"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ Taraflar arasındaki dava, tek satıcılık sözleşmesinden kaynaklanan doğan tazminat istemine ilişkindir. Uyuşmazlığın niteliğine ve tarafların sıfatına göre, dosyanın temyiz incelemesi, Yargıtay 19. Hukuk Dairesinin görevine girmektedir. SONUÇ: Yukarıdaki açıklanan nedenlerle, dosyanın görevli Yargıtay 19. Hukuk Dairesi Başkanlığı’na GÖNDERİLMESİNE, 03/09/2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davacı tarafın 2006 yılında ----- yakasındaki tek distribütör olduğunu, 2015 senesinden itibaren ----- tamamında tek distribütör olarak faaliyet gösterdiğini iddia ettiğini, davacı taraf ile müvekkili şirket arasındaki ticari ilişkisi sadece alım/satım ilişkisi olduğunu, taraflar arasında imzalanmış herhangi bir bayilik/tek satıcılık sözleşmesi olmadığını, tek satıcılık sözleşmesinin belirleyici unsurlarından birinin de, tek satıcıya sözleşme konusu bölgede, sözleşme konusu ürünlerin satımı hususunda tekel hakkı tanınması olduğunu, tek satıcı ile belirli bir bölgede mamullerini satması ve pazarlaması maksadı ile sözleşme yapılmakta olduğunu ve bu sözleşme gereğince belirli miktarda malı tek satıcıya satma yükümlülüğü altına girmekte olduğunu, sağlayıcıdan, sözleşme uyarınca bu malları satın alan tek satıcının da, bu malları kendi müşterilerine satma tahhüddü altına girmekte olduğunu, işte bu noktada sağlayıcı, sözleşme konusu bölgede, kendisi...
sözleşmesinin süresinin dolmasıyla kendiliğinden sona erdiği, dolayısıyla fesih bildiriminin haksız fesih unsurlarını taşımadığı, asıl davada davacının davalı ile arasındaki “tek satıcılık sözleşmesinin” 31.12.2012 tarihinde sona ermesinden sonra, davalıdan, davalı ile aralarında yeni bir “tek satıcılık sözleşmesi” akdedileceği hususunda yazılı bir garanti taahhüdü almadığı ya da tek satıcılık sözleşmesinin süresi 31.12.2012 tarihinde henüz dolmadan önce davalı ile sonraki döneme ilişkin yeni bir tek satıcılık sözleşmesi akdetmediğinden masraflarını talep edemeyeceği; sözleşmenin süresinin uzatılmaması -------- suretiyle sonlanmış olduğundan asıl davada davacı/-------, stoğunda kalan söz konusu ürünlerin bedelinin tazminini davalıdan talep edemeyeceği, ----- tazminatı ile ilgili olarak; davacıların -------- tazminatı talep etmeye hak kazanabilmeleri için; taraflar arasındaki tek satıcılık akdi ilişkisinin devamı sırasında kendilerinin (davacıların) bulduğu yeni müşteriler sayesinde tek...
veya bilinen durumların da değerlendirme yapılırken dikkate alınacak olduğunu, dava konusu olayda taraflar arasında tek satıcılık sözleşmesinin akdedildiği konusunda ihtilafın olmadığı, taraflar arasındaki tek satıcılık ilişkisinin 25 yılı aşkın süredir devam ettiğini, tek satıcılık sözleşmesinden haksız feshi nedeni ile doğan tek satıcının stoğunda kalan malların ücretini, müvekkili şirket tarafından yapılan yatırım masraflarını, kar (kazanç) kaybı tazminatını, haksız fesih nedeni ile doğan zararı ve denkleştirme zararının tazminini talep ettiklerini, davalarını belirsiz alacak davası olarak açtıklarını beyanla; haklı davalarının kabulü ile tek satıcılık sözleşmesinin davalı tarafından feshedildiğinin tespiti ile (fazlaya ilişkin dava ve talep hakları saklı kalmak kaydıyla), şimdilik 3.200.000,00-TL müşteri (portföy) tazminatının, haksız fesih tarihinden itibaren işleyecek ticari avans faizi ile birlikte tahsiline, şimdilik 200.000,00-TL haksız fesih tazminatının, haksız fesih tarihinden...
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :TİCARET MAHKEMESİ Taraflar arasındaki uyuşmazlık, tek satıcılık sözleşmesinden kaynaklanan tazminat ve alacağın tahsili amacıyla girişilen takibe yapılan itirazın iptali istemine ilişkindir. Uyuşmazlığın niteliğine ve tarafların sıfatına göre, dosyanın temyiz incelemesi, Yargıtay 19. Hukuk Dairesinin görevine girmektedir. SONUÇ: Yukarıdaki açıklanan nedenlerle, dosyanın görevli Yargıtay 19. Hukuk Dairesi Başkanlığı’na GÖNDERİLMESİNE, 20.01.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi KARAR Taraflar arasındaki uyuşmazlık “Tek satıcılık” sözleşmesinden kaynaklanmakta olup, kararın temyiz incelemesi görevi Yargıtay 19. Hukuk Dairesine aittir. Ancak aynı dairece de görevsizlik kararı verildiğinden görev uyuşmazlığının çözümü için dosyanın Yüksek Birinci Başkanlığa gönderilmesine karar vermek gerekmiştir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle dosyanın Yargıtay Yüksek Birinci Başkanlığına GÖNDERİLMESİNE, 13.06.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi....
içine satmadığını, dilekçelerinde belirttikleri 6 adet teknenin tamamının tek satıcılık sözleşmesi imzalandıktan satıldığını ileri sürerek mahkeme kararının kaldırılmasını istemiştir....
Mahkemece toplanan deliller ve alınan bilirkişi raporu doğrultusunda, yanlar arasında akdedilen 09.03.2006 tarihli tek satıcılık sözleşmesinin konusunun davalı tarafından üretilen telefon kartlarının davacı tarafından belli yerlerde tek satıcılığın yapılması olduğu, davacının davalıya ödenmemiş borcunun bulunduğu ve borcun ödenmesi hususunda anlaşmaya varılamadığı, davalı tarafından davacıya ihtarname keşide edilerek borcun ödenmesi aksi halde sözleşmenin feshedileceğinin bildirildiği, davalı tarafından davacının sözleşmeyle gerçekleşmesi gereken abone sayısına ulaşamadığı iddiasına ilişkin yeterli delil ve belgeler sunulamadığı gibi davacı tarafça iddia edilen satış ağı ve pazarlama harcamalarının davalı tarafça ödeneceğine dair sözleşmede herhangi bir hüküm bulunmadığı, davacının sözleşmeden kaynaklı borcunu ödememesi nedeniyle davalının mal teslim etmemesinin sözleşmeye aykırılık sayılamayacağı, öte yandan davalı ile dava dışı 1.Ordu Kantin Başkanlığınca yapılan sözleşmenin 21.09.2007...
İlk Derece Mahkemesi’nce, tek satıcılık sözleşmesinin karşılıklı edimler yükleyen bir sözleşme olup satıcının bağımsız olarak kendi adına ve hesabına hareket edebilme yetkisi ve sürümü arttırmaya yönelik faaliyette bulunma yükümlülüğünün mevcut olduğu, taraflar arasında tek satıcılık sözleşmesi bulunduğunu iddia etmiş ise de davacının, markanın tanınması konusunda satışın arttırılmasına ilişkin yatırım yaptığına dair delil bulunmadığı, taraflar arasında tek satıcılık sözleşmesinin bulunduğunu ispat yükü üzerinde olan davacının bu hususu ispat edemediği, taraflar arasında alım satım ilişkisi bulunduğu, bunun dışında ticari ilişkinin olduğuna dair delil bulunmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekilince istinaf edilmiştir....
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ: Davacı vekili istinaf dilekçesi ile; dava konusu sözleşmenin tek satıcılık sözleşmesi olduğunu, tek satıcılık sözleşmesi için Türk Hukuku'nda herhangi bir şekil şartı öngörülmediğini, davaya konu tek satıcılık sözleşmesinin yazılı şekilde yapılmadığını, sunulan deliller ile de sabit olduğu üzere taraflar arasında süregelen ticari ilişkinin tek satıcılık ilişkisi ve tarafların da iradesinin bu yönde olduğunun aşikar olduğunu, taraflar arasındaki ticari ilişkinin 2002-2014 yılları arasında devam ettiğini, davalı tarafından tek satıcılık ilişkisinin Türkiye'de başka bir firma ile çalışmaya başladığı gerekçesi ile haksız bir şekilde tek taraflı olarak feshedildiğini, müvekkilinin ... markasının tanıtımı için Türkiye'de sürekli olarak reklam ve tanıtım faaliyetlerinde bulunduğunu, bu sayede davalıya önemli bir müşteri çevresi kazandırdığını, davalının bu sayede kolaylıkla yeni bir distribütör bulduğunu, müvekkilinin denkleştirme tazminatına hak kazandığının sabit...