Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Anılan Kanun hükümleri çerçevesinde, 03/07/2018 tarihli ara kararı ile davalı idareden, kişisel verilere ilişkin dava konusu düzenleme yapılırken Kişisel Verileri Koruma Kurulunun görüşünün alınıp alınmadığı sorulmuş, davalı idare ara kararı cevabında, Kişisel Sağlık Verilerinin Korunması ve Mahremiyetinin Sağlanması Hakkında Yönetmelik için Kişisel Verileri Koruma Kurumundan görüş sorulduğu, 6698 sayılı Kanun'un 22. maddesinin birinci fıkrasının (h) bendi uyarınca tesis edilen Kurul kararı doğrultusunda Bakanlıklarına görüş bildirildiği, dava konusu düzenlemenin de bu görüş doğrultusunda yapıldığı yönünde açıklamada bulunmuştur....

    Mahkememizce alınan 13.06.2019 ve 06.01.2020 tarihli doktor bilirkişi raporunda özetle: davacı ... tarafından yapılan 344-TL tutarındaki tedavi giderinin SGK'nın sorumluluğunda olduğu, estetik amaçlı operasyona ilişkin olduğu 4 adet fatura toplamı 7.000-TL'nin SGK'nın sorumluluk alanı dışında kaldığı mütala edilmiştir. Tedavi gideri olarak yapıldığı belirtilen 4 adet faturaya konu estetik amaçlı operasyonun davaya konu kaza ile ilgisinin bulunup bulunmadığı konusunda aynı doktor bilirkişiden alınan 13.12.2020 tarihli raporda özetle: Davacının kazadan bir gün sonra yaptığı başvurusunda nasal kemikte kırık tespit edildiği ve hakkında basit tıbbi müdahale ile iyileşir, iş gücü kaybı oluşturmaz şeklinde adli rapor düzenlendiği, 23.05.2018 tarihli başvurusunda ise burunda eğrilik tespit edilip estetik amaçlı operasyon önerildiği, kaza ile davacının geçirdiği estetik amaçlı operasyon arasında illiyet bulunduğu mütala edilmiştir....

      "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi SUÇ : Mala zarar verme, hakaret HÜKÜM : Ceza verilmesine yer olmadığı, koruma ve tedavi amaçlı güvenlik tedbiri Dosya incelenerek gereği düşünüldü; Sanığın mala zarar verme ve hakaret suçlarından eylemlerine uyan 5237 sayılı TCK'nın 151/1 ve 125/1. maddelerinde öngörülen cezanın türü ve üst sınırına göre, aynı Kanun'un 66/1-e ve 66/4. maddelerinde öngörülen 8 yıllık asli (olağan) dava zamanaşımının 29/01/2009 olan sorgu tarihinden inceleme tarihine kadar geçmiş bulunması, Bozmayı gerektirmiş, sanık müdafiinin temyiz itirazları bu bakımdan yerinde görülmüş olduğundan, hükümlerin açıklanan nedenle BOZULMASINA, bozma nedeni yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, 5320 sayılı Kanun'un 8. maddesi uyarınca halen yürürlükte bulunan, 1412 sayılı CMUK'nın 322. maddesinin verdiği yetkiye dayanılarak, sanık hakkında açılan kamu davalarının 5271 sayılı CMK'nın 223/8. maddesi gereğince zamanaşımı nedeniyle DÜŞÜRÜLMESİNE,...

        "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi HÜKÜM : Beraat, ceza verilmesine yer olmadığına, koruma ve tedavi amaçlı güvenlik tedbirine dair Mahalli mahkemece bozma üzerine verilen hükümler temyiz edilmekle evrak okunarak; Gereği görüşülüp düşünüldü; 1) Sanık hakkında, mağdur ...'ı kasten yaralama suçundan kurulan beraat hükmüne yönelik temyiz itirazlarının incelenmesinde; Sanığın temyiz isteminin beraat hükmünün gerekçesine yönelik bulunmadığı anlaşılmakla; sanığın beraat kararını temyizde hukuki yararı olmadığından, temyiz isteminin 6723 sayılı Kanunun 33. maddesi ile değişik 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gözetilerek 1412 sayılı CMUK’un 317. maddesi uyarınca REDDİNE, 2) Sanık hakkında, mağdur ...'...

          "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi SUÇ : Kasten öldürme HÜKÜM : TCK.nun 32/1. maddesi ve CMK.nun 223/3-a maddesi gereğince ceza verilmesine yer olmadığına, TCK.nun 57/1. maddesi gereğince koruma ve tedavi amaçlı olarak güvenlik tedbiri uygulanmasına....

            maddesi gereğince koruma ve güvenlik amaçlı olarak yüksek güvenlikli bir sağlık kuruluşunda tedavi altına alınmasına, Gereği görüşülüp düşünüldü: Oluşa ve tüm dosya kapsamına göre, mahkemenin takdiri ve uygulamasında bir isabetsizlik görülmediğinden, tebliğnamedeki bozma düşüncesine iştirak edilmemiştir. Bozma ilamına uyularak; yapılan yargılamaya, dosya içeriğine, toplanıp karar yerinde gösterilen ve değerlendirilen delillere, oluşa ve mahkemenin soruşturma sonucunda oluşan inanç ve takdirine, hukuka uygun, yasal ve yeterli olarak açıklanan gerekçeye göre sanık müdafinin, mahkumiyete yeter delil bulunmadığına yönelik temyiz itirazları yerinde görülmediğinden reddiyle hükmün ONANMASINA, 13.03.2017 gününde oybirliğiyle karar verildi....

              "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi SUÇ : Resmi belgede sahtecilik HÜKÜM : 1- TCK'nın 32/1. maddesi gereğince ceza verilmesine yer olmadığına, 2- TCK'nın 57/1-2-3-4-5. maddeleri gereğince koruma tedavi amaçlı güvenlik tedbiri uygulanmasına Sanıkların sahte psikoteknik rapor düzenlemek suretiyle resmi belgede sahtecilik suçunu işledikleri iddia ve kabul edilen olayda; sanık ... müdafii tarafından yapılan temyiz incelemesinde; Yüklenen suçun sanık ... tarafından işlenip işlenmediği tartışılarak sübut bulmadığının kabulü halinde beraat, suç sabit ise ceza ehliyeti yönünden ceza verilmesine yer olmadığına karar verilmesi gerektiği gözetilmeden yazılı şekilde yetersiz gerekçe ile ceza verilmesine yer olmadığı kararına hükmedilmesi, Yasaya aykırı sanık ... müdafiinin temyiz itirazı bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebeplerden dolayı 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK'nun 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA...

                "İçtihat Metni"Mahkemesi :Asliye Ceza Mahkemesi Suç : İftira Hüküm : TCK'nın 32/1. maddesi uyarınca verilmesine yer olmadığına, TCK'nın 57. maddesi uyarınca koruma ve tedavi amaçlı güvenlik tedbiri altına alınmasına, temyiz isteminin reddi Dosya incelenerek gereği düşünüldü: Kendisine zorunlu müdafii atanan ancak bu atamadan haberi olmayan sanığın, öğrenme üzerine kararı süresinde temyiz ettiği anlaşıldığından 07.04.2014 tarihli temyiz isteminin reddine dair ek karar kaldırılarak yapılan incelemede; TCK'nın 32/1 ve 57/1. maddeleri uyarınca hakkında güvenlik tedbirine hükmolunan sanığın, CMK'nın 325. maddesi gereğince yargılama giderlerinden sorumlu tutulması gerektiğinin gözetilmemesi, aleyhe temyiz olmadığından bozma nedeni yapılmamıştır....

                  "İçtihat Metni" Kasten yaralama suçundan şüpheli ... hakkında yapılan soruşturma sonucunda, 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu'nun 172 maddesi gereğince kovuşturma yapılmasına yer olmadığına, cezai ehliyeti bulunmayan şüpheli hakkında güvenlik tedbiri uygulanması için Tekirdağ Sulh Ceza Mahkemesine müzekkere yazılmasına dair Tekirdağ Cumhuriyet Başsavcılığının 23/08/2010 tarihli ve 2010/1450 soruşturma, 2010/2710 sayılı kararını müteakip, ...’nın 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 57. maddesi uyarınca koruma ve tedavi amaçlı olarak toplum açısından tehlikeliliğinin ortadan kalktığının veya önemli ölçüde azaldığının tespitine kadar yüksek güvenlikli sağlık kurumunda koruma ve tedavi altına alınmasına ilişkin Tekirdağ 1. Sulh Ceza Mahkemesinin 26/03/2012 tarihli ve 2010/548 değişik iş sayılı kararının Yargıtay 3. Ceza Dairesinin 15/04/2014 tarihli ve 2013/24262 esas, 2014/15585 sayılı kararı ile onanarak kesinleşmesini takiben, adı geçenin Bakırköy Prof. Dr....

                    Somut olayda, kişisel ilişkisi düzenlenen çocuğun “Serebral Palsi” hastası olduğu, %96 oranında engelli olduğu, hem fizik tedavi hem bireysel özel eğitim aldığı, nörolojik nöbet geçirme riskinin bulunduğu gibi, 25.04.2019 tarihli sosyal çalışmacı, psikolog ve pedagog tarafından hazırlanan sosyal inceleme raporunda da gündüzlü kişisel ilişki kurulmasının çocuğun özel durumuna daha uygun olduğu yönünde görüş bildirilmiş olduğu da gözetildiğinde, davanın kabulü ile davalı ve çocuk arasında yatısız olacak şekilde kişisel ilişki kurulması gerekirken yanılgılı değerlendirmeyle davanın reddine karar verilmesi doğru görülmemiş kararın bozulmasına karar verilmesi gerekmiştir....

                      UYAP Entegrasyonu