Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

in anne -oğul olduklarından 6183 sayılı Yasa'nın 30.maddesine aralarındaki tasarrufun göre bağış niteliğinde olduğu ve iptali gerektiğinden bahisle davanın kabulüne karar verilmiş; hüküm, davalı ... tarafından temyiz edilmiştir.Dava 6183 sayılı yasanın 24. ve devamı maddelerine dayalı olarak açılan tasarrufun iptali davasına ilişkindir. 1-Dosyadaki yazılara toplanan delillere hükmün dayandığı gerektirici sebeplere göre davalı ...'in aşağıda yazılı bendin kapsamı dışında kalan diğer temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir. 2-Dava konusu taşınmazın devir edildiği 05.09.2012 tarihindeki davalı ...'...

    Dava 6183 sayılı Yasa'nın 24. ve devamı maddelerine dayalı olarak açılan tasarrufun iptali davasına ilişkindir. 1-Dosyadaki yazılara toplanan delillere hükmün dayandığı gerektirici sebeplere ve 6183 sayılı Yasa’nın 28/1.maddesi geriğince üçüncü dereceye kadar kan hısımları ile eşler ve ikinci dereceye kadar (bu derece dahil) sıhri (kayın)hısımları arasındaki tasarruflar bağış niteliğinde olup iptali gerekmesine ve dava konusu taşınmazlar ile ilgili olarak açılan ve red edilen ......

      Dava, BK'nun 19.maddesine göre muvazaa hukuksal nedeni ile bononun iptali istemine ilişkindir. BK'nun 19.maddesine dayalı davalarda işlemin iptali için sadece üçüncü kişinin değil aynı zamanda dördüncü kişi var ise ona yapılan işleminde mavazaalı olduğunun ispatlanması gerekmektedir. Somut olayda,davalı ... ve ... arasındaki ilişkinin muvazaalı olduğu sabit olmakla birlikte alacağı temlik alan davalı ...'in kötü niyetli olduğu iddia ve ispat edilmiş değildir. İİK'nun 277 ve devamı maddelerine göre açılan tasarrufun iptali davasından farklı olarak bu davaların bedele dönüşmesi söz konusu değildir. Öte yandan, kabule göre de bu davaların açılabilmesi için davacının davalıdan alacaklı olması gerekmekte olup, davacnın alacaklı olduğuda henüz netleşmemiştir. Tüm bu maddi ve hukuki olgular dikkate alınarak, mahkemece davanın reddine verilmesi gerekirken hatalı değerlendirme ile yazılı şekilde verilmesi usul ve yasaya aykıdır....

        Dava İİK'nun 277 ve devamı maddelerine dayalı olarak açılan tasarrufun iptali istemine ilişkindir. 1-Davalı ... vekilinin karşı temyiz dilekçesinin temyiz esas defterine kaydı olmadığı gibi temyiz harcıda yatırmadığından usule uygun olmayan temyiz dilekçesinin reddine 2-Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere ve İİK'nun 277 ve devamı maddeleri gereğince açılan davanın görülebilmesi için gerekli borçlu adresinde yapılmış, İİK'nun 105.maddesi anlamında bir haciz olmadığı gibi aciz belgesi de sunulmadığından, dava ön koşulu yokluğundan reddine karar verilmesi gerekirken yazılı gerekçe ile reddi isabetsiz ise de karar sonuç itibari ile doğru olup davacının BK'nun 19.maddesine göre her zaman dava açma hakkı bulunması nedeni ile davacı Ziraat Bankası AŞ vekilinin yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddine, hükmün ONANMASINA ve 19.12.2005 gün ve 5411 Sayılı Bankacılık Kanunu'nun 140.maddesi gereğince davacı Ziraat Bankası A.Ş'den harç alınmamasına, 3.4.2018 gününde oybirliğiyle karar...

          TTK'nın 19.maddesi gereğince bir tacirin borçlarının ticari olması asıl olduğundan İİK'nun 277'nci maddesinde gösterilen tasarrufun iptali davalarında dahi taraflar tacir olduğu takdirde dava TTK'nın 4/1.maddesi gereğince nisbi ticari davadır. Bu nedenle de davada, Asliye ...görevlidir. Aksi yöndeki çoğunluk görüşüne katılmıyorum....

            Sayılı dosyası ile açılan alacak davasının halen devam ettiğini, davanın niteliği itibari ile T.B.K'nın 19'uncu maddesine göre açılan muvazaa davası olduğunu, T.B.K'nun 19'uncu maddesine göre açılan iptal davalarında İİK'nın 277 ve izleyen maddelerinde arandığı gibi icra takibi başlatılmış olması ve aciz vesikası koşulunun aranmayacağını ve yine o maddelerle belirlenen hak düşürücü sürelerinde uygulanmayacağını, ilk derece mahkemesinin davayı red gerekçesinin usul ve yasaya aykırı olduğunu, Yargıtay 17. Hukuk Dairesi Başkanlığının 17.07.2018 tarihli 2016/772 E. ve 2018/7256 K. sayılı içtihadının da aynı yönde olduğunu ileri sürerek kararının kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ, HUKUKİ SEBEPLER ve GEREKÇE: Taraflar arasındaki dava, muvazaa nedeni ile tasarrufun iptali (TBK'nın 19. maddesi) istemine ilişkindir....

            "İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki muvazaa davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne dair verilen hükmün süresi içinde davalılar vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü: K A R A R Dava; BK'nun 19. maddesine dayalı olarak açılan muvazaalı işlemin iptali istemine ilişkindir....

              Asliye Ticaret Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü: K A R A R Dava; İİK'nın 277 ve devamı maddeleri uyarınca tasarrufun iptali istemine ilişkindir. ... 3. Asliye Hukuk Mahkemesi, taraflar arasındaki ilişkinin ticari ilişkiden doğduğu ve ticari dava olduğu gerekçesiyle görevsizlik kararı vermiştir. ... 4. Asliye Ticaret Mahkemesi tarafından ise davanın tasarrufun iptali davası olduğu, İİK'nın 277. maddesine dayalı tasarrufun iptali davasının ticari davalardan olmadığı gerekçesiyle görevsizlik kararı verilmiştir. Dosya kapsamından, davacı vekilinin, davalılar arasında muvazaalı olarak yapılan taşınmaz satışına ilişkin işlemlerinin iptaline karar verilmesi istemiyle dava açtığı anlaşılmıştır....

                Asliye Ticaret ve Kartal Fikri ve sınai Haklar Hukuk Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü: -K A R A R- Dava, Tasarrufun İptali istemine ilişkindir. Kadıköy 4.Asliye Ticaret Mahkemesince,davanın 551 sayılı K.H.K hükümlerinin uygulanması gerektiği, bu nedenle Fikri ve Sınai Haklar Mahkemesinin yetkili olduğu gerekçesiyle, görevsizlik kararı verilmiştir. Kartal Fikri ve Sınai Haklar Hukuk Mahkemesi ise, uyuşmazlığın icra iflas kanunu 277 maddesine dayalı tasarrufun iptali olduğu gerekçesiyle, görevsizlik yönünde hüküm kurmuştur. Somut olayda, davalı ... Doğa Sporları Turizm ve dış Tic.Ltd.Şti. ile davalı .....

                  Aile Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü: - K A R A R - Dava, tasarrufun iptali istemine ilişkindir. Asliye Hukuk Mahkemesi, uyuşmazlığın katkı payı alacağına ilişkin olup aile hukukundan kaynaklandığı gerekçesiyle görevsizlik kararı verilmiştir. Aile Mahkemesi ise, davanın katkı payı alacağı davası olmayıp BK.nin 18. maddesine dayalı tasarrufun iptali davası niteliğinde olduğunu belirterek görevsizlik yönünde hüküm kurmuştur. Somut olayda davacının, müvekkilinin eşi olan davalı ile birlikte evlilik birliği içinde satın alınan taşınmazı davacının tazminat alacaklarının tahsiline engel olmak amacıyla muvazaalı olarak satıldığı iddiasıyla BK.nin 18. maddesi uyarınca açılan tasarrufun iptali davası niteliğinde olduğu anlaşılmıştır....

                    UYAP Entegrasyonu