Hukuk Dairesi tarafından da ilk derece mahkemesince verilen bu hüküm, davalı-davacı kadın tarafından TMK 166/1. maddesine dayalı olarak açılan boşanma davasının reddine, erkek tarafından Türk Medeni Kanunu'nun 164. maddesi uyarınca terk hukuki sebebine dayalı olarak açılan boşanma davasının ise kabulüne ve hükümde yazılı olduğu şekilde velayet, iştirak nafakası, kadın yararına yoksulluk nafakasına, erkek yararına manevi tazminata hükmedilmiştir. İstinaf dairesince, erkeğin terke dayalı davası kabul edilip kadının boşanma davası reddedilmiştir. Davacı-davalı erkek tarafından usulüne uygun şekilde çekilen eve dön ihtarına uymayan davalı-davacı kadın eve dönmemekte haklılığını kanıtlayamamıştır. Gerçekleşen bu durum karşısında, davalı-davacı kadın tam kusurlu olup tamamen kusurlu olan eş lehine yoksulluk nafakasına hükmedilemez. 4721 Sayılı Türk Medeni Kanunu'nun 175. maddesinde belirtilen şartlar oluşmamıştır....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Karşılıklı Boşanma Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı-davalı erkek tarafından, kusur belirlemesi, tazminatlar, velayet, iştirak nafakası, yoksulluk nafakası yönünden, davalı-davacı kadın tarafından ise, yoksulluk nafakası miktarı, tazminatların ve iştirak nafakasının miktarı yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre, tarafların aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yersizdir. 2-Davalı- davacı kadın birleşen dava dilekçesinde hiçbir geliri olmadığından boşanma sonucunda aylık 2.000-TL yoksulluk nafakası talebinde bulunmuştur....
Mahkemece bozma ilamına uyularak yeniden yapılan yargılama sonucunda "bozmaya konu yapılmayan boşanma ve iştirak nafakası yönünden karar verilmesine yer olmadığına” şeklinde karar verilerek iştirak nafakası yönünden hüküm kurulmamıştır. Dairemizin 2016/23910 esas, 2018/10942 karar sayılı bozma ilamı ile açıkça iştirak nafakasına yönelik temyiz itirazlarının henüz incelenmediği belirtilmiş olup iştirak nafakasına ilişkin kesinleşen bir karar bulunmamaktadır. O halde, tarafların iştirak nafakası talepleri hakkında yeniden hüküm kurulması gerekirken yazılı şekilde karar verilmesi usul ve kanuna aykırı olup, bozmayı gerketirmiştir....
2-Yoksulluk nafakası isteğinin kabul edilebilmesi için nafaka talep edenin boşanma yüzünden yoksulluğa düşeceğinin belirlenmesi gerekir ( TMK m. 175)....
Somut olayda davacı-davalı erkek tarafından açılan boşanma davası ile davalı-davacı kadın tarafından TMK’nın 197.maddesi kapsamında açılan tedbir nafakası davasının yapılan yargılaması sonucunda mahkemece erkeğin davasının reddine, kadının birleşen nafaka davasının kabulü ile kadın lehine 1.000,00 TL tedbir nafakasına hükmolunmuş, karar davacı-davalı erkek tarafından temyiz edilmiştir. Temyiz üzerine Dairemizin 12.03.2015 tarih ve 2014/19385 Esas ve 2015/4451 Karar sayılı kararı ile kadının kusurlu olduğu belirlenerek erkeğin boşanma davasının kabulüne, kadının tedbir nafakası davasının ise kusurlu kadın eş ayrı yaşamakta haklılığını ispatlayamadığından reddine karar verilmesi gerektiği gerekçesi ile bozulmuştur. Bozma sonrası mahkemece bozmaya uyularak verilen kararla erkeğin davasının kabulü ile tarafların boşanmalarına, kadın lehine boşanma davasında hükmedilen tedbir nafakasının kaldırılmasına, kadının birleşen tedbir nafakası davasının ise reddine karar verilmiştir....
Buna göre, ilk derece mahkemesinin 3 nolu bendindeki velayet kararının bu çocuk yönünden kaldırılmasına, müşterek çocuk Erdeniz reşit olduğundan velayeti hakkında karar verilmesine yer olmadığına, ilk derece mahkemesinin 5 nolu bendindeki iştirak nafakası kararının bu çocuk yönünden kaldırılmasına, müşterek çocuk Erdeniz 'in reşit olduğu tarihe kadar aylık 400,00 TL tedbir nafakasına hükmedilmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine, yargılama aşamasında reşit olması nedeniyle iştirak nafakası hakkında ve velayet ile iştirak nafakasına yönelik istinaf talebi konusuz kaldığından bu konuda karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiştir....
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ :Karşılıklı Boşanma Taraflar arasındaki "boşanma" ve "karşı boşanma" davasının yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm, davacı-davalı (koca) tarafından; davalı-davacı kadının kabul edilen davası, kusur belirlemesi, yoksulluk nafakası, velayet ve tazminatlar yönünden, davalı-davacı (kadın) tarafından ise; davacı-davalı kocanın kabul edilen davası, kusur belirlemesi ve reddedilen tazminat talepleri yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle boşanma davaları resen araştırma ilkesinin geçerli olduğu davalardan değildir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Karşılıklı Boşanma Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davalı-davacı erkek tarafından; kusur belirlemesi, manevi tazminat talebinin reddi, velayet ve yoksulluk nafakası yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle davalı-davacı erkeğe mahkemece kusur olarak yüklenilen fiziksel şiddet vakıasının ispat edilemediğinin anlaşılmasına göre, davalı-davacı erkeğin aşağıdaki bent kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yersizdir. 2-Boşanan eş yararına yoksulluk nafakasına hükmedebilmek için, nafaka talep eden eşin boşanma yüzünden yoksulluğa düşecek olması gerekir (TMK m.175). Mahkemece, davacı-davalı kadın lehine yoksulluk nafakasına hükmedilmiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Karşılıklı Boşanma-Tedbir Nafakası-Ziynet ve Çeyiz Eşyası Alacağı Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davalı-davacı erkek tarafından, kadının kabul edilen boşanma davası, kusur belirlemesi, tazminatlar, nafakalar, velayet düzenlemesi, ziynet eşyası alacağı ve vekalet ücreti yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre, davalı-davacının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yersizdir. 2-Davacı-davalı kadın tarafından 18.12.2013 tarihinde ziynet alacağını da içerir şekilde karşı dava açılmış olup, talep edilen ziynetlerin değerlerinin karşı dava tarihi olan 18.12.2013 itibarıyla hesaplanması gerekirken, bu husus nazara alınmadan davacı-davalı...
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ: Mahkemece yapılan yargılama neticesinde; 1- Davacı tarafça açılan tedbir nafakası davasının KISMEN KABUL KISMEN REDDİ ile; Dava tarihinden itibaren geçerli olmak üzere takdiren aylık 500 TL tedbir nafakasının davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine, fazlaya ilişkin istemin reddine 2- Taraflar arasında görülmekte olan boşanma davası sebebiyle Aksaray 2. Aile Mahkemesi'nin 2021/215 esas sayılı dosyası üzerinden kurulan ara karar ile tarafların müşterek çocuklarının tedbiren velayetlerinin davalıya verilmiş olması göz önüne alınarak davacının tedbiren velayet ve çocuklar için talep etmiş olduğu tedbir nafakasına ilişkin açmış olduğu davanın REDDİNE karar verilmiştir. İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ : Davalı yasal süresi içerisinde verdiği istinaf dilekçesinde özetle; davanın kabulü ve davacı lehine vekalet ücretine hükmedilmesinin hatalı olduğunu belirterek İlk Derece Mahkemesi kararını istinaf etmiştir....