Dava, Borçlar Kanunu'nun 19. maddesinde düzenlenen dava konusu işlemin danışıklı (muvazaalı) yapıldığı iddiasına dayalı tasarrufun iptali istemine ilişkindir. HMK'nin 33.maddesine göre Hakim, Türk hukukunu resen uygulamak zorundadır. Bir davada olayları belirtmek ve açıklamak taraflara, hukuki nitelendirme Hakime aittir. Bu nedenle tarafların hukuki nitelendirmeyi doğru yapmak zorunluluğu yoktur. Başka bir ifade ile Hakim, bildirilen hukuki sebeplerle bağlı olmayıp, hukuki sebebi kendiliğinden bulup uygulamakla sorumludur. Davacı vekili, dava dilekçesinde davalılar arasında yapılan danışıklı satış işleminin iptali istemiştir. Dava dilekçesindeki ileri sürüşe ve yargılama sırasındaki sözlü ve yazılı açıklamalara göre davanın niteliği itibarıyla TBK 19.maddesinde tanımını bulan muvazaa hukuksal nedenine dayalı iptal davası olduğu anlaşılmaktadır....
HUKUK DAİRESİ DOSYA NO : 2020/2232 KARAR NO : 2022/3040 T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A İ S T İ N A F K A R A R I İNCELENEN KARARIN MAHKEMESİ : İZMİR 19. ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 28/01/2020 NUMARASI : 2019/498 ESAS 2020/29 KARAR DAVA KONUSU : Tasarrufun İptali (İİK 277 Ve Devamı) KARAR : İzmir 19. Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 28/01/2020 tarih, 2019/498 E. 2020/29 K. sayılı hükmünün, istinaf başvurusu yoluyla incelenmesinin davacı vekili tarafından istenilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü; İDDİA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; T1nün 2920554681 vergi numarasında kayıtlı Tasfiye Halinde Dereli Çiçekcilik Pazarlama Gıda San. ve Tic Ltd....
Dava İİK'nun 277 ve devamı maddelerine dayalı olarak açılan tasarrufun iptali istemine ilişkindir. 1-İcra ve İflas Kanununun 277 ve izleyen maddelerinde düzenlenen tasarrufun iptali davalarında amaç, borçlunun aciz ya da iflasından önce yaptığı ve aslında geçerli olan bazı tasarrufların geçersiz ya da "iyiniyet kurallarına aykırılık" nedeniyle alacaklıya karşı sonuçsuz kalmasını ve dolayısıyla o mal üzerinden cebri icraya devamla alacağın tahsilini sağlamaktır. Tasarrufun iptali davasını elinde geçici veya kesin aciz belgesi bulunan alacaklı açabilir. (İİK.m.277) Bu husus, dava şartı olup, hâkim görevi gereği doğrudan gözetmek zorundadır. Ancak, bu eksiklik yargılamanın her aşamasında hatta temyiz aşamasında dahi giderilebilmesi mümkündür. Somut olayda, borçlunun mernis adresi dışında bir adresi saptanmadığı, bu adreslere yapılan tebligatlarda şahsın adresten ayrıldığının belirtildiği ve Tebligat Kanunu'nun 21.maddesine göre tebliğin yapıldığı görülmektedir....
Dava BK'nun 19.maddesine dayalı olarak açılan muvazaalı işlemin iptali davasının yargılamasının yenilenmesi istemine ilişkindir. Davalı ... ... Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 2010/202 Esas 2011/292 Karar sayılı dosyasında, davalı ... aleyhine boşanma davası ve katkı payı alacağı davası açtığını ... ada ... parseli mal kaçırma amacı ile muvazaalı olarak davalı ...'e sattığından bu satış işleminin iptali ile ... adına tesciline karar verilmesini talep etmiş, yargılama sonunda talep gibi istemin kabulüne karar verilmiştir. Kararın temyizi üzerine Yargıtay 4.Hukuk Dairesi'nin 14.11.2012 tarih 2012/10681 Esas 2012/16883 Karar sayılı ilamı ile davalıların sair temyiz itirazlarının reddi ile kararın "Davanın kabulü ile, ... İli ... İlçesi ......
Tasarrufun iptali davalarında alacaklı lehine bir takım karineler kabul edilmiş ancak bunun yanında bu dava türü İİK 278 maddesinde 2 yıllık, İİK 279. maddesinde 1 yıllık ve İİK 280. maddesinde 5 yıllık hak düşürücü sürelere tabi tutulmuş, takibin kesinleşmiş olması, ayrıca alacaklıya aciz belgesi sunma gibi bir takım yükümlülükler yüklenmiştir. TBK.nun 19. maddesine dayanan muvaza davalarında alacaklı bu tür yükümlülüklere bağlı olmadan ve hak düşürücü süreye tabi olmadan davasının açabilme hakkına sahiptir. Yargıtay uygulamalarında TBK.nun 19. maddesinde dayanılarak açılan muvaza davasının kabulü halinde kıyas yoluyla İİK 283 maddesinin (alacaklıya cebri icra yetkisi verilmesi) uygulanacağı kabul edilmiştir. Ancak İİK.nun 283. maddesinin kıyas yoluyla uygulanması durumu TBK.nun 19. maddesine dayanılarak, muvaza nedeniyle açılan davanın niteliğini değiştirmez. Yani bu davayı tasarrufun iptali davasına dönüştürmez....
Muvazaaya dayalı davalarda davacının icra takibine geçmesi ve aciz belgesi almasına gerek yoktur. Çünkü yukarıda açıklandığı gibi İİK'nun 277. ve izleyen maddelerinde iptal davasına konu tasarruflar özünde geçerli olmasına rağmen kanunun icra hukuku yönünden iptaline imkan verdiği tasarruflardır. Muvazaaya dayalı iptal davasında ise davacı muvazaalı işlemle kendisinin zararlandırıldığını ileri sürmektedir. (Yargıtay 17 hukuk 2016/10467E,2019/1972K) Tüm bu anlatılanlardan sonra davacı hem İİK 277 hem de TBK 19. Maddesine dayalı olarak eldeki davayı açmakla TBK 19. Maddesine dayalı açılan davalarda aciz vesikası almadan dava açılabilmesine kaldı ki davacının istinaf aşamasında borçlunun adresinde 10/10/2020 tarihinde haciz yaptıklarına dair aciz vesikası hükmündeki haciz tutanağını sunmuş olmakla acz vesikası olmadığından bahisle davanın reddine karar verilmiş olması hatalıdır....
MESKENİYET İDDİASITASARRUFUN İPTALİ 2004 S. İCRA VE İFLAS KANUNU [ Madde 82 ] 2004 S. İCRA VE İFLAS KANUNU [ Madde 283 ] "İçtihat Metni" Mahalli mahkemesinden verilen mahkeme kararının müddeti içinde tem-yizen tetkiki alacaklı vekili tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olmakla okundu ve gereği görüşülüp düşünüldü: Alacaklı tarafından borçlu hakkında yapılan icra takibinde, alacaklı Acıpayam Asliye Hukuk Mahkemesinde tasarrufun iptali davası açmış ve 7463 parselde kayıtlı taşınmazın satışına ilişkin tasarrufun iptaline karar verilmesi sonucunda anılan ilama dayalı olarak 3. kişi adına tapuda kayıtlı taşınmaz üzerine haciz konulmuş, borçlu ve taşınmaz maliki üçüncü şahıs meskeniyet iddiasına dayalı olarak haczedilmezlik şikayetinde bulunmuşlardır....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : TASARRUFUN İPTALİ (İİK 277 VE DEVAMI) Mahkeme kararındaki nitelendirmeye göre, dava; TBK.' nın 19.maddesine dayalı tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir. Yargıtay Birinci Başkanlık Kurulunun 20.01.2017 tarih ve 1 sayılı kararı ile aynen kabul edilen ve 27.01.2017 günü Resmi Gazetede yayımlanarak 01.02.2017 tarihinde yürürlüğe giren hukuk dairelerine ilişkin iş bölümü uyarınca bu davanın temyiz incelemesi Yargıtay 17.Hukuk Dairesine ait bulunmaktadır. Hâl böyle olunca, 2797 sayılı Yargıtay Kanunu'nun 23.07.2016 tarihinde yürürlüğe giren 6723 sayılı Kanun'un 21. maddesi ile değişik 60/3. maddesi gereğince dosyanın Yargıtay 17.Hukuk Dairesine GÖNDERİLMESİNE,28.09.2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : TASARRUFUN İPTALİ (İİK 277 VE DEVAMI) Mahkeme kararındaki nitelendirmeye göre, dava, Türk Borçlar Yasasının 19.maddesine (genel muvazaaya dayalı tapu iptali ve tescil) istemine ilişkindir. Yargıtay Birinci Başkanlık Kurulunun 16.01.2016 tarih ve 1 sayılı kararı ile aynen kabul edilen ve 26.02.2016 günü Resmi Gazetede yayımlanarak 01.03.2016 tarihinde yürürlüğe giren hukuk dairelerine ilişkin işbölümü uyarınca temyiz incelemesi Yargıtay 17.Hukuk Dairesine ait bulunmaktadır. Hâl böyle olunca, 11.4.2015 tarihinde yürürlüğe giren, Yargıtay Kanunu ile Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nda Değişiklik Yapılması Hakkındaki 6644 sayılı Kanun gereğince dosyanın Hukuk İşbölümü İnceleme Kurulu'na GÖNDERİLMESİNE, 05.05.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
TTK'nın 19.maddesi gereğince bir tacirin borçlarının ticari olması asıl olduğundan İİK'nun 277'nci maddesinde gösterilen tasarrufun iptali davalarında dahi taraflar tacir olduğu takdirde dava TTK'nın 4/1.maddesi gereğince nisbi ticari davadır. Bu nedenle de davada, Asliye Ticaret Mahkemesi görevlidir. Aksi yöndeki çoğunluk görüşüne katılmıyorum....