Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

İcra ve mahkeme dosyaları kapsamına göre, borçlunun usulsüz olduğunu ileri sürdüğü 08.03.2013 tebligat tarihinden sonra ve öğrenme tarihi olarak beyan ettiği 18.03.2014 tarihi öncesinde, ödeme emri ve takipten haberdar olduğuna ilişkin yazılı veya borçlunun ikrarını içeren bir belge de bulunmamaktadır. Bu durumda, borçlunun beyan ettiği öğrenme tarihi olan 18.03.2014 tarihine nazaran 25.03.2014 tarihinde yaptığı usulsüz tebligat şikayeti, İİK'nun 16/1. maddesi uyarınca 7 günlük sürededir. Buna göre, usulsüzlüğü iddia edilen 08.03.2013 tarihinde yapılan tebligattan önce, bu tebligata ıttıla edildiğine yönelik mahkeme gerekçesinde isabet bulunmamaktadır. O halde mahkemece; borçlunun usulsüz tebligat şikayeti ve ileri sürdüğü takibin iptaline yönelik diğer iddialarının yöntemine uygun olarak incelenmek sureti ile oluşacak sonuca göre karar verilmesi gerekirken, somut olaya uygun bulunmayan gerekçeye dayalı olarak şikayetin süreden reddine karar verilmesi isabetsizdir....

    İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ : Mahkemece iddia, savunma ve dosya kapsamına göre; " Somut olayda, borçlu adına yapılan ödeme emri tebliğ işlemi usulsüz ise de borçlu vekilince şikayet dilekçesinde icra dosyasının incelendiğinin de anlaşılmasına rağmen borçlu adına gönderilen 103 davetiyesi ve bilirkişi raporunun tebliğ işleminin usulsüzlüğü ileri sürülmemiştir. Buna göre, Tebligat Kanunu'nun 32. maddesi gereğince borçlunun ödeme emrinden bilirkişi raporu ve İİK m.103 uyarınca davetiye tebligatı olan ve "86" barkod nolu tebligat zarfının usule uygun tebliğ edildiği 03.07.2021 tarihinde haberdar olduğu kabul edilmelidir. (Yargıtay 12. HD. 06/07/2020 tarih, 2019/13971 E- 2020/6410 K.) Bu durumda, usulsüzlüğü ileri sürülmeyen 103 davetiyesi ve bilirkişi raporunun 03/07/2021 tarihinde tebliği esas alınmak sureti ile iş bu tebliğ tarihinden itibaren 7 günlük sürede yapılmayan şikayetin reddine karar verilmiştir....

    Tebliğ işleminin usulsüzlüğü iddiasının yasal dayanağı İİK'nun 16. maddesi olup, bu yöndeki şikayetin, aynı maddenin 1. fıkrası uyarınca usulsüz tebliğ işleminin öğrenildiği tarihten itibaren 7 gün içerisinde icra mahkemesine yapılması zorunludur. 7201 sayılı Tebligat Kanunu'nun 32. maddesine göre; “Tebliğ usulüne aykırı yapılmış olsa bile, muhatabı tebliğe muttali olmuş ise muteber sayılır. Muhatabın beyan ettiği tarih, tebliğ tarihi addolunur.” Şikayetçinin bildirdiği öğrenme tarihi esas olup, bu tarihin aksi karşı tarafça ancak yazılı belge ile ispatlanabilir. Hukuk Genel Kurulu'nun 12/02/1969 tarih ve 1967/172-107 sayılı kararında da benimsendiği üzere, beyan edilen öğrenme tarihinin aksi tanık beyanıyla ispat edilemez. Somut olayda şikayetçiye 89/2 ve 89/3 haciz ihbarnameleri de tebliğ edilmiş ve bunlara yönelik olarak herhangi bir usulsüz tebligat şikayeti ileri sürülmemiştir....

      in tebliğ tarihinden önce 30.10.2020 tarihinde vefat ettiği ve tebligat tarihinde şirketin başka temsilcisinin bulunmadığı dosyada mevcut ticaret sicil kayıtları ve veraset ilamından anlaşılmıştır. Tek ortaklı limited şirkete elektronik yolla çıkarılan tebligat, tebliğ tarihinde limited şirket yetkilisinin ölü olması ve yeni yetkilisinin bulunmaması nedeni ile yok hükmündedir. Dosya arasına alınan Malatya Ticaret Sicil Müdürlüğü'nün 27.04.2023 tarihli ticaret sicil yazısından anlaşılan ve...'in ölümünden sonra atanan şirket yetkililerinin bulunduğu gözetildiğinde, şirkete yeniden tebligat çıkarılarak takibin kesinleştirilmesi gerekir. Hukuki tasvif hakime ait olup şikayetin konusu tebliğ tarihinde borçlu şirketin tek ortağının ölü olması nedeni ile tebligatın geçersiz yani yok hükmünde olduğu iddiasına ilişkin olup yok hükmündeki tebligatın usulsüzlüğü şikayetinde hukuki yarar yoktur....

        GEREKÇE; Uyuşmazlık, tebligatın usulsüzlüğü şikayeti, icra dairesinin yetkisine ve imzaya itiraza ilişkindir. Adana 12.İcra Müdürlüğünün 2019/11234 esas sayılı dosyası incelendiğinde, davalı alacaklı tarafından davacı şirket aleyhine 30.000,00 TL bedelli bir adet çeke dayalı olarak kambiyo senetlerine özgü icra yolu ile haciz işlemine başladığı, davacı şirketin "Üsküp Caddesi No.24/13 Çankaya Ankara "adresine gönderilen örnek 10 ödeme emrinin 17.09.2019 tarihinde TK'nun 35. Maddesine göre tebliğ edildiği anlaşılmıştır. Davanın 18.10.2019 tarihinde açıldığı görülmüştür. Tüzel kişinin (şirketin) bilinen adresinde tebligat yapılamaması halinde, Tebligat Kanunu'nun 35/4 maddesinde "Daha önce tebligat yapılmamış olsa bile, tüzel kişiler bakımından resmî kayıtlardaki adresleri esas alınır ve bu madde hükümleri uygulanır." hükmü yer aldığından Ticaret Sicilinde kayıtlı adresinde tebligat yapılabilir....

        Varlık Yönetim A.Ş. tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü : Alacaklı tarafından iki adet çeke dayalı olarak başlatılan kambiyo senetlerine mahsus takipte, borçlu şirketin icra mahkemesine başvurusunda usulsüz tebligat şikayeti ile birlikte imzaya ve borca itirazda bulunduğu, ilk derece mahkemesince imza itirazına ilişkin rapor alınarak itirazın kabulü ile takibin durdurulmasına karar verildiği; alacaklının istinaf talebi üzerine ... Adliye Mahkemesince, ödeme emri tebliğ işleminin usulüne uygun olduğu, buna göre itirazın süresinde olmadığı ancak bu hususun istinaf sebebi yapılmadığı gerekçesi ile HMK’nın 353/...-b-.... maddesi uyarınca istinaf talebinin esastan reddine karar verildiği görülmektedir....

          Bu kapsamda yapılan incelemede; her ne kadar icra dosyasında borçlu vekili Av.Mehmet Ender Çelik'in baroda kayıtlı adresine posta ile tebligat yapılmış ise de, PTT Müdürlüğüne Dairemizce yazılan yazıya verilen 4787 sayılı yazıda Av. Mehmet Ender Çelik'in UETS'de kayıtlı e-tebligat adresinin bulunduğu, adresin 13.02.2019 tarihinde aktif edildiği ve tebligat alımına hazır hale getirildiği bildirilmiştir. Tebligat Kanunu'nun 7/a maddesi uyarınca, elektronik tebligat adresi olan avukatlara, tebligatın elektronik yolla yapılması zorunlu olup, posta yolu ile yapılan tebligat yok hükmündedir. Kural olarak tebliğ usulsüzlüğü şikayeti, İİK'nın 16/1. maddesi uyarınca ıttıla tarihinden itibaren 7 gün içerisinde ileri sürülmesi gerekmekte ise de, elektronik tebligat adresi varken posta yolu ile tebligat gönderilmesi, kanunun emredici hükümlerine aykırı olduğundan, şikayet süreye tabi değildir....

          na 02.12.2019 tarihinde tebliğ edildiği, 103 davetiyesinin ise 10.03.2020 tarihinde yine aynı vekile tebliğ edildiği, ayrıca borçlunun taşınmazın haczinden bilirkişinin konuta gelmesi ile haberdar olduğunu ifade ettiği, icra dosyasının tetkikinde keşfin 10.12.2020 tarihinde yapıldığının görüldüğü, buna göre de yedi günlük şikayet süresinin geçirildiği, borçlunun icra emri tebligat usulsüzlüğü ve öğrenme tarihinin tebliğ tarihi sayılmasına ilişkin bir şikayetinin olmadığı, şikayetin süre aşımı nedeni ile reddine ilişkin verilen kararın yerinde olduğu gerekçesi ile istinaf başvurusunun esastan reddine karar verildi. V. TEMYİZ A. Temyiz Yoluna Başvuranlar İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde borçlu temyiz isteminde bulunmuştur. B. Temyiz Sebepleri Borçlu, kendisine 103 davetiyesi tebliğ edilmediğini, tebligat yapılan Av. ...'...

            Usulüne uygun tebligat bulunmaması halinde, HMK'nun 33. maddesi gereği, hukuki tavsif hakime ait olacağından, borçlunun dilekçesinde gecikmiş itiraz isteminde bulunması ile bağlı kalınmaksızın, tebligatın usulsüzlüğü ve Tebligat Kanunu'nun 32. maddesi gereği, tebliğ tarihinin belirlenmesi yoluna gidilmelidir (HGK 5.6.1991 tarih ve 1991/12- 258E.-1991/344 K). Somut olayda, davacı, ödeme emrinin 08.06.2018 tarihinde tebliğ edildiğini, ancak itiraz süresinin son günü Çorum ili, Boğazkale ilçesinde güneş enerjisi sahasında prefabrik bina montajı yaptırması sebebi ile icra müdürlüğüne giderek itirazda bulunamadığını dava dilekçesinde açıkça belirttiğinden usulsuz tebliğin 08.06.2018 tarihinde öğrenildiğinin kabulü gerekir. Tebliğ işleminin usulsüzlüğü şikayetinin İİK'nun 16. Maddesine göre usulsüz tebliğ işleminin öğrenildiği tarihten itibaren 7 gün içerisinde icra mahkemesine yapılması zorunludur....

            Tebliğ işleminin usulsüzlüğü iddiasının yasal dayanağı İİK'nun 16. maddesi olup, bu yöndeki şikayetin, aynı maddenin 1. fıkrası uyarınca usulsüz tebliğ işleminin öğrenildiği tarihten itibaren 7 gün içerisinde icra mahkemesine yapılması zorunludur. 7201 sayılı Tebligat Kanunu'nun 32. maddesine göre; “Tebliğ usulüne aykırı yapılmış olsa bile, muhatabı tebliğe muttali olmuş ise muteber sayılır. Muhatabın beyan ettiği tarih, tebliğ tarihi addolunur” denilmektedir. Somut olayda, şikayetçi 14/11/2019 tarihli duruşmada kendisine gönderilen 89/1 haciz ihbarnamesinden şikayet tarihi olan 25/12/2015 tarihinde haberdar olduğunu bildirmiş ve mahkemece bu tarihin öğrenme tarihi olarak kabulüne karar verilmiş ise de, şikayete konu ... 7. İcra Müdürlüğünün 2012/ 6047 E. Sayılı icra takip dosyasından haciz ihbarnamelerine itiraz edilmemesi nedeniyle borçlu hale gelen şikayetçi....’nun çalıştığ......

              UYAP Entegrasyonu