Mahkemece, yukarıda açıklanan maddi ve hukuki olgular gözetilerek, 6111 sayılı Yasanın 59 ve geçici 1. maddeleri gereği sonradan yürürlüğe giren Kanunla dava konusu alacak talep edilebilir olmaktan çıktığı için, konusuz kalan davada karar verilmesine yer olmadığına şeklinde karar verilmesi gerekli iken yazılı şekilde bu yönden davanın reddine karar verilmesi isabetsiz olduğu gibi, dava tarihinden sonra ortaya çıkan bu durum karşısında davacı Kurum aleyhine vekâlet ücretine ve yargılama giderine hükmedilmesi, ayrıca aslen dava konusunun Kurumca sigortalıya yapılan tedavi ve geçici iş göremezlik ödemeleri olmasına rağmen maddi tazminat ifadesinin kullanılması da, usul ve yasaya aykırı olup, bozma nedenidir. Ne var ki; bu aykırılıkların giderilmesi yeniden yargılamayı gerektirmediğinden, karar bozulmamalı, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun geçici 3. maddesi delaletiyle, 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu'nun 438. maddesi uyarınca düzeltilerek onanmalıdır....
Hastane tarafından düzenlenen fatura içeriğinde sigortalının ameliyatına ilişkin giderler de yer aldığı halde hastanede ameliyat edilen sigortalı için mükerrerlik teşkil edecek şekilde ayrı bir ameliyat ücreti adı altında düzenlenen bu makbuzun düzenlenme nedeni anlaşılamadığı gibi hastane tarafından düzenlenen fatura bedeli içeriği de hakkaniyete uygun görülmemiş, fahiş bulunmuştur. Buna göre mahkemece, doktor bilirkişiden alınacak raporda, davacının sigortalısının tedavisi için yapılan bu ameliyatın Sağlık Bakanlığına bağlı bir hastanede yapılması halinde ödenecek ücretin belirlenerek bu ücret ile kıyaslanmak suretiyle daha makul ve hakkaniyete uygun tedavi giderine karar verilmek üzere hükmün bozulmasına karar vermek gerekmiştir....
Yanlar arasındaki yapılan yargılamanın son oturumunda hüküm olarak (...Davalı ..... poliçe limiti olan 80.000,00 TL ve dava tarihinden itibaren faizle sorumlu olmak üzere iş gücü kaybından doğan tazminata ilişkin davanın kabulüne; tedavi giderine ilişkin davanın 270,00 TL'lik kısmının kabulüne; manevi tazminata ilişkin davanın 10.000,00 TL'lik kısmının kabulüne) karar verilmişken daha sonra yazılan gerekçeli kararda (...Davalı ... poliçe limiti olan 80.000,00 TL ve dava tarihinden itibaren faizle sorumlu olmak üzere iş gücü kaybından doğan tazminata ilişkin davanın kabulü ile 40.699,80 TL'nın; tedavi giderine ilişkin davanın kısmen kabulü ile 270,00 TL'nın 20.09.2007 tarihinden başlayacak yasal faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine, fazla isteğin reddine; manevi tazminata ilişkin davanın kısmen kabulü ile 10.000,00 TL'nın 20.09.2007 tarihinden başlayacak yasal faizi ile birlikte davalı ...’ndan alınarak davacıya verilmesine, fazla isteğin...
Sayılı dosyasında talep edilen kalemler geçici iş görmezlik zararı ve tedavi giderlerine ilişkin olup, mahkemece hüküm kurulması sırasında geçici iş görmezliğe ilişkin taleplerin sehven gözardı edilerek sadece tedavi giderleri yönünden değerlendirme yapılarak hüküm kurulduğu, Bu nedenle davanın da sadece tedavi giderleri yönünden gerekçelendirildiği, tedavi giderlerinin, 2918 Sayılı Yasanın 98. maddesi kapsamında kalan ...'...
Hukuk Dairesi tarafından; davacının sürekli bakım giderine ilişkin zararının, tedavi gideri kapsamında kabul edilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmadığı gerekçesiyle, davalı vekilinin istinaf başvurusunun HMK'nun 353/1-b-2 maddesi gereği esastan reddine; ancak, hükümdeki 268.000.000 TL. ibaresinin maddi hata olduğu dikkate alınıp bu kısmın 268.000,00 TL. olarak düzeltilmesine ve yeniden hüküm oluşturulmasına; davacının davasının kabulü ile 268.000,00 TL. sürekli bakım giderinin dava tarihinden işleyecek yasal faiziyle birlikte davalıdan tahsiline (... şirketinin tedavi giderleri teminatıyla sınırlı olmak kaydıyla) karar verilmiş; bu karar, davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir....
Dava dilekçesinde fazlaya ilişkin haklar saklı tutulmuştur. Davacılar vekili tarafından ıslah dilekçesi verilerek maddi tazminat istemi artırılmıştır. Davalılar ise, davanın reddine karar verilmesi gerektiğini savunmuşlardır. Mahkemece, 26.05.2009 tarihinde verilen ilk kararda; “… davanın kısmen kabulüne, davacı ... için 1.050,45 TL geçici iş göremezlik tazminatına, 116.930,37 TL daimi iş göremezlik tazminatına, 350,65 TL tedavi giderine, davacı ... için 10.000,00 TL manevi tazminata, diğer iki davacı için 5.000,00 er Tl manevi tazminata..." karar verilmiştir. Bu kararın davalı ... tarafından temyiz edilmesi üzerine Yargıtay 4. Hukuk Dairesi'nin 08.11.2010 tarili bozma kararı ile yerel mahkeme kararı bozulmuştur....
İlk derece mahkemesince; "Davanın kısmen kabul kısmen reddi ile davacının geçici ve kalıcı maluliyete ilişkin tazminat talebinin reddine, davacının tedavi, bakıcı, yol giderine ilişkin tazminat talebinin kabulüne, 330.000 TL’nin 16/07/2021 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin faiz talebinin reddine" karar verilmiştir.Karara karşı taraf vekilleri istinaf başvurusunda bulunmuştur....
Mahkemenin 17.12.2013 tarihli kararında maddi tazminat istemi ile ilgili tedavi giderine ilişkin 3.046,72 TL maddi tazminata hükmedildiği; taraf vekillerinin temyizi üzerine Dairemizin 01.04.2014 tarih, 2014/4582 Esas, 2014/6631 Karar sayılı ilamında, davacı tarafından talep edilen tedavi giderinin, olay ve dava tarihinde yürürlükte bulanan 506 sayılı yasanın 12. maddesi gereğince Kurum tarafından karşılanması gerektiği açık olduğu halde davalı işverenden tahsiline karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olduğu belirtilerek bozulduğu, Mahkemece bozma ilamına uyularak yapılan yargılama neticesinde verilen iş bu temyize konu kararda tedavi giderlerine ilişkin istemin reddine karar verilmesi yerinde ise de; Davacı vekilinin 22.03.2012 tarihli ıslah dilekçesi ile geçici ve sürekli iş göremezlikten kaynaklı tazminat isteminde bulunduğu dikkate alındığında 6100 sayılı HMK’nun 26.maddesinde yer alan “Taleple Bağlılık İlkesi” kapsamında Hâkimin, tarafların talep sonuçlarıyla bağlı olduğu, ondan...
Davacı, davaya konu kaza nedeniyle geçici iş göremezlik zararı oluştuğunu ve tedavi gideri yaptığını belirterek maddi ve manevi tazminat isteminde bulunmuştur. Davalı, davanın reddi gerektiğini savunmuştur. Mahkeme, gerçek tedavi giderlerinin ... tarafından ödeneceği gerekçesi ile belgelendirilen tedavi giderine yönelik istemin reddine karar vermiştir. Dava, haksız eyleme dayalı tazminat istemine ilişkin olup oluşan zarardan, haksız eylem faili olan davalı evleviyetle sorumludur. Belgelendirilen tedavi giderleri de bu zarar kapsamındadır. Yasal düzenlemeler ile tedavi giderleri yönünden ...’ya sorumluluk yüklenmiş olması, haksız eylem failinin sorumluluğunu ortadan kaldırmaz. Belgelendirilmiş tedavi giderlerine yönelik istemin reddedilmiş olması doğru değildir. Açıklanan nedenle kararın bozulması gerekmiştir....
Dava dosyasının incelenmesinde, davacılar tarafından sunulan tedavi evraklarından ...ün tedavisinin ...Üniversitesi ...Hastanesinde yapıldığı anlaşılmakla birlikte, mahkemece hükme esas alınan bilirkişi raporunda, tedavi giderlerine ilişkin dosyaya belge sunulmadığı gerekçesiyle yapılan giderlere ilişkin alternatifli rapor hazırlandığı ve ... fiyat listesi ile özel tedavi kurum fiyat listesine göre yapılan tedavi gideri hesabının yapıldığı, mahkemece herhangi bir gerekçe gösterilmeden özel tedavi kurumlarının belirlediği fiyat listesine göre hesaplanan tedavi giderine hükmedildiği görülmüştür. Şu durumda, davacı ...ün dosyada yer alan tedavi evraklarına göre ...Üniversitesi ...Hastanesinde tedavi gördüğü anlaşıldığına göre hesap raporunda ... fiyat listesine göre hesaplanan 4.748,10 TL tedavi gideri zararına hükmedilmesi gerekir. Mahkemece, açıklanan yön gözetilmeden karar verilmiş olması nedeniyle kararın bozulması gerekmiştir....