Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Nafaka Arttırımı-Boşanma Taraflar arasındaki nafaka ve boşanma davalarının birleştirilerek yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı-davalı kadın tarafından, her iki dava yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Mahkemece, davacı-davalı kadın tarafından 22.05.2014 tarihinde açılan bağımsız tedbir nafakasının artırımı davası ile davalı-davacı erkek tarafından 08.07.2014 tarihinde açılan boşanma davası birleştirilmiş, kadının bağımsız tedbir nafakası artırımı davası yönünden kurulan hükümde "Mahkemenin 2007-371 - 2008/54 esas karar sayılı dosyası ile ortak çocuk.... için takdir edilen aylık 100,00 TL tedbir nafakasının aylık 200,00 TL'ye çıkartılmasına, kararın kesinleşmesinden itibaren ortak çocuk için takdir edilen 200,00 TL tedbir nafakasının iştirak nafakası olarak devamına, fazlaya ilişkin talebin reddine...

    Aile Mahkemesinin 2017/169 Esas 2017/1124 karar sayılı ilamıyla kendi lehine hükmedilen aylık 250 TL yoksulluk nafakasının aylık 250 TL artırımı, müşterek çocuklar için 200'er TL takdir edilen iştirak nafakasının ise 200'er TL artırımı talep edilmiştir. Dava tarihi itibariyle boşanma ve ferileri kesinleşmediğinden ilk derece mahkemesince dava tedbir nafakasının artırımı olarak nitelendirilip görülmüştür. Mahkeme tarafından çocuklara hükmedilen tedbir nafakası aylık15'er TL, kadına hükmedilen tedbir nafakası ise aylık 25 TL arttırılmıştır. Kabul edilen tedbir nafakası arttırım miktarı yıllık 5.880,00 TL nin altında olduğundan karar davalı açısından HMK'nın 341/4. maddesi hükmü gereği kesin niteliktedir. HMK'nın 346. maddesi gereğince kesin olan karara karşı istinaf dilekçesi ilk derece mahkemesince reddedilebileceği gibi 352. madde gereğince Bölge Adliye mahkemesince de istinaf isteminin reddine karar verilebilir....

    Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesinin 2006/3E-2006/53K sayılı 26/10/2006 tarihli kararı ile hükmedilen 250 TL tedbir nafakasının 500 TL artırılarak dava tarihi olan 02/12/2015 tarihinden itibaren geçerli olmak üzere ve tahsilde tekürrür oluşturmamak kaydıyla 750 TL'ye çıkarılmasına, tedbir nafakasının yoksulluk nafakası olarak devamına, aylık 750 TL'nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, takdir edilen yoksulluk nafakasının kararın kesinleştiği tarihi takip eden aydan itibaren TÜİK'in belirlediği ÜFE oranında artırılarak devamına karar verilmiş, hüküm davalı tarafça temyiz edilmiştir. Somut olayda; davacı kadının, ilk olarak 30.01.2006 tarihinde tedbir nafakası talepli davada .... Asliye Hukuk Mahkemesinin 2006/3E-2006/53K sayılı karar ile aylık 250,00 TL tedbir nafakasına hükmedilmiş, hüküm 27.12.2006'da kesinleşmiştir....

      Asliye Hukuk Mahkemesinin 2013/575 Esas, 2013/877 Karar sayılı ilamı ile müşterek çocuk... lehine takdir edilen aylık 200,00 TL iştirak nafakasının 500 TL'ye yükseltilmesini talep etmiş, mahkemece hükmün 1 numaralı bendinde tedbir nafakasının artırılması şeklinde karar verilmiştir. Mahkemece, talep tedbir nafakası olarak isimlendirilmiştir. Eldeki davada talep edilen nafaka, dava dilekçesinin içeriğine göre, iştirak nafakasının artırımına ilişkin dava mahiyetindedir. Mahkemece nafaka türünün yanlış nitelendirmesi talebin esasını değiştirmez. O halde, mahkemece; davanın iştirak nafakası artırımı davası olarak nitelendirilmesi gerekirken, tedbir nafakası olarak nitelendirilmesi ve yazılı şekilde hüküm tesis edilmiş olması doğru görülmemiştir....

        Mahkemece davanın kısmen kabul kararı ile, müşterek çocuk .... lehine hükmolunan aylık 200,00 TL tedbir nafakasının aylık 100,00 TL artırılarak 300,00 TL ye çıkartılmasına, davacı ... lehine hükmolunan 350,00 TL tedbir nafakasının aylık 150,00 TL artırılarak 500,00 TL ye çıkartılmasına dair karar verilmiş, mahkeme kararı davalı vekilince temyiz edilmiştir. Dava iştirak ve yardım nafakası talebine ilişkindir. Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre, davalının sair temyiz itirazları yerinde değildir....

          "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK (AİLE) MAHKEMESİ Taraflar arasında görülen yoksulluk nafakasının artırılması davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davalı tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I Dava; yoksulluk nafakasının artırımı istemine ilişkindir. Mahkemece; davanın kısmen kabulü ile davacı lehine 27/12/2011 tarihli 2010/477 esas 2011/656 karar sayılı dosyada verilen aylık 400,00 TL tedbir nafakasının 600,00 TL'ye artırılmasına, kararın kesinleşmesinden itibaren yoksulluk nafakası olarak devamına ve her ay davalıdan alınarak davacıya verilmesine, nafakanın her yıl tüfe oranında artırılması talebinin reddine karar verilmiş, hüküm süresi içerisinde davalı tarafından temyiz edilmiştir....

            Aile Mahkemesinin 2016/411 Esas - 2017/849 Karar sayılı 05/12/2017 tarihli kararı ile boşandıklarını, müşterek çocuk Arda Mert Canoğlu'nun velayetinin davacı anneye bırakıldığını, müşterek çocuk Arda Mert lehine aylık 300,00 TL tedbir nafakasının davalıdan alınarak müvekkiline ödenmesine ve karar kesinleştikten sonra iştirak nafakası olarak devamına hükmedildiğini, karar henüz kesinleşmediğinden takdir olunan nafakanın tedbir nafakası olarak devam ettiğini, 2016 yılında hükmedilen aylık 300,00 TL tedbir nafakasının günün ekonomik koşulları ve müşterek çocuğun büyümesi, ihtiyaçlarının artması sonucu yetersiz kaldığını, müşterek çocuğun 2,5 yaşına geldiğini, müvekkilinin işi ve geçim kaynağının bulunmadığını, müşterek konutta otizmli yeğeninin de yaşadığını, müşterek çocuk Arda Mert sürekli olarak otizmli kuzeni ile vakit geçirdiğinden onun davranışlarını taklit ettiğini ve konuşma güçlüğü çektiğini, doktora götürüldüğünde doktor tarafından acilen kreşe başlatılması gerektiğini, aksi takdirde...

            GEREKÇE: Dava, boşanma kararı ile hükmedilen tedbir nafakasının arttırılması ve yoksulluk nafakası istemine ilişkindir....

            Tedbir nafakasının artırımı davasının açılması belirli zamanın geçmesine bağlı tutulmadığı gibi, her dava açıldığı tarihe göre değerlendirilir (Yargıtay 3. HD. 26.09.2016 tarih E.2016/10796- K.2016/11189 vb.). Bağımsız tedbir nafakası davasında (TMK m.197), boşanma davası sırasında verilen tedbir nafakasından (TMK m.169) farklı olarak, lehine nafakaya hükmedilebilecek eşin talebi gerekir. Re’sen nafakaya hükmedilemez. Boşanma davasında verilecek tedbir nafakası boşanma davasında verilen kararının kesinleşmesine kadar devam eder iken, bağımsız tedbir nafakası davasında verilen tedbir nafakası tarafların boşanmalarına kadar fiili ayrılık devam ettiği sürece devam eder. Derdest bir davadan söz edilebilmesi için davaların, taraflarının, konusunun ve dava sebebinin aynı olması gerekir (HMK m.114/1- 1). Bu sebeple, bağımsız tedbir nafakasının (TMK m 197) artırılması talebine ilişkin eldeki davanın, taraflar arasında görülen boşanma dava dosyası ile derdest olduğundan söz edilemez....

            Davalı cevap dilekçesinde özetle; davacının talebinin fahiş olduğunu, tedbir nafakasına ÜFE-TÜFE oranında artırım yapılmasına karar verilmesini kabul ettiğini beyan etmiştir. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ : Mahkemece; davanın kısmen kabulü ile; Mahkememizin 2019/427 E - 2019/963 K sayılı ilamı ile davacı lehine takdir edilen aylık 650 TL tedbir nafakasının dava tarihi olan 27/01/2022 tarihinden itibaren geçerli olmak üzere aylık 450 TL artırımı ile aylık 1100 TL' ye yükseltilmesine, tedbir nafakasının davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilmiştir....

            UYAP Entegrasyonu