Dava BK'nun 19.maddesi gereğince muvazaa nedenine dayalı nam_ı müstear olarak yapılan işleminin iptali istemine ilişkindir. Nam-ı müstear, adını herhangi bir nedenle gizli tutmak isteyen bir kişinin, sözleşmeyi kendi hesabına, başka bir kişiye yaptırmasıdır. Tasarrufun iptali veya BK'nun 19.maddesine göre dava yönünden ise alacaklıdan mal kaçırmak isteyen borçlunun kendi adını gizli tutarak hukuki işlemi kendi hesabına, başka bir kişiye yaptırmasıdır. Borçlunun kendi yaptığı tasarruflar için dava açılması mümkün olduğu gibi parasını kendi verdiği ancak muvazaalı olarak başkası adına tescil edilen mallar için de dava açılması mümkündür. Bu gibi tasarruflar nam-ı müstear olarak adlandırılmaktadır. Nam-ı müstear somut olaya göre bir çeşit muvazaa olabileceğinden her türlü delil ile ispat edilebilir. HMK'nin 33.maddesine göre Hakim, Türk hukukunu resen uygulamak zorundadır. Bir davada olayları belirtmek ve açıklamak taraflara, hukuki nitelendirme Hakime aittir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL Taraflar arasındaki davadan dolayı ... Asliye Hukuk Hakimliğinden verilen 09/10/2012 gün ve 2011/326 Esas, 2012/313 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi davacılar vekili tarafından istenilmiş olmakla, dosya tetkik olunarak gereği düşünüldü. -KARAR- Dava; muvazaa ve ehliyetsizlik hukuksal nedenine dayalı tasarrufun iptali ve bedelin tazmini isteğine ilişkindir. Ehliyetsiz olduğu iddia edilen ....'in vesayet altına alınması isteği ile ... Sulh Hukuk Mahkemesinde 2012/40 Esas sayılı dava açıldığı anlaşılmakla; ... Sulh Hukuk Mahkemesinde 2012/40 Esas sayılı dava dosyasının incelenmek üzere merciinden temini ile evrakına eklenmesi, istenen hususun yerine getirilip getirilmediğinin denetlenmesi, ondan sonra gönderilmesi için dosyanın yerel mahkemesine, GERİ ÇEVRİLMESİNE, 02/05/2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi -K A R A R- Dava İİK.nun 277 ve devamı maddeleri uyarınca yapılan tasarrufun iptali isteği ile açılmış ise de davacı taraf 09.07.2007 tarihli dilekçe ile davasını ıslah ederek davayı muvazaa nedenine dayalı tapu iptal ve tescil isteğine çevirmiş olduklarından hükme yönelik temyiz itirazlarını inceleme görevi Yüksek 4. Hukuk Dairesine ait bulunmaktadır. Ancak dosya Yüksek 1. Hukuk Dairesinden görevsizlik kararı ile daireye gelmiş olmakla Yargıtay Başkanlar Kurulunun 04.02.2010 tarih ve 3 nolu kararı uyarınca görevli dairenin belirlenmesi için dosyanın Hukuk Daireleri Başkanlar Kuruluna gönderilmek üzere Yargıtay Birinci Başkanlığına SUNULMASINA 13.5.2010 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
HUKUK DAİRESİ DOSYA NO : None KARAR NO : 2021/2092 T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A İ S T İ N A F K A R A R I İNCELENEN KARARIN MAHKEMESİ : TOKAT 1.ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : None NUMARASI : 2019/203 ESAS, 2021/184 KARAR DAVA KONUSU : Tasarrufun İptali (TBK 19. Maddesine dayalı) KARAR : Tokat 1. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2019/203 esas, 2021/184 karar sayılı dava dosyasında verilen tasarrufun iptali (TBK 19....
Mahkemece davanın hukuki nitelendirmesinin İİK 277 ve devamı maddelerine dayalı tasarrufun iptali olarak nitelendirmesi durumunda; mahkemece İİK 277 ve devamı maddelerine uygun olarak tasarrufun iptali dava şartlarının olup olmadığı irdelemeksizin (takibe konu ... İcra Müdürlüğü’nün 2013/7882 sayılı dosyalardan aciz vesikası alınıp alınmadığı, diğer dava şartlarının olup olmadığı vs) BK 19 a dayalı olarak nitelendirmesi halinde ise yukarıda belirtilen BK 19 a dayalı davalarda olması gereken şartların olup olmadığı değerlendirilmeksizin yargılama usulleri farklı olan bir davayı hem İİK 277 ve devamı md. göre hemde BK 19. md. dayalı olarak değerlendirilerek davanın kabulüne karar verilmesi doğru görülmemiştir. 2-Bozma neden ve şekline göre davalı ... vekilinin sair temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine gerek görülmemiştir....
Tolon vekilinin karar düzeltme talebi üzerine; Dairemiz’in 01/06/2015 tarih, 2015/5605-2015/8012 sayılı ilamında; Gerek yerel mahkeme gerekse Dairemizin bozma ilamında hukuki nitelendirmenin hatalı yapıldığı (iptali istenen tasarruf 19.11.2003 tarihinde yapılmış olup eldeki dava İİK'nun 284 maddesinde öngörülen 5 yıllık hakdüşürücü süre geçirilerek 15.8.2011 tarihinde açılmıştır.) dava dilekçesindeki ileri sürüşe ve yargılama sırasındaki sözlü ve yazılı açıklamalara göre davanın niteliği itibarıyla TBK 19. maddesinde tanımını bulan muvazaa hukuksal nedenine dayalı iptal davası olduğu, böylece mevcut delillerin TBK'nun 19. maddesi gereğince değerlendirilmesi ve sonucuna göre karar verilmesi gerekirken davanın tasarrufun iptali davası olarak nitelendirilmesi ve delillerin bu doğrultuda değerlendirilmesi yönünde Dairemiz’in bozma ilamının yalnızca gerekçesi değiştirilerek karar düzeltme talebi kabul edilmiştir....
Ne tasarrufun iptali davası, ne de TBK m. 19 gereğince İİK’nin 283. maddesinin kıyasen uygulanması istemli muvazaa davası TTK’nın 4. maddesinde belirtilen mutlak ya da nispi ticari dava niteliğine haiz olduğundan 6100 sayılı HMK’nin 2. maddesi gereğince genel görevli Asliye Hukuk Mahkemesi’nin görev alanında kalmaktadır." şeklinde karar verilerek görevli mahkemenin Asliye Hukuk Mahkemesi olduğu belirlenmiştir. Yine emsal nitelikte ki Yargıtay 17. Hukuk Dairesinin 09/04/2018 tarih, 2016/8983 E. ve 2018/3951 K. sayılı kararında da " ... Dava, İİK'ın 277 ve devamı maddelerine dayalı tasarrufun iptali istemine ilişkindir. Tasarrufun iptali, davaları mutlak ticari dava niteliğinde olmayıp şahsi nitelikte ve borçlunun tasarruflarına yönelik bulunduğundan asliye hukuk mahkemelerinin görevine girmektedir." şeklinde karar verilmiştir....
Bu nedenle, kaldırma kararında belirtildiği şekilde süresinde aciz vesikası sunulmadığından, davanın terditli açılması nedeniyle TBK 19 maddesine göre ele alınması gerekmektedir. Dava dilekçesindeki ileri sürüşe ve yargılama sırasındaki sözlü ve yazılı açıklamalara göre dava niteliği itibarıyla TBK'nın 19.maddesinde tanımını bulan muvazaa hukuksal nedenine dayalı iptal davasıdır. Yüzeysel bakıldığında tasarrufun iptali davaları ile muvazaa davaları arasında bir benzerlik görülmekte ise de bu benzerlik her iki davanın güttüğü amaçtan öte gitmemektedir. İİK'nın 277 .maddesinde sözü edilen iptal davaları borçlu tarafından geçerli olarak yapılmış bazı tasarrufların hükümsüz kılınması için açılır. Oysa muvazaa davası borçlunun yaptığı tasarrufi işlemlerin gerçekte hiç yapılmamış olduğunu tespit ettirmeyi amaçlar....
Bu açıklamalar ışığında dava niteliği itibariyle İİK'nın 277 vd. maddelerinde düzenlenen muvazaa ve hile iddiasına dayalı tasarrufun iptali davası olup BK'nın 18. maddesi anlamında muvaza temeline dayalıdır olayda taraflar arasındaki ticari ilişki nedeniyle borcun varlığı ve miktarı tartışma konusu olmayıp muvaza yolu ile gerçekte borçlu olmadığı halde borçlu imiş gibi bir görünüş yaratılarak mahsuben taşınmazın devri işlemine dayalı tasarrufun iptali istemine ilişkin olduğu gerekçesiyle görevsizlik kararı vermiştir. Somut olayda davacı vekili, müvekkilinin babalarından kendilerine ... önemli bir mevkiinde fırın işletmelerinin kaldığını ve babası hayatta olduğu dönemden beri şirketin fiilen yüksek kar elde ettiğini bildiğini, buna ilişkin şirketin adı ... Limited Şirketi olduğunu, işlerin yürütülebilmesi için kardeşlerinin isteği üzerine, babalarının vefatından sonra abisi ...'...
Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; satış bedeli olarak 50.000 TL gibi düşük bir rakam gösterilmesi muvazaanın delili olduğunu, davalıların kardeş olup iyiniyetten faydalanamayacağını, TBK m. 19'a göre muvazaa nedeniyle açılan iptal davalarında davacının icra takibine geçmesi ve aciz belgesi almasına gerek olmadığı gibi bu davalarda hak düşürücü sürenin uygulanmadığını, ihtiyati tedbir talebinin kabulü gerekirken reddinin hatalı olduğunu belirterek red kararının kaldırılarak taşınmaz üzerine ihtiyati tedbir konulmasını talep etmiştir. Gerek TBK.m.19'da düzenlenen muvazaa hukuksal nedenine dayanılarak açılan iptal davaları gerekse İİK.m.277 ve devamı madde hükümleri uyarınca açılmış tasarrufun iptali davaları, tasarrufa konu malların aynı ile ilgili olmayıp, alacaklıya alacağını temin imkanı sağlayan nispi nitelikteki dava türleridir....