"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi Mahalli mahkemesinden verilmiş bulunan yukarıda tarih ve numarası yazılı haksız işgal tazminatı-kiralananın tahliyesi davasına dair karar davacılar tarafından süresi içinde temyiz edilmiş olmakla dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü. Uyuşmazlık, akde aykırılık ve fuzuli işgal nedeniyle kiralananın tahliyesi ve haksız işgal tazminatının tahsili istemine ilişkindir. Davacı vekili, dava dilekçesinde, müvekkillerinden ...'in kiralanan ... parsel sayılı taşınmazın maliki, ...'in ise kiralayan olup davalılardan ... Ltd.Şti'nin 01.11.1998 başlangıç tarihli kira sözleşmesi gereğince kiracı olarak bulunduğu taşınmazı kira sözleşmesinin devir yasağına ilişkin 1. maddesine aykırı olarak bir bölümünü ...'e kiraladığını, bu kişinin de kullanım hakkını ... ve ...'e devrettiğini, bir kısmını ise ......
Dava, akde aykırılık sebebiyle kiralananın tahliyesi ve aylık kira bedelinin 5.000.- TL'ye yükseltilmesi taleplerine ilişkindir. Mahkemece, akde aykırılık davasında süreli ihtarnamenin bulunmaması, kira tespiti davasında ise sözleşme süresinin bitmemesi sebebiyle kira tespiti talebinde bulunulamayacağı gerekçesiyle davaların reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Davacı, davalının kiralananın belirli bölümlerini üçüncü kişilere devrederek ve kiraya vererek kira geliri elde ettiğini ileri sürerek akde aykırılık nedeniyle davalının kiralanandan tahliyesini istemiştir. Davaya konu kiralananın tarla vasfında olup, oto bakım, montaj, yıkama, yağlama servisi olarak kullanılmak amacıyla davalı tarafından yapılması şartıyla kiraya verilmesi sebebiyle, kiralananın gayrı musakkaf nitelikte olduğunun kabulü gerekir. Bu hali ile kiralanan dava tarihi itibariyle Türk Borçlar Kanunu genel hükümlerine tabidir. Türk Borçlar Kanunu'nun 322/1....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Kiralananın tahliyesi Mahalli mahkemesinden verilmiş bulunan yukarıda tarih ve numarası yazılı tahliye davasına dair karar, davacı tarafından süresi içinde temyiz edilmiş olmakla, dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü. Dava sözleşmeye aykırılık nedeni ile kiralanın tahliyesi istemine ilişkindir mahkemece kiralanana zarar verilmediği, değerinin artırıldığı gerekçesi ile davanın reddine karar verilmesi üzerine hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Türk Borçlar Kanununun 316.maddesi hükmü uyarınca kiracı kiralananı sözleşmeye uygun olarak özenle kullanmak ve kiralananın bulunduğu taşınmazda oturan kişiler ile komşulara gerekli saygıyı göstermekle yükümlüdür....
Dava, akde aykırılık sebebiyle kiralananın tahliyesi istemine ilişkindir. Mahkemece davanın kabulüne karar verilmiş, hüküm davalı tarafından temyiz edilmiştir. Davacı, 01.01.1988 başlangıç tarihli yazılı kira sözleşmesi gereğince kuyumcu atölyesi (işyeri) olarak kullanılan kiralananın davalı kiracı tarafından bakımının gerçekleştirilmemesi ve fena kullanımı sebebiyle akde aykırılık olgusunun gerçekleştiğinden bahisle kiralananın tahliyesini talep etmiş, davalı davanın reddini savunmuştur. Türk Borçlar Kanununun 316.maddesi hükmü uyarınca kiracı kiralananı sözleşmeye uygun olarak özenle kullanmak ve kiralananın bulunduğu taşınmazda oturan kişiler ile komşulara gerekli saygıyı göstermekle yükümlüdür....
Dava, akde aykırılık nedeni ile kiralananın tahliyesi istemine ilişkindir. Mahkemece, taraflar arasındaki sözleşmenin feshine, davalının kiralanandan tahliyesine karar verilmiş, hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Davacı vekili dava dilekçesinde; uyuşmazlık konusu yapılmayan ve taraflar arasında düzenlenen 01.06.2001 başlangıç tarihli yazılı kira sözleşmesinin özel şartlarının 7. maddesinde açıklanan "kiracının hileli mal, kaçak akaryakıt veya başka nedenlerle bayiliğinin iptal edilmesi durumunda, işbu sözleşmede fesih edilerek, belediye aynı şartlarla ihaleye çıkarıp başkasına devir edebilecektir." şartı gereğince, davalının bayilik sözleşmesinin, ... Petrol A.Ş. tarafından fesih edilmesi sebebiyle, sözleşmenin 7. maddesi gereğince bu durumun akde aykırılık ve fesih nedeni sayıldığını, gönderilen süreli ihtara rağmen de sona erdirilmediğini belirterek kiralananın akde aykırılık nedeniyle tahliyesini istemiştir. Davalı, ......
Uyuşmazlık, akde aykırılık nedeniyle kiralananın tahliyesi istemine ilişkindir. Mahkemece davanın kabulüne karar verilmiş, hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Davacı vekili, dava dilekçesinde, davalı kiracının kira bedellerini ve apartman aidatlarını sürekli olarak geciktirdiğini, defalarca ihtarname çekilmesine neden olduğunu, maddi ve manevi olarak müvekkilini zor durumda bıraktığını ileri sürerek feshi ihbar ve akde aykırırlık nedeniyle kiralananın tahliyesine karar verilmesini istemiştir. Davalı vekili, dava konusu kiralananın 6570 Sayılı Yasa kapsamında bulunduğundan feshi ihbar yoluyla tahliyesinin istenemeyeceğini, kira parası ve aidat ödemelerinin geç yapılmasının akde aykırılık teşkil etmeyeceğini belirterek davanın reddini savunmuştur. Borçlar Kanunu’nun 256. maddesi hükmü uyarınca kiracı kiralananı kira süresi boyunca tam bir ihtimam dairesinde kullanmak zorundadır....
Mahkemece akde aykırılığa zımni muvafakat gösterildiği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir. Borçlar Kanununun 256 ve 6098 sayılı TBK. nun 316. maddesi hükmü uyarınca kiracı kiralananı kira süresi boyunca tam bir ihtimam dairesinde kullanmak zorundadır. Anılan madde hükmü gereğince akde aykırılıktan dolayı kiracının tahliyesine karar verilebilmesi için kiracıya akde aykırı davranışına son vermesi hususunda kiralayan tarafından süreli bir ihtar tebliğ ettirilmesi ve tanınan bu süre içerisinde de akde aykırılığın giderilmemiş olması gerekir. Olayımıza gelince; Davaya dayanak yapılan 01.10.2011 başlangıç tarihli ve dört yıl süreli kira sözleşmesi konusunda taraflar arasında bir uyuşmazlık bulunmamaktadır. Sözleşmede kiralananın güzellik merkezi olarak kullanılacağı yazılıdır....
Davanın TBK’nun 316/3.maddesinde düzenlenen akde aykırılık nedeniyle açıldığı anlaşılmaktadır. Davacı tarafından davada dayanılan maddi olgu ve hukuki sebepler; kiralananın açıktan açığa fena kullanılmasına ilişkin olup, davacı dava dilekçesinde taraflar arasında Savcılığa ve ceza yargılamasına sirayet etmiş vakıalara da dayanmış ve delil olarak tanık bildirmiştir. TBK'nun 316.maddesinde düzenlenen “kiracıdan beklenen komşuluk ilişkilerine uyma, kiralayan ve ailesine karşı rahatsız edici ve uygunsuz davranışlardan kaçınma” yükümlülüğünden kastedilen, bu davranışların Türk Ceza Kanunu anlamında suç teşkil edip etmemesi değildir. TBK'nun 316. maddesinde düzenlenen açıktan fena kullanma nedeniyle tahliye şartlarının gerçekleşmesi için kiracının ve onunla birlikte hareket edenlerin davranışlarının kiraya veren ya da komşular için çekilmez bir hale gelmesi yeterlidir....
Dava sözleşmeye aykırılık nedeni ile kiralananın tahliyesi istemine ilişkindir. Mahkemece davanın kabulüne karar verilmesi üzerine hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Türk Borçlar Kanununun 316.maddesi hükmü uyarınca kiracı kiralananı sözleşmeye uygun olarak özenle kullanmak ve kiralananın bulunduğu taşınmazda oturan kişiler ile komşulara gerekli saygıyı göstermekle yükümlüdür. Kiracının bu yükümlülüğe aykırı davranması durumunda sözleşmeye aykırılık nedeniyle tahliyesine karar verilebilmesi için kiraya verenin konut ve çatılı işyeri kirasında kiracıya en az otuz gün süre vererek aykırılığın giderilmesini, aksi takdirde sözleşmeyi feshedeceğini yazılı olarak bildirmesi ve tanınan bu süre içerisinde de akde aykırılığın giderilmemiş olması gerekir. Diğer kira ilişkilerinde ise, kiraya veren, kiracıya önceden bir ihtarda bulunmaksızın, yazılı bir bildirimle sözleşmeyi hemen feshedebilir....
Mahkemece, kiracının TBK'nun 316. maddesinde düzenlenen yükümlülüğe aykırı davranması durumunda sözleşmeye aykırılık nedeniyle tahliyesine karar verilebilmesi için kiraya verenin kiracıya en az otuz gün süre vererek aykırılığın giderilmesi, aksi takdirde sözleşmeyi feshedeceğini yazılı olarak bildirmesi ve tanınan bu süre içerisinde de akde aykırılığın giderilmemiş olması gerektiği belirtilerek davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından süresi içerisinde temyiz edilmiştir. Türk Borçlar Kanununun 316.maddesi hükmü uyarınca kiracı kiralananı sözleşmeye uygun olarak özenle kullanmak ve kiralananın bulunduğu taşınmazda oturan kişiler ile komşulara gerekli saygıyı göstermekle yükümlüdür....