Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :AİLE MAHKEMESİ Taraflar arasındaki yoksulluk ve iştirak nafakasının arttırımı-yoksulluk ve iştirak nafakasının kaldırılması davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın tavzihine yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I Davacı, tavzih dilekçesi ile nafakaların hangi tarihten itibaren artırılacağının kararda belirtilmediğini ileri sürerek dava tarihinden itibaren artacağı konusunda hükmün tavzihine karar verilmesini talep etmiştir . Davalı, davacının temyiz etmediği bu konunun tavzihini isteyemeyeceğini, nafakaların tarih belirtilmediğinden karar tarihi itibari ile artırıldığını belirterek tavzih talebinin reddini istemiştir ....

    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Boşanma-Tedbir Nafakası Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı-karşı davalı kadın tarafından; tedbir nafakasının miktarı ve lehine vekalet ücretine hükmedilmemesi yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle davacı-karşı davalı kadın lehine hükmedilen tedbir nafakasının erkeğin birleşen boşanma davasında Türk Medeni Kanunu'nun 169. maddesi uyarınca hükmedilen tedbir nafakası niteliğinde olduğu, davacı-karşı davalı kadının tedbir nafakası davasının ise kadının ayrı yaşama hakkı bulunmadığı gerekçesiyle reddedildiği, bu nedenle Türk Medeni Kanunu'nun 197. maddesine dayalı bağımsız tedbir nafakası davası reddedilen davacı-karşı davalı kadın yararına vekalet ücretine hükmedilmemesinde bir isabetsizlik...

      AİLE MAHKEMESİ TARİHİ : 07/04/2022 NUMARASI : 2022/41 ESAS - 2022/301 KARAR DAVA KONUSU : Nafakanın Arttırımı KARAR : Taraflar arasındaki davanın yapılan yargılaması sonunda; mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm hakkında istinaf talebinde bulunulmakla, evrak okunup, gereği görüşülüp düşünüldü; Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; tarafların Ankara 1. Aile Mahkemesi'nin ilamı ile boşandıklarını, boşanma sırasında müşterek çocuk Poyraz Kamil'in velayetinin müvekkiline verildiğini, çocuk yararına aylık 300 TL iştirak nafakasına hükmedildiğini, ancak müşterek çocuğun büyümesi ve artan masraflarından dolayı iştirak nafakasının artırımı için Ankara 4. Aile Mahkemesi'nde dava açıldığını, yapılan yargılama sonucunda nafakanın 350 TL'ye yükseltilmesine karar verildiğini, mahkemece hükmedilen iştirak nafakasının günümüzde çocuğun masraflarını karşılama noktasında yetersiz kaldığını belirterek, müşterek çocuk yararına Ankara 4....

      karar tarihi 08/11/2022 tarihi itibariyle aylık 150,00TL artırılarak aylık 450,00 TL'ye yükseltilmesine, aylık 450,00 TL tedbir nafakasının boşanma kararı kesinleşinceye kadar tedbir nafakası olarak devamına aylık 450,00 TL nafakanın boşanma kararı kesinleştiği tarihten itibaren iştirak nafakası olarak devamına, hükmedilen nafakanın tahsilde tekerrür olmamak şartıyla davalıdan alınarak davacı kadına ödenmesine, fazlaya ilişkin istemin reddine, Tarafların müşterek çocuğu İbrahim Mert için hükmedilen aylık 300,00 TL tedbir nafakasının karar tarihi 08/11/2022 tarihi itibariyle aylık 150,00TL artırılarak aylık 450,00 TL'ye yükseltilmesine, aylık 450,00 TL tedbir nafakasının boşanma kararı kesinleşinceye kadar tedbir nafakası olarak devamına aylık 450,00 TL nafakanın boşanma kararı kesinleştiği tarihten itibaren iştirak nafakası olarak devamına, hükmedilen nafakanın tahsilde tekerrür olmamak şartıyla davalıdan alınarak davacı kadına ödenmesine, fazlaya ilişkin istemin reddine, Davacı vekilinin...

      "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Boşanma Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davalı erkek tarafından, kusur belirlemesi, tazminatlar ve nafakalar yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre, davalı erkeğin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yersizdir. 2-Mahkemece 10.09.2015 tarihli ara kararla ortak çocuklar için daha önce hükmedilen 200’şer TL tedbir nafakasının 100’er TL artırılarak bu tarih itibariyle 300’er TL'ye çıkarılmasına karar verilmiştir. Gerekçeli kararda ise ortak çocuklar yararına hükmolunan tedbir nafakasının karar kesinleştiğinde iştirak nafakası olarak devamına karar verilmiştir....

        karşı davalı lehine dava tarihi olan 06/08/2021 tarihinden itibaren geçerli olmak üzere hükmedilen aylık 500,00 TL tedbir nafakasının davalı karşı davacıdan alınarak davacı karşı davalıya verilmesine, tedbir nafakasının karar tarihinden itibaren aylık 1.000,00 TL'ye yükseltilmesine, her ay 1.000,00 TL tedbir nafakasının davalı karşı davacıdan alınarak davacı karşı davalıya verilmesine, aylık 1.000,00 TL tedbir nafakasının karar kesinleşinceye kadar devamına, kararın kesinleşmesi tarihinden itibaren yoksulluk nafakası olarak devamına, fazlaya ilişkin talebin reddine, davacı karşı davalı lehine 30.000,00 TL maddi-30.000,00 TL manevi tazminata, karşı davanın reddine, davalı karşı davacının velayet talebinin reddine, boşanmanın ferileri ile ilgili kararın mahiyeti gereği karar verilmesine yer olmadığına, birleşen davanın reddine karar verilmiştir....

        Somut olayda davalı-davacı kadının yıllık toplam 900 TL tutarındaki tedbir nafakası artış talebinin kabulüne karar verilmiş olup, bölge adliye mahkemesince tedbir nafakası davası yönünden verilen karar kesindir. Bu nedenle, davacı-davalı erkeğin tedbir nafakasının artırılması davasının kabulüne dair temyiz dilekçesinin reddine karar verilmesi gerekmiştir. 2-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre, davacı-davalı erkeğin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yersizdir. 3-Boşanma sebebiyle manevi tazminata hükmedilebilmesi için, boşanmaya sebebiyet veren vakıaların tazminat talep eden eşin kişilik haklarına saldırı niteliği taşıması zorunludur....

          Davacı, kendisi ve çocuklarıyla ilgilenmeyen davalı eşinden aylık 300 TL, müşterek çocuklar için de 150'şer TL tedbir nafakasının tahsilini istemiştir. Mahkemece, davacının fiilen çalıştığı, düzenli bir işe ve gelire sahip olduğu dikkate alınarak, davasının reddine, müşterek çocuklar ... ve ... için ayrı ayrı aylık 150'şer TL tedbir nafakasının tahsiline karar verilmiş; hüküm taraflarca temyiz edilmiştir. 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre, davalının temyiz itirazları yerinde değildir. 2-TMK.nun 186/3.maddesinde; eşler birliğin giderlerini güçleri oranında emek ve mal varlıkları ile katılırlar, hükmü yer almaktadır. Aynı Yasanın 197.maddelerine göre de; ayrı yaşama hakkı olan eş, diğer eşten tedbir nafakası isteyebilecektir. Somut olayda, davacı kadın ayrı yaşama hakkına dayalı olarak tedbir nafakası istemektedir....

            . - 2006/23 K. sayılı ilamı ile dava tarihi olan 01.07.2005'den itibaren ayrı yaşamda haklılıktan dolayı davalıya 300 TL tedbir nafakasına hükmolunduğunu, davalının 01.11.2005 tarihinde emekli olduğunu buna rağmen birikmiş nafakaları tahsil ettiğini tedbir nafakası şartlarının ortadan kalktığı ileri sürülerek birikmiş nafakaların istirdadına, tedbir nafakasının da davalının emekli olduğu 01.11.2005 tarihinden itibaren kaldırılmasına karar verilmesi talep ve dava edilmiştir.Davalı, davanın reddini dilemiştir.Mahkemece; tahsil edilen nafakanın istirdadına yönelik davanın, nafakaların ilama dayanarak ödendiğini, daha önceden de kaldırma davası açılmadığını eldeki kaldırma davasının 17.08.2010 tarihinde açıldığından dava öncesinden önce ödenen nafakaların tekrar geri istenemeyeceğinden istirdat davasının reddine, dava tarihi itibariyle davalının da davacı gibi eşit düzeyde emekli maaşının bulunduğu gerekçesiyle dava tarihinden itibaren 300 TL tedbir nafakasının kaldırılmasına karar verilmiş...

              (TMK. md.197) Buna göre, mahkemece; davacı (kadın) yönünden hükmedilen nafakanın tedbir nafakası olarak nitelendirilmesi doğru ise de; müşterek çocuk yönünden hükmedilen nafakanın iştirak nafakası olarak nitelendirilmesi usul ve yasaya aykırıdır. Ne var ki, kanuna uygun olmayan bu hususun düzeltilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, bu yöne ilişkin temyiz itirazlarının kabulü ile hükümde yer alan “...iştirak nafakasının..." ifadelerinin çıkarılarak yerine "...tedbir nafakasının..." ifadelerinin yazılması suretiyle hükmün düzeltilmesine ve düzeltilmiş bu şekliyle ONANMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, HUMK'nun 440/III-1 maddesi uyarınca karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere, 30.11.2016 tarihinde oybirliği ile karar verildi....

                UYAP Entegrasyonu