WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Mahkemece, iptali istenen takiplerde alacaklı ile borçluları arasında organik bağ ve akrabalık ilişkisi olduğu kanaatiyle BK m. 19 (Eski BK m. 18) maddesi ve İİK m. 277 ve müteakip maddeleri gereğince davanın kabulüne karar verilmiş hüküm davalı ... vekili tarafından temyiz edilmiştir. 1- Davacı vekili tarafından dava dilekçesinde, BK. 18 ve 179. maddeler ile İİK 44. madde zikredilmek suretiyle “alacaklıdan mal kaçırmaya yönelik muvazaalı ve hileye dayalı senetlerin tanziminin ve icra takiplerinin iptali ile geçersizliğinin tespit ve kabulü ile davalı Şirket borçlarından davalı ...’ın da sorumlu olduğunun kabulü” gerektiği belirtilerek netice olarak davalılar arasında düzenlenmiş bonoların “muvazaa ve hileye dayalı tanzim edilmiş batıl ve geçersiz bonolar olduğunun tespit ve kabulü ile bonolara ayrışmasız bir nitelikte bağlı icra takibinin iptali” talep edilmiştir....

    Mahkemece, iptali istenen takiplerde alacaklı ile borçluları arasında organik bağ ve akrabalık ilişkisi olduğu kanaatiyle BK m. 19 (Eski BK m. 18) maddesi ve İİK m. 277 ve müteakip maddeleri gereğince davanın kabulüne karar verilmiş hüküm davalı ... vekili tarafından temyiz edilmiştir. 1- Davacı vekili tarafından dava dilekçesinde, BK. 18 ve 179. maddeler ile İİK 44. madde zikredilmek suretiyle “alacaklıdan mal kaçırmaya yönelik muvazaalı ve hileye dayalı senetlerin tanziminin ve icra takiplerinin iptali ile geçersizliğinin tespit ve kabulü ile davalı Şirket borçlarından davalı ...’ın da sorumlu olduğunun kabulü” gerektiği belirtilerek netice olarak davalılar arasında düzenlenmiş bonoların “muvazaa ve hileye dayalı tanzim edilmiş batıl ve geçersiz bonolar olduğunun tespit ve kabulü ile bonolara ayrışmasız bir nitelikte bağlı icra takibinin iptali” talep edilmiştir....

      İstinaf edenin sıfatı ve istinaf sebepleri ile kamu düzenine ilişkin olup resen dikkate alınması gereken hususlara hasren yapılan incelemede; Dava, ileri sürülüş biçimine göre TBK'nın 19.maddesine dayalı olarak açılan tasarrufun iptali isteğine ilişkindir. Gerek TBK.m.19'da düzenlenen muvazaa hukuksal nedenine dayanılarak açılan iptal davaları gerekse İİK.m.277 ve devamı madde hükümleri uyarınca açılmış tasarrufun iptali davaları, tasarrufa konu malların aynı ile ilgili olmayıp, alacaklıya alacağını temin imkanı sağlayan nispi nitelikteki dava türleridir. Muvazaaya dayalı iptal davalarında da davanın başarıya ulaşması halinde İİK'nın 283/1 maddesi kıyasen uygulanarak, davacıya tasarruf konusu taşınmaz üzerinden haciz ve satış yetkisi verilmesine karar verilecektir. Yüzeysel bakıldığında iptal davaları ile muvazaa davaları arasında bir benzerlik görülmekte ise de bu benzerlik her iki davanın güttüğü amaçtan öte gitmemektedir....

      İSTİNAF NEDENLERİNİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: HMK'nun 355. maddesi uyarınca istinaf dilekçesinde belirtilen sebepler ve kamu düzeni ile sınırlı olarak yapılan istinaf incelemesinde; Dava TBK'nun 19. maddesi uyarınca muvazaalı işlem yapıldığı iddiasına dayalı tapu kaydının iptali ile borçlu adına tescili istemine ilişkindir. İcra ve İflas Kanunu’nun 277 vd. maddelerinde düzenlenen iptal davası açma hakkı davacının genel hükümlere, muvazaaya dayanarak dava açmasına engel değildir. BK'nın 18. maddesine göre dava açılabilmesi için davacının İİK'nın 277 ve devamı maddelerine dayalı olarak açılan tasarrufun iptali davasından farklı olarak davacının kesinleşmiş bir alacağa dayalı olarak kesinleşmiş icra takibi ve aciz belgesi varlığı da ön koşul değildir. Ancak davacının bu davayı açmakta hukukî yararı olması için davalıdan bir alacağının olması ve muvazaalı işlemin alacağının ödenmesini önlemek amacıyla yapılmış bulunması gerekir....

      ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ TARİHİ: 30/03/2021 NUMARASI: 2018/859 2021/498 DAVANIN KONUSU: Tasarrufun İptali (İİK 277 Ve Devamı) Taraflar arasında görülen davada İstanbul Anadolu 14. Asliye Hukuk Mahkemesi ile İstanbul Anadolu 3. Asliye Ticaret Mahkemesi ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü: K A R A R Dava; TMK 19. ve devamı maddeleri uyarınca açılan muavazaa nedenine dayalı tasarrufun iptali istemine ilişkindir. İstanbul Anadolu 14. Asliye Hukuk Mahkemesince, "Somut olayda; dava, davalının Ltd şirket pay senedinin muvazaalı olarak devrine ilişkindir. Pay senetleri TTK 484 vd. Maddelerinde düzenlenmiştir. Dolayısıyla dava mutlak ticari dava olmakla ticaret mahkemesinde görülüp sonuçlandırılması gerekmektedir..." gerekçesiyle görevsizlik kararı vermiştir. İstanbul Anadolu 3. Asliye Ticaret Mahkemesi tarafından ise, "......

        Davacı vekili borçlu tarafından annesine yapılan taşınmaz hisse satışının muvazaaya dayalı olması nedeniyle davalılar arasındaki alacaklılardan mal kaçırma amacıyla muvazaalı olarak yapılan satışın BK'nin 18. maddesi gereğince tapu iptaline gerek olmaksızın İİK 283/1. maddesinin kıyasen uygulanarak iptal ve tescil olmaksızın taşınmazın haciz ve satışına karar verilmesini istediğinden satış işleminde danışıklığın bulunup bulunmadığı konusu araştırılarak, davalıların danışıklı bir davranış içinde bulundukları sonucuna varılması durumunda davacının alacağının tahsili için İİK 283/1.maddesi benzetme yoluyla uygulanmak suretiyle tapu iptaline gerek olmaksızın davacının alacağını alabilmesini sağlamak için dava konusu taşınmaz hissesinin haciz ve satışını isteyebilmesi yönünden hüküm kurulması gerekirken davanın İİK 277 ve devamı maddeleri gereğince tasarrufun iptali davası olarak değerlendirilmesi ve ön şart yokluğu nedeniyle reddedilmesi isabetli görülmemiştir....

          Davacı taraf ne dava dilekçesinde nede yargılama sırasında İİK.nın 277 ve devamı maddelerine dayanmadığı gibi ön incelemeden sonraki ilk duruşmada davasının BK.18. Maddesine dayalı muvazaalı işlemin iptali isteğine ilişkin olduğunu açıklamıştır. Böylece tüm dosya içeriğinden davacının davasını özellikle BK.nun 18.maddesine dayalı olarak açtığı ve dava açma hakkını muvazaa yönünde tercih etmiş olması karşısında mahkemece davanın BK.nun 18. maddesindeki genel muvazaaya dayalı iptal istemi doğrultusunda değerlendirilmesi, tarafların iddia, savunma ve delillerinin bu yönde incelenip sonuçlandırılması gerekirken yazılı olduğu üzere yanlış değerlendirme sonucu davanın reddine karar verilmiş olması doğru bulunmamıştır. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davacıya geri verilmesine 18.4.2013 gününde oybirliğiyle karar verildi....

            İİK’nın 277 ve izleyen maddelerinde düzenlenen iptal davası açma hakkı davacının genel hükümlere, muvazaaya dayanarak dava açmasına engel değildir. Davacının iddiasını kanıtlaması halinde iddianın taşınmazın aynına ilişkin olmadığı, alacağın tahsiline yönelik bulunduğu da gözetilerek İİK'nın 283/1. maddesi kıyasen uygulanarak iptal ve tescile gerek olmaksızın davacının taşınmazların haciz ve satışını isteyebilmesi yönünden hüküm kurulması gerekecektir. TBK'nun 19. maddesine göre muvazaa nedeniyle açılan iptal davalarında hak düşürücü süre ve zamanaşımı süreleri uygulanmaz ve İİK'nın 277 vd.maddelerine göre açılan iptal davalarında aranılan aciz belgesi muvazaaya dayanan iptal davalarında aranmaz. Gebze 2. İcra Müdürlüğü’nün 2016/4011 Esas sayılı takip dosyası (Uyap çıktısı) incelendiğinde, davacı alacaklı tarafından davalı borçlu Movs Danış. Tic....

            Dosya kapsamı, mevcut delil durumu ve ileri sürülen istinaf sebepleri gözetilerek Dairemizce yapılan incelemede; Dava, İİK 277 ve devamı maddeleri ile TBK 19 md uyarınca tasarrufun iptaline ilişkindir. İİK 277 ve devamı maddeleri uyarınca açılan davaların dinlenebilmesi için, davacının borçludaki alacağının gerçek olması, borçlu hakkındaki icra takibinin kesinleşmiş olması, iptali istenen tasarrufun takip konusu borçtan sonra yapılmış olması ve borçlu hakkında alınmış kesin veya geçici aciz belgesinin bulunması gerekir. Bu ön şartların bulunması halinde İİK.nun 278, 279 ve 280. maddelerinde yazılı iptal şartlarının bulunup bulunmadığı araştırılır....

            Mahkemece borçlunun taşınmazlarını borcun doğum tarihinden sonra oğlu olan davalı 3.kişiye satarak devir ettiği aile fertleri arasında yapılan tasarrufların İİK.'nun 277 vd. maddelerince iptali tabi olduğu gerekçesiyle davanın kabulü ile tasarrufların iptaline verilmiş; hüküm, davalılar tarafından temyiz edilmiştir. Dava, İİK.'nun 277 vd. maddelerine dayalı tasarrufun iptali istemine ilişkindir. Bu tür davalarda amaç, borçlunun haciz ya da iflasından önce yaptığı ve aslında geçerli olan bazı tasarrufların geçersiz ya da iyiniyet kurallarına aykırılık nedeniyle alacaklıya karşı sonuçsuz kalmasını ve dolayısıyla o mal üzerinden cebri icraya devamla alacağın tahsilini sağlamaktır. Dosya kapsamından, davacı alacaklının 295.000,00 TL. alacağın tahsili amacıyla ... İcra Müdürlüğünün 2008/3689 sayılı dosyası ile yürütülen dava konusu takibi yaptığı gibi, ......

              UYAP Entegrasyonu