Dava, 3.kişinin İİK’nun 96 ve devamı maddelerine dayalı olarak açtığı istihkak davası ile alacaklının İİK’nun 97/17 ve 277-280 maddesine dayalı karşılık dava olarak açtığı tasarrufun iptali davasına ilişkindir. 1.İstihkak davası açılması halinde satış isteme sürelerinin işlemeyeceği dikkate alınmadan haczin düştüğüne karar verilmesi hatalı olmakla birlikte taraflarca bu husus temyiz edilmediği ve davacı 3.kişinin temyizinde ise bu konuda onama kararı verilmesi istendiğinden aleyhe bozma yasağı gereği bu hususda karar verilmemiştir. 2.Alacaklı İİK’nin 97/17 fıkrasına dayalı ve karşı dava olarak tasarrufun iptali davası açmıştır. Bu davanın açılması ve yargılamanın devamı iskihkak davasının varlığına bağlıdır....
ın yeğeni olduğu, taşınmazların devir bedellerinin, piyasa rayiçlerinin aşağısında olduğu, tasarrufun haciz tarihinden itibaren geriye doğru 2 yıllık zaman dilimi içerisinde yapıldığı anlaşıldığı gerekçesi ile, davanın kısmen kabulü ile borçlu davalı ... ile davalı ... arasında 24/05/2012 tarihinde yapılan, .... İli.... İlçesi .... (Köyü)'nde tapuya kayıtlı olan 309, 334, 396, 399, 424, 467 ve 625 parsel sayılı taşınmazlar üzerindeki, davalı ...'a intikaline ilişkin tasarrufun iptaline, dava konusu .... İli .... ilçesi... Mahallesi (Köyü)'nde tapuya kayıtlı olan 463 parsel sayılı taşınmazın, dava açılmadan önce, dava dışı 4.kişiye satılmış olması nedeni ile sözkonusu taşınmaz yönünden açılmış olan davanın, husumet nedeniyle reddine karar verilmiş, hüküm davalı ... vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava, Borçlar Kanunu'nun 19.maddesinde düzenlenen dava konusu işlemin danışıklı (muvazaalı) yapıldığı iddiasına dayalı tasarrufun iptali istemine ilişkindir....
Mahkemece, davanın İİK'nun 277. ve devamı maddelerine göre açılan tasarrufun iptali davası olduğu davalı ...'ın borçlu şirket yetkilisinin annesi olması davalı ...'in ise bedelini ödeyerek satın aldığını ispatlayamadığından bahisle davanın kabulüne karar verilmiş; hüküm, davacı vekili ve davalı ... ve ... .... Akaryakıt Ürünleri San. ve Tic. Ltd. Şti. vekili tarafından temyiz edilmiştir. 1-Dosyadaki yazılara toplanan delillere hükmün dayandığı gerektirici sebeplere göre davacı vekilinin dava dilekçesindeki açıklamalara göre davanın BK'nun 19.maddesine göre açılan muvazaalı satışların iptali istemine ilişkin olmasına rağmen mahkemece davanın İİK'nun 277. ve devamı maddelerine dayalı tasarrufun iptali davası olarak nitelemesi hatalı olmakla birlikte davanın reddi sonuç itibari ile doğru bulunduğundan bozma nedeni yapılmamış, davalı ...'...
Maddesine dayalı muvazaalı işlemin iptali isteğine ilişkin olduğunu açıklamıştır. Böylece tüm dosya içeriğinden davacının davasını özellikle BK.nun 18.maddesine dayalı olarak açtığı ve dava açma hakkını muvazaa yönünde tercih etmiş olması karşısında mahkemece davanın BK.nun 18. maddesindeki genel muvazaaya dayalı iptal istemi doğrultusunda değerlendirilmesi, tarafların iddia, savunma ve delillerinin bu yönde incelenip sonuçlandırılması gerekirken yazılı olduğu üzere yanlış değerlendirme sonucu davanın reddine karar verilmiş olması doğru bulunmamıştır. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davacıya geri verilmesine 18.4.2013 gününde oybirliğiyle karar verildi....
Mahkemece noter satışlarından sonra haciz konulduğu, mülkiyetin satışla davacıya geçtiği gerekçeleriyle istihkak davasının kabulü ile hacizlerin kaldırılmasına, davalı alacaklının açtığı tasarrufun iptali davasının reddine karar verilmiş; hüküm, davalı-karşı davacı alacaklı vekilince temyiz edilmiştir. Uyuşmazlık, 3.kişinin İİK.nun 96.maddesine dayalı istihkak davası ile alacaklının İİK.nun 97/17 maddesine dayalı tasarrufun iptali davasına ilişkindir. Mahkemece noter satışlarının haciz tarihinden önce yapılmış olması nedeniyle 3.kişinin istihkak davasının kabulü ile alacaklının karşı dava olarak açtığı tasarrufun iptali davasının reddine karar verilmiş ise de davacının aynı tarihli satış sözleşmeleriyle borçlunun ticari nitelikli iki aracını, kasko satış değerinden daha düşük bir bedelle satın aldığı, borçlu şirkete ait bir çok aracın da borcun doğum tarihinden sonra başka şirketlere satıldığı anlaşılmaktadır....
Hukuk Dairesi'nin 2019/937 E., 2020/5567 K. sayılı kararı) Somut olayda dava, iddianın ileri sürülüş şekline göre TBK.nın 19. maddesine dayalı tasarrufun iptali davasıdır. Mahkemece TBK.nın 19. maddesi kapsamında yargılama yapılıp davanın esası hakkında karar verilmesi gerekirken İİK.nın 277 ve devamı maddeleri kapsamında değerlendirme yapılarak davanın usulden reddi yerinde değildir. Bu nedenlerle davacı vekilinin istinaf başvurusunun, 6100 sayılı HMK. nun 353/1- a-6 bendi uyarınca, kabul edilip kararın kaldırılması gerektiği görüşüne kanaatine varılarak aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur. H Ü K Ü M : Yukarıda açıklanan nedenlerle; 1- Tarsus 4....
Dava; 6098 sayılı BK'nun 19. (818 sayılı BK'nun 18) maddesi uyarınca açılan muvazaaya dayalı temliki tasarrufun iptali isteğine ilişkindir. Mahkemece yazılı gerekçelerle davanın reddine karar verilmiş ise de verilen karar usul ve yasaya uygun bulunmamaktadır. 4787 sayılı Aile Mahkemelerinin Kuruluş, Görev ve Yargılama Usullerine Dair Kanun'un 4. maddesine göre, 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun üçüncü kısım hariç olmak üzere ikinci kitabı ile 03.12.2001 tarihli ve 4722 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun Yürürlüğü ve Uygulama Şekli Hakkında Kanunu uyarınca Aile Mahkemeleri, Aile Hukuku'ndan doğan dava ve işlere bakmakla görevlidir. Dava konusu uyuşmazlık ise, anılan yasal düzenlemeler kapsamındaki bir uyuşmazlık olmayıp davalı eş ile diğer davalının haksız eylem niteliğindeki davranışlarından kaynaklanmaktadır....
Davalı ... vekili; davalının bahsi geçen taşınmazları 24/01/2012 tarihinde aldığını, davacının ise alacağı 15/10/2012 tarihinde temlik aldığını, davacının 19/09/2013 tarihinde öğrendim dediğinin doğru olmadığını bu nedenlerle davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, yapılan yargılama sonucu toplanan delillere göre, davanın kabulü ile ... ili, ... İlçesi, ... Mahallesi, 724 ada 33 parselde kayıtlı 1.kat 2 ve 3.kat 4 nolu daireler ile ilgili davalılar arasındaki devire ilişkin tasarrufun iptaline ve ... 1. İcra Müdürlüğünün 2010/136 sayılı takip dosyasındaki alacağın tahsil edilebilmesi için iptale konu taşınmaz üzerinde davacının cebri icra işlemlerinin devam etmesine, karar verilmiş; hüküm, davalı ... vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava İİK'nun 277 ve devamı maddelerine dayalı olarak açılan tasarrufun iptali davasına ilişkindir. Dosya içerisinde, temyiz eden davalı ... vekili tarafından dosyaya sunulan ......
Mahkemece, dava konusu satışın borcun doğumundan önce yapıldığını, davacının iş makinesini 2918 sayılı yasaya uygun olarak yapılan noterde düzenlenen satış sözleşmesi ile davacının aracın mülkiyetini kazandığını ve 3.kişinin kötü niyeti ispatlanmadığından bahisle istihkak davasının kabulüne karşılık olarak açılan tasarrufun iptalinin reddine karar verilmiş; hüküm davalı-karşılık davacı alacaklı vekili ve yargılama gideri ile ilgili hükümde hata yapıldığı gerekçesi ile davacı –karşılık davalı 3.kişi vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava, 3.kişinin İİK’nun 96 ve devamı maddelerine dayalı olarak açtığı istihkak davası ile alacaklının İİK’nun 277-280 maddesine dayalı karşılık dava olarak açtığı tasarrufun iptali davasına ilişkindir. Takip dayanağı bono 22.04.2008 tarihinde düzenlenmiş, dava konusu araç ise bu tarihten sonra 27.04.2009 tarihinde satıldığından iptal konusu tasarruf borcun doğumundan sonra yapılmıştır....
TBK'nun 19.maddesine göre muvazaa nedeniyle açılan iptal davalarında zaman aşımı söz konusu olmaz ve İİK'nın 277 vd. maddelerine göre açılan iptal davalarında aranılan aciz belgesi muvazaaya dayanan iptal davalarında aranmaz. Mahkemece ileri sürülüşe göre davanın İİK. 277. Ve devamı maddelerinden kaynaklanan tasarrufun iptali davası olarak tavsif etmiş isede davacı vekili dava dilekçesinde açıkça muvazaa hukuksal nedenine dayandığı bu halde mahkemenin hukuki tavsif yapamayacağı gözönüne alınarak ve hak düşürücü süre eldeki davaya uygulanmayacağı, davacının talebine göre davanın TBK'nin 19.maddesi gereğince değerlendirilmesi ve sonucuna göre karar verilmesi gerekirken davanın tasarrufun iptali davası olarak nitelendirilerek hak düşürücü süre nedeniyle davanın red edilmesi isabetli görülmemiştir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, davacı Duman Özel Sağlık Tesisleri Ltd....