Hukuk Dairesi'ne ilişkin bölümünün (3) numaralı bendinde "TTK'nın 4. maddesinin atfıyla, Türk Borçlar Kanunu’nda yer alan, işletmenin satılma ve değiştirilmesi (TBK. m. 202-203), yayım sözleşmesi (TBK m. 487-501), kredi mektubu ve kredi emri (TBK m. 515-519), ticari temsilciler, ticari vekiller ve diğer tacir yardımcıları (TBK m. 547-554), ticari nitelikli havale (TBK m. 555-560), saklama sözleşmeleri (TBK m. 561 vd.) ilişkilerinden kaynaklanan alacak davaları sonucu verilen hüküm ve kararlar,"ın istinaf incelemesinin işbu Daire tarafından yapılacağı belirtildiğinden HMK m. 352/1,a uyarınca, dosyanın 21. Hukuk Dairesi'ne gönderilmesine karar vermek gerekmiştir. KARAR : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere: Dosyanın Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 21. Hukuk Dairesi'ne GÖNDERİLMESİNE. 07/05/2021 tarihinde, dosya üzerinde yapılan ön inceleme sonunda, OYBİRLİĞİYLE karar verildi. GER. KARAR YAZIM TARİHİ : 07/05/2021...
Ayrıca bu ihtilaf ticari nitelikli bir havale işlemi sırasında oluştuğundan ( TBK 555- 560 maddeleri ) İstanbul Bölge Adliye Mahkemeleri arasındaki iş bölümüne dair 03/05/2016 günlü Başkanlar Kurulu kararına göre " TTK'nın 4. maddesinin atfıyla, Türk Borçlar Kanununda yer alan, işletmenin satılma ve değiştirilmesi (TBK. m. 202- 203), yayım sözleşmesi (TBK m. 487- 501), kredi mektubu ve kredi emri (TBK m. 515- 519), ticari temsilciler, ticari vekiller ve diğer tacir yardımcıları (TBK m. 547- 554), ticari nitelikli havale (TBK m. 555- 560), saklama sözleşmeleri (TBK m. 561 vd.) ilişkilerinden kaynaklanan alacak davaları sonucu verilen hüküm ve kararlar " ın inceleme görevi 12. , 13. veya 14. Hukuk Dairesine bırakılmakla, ihtilafın istinaf inceleme görevi dairemizin görev tanımında kalmadığından, dairemizin görevsizliği ile dosyanın İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 12. , 13. veya 14. Hukuk Dairesine gönderilmesine karar vermek gerekmiştir ....
Hukuk Daireleri iş bölümü 3. bendine göre;TTK'nın 4. maddesinin atfıyla, Türk Borçlar Kanununda yer alan, işletmenin satılma ve değiştirilmesi (TBK. m. 202-203), yayım sözleşmesi (TBK m. 487-501), kredi mektubu ve kredi emri (TBK m. 515-519), ticari temsilciler, ticari vekiller ve diğer tacir yardımcıları (TBK m. 547-554), ticari nitelikli havale (TBK m. 555-560), saklama sözleşmeleri (TBK m. 561 vd.) ilişkilerinden kaynaklanan alacak davaları sonucu verilen hüküm ve kararların istinafen inceleme görevi dairemize ait olup, yine iş bölümü 16. ve 44. Hukuk Daireleri iş bölümü 2/a bendine göre; İİK' nın 67. maddesine göre açılan ticari dava niteliğindeki itirazın iptali davaları sonunda verilen hüküm ve kararların istinaf inceleme görevi dairemize ait olmayıp 16. ve 44. Hukuk Daireleri' ne ait olduğundan, dosyanın İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 16. veya 44. Hukuk Dairesi' ne gönderilmesi gerektiği kanaatine varılarak aşağıdaki hüküm kurulmuştur....
Hukuk Daireleri iş bölümü 3. bendine göre;TTK'nın 4. maddesinin atfıyla, Türk Borçlar Kanununda yer alan, işletmenin satılma ve değiştirilmesi (TBK. m. 202-203), yayım sözleşmesi (TBK m. 487-501), kredi mektubu ve kredi emri (TBK m. 515-519), ticari temsilciler, ticari vekiller ve diğer tacir yardımcıları (TBK m. 547-554), ticari nitelikli havale (TBK m. 555-560), saklama sözleşmeleri (TBK m. 561 vd.) ilişkilerinden kaynaklanan alacak davaları sonucu verilen hüküm ve kararların istinafen inceleme görevi dairemize ait olup, yine iş bölümü 16. ve 44. Hukuk Daireleri iş bölümü 2/a bendine göre; İİK' nın 67. maddesine göre açılan ticari dava niteliğindeki itirazın iptali davaları sonunda verilen hüküm ve kararların istinaf inceleme görevi dairemize ait olmayıp 16. ve 44. Hukuk Daireleri' ne ait olduğundan, dosyanın İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 16. veya 44. Hukuk Dairesi' ne gönderilmesine karar verilmiştir....
Ceza koşulu TBK. m. 179'da düzenlenmiştir. Bu düzenlemeye göre, ceza koşulunun türleri, seçimlik ceza koşulu ifaya eklenen ceza koşulu ve ifa yerine ceza koşulundan (Dönme cezası) ibarettir. Bu genel düzenlemenin yanında TBK. m. 444/2 dönme cezası özel olarak düzenlenmiştir. Bu TBK 444/2 aynı TBK m. 179 maddesinde aykırılık oluşturur. Sözleşme cezası burada da TBK m. 179 olduğu gibi, kural olarak ödenmesi ile akitten cayma hakkını verir. TBK m. 179'un aksine, TBK m. 444/23 gereğince ifayı ya da sözleşme cezasını talep etmek isteyip istemediğini alacaklı seçemez. Aksine işçi sözleşme cezasını ödeme ile rekabet yasağından kendisini kurtarabilir (Becker, Herman, İsviçre Borçlar Kanunu Şerhi, Yargıtay Yayınları, sayfa 577). İşveren ancak, işçinin kusurunu ve uğradığı zararı kanıtlayarak TBK m. 444/2 uyarınca zararının tazminini isteyebilir....
Gerekçeli kararın davalı ... adına doğrudan TBK 21 md 2. fk ra ya göre tebliğe çıkartıldığı ve doğrudan muhtara teslim sureti ile tebliğ edildiği,gerekçeli kararın TBK 20 md ve 21 md 1 fk uyarınca tebliğ edilmesi denendikten sonra tebliğ imkansızlığı var ise TBK 21md 2 fık yoluna başvurulması gerektiğinden, davalıya anılan maddeler gereğince yöntemince tebligat çıkartılması için, dosyanın mahalline GERİ ÇEVRİLMESİNE, 26.01.2017 gününde oy birliğiyle karar verildi....
Taraflar arasında akdedilen kira sözleşmesinin 07/10/1986 başlangıç, 31/12/1986 bitim tarihli olduğu, 2886 sayılı yasaya göre ihale ile kiralanmadığı, belediye encümen kararı ile işhanının yıkılması nedeniyle tahsisen kiralandığı, bu haliyle konut ve çatılı işyerleri kira hükümlerine tabi olduğu TBK 347/1 maddesi uyarınca sürenin bitiminden sonra 01/01/1987 tarihinden itibaren 1' er yıllık sürelerle uzatılarak yenilendiği, 10 yıllık uzama süresinin 01/01/1997 tarihinde 6098 sayılı TBK 01/07/2012 tarihinde yürürlüğe girmeden önce sona erdiği ancak Türk Borçlar Kanununun Yürürlüğü ve Uygulama Şekli Hakkındaki Kanunun geçici madde 2 uyarınca TBK 347/2 maddesinin 10 yıllık uzama süresi dolmuş olduğu için 2 yıllık geçiş süresi öngörüldüğü, bu sürenin 01/07/2014 tarihinde sona erdiği, yani TBK 347/2 maddesinin geçiş süresince askıda kaldığı,yürürlüğe gireceği 01/07/2014 tarihinden önce 25/02/2014 tarihinde tebliğ edilen tahliye ihtarına dayanılarak açılan davanın usulüne uygun ihtar bulunmadığından...
Eser sözleşmesinde yüklenicinin temerrüdü halinde iş sahibinin sahip olduğu seçimlik haklar yönünden TBK 125. madde hükümleri uygulanmalıdır. Bu maddeye göre; temerrüde düşen borçlu, verilen süre içinde, borcunu ifa etmemişse veya süre verilmesini gerektirmeyen bir durum söz konusu ise alacaklı, her zaman borcun ifasını ve gecikme sebebiyle tazminat isteme hakkına sahip ise de (TBK 125/1) alacaklı, ayrıca borcun ifasından ve gecikme tazminatı isteme hakkından vazgeçtiğini hemen bildirerek, borcun ifa edilmemesinden doğan zararın giderilmesini isteyebilir veya sözleşmeden dönebilir (TBK 125/2). Sözleşmeden dönme hâlinde taraflar, karşılıklı olarak ifa yükümlülüğünden kurtulurlar ve daha önce ifa ettikleri edimleri geri isteyebilirler (TBK 125/3). Yukarıda yapılan açıklama ve sözü edilen kurallarla birlikte somut olay değerlendirildiğinde; davacı tarafından davalıya iki adet banka havalesiyle 5.500,00 TL gönderildiği uyuşmazlık konusu değildir....
Bu maddenin 3 fıkrasına göre kira bedelinin hak ve nasafet kuralına göre belirlenebilmesi için 4+1 kuralının uygulanması gerekir, ilk yıl sözleşme hükümleri, uzayan 4 yılda TBK 344/1 maddesine göre üfe oranını geçmemek üzere endeks uygulanmalı,5 yıldan sonra yanı 6 yıl için ise TBK 344/3 maddesine göre hak ve nesafet kuralına göre kira bedeli belirlenmelidir..Somut olayda ilk kira sözleşmesi başlangıç tarihinden dava tarihine kadar 5 yıllık (4+1) süre geçmemiştir.Bu durumda kira bedelinin TBK 344/1 maddesinde yazılı hükümlere yani endekse göre belirlenmesi gerekirken dava tarihinde yürürlükte olan TBK 344 maddesi nazara alınmadan 3+1 kuralına göre hak ve nasafete göre kira bedelinin tesbit edilmesi doğru olmadığından hükmün bozulması gerekmiştir....
Nihayet TBK 146. maddesi uyarınca Kanunda aksine bir hüküm bulunmadıkça, her alacak on yıllık zamanaşımına tabidir. Bir alacağın 146. Maddesi uyarınca 10 yıllık zamanaşımı süresine tabi olması için TBK’da özel olarak düzenlenmemiş bir nedenden kaynaklanması gerekir. Zamanaşımı alacağın muaccel olmasıyla başlar (TBK m 149/1). İfa zamanı taraflarca kararlaştırılmadıkça veya hukuki ilişkinin özelliğinden anlaşılmadıkça her borç, doğumu anında muaccel olur (TBK m90). Borcun ifası için gün belirtilmeksizin sadece ay belirlenmişse, bundan o ayın son günü anlaşılır TBK m 91/2). Tüketim ödüncü sözleşmesi, ödünç verenin, bir miktar parayı ya da tüketilebilen bir şeyi ödünç alana devretmeyi, ödünç alanın da aynı nitelik ve miktarda şeyi geri vermeyi üstlendiği sözleşmedir (TBK m 386). Bu sözleşmede faiz istenmesi de mümkündür (TBK m 387). Az önce belirtildiği gibi davacı tarafın dayandığı protokolde alacağın hukuki ilişkiden kaynaklandığı açıklanmamıştır....