Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

yönelik kadın tarafından temyiz yoluna başvurulmamış ve fakat bozmaya uyan mahkeme bozma sonrası vermiş olduğu kararda davacı kadın lehine ilk hükümde verilen tedbir nafakasının miktarını ikinci hükümde arttırarak davalı erkek aleyhine hüküm tesis etmiştir.Açıklanan sebeple hükmün tedbir nafakasının miktarı yönünden bozulması gerekmiştir....

    Aile Mahkemesinin 2010/275 Esas ve 2012/13 Karar sayılı ilamı ile lehine hükmedilen 200,00 TL tedbir nafakasının dava tarihinden itibaren 1.000,00 TL olarak arttırılmasına ve her yıl ÜFE oranında artış yapılmasına karar verilmesini talep etmiştir....

    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :AİLE MAHKEMESİ Taraflar arasındaki iştirak nafakasının arttırımı davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davalı tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I Davacı dava dilekçesinde, davalı ile boşandığını, bu boşanma neticesinde müşterek çocukları olan ... ve...'ın velayetlerinin kendisine verildiğini, ......

      Davalı-davacı ...... tarafından açılan ayrılık davasında, TMK 169. maddesi uyarınca ...... lehine tedbir nafakasına hükmedildiği, davalı-davacı ......ın birleşen ......... 9. Aile Mahkemesinin 2014/878 esas sayılı dosyası ile ayrılık davasında hükmedilen tedbir nafakanın arttırılmasını ayrıca dava ettiği anlaşılmaktadır. Davalı-davacı ...... tarafından açılan tedbir nafakasının arttırılması davası TMK 197. maddesine dayanan tedbir nafakasının arttırılması davası olmayıp, ayrılık davasında ara kararı ile hükmedilen ve TMK 169. madde kapsamındaki tedbir nafakasının arttırılması talebi olduğundan ve geçici tedbir nafakası niteliğinde bulunduğundan, tedbir nafakasının, ayrılık davasının da reddine karar verilmesi nedeniyle hükmün kesinleşmesine kadar geçerli olacağı gözetilmeksizin yazılı şekilde hüküm kurulması doğru olmayıp bozmayı gerektirmiştir....

        Davacı erkek tarafından açılan bağımsız tedbir nafakasının kaldırılmasına ilişkin dava kabul edilmiş olup kaldırılmasına karar verilen bağımsız tedbir nafakasının yıllık miktarı, karar tarihindeki temyiz inceleme kesinlik sınırını aşmadığından, bölge adliye mahkemesi kararı 6100 Sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun madde 362/1-a bendine göre kesin niteliktedir. Açıklanan nedenle, davalı kadının temyiz dilekçesinin bağımsız tedbir nafakasının kaldırılması davası yönünden reddine karar vermek gerekmiştir. 2-Davalı kadının diğer temyiz itirazlarının incelenmesine gelince; Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre yerinde bulunmayan temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun olan hükmün onanmasına karar vermek gerekmiştir....

          "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Boşanma - Tedbir Nafakasının Kaldırılması Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Birleşen tedbir nafakasının kaldırılması davası taraflarca bizzat takip edilmiş, birleşen davanın reddine yönelik gerekçeli karar taraflara tebliğ edilmemiştir. Açıklanan sebeple davalı-davacı erkeğin açtığı ve kadının boşanma davası ile birleşen tedbir nafakasının kaldırılmasına ilişkin karar taraflara tebliğ edilerek temyiz süresi de beklenildikten sonra gönderilmek üzere dosyanın mahalli mahkemesine İADESİNE oybirliğiyle karar verildi. 19.04.2018...

            Davalı kadının tedbir nafakası ile ilgili temyiz itirazlarının incelenmesi sonucunda; Mahkemenin 28.07.2010 tarih 2008/579 esas ve 2010/382 sayılı kararıyla kadın lehine 250,00 tedbir nafakasına karar verildiği tedbir nafakasının taraflarca temyiz edilmeksizin kesinleştiği anlaşılmıştır....

              Dava, iştirak nafakasının artırımı istemine ilişkindir. Somut olayda; 06.05.2013 tarihinde kesinleşen boşanma ilamında 200 TL iştirak nafakasına hükmedildiği ve 01.01.2014 tarihinden başlamak üzere iştirak nafakasının gelecek yıllarda TÜİK tarafından açıklanan 12 aylık ortalamalara göre belirlenen TÜFE oranında arttırılmasına karar verildiği verildiği anlaşılmaktadır. Artırım davası açılması kanunda belirli bir süreye tabi tutulmamıştır. Davacı, hükmedilen iştirak nafakasının yetersiz kaldığını ve ihtiyacı karşılamadığını ileri sürmektedir. Davacının bu husustaki delilleri toplanıp, küçüğün ihtiyaçlarının tesbiti ile, davalının geliri ile orantılı olacak şekilde, hakkaniyete uygun bir nafakanın hüküm altına alınması gerekmektedir....

                Ancak dosya kapsamındaki bilgi ve belgelerden; davacı kadının eldeki tedbir nafakası davasını 21.03.2013 günü açtığı, işbu davanın davalısı kocanın da 10.06.2013 günü boşanma davası açtığı, boşanma davası sırasında kadın lehine aylık 150,00 tedbir nafakasına, müşterek çocuk Batuhan lehine aylık 100,00 TL tedbir nafakasına hükmedildiği, boşanma davasından önce açılan iş bu nafaka davasında verilen tedbir nafakası ile boşanma davasının yargılaması sırasında verilen tedbir nafakasının tahsilde tekerrür olmayacak şekilde tahsilinin gerektiği, temyize konu kararda bu durumun belirtilmediği, bunun ileride ilamın infazında problem yaratabileceği anlaşıldığından ve bu hususun düzeltilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden hükmün aşağıdaki şekilde düzeltilmesine karar verilmiştir....

                  İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ : Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; tedbir nafakasının ilamlı takibe konu edilmesinin nihai karar ile verilen nafakaya ilişkin kurallara ve tedbir nafakasının veriliş amacına aykırılık teşkil ettiğini, ara karar ile verilen tedbir nafakası ilam niteliğinde olmadığından ilamlı takibe konu yapılamayacağını, nihai kararla hükmedilen yoksulluk nafakası kesinleşmeden ilamlı takip yapılamayacağını, tedbir nafakasının mahiyeti gereği ara karar olarak kabul edileceğini, ayrıca aile hukukuna ilişkin ilamların kesinleşmeden icraya konu edilemeyeceğini söyleyerek kararın kaldırılmasını istemiştir. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE : İncelenen icra dosyası fotokopisi ve tüm dosya kapsamına göre; davalı vekili tarafından davacı aleyhine İstanbul 11....

                  UYAP Entegrasyonu