiler kaynaklar ve binalar da girer. Yasanın 724. maddesi mülkiyet kapsamının sınırlanmasıyla ilgilidir....
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalı aleyhine 23.6.2003 gününde verilen dilekçe ile temliken tescil istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne dair verilen 15.9.2005 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı ... vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Dava, Türk Medeni Kanunun 724.maddesi uyarınca açılan temliken tescil istemine ilişkindir. Anılan bu hüküm ile, zemin ve üzerindeki yapı arasında bağlantı kesilmekte ve bazı koşulların yerine getirilmesi halinde yapı sahibine üzerinde bulunduğu taşınmaza malik olabilme olanağı tanınmaktadır....
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalılar aleyhine 3.3.2004 gününde verilen dilekçe ile temliken tescil istenmesi üzerine bozma ilamına uyularak yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne dair verilen 29.6.2006 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı ... ile davalı ... vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Davacı, 145 ada 6 parsel sayılı taşınmazın bir kısmını 15.12.1987 tarihli adi yazılı satış sözleşmesi ile satın alarak üzerine iyi niyetle bina yaptığını ileri sürerek Medeni Kanunun 724 maddesi uyarınca temliken tescil istemiştir....
Davalı (birleşen dosya davacısı) ..., asıl davanın reddini savunmuş, birleşen davasında ise davacıların mirasbırakanı Kemal'in kendisine borcu nedeniyle üzerine bina yaptığı dava konusu taşınmazın alımı ve geri kalan paranın ödenmesi konusunda anlaştıklarını, binayı iyiniyetle inşa ettiğini ileri sürerek, temliken tescil, takas, mahsup ve zararın tazmini isteklerinde bulunmuştur. Mahkemece, asıl davanın kabulüne, davalı ...'in temliken tescil talebinin reddine, birleşen davanın ise, HUMK'nun 409.maddesi uyarınca açılmamış sayılmasına karar verilmiştir. Karar, davalı ... vekili ile davalı ... vekili tarafından süresinde temyiz edilmiş olmakla; Tetkik Hakimi ...'in raporu okundu, düşüncesi alındı. Dosya incelendi, gereği görüşülüp, düşünüldü....
Türk Medeni Kanununun 724. maddesinde bina sahibine tanınan bu hak, kişisel hak niteliğinde olup, bina sahibi ve onun külli halefleri tarafından, inşaat yapılırken taşınmazın maliki kim ise ona ya da onun külli haleflerine karşı ileri sürülebilir. Hemen belirtmek gerekir ki, taşınmaza sonradan malik olan kişiye karşı da bu kişisel hak ancak bina sahibini bu haktan mahrum bırakmak amacıyla arsa sahibi ile el ve işbirliği içinde olduğu iddiasıyla ileri sürülebilir. Malzeme sahibinin Türk Medeni Kanununun 724. maddesine dayanarak tescil talebinde bulunabilmesi bazı koşulların varlığına bağlıdır; a) Birinci koşul, malzeme sahibinin iyiniyetli olmasıdır; Türk Medeni Kanununun 724.maddesi hükmünden açıkça anlaşıldığı üzere, taşınmaz mülkiyetinin yapı sahibine verilebilmesi için öncelikli koşul iyiniyettir. Öngörülen iyiniyetin Türk Medeni Kanununun 3.maddesinde hükme bağlanan sübjektif iyiniyet olduğunda da kuşku yoktur....