Karara karşı davalı vekili istinaf başvurusunda bulunarak, mahkemece verilen kararın hukuka aykırı olduğunu, yargılama sürecinde davacı tarafça kesinti yapılmayan aylara ilişkin ödeme yapılmış olduğundan davanın konusuz kaldığını, konusuz kalan davada usulsüz tebligat yapıldığından bahisle şikayetin kabulüne karar verilmesinin hukuka aykırı olduğunu, dava dışı dosya borçlusu Recep Çetinkaya'nın aldığı maaş üzerine haciz konulması talebini içerir maaş haczi müzekkeresinin 20/10/2020 tarihinde davacı şirketin daimi çalışanı Nuri Kalkan'a tebliğ edildiğini, mahkemece SGK kayıtlarının celp edilmesi halinde Nuri Kalkan'ın davacının daimi çalışanı olduğunun anlaşılacağını ve şirkete yapılan tebligatın hukuka uygun olduğunu, bu nedenle ilk derece mahkeme kararının kaldırılmasına ve şikayetin reddine, yargılama gideri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir. Uyuşmazlığın; tebligat usulsüzlüğü şikayetine ilişkin olduğu görüldü....
İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 05/03/2020 NUMARASI : 2020/5 ESAS, 2020/111 KARAR DAVA KONUSU : İcra Takibine İtiraz (Borca İtiraz)|Yetki İtirazı KARAR : Taraflar arasında görülen usulsüz tebligat şikayeti, borca ve yetkiye itiraz davasının yapılan yargılaması sonunda verilen karara karşı yasal süre içerisinde istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine HMK 353. madde uyarınca dosya üzerinden inceleme yapıldı. GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: DAVA: Davacı dava dilekçesinde özetle; aleyhine başlatılan icra takibinde icra emrinin tebliğinin usulsüz olduğunu, yanlış kişiye tebligat yapıldığını, bu nedenle öğrenme tarihinin 02.01.2020 olarak kabul edilmesini, ayrıca takibe konu kredi sözleşmesindeki imzanın kendisine ait olmadığını, bu nedenle borcunun da olmadığını, takibin yetkisiz icra dairesinde açıldığını, yetkili icra dairesinin Kağızman icra dairesi olduğunu belirterek; borca, yetkiye, imzaya ve usulsüz tebligat şikayetine ilişkin itirazlarının kabulünü talep ve dava etmiştir....
Davacı gecikmiş itirazda bulunmuşsa da davanın hukuki nitelendirilmesi hakime ait bir görev olup somut olayda gecikmiş itirazın koşulları bulunmamaktadır, olsa olsa usulsüz tebligat şikayeti söz konusu olabilir. Zaten usulsüz tebligat şikayeti ile gecikmiş itiraz bir arada yapılamaz. Gecikmiş itirazda tebligat usulsüzlüğü söz konusu olmayıp aksine yapılan tebligat usulüne uygundur, borçlu hastalık vs. geçerli bir mazereti sebebiyle süresinde borca itiraz edememiştir. Somut olayda böyle bir durum söz konusu değildir. Davacı bonoda keşideci konumunda olup herhangi bir adres bildirmemiştir. (Bononun keşide yeri Ankara'dır.) Davacının mernis adresine yapılan ilk tebligatın bila iade dönmesi üzerine ikinci tebligat TK 21/2'ye göre yapılmış olup herhangi bir usulsüzlük bulunmamaktadır. Tebligat usulüne uygun olarak kabul edildiğinden davacının şikayeti ve borca itirazı yasal süresi içerisinde yapılmamış olup süre aşımı nedeniyle reddine karar verilmiştir....
Hükmi şahıslara ne şekilde tebligat yapılacağı 7201 Sayılı Tebligat Kanunu'nun 12 ve 13. maddelerinde belirlenmiştir. Tebligat adresinin borçlu şirketin ticaret sicilinde kayıtlı adresi olması ve tevziat saatlerinde kapalı olması veya tebligatın alınmasından imtina edilmesi halinde bu adrese 7201 Sayılı Tebligat Kanunu'nun 21/1. ya da 35/4. maddelerine göre tebligatın yapılması gerekir. Adrese dayalı kayıt sistemi ise; gerçek kişiler yönünden olup, tüzel kişiler hakkında 7201 Sayılı Tebligat Kanunu'nun 21/2. maddesinin uygulanması mümkün değildir. Tüzel kişiler adına ve adı geçenin ticaret sicilindeki adresine gönderilen tebligatın 7201 sayılı Tebligat Kanunu'nun 21/1. maddesine göre yapılmış olması halinde tebliğ memurunun Tebligat Yönetmeliği'nin 30 ve 31. maddelerindeki koşulları araştırmasına gerek yoktur....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının temyizine ilişkin dilekçenin reddini mutazammın 04/11/2015 tarih, 2015/15662-26744 sayılı daire ilamının müddeti içinde tashihen tetkiki borçlu tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü: Alacaklı tarafından genel haciz yolu ile başlatılan takipte, borçlunun tebligat usulsüzlüğü şikayeti ile icra mahkemesine başvurduğu, mahkemenin şikayetin reddine ilişkin kararının temyiz isteminin Dairemizin 2015/15662 Esas 2015/26744 Karar sayılı ilamı ile süre aşımı nedeniyle reddine karar verildiği, borçlunun karar düzeltme talebinde bulunduğu görülmektedir....
Somut olayda, davacı borçlu şikayet konusu işlemi 22/03/2019 tarihinde öğrendiğini bildirmiş olup, usulsüz tebligat şikayeti yasal süresindedir. Somut olayda, davacının "Güvendik Mah., 194 Sok., No:6, İç Kapı No:1, Urla/İzmir" adresine çıkarılan ödeme emri tebligatı "adresin kapalı olması nedeniyle en yakın komşu Fikret Güniada'dan sorulmuş, muhatabın İzmir'e gittiği sözlü beyan edilmiş, imzadan imtina edilmiştir. Tebligat mahalle muhtarı Gökhan Balıkçıoğlu imzasına teslim edilmiş, 2 nolu haber kağıdı kapısına yapıştırılmıştır. Ayrıca en yakın komşu/kapıcı/yöneticiye haber verilmiştir" şerhi ile 13/03/2019 tarihinde tebliğ edilmiş olup, davacının adresten sürekli mi geçici mi ayrıldığı, tevziat saatinden sonra dönüp dönmeyeceği ve haber verilen komşunun kim olduğunun belirtilmediği anlaşıldığından, Tebligat Kanunu'nun 21/1. ve Yönetmeliğin 30/1. maddeleri gereğince, anılan tebliğ işlemi usulsüzdür....
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Tüm dosya kapsamına göre; davalı vekili tarafından davacı şirket aleyhine ilamsız icra takibine gidildiği, davacıya çıkartılan ödeme emri tebligat parçasının incelenmesinde ''Tüzel kişiliğin temsilcisi tebliğ anında adresinde bulunmaması , çarşıda olması nedeniyle daimi işçisi Berna Büyüktaş imzasına tebliğ edilmiştir.'' şeklinde ödeme emrinin tebliğ edildiği, takip borçlusu vekilinin ödeme emrinin usulsüz tebliğ edildiğinden bahisle şikayette bulunduğu, ilk derece mahkemesince usulsüz tebligat şikayeti kabul edilerek ödeme emri tebliğ tarihinin 31/05/2021 olarak düzeltilmesine karar verildiği görülmüştür. Tüzel kişilere yapılacak tebligat Tebligat Kanunu'nun 12. ve 13. maddelerinde düzenlenmiş olup bu yasal düzenlemelere göre; tebligatın yetkili temsilciye, bunlar birden çok ise, yalnız birine yapılması gereklidir....
YANIT : Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle, ödeme emirinin tebliği işleminin usulüne uygun olduğunu, kaldı ki tebligatın usulsüzlüğü iddiasının icra mahkemesine yapılması gerektiğini, tebligatın usulsüz olduğunun mahkeme kararıyla belirlenmemesi nedeniyle icra müdürlüğü işleminin doğru olduğunu, dava dilekçesinde usulsüz tebligat şikayetine ilişkin açık ve münferit başvuru bulunmadığını, bu sırada usulsüz tebligat şikayeti süresinin de geçtiğini bildirerek şikayetin reddine karar verilmesini istemiştir. İLK DERECE MAHKEMESİNİN KARARI : İlk derece mahkemesince yapılan yargılama sonucunda, davacının icra memuru işleminin iptaline yönelik şikayetinin reddine karar verilmiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının temyizine ilişkin dilekçenin reddini mutazammın 30/05/2018 tarihli ve 2017/5259 Esas - 2018/5528 Karar sayılı Daire ilamının müddeti içinde tashihen tetkiki borçlu tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden Daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hâkimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü : Alacaklı tarafından bonolara dayalı olarak kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile yapılan icra takibine karşı borçlunun tebligat usulsüzlüğü şikayeti ile birlikte yetkiye ve borca itirazda bulunduğu, mahkemece Yargıtay bozma ilamına uyularak karar verildiği, iş bu karara yönelik borçlunun temyiz dilekçesinin Dairemizin 30/05/2018 tarih ve 2017/5259 E.-2018/5528 K. sayılı kararı ile süre aşımından reddine karar verildiği, bu kez borçlunun, temyiz talebinin...
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki borçlu tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü : Alacaklı tarafından bonoya dayalı olarak kambiyo senetlerine mahsus haciz yoluyla başlatılan takipte, borçlu icra mahkemesine başvurusunda; ödeme emri tebliğinin usulsüzlügü şikayeti ile birlikte ciro silsilesinin kopuk olduğunu, lehtar cirosu olmaksızın yetkili hamil olmayan alacaklı tarafından senedin takibe konulduğunu ileri sürerek takibin iptalini talep ettiği, mahkemece; tebligat usulsüzlüğü şikayetinin kabul edildiği, diğer itirazların ise reddine karar verildiği, kararın borçlu tarafından temyiz edildiği görülmektedir. 6102 sayılı TTK.nun 778. maddesinin göndermesiyle bonolar...