WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ, HUKUKİ SEBEPLER ve GEREKÇE: Taraflar arasındaki dava, BK'nun 19. maddesi ve İİK 277. ve devamı maddelerine dayalı olarak davalılar arasında yapılan maaş haczi işlemine yönelik tasarrufun iptali istemine ilişkindir. Somut olayda; davacı vekilinin, BK'nun 19. maddesi ve İİK 277. ve devamı maddelerine dayalı olarak davalılar arasında yapılan maaş haczi işlemine yönelik tasarrufun iptali isteminde bulunduğu, yerel mahkemece yapılan yargılama sonunda davanın kabulüne karar verildiği, verilen kararın davalı T4 vekili tarafından istinafa taşındığı görülmüştür. Tasarrufun iptali davaları 6098 sayılı TBK 19'a ve İİK 277 ve devamı maddelerine dayalı olarak açılabilir. İİK'nın 140/1. maddesinde İcra Müdürlüğü’nce hangi hallerde haciz sıra cetveli düzenleneceği belirtilmiştir. Maddeye göre haciz sıra cetvelinin düzenlenebilmesi için satış tutarının bütün alacaklıların alacağını tamamen ödemeye yetmemesi gerekir....

İcra Müdürlüğünün 2003/6029 sayılı dosyası dolasıyla borçlu olmadığının tespitine ve takibin iptaline, takip miktarı olan 300.000,00 TL üzerinden hesaplanan % 40 kötü niyet tazminatı 120.000,00 TL'nin davalı ... Gardner Handels Und Beteiligungsgesellshaft'den tahsiline, karar verilmiş, hüküm davalı ... Gardner Handels Und Beteiligungsgesellshaft vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava BK’nın 19. maddesine dayalı olarak açılan muvazaalı işlemin iptali istemine ilişkindir. 1-Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere, kararın gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına ve bozmaya uygun olarak karar verilmiş olmasına göre, davalı ......

    Ltd Şti adına kayıtlı 64 adet gayrimenkulün tamamının diğer davalılara muvazaalı olarak devredildiğini ileri sürerek TBK 19. madde gereğince bu satışların muvazaalı yapıldığının tespiti ile dosya alacağının tüm ferileri ile birlikte tahsili için haciz ve satış talep etme hakkının tanınmasına, olmadığı takdirde İİK 277 vd maddelerine göre tasarrufun iptaline karar verilmesini talep etmiştir. Davalı T7 vekili cevap dilekçesinde özetle; Pupa Gayrımenkul Kiralama ve Yönetim Hizmetleri A.Ş. ile Demer Emlak Taşımacılık İnşaat Madencilik T13 Ltd....

    e devrettiğinden, bu tescilin iptali ile 1/2'şer oranında davacı ve davalı ... adına tesciline karar verilmesini talep etmiştir.Davalılar vekilleri, haksız açılan davanın reddini savunmuşlardır.Mahkemece, davacının BK'nın 19. maddesine dayalı olan muvazaalı işlemin iptali isteminin reddine, talebinin TMK'nın 194. maddesine dayalı isteminin ise, evlilik birliğinin devamı sırasında açılablecek bir dava olduğu tarafların 20.11.2005 tarihinde boşandıkları davanın ise 23.11.2004 tarihinde açıldığından bahisle, davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı vekil tarafından temyiz edilmiştir. Dava BK'nun 19.maddesine dayalı olarak açılan muvazaalı işlemin iptaline ilişkindir.Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere göre, davacı ve davalı ...'in 20.11.2005 tarihinde ... da boşandıkları, ... Mahkemesi tarafından verilen boşanma kararının Türk Mahkemeleri tarafından tanıma ve tenfizinin yapılmadığı, dolayısı ile ulusal kanuna göre boşanmanın sonuçlarının doğmadığı, bu hali ile davacı ...'...

      Dava, TBK'nın 19. maddesine dayalı tasarrufun iptali istemine ilişkin olup istinaf açısından uyuşmazlık konusu HMK'nın 355. maddesine göre kamu düzeni ve istinaf nedenleri ile sınırlı olmak üzere İlk Derece Mahkemesince verilen kararın usul, yasa ve dosya içeriğine uygun olup olmadığıdır. Türk Borçlar Kanunu'nun 19. maddesinde yer alan genel muvazaa hukuksal nedenine dayanmaktadır. Muvazaa davası; borçlunun yaptığı tasarrufi işlemlerin gerçekte hiç yapılmamış olduğunu tespit ettirmeyi amaçlar. Kural olarak muvazaa nedeniyle hakları ihlal olunan ve zarar gören 3. kişiler tek taraflı veya çok taraflı hukuki işlemlerin geçersizliğini ileri sürebilirler. 3. kişinin muvazaalı işlem ile hakkının zarar gördüğünün benimsenebilmesi için onun muvazaalı işlemde bulunandan bir alacağının var olması ve bu alacağın ödenmesini önlemek amacıyla muvazaalı bir işlem yapılması gerekir....

      Davacı vekili istinaf başvuru dilekçesinde özetle; Huzurdaki davanın, TBK madde 19 temelinde muvazaa sebebine dayalı olarak ikame edildiğini, bu türden davalarda aciz vesikası sunma şartı aranmadığını, bir an için aciz belgesinin dava şartı olduğu düşünülse dahi, aciz belgesi yahut aciz belgesi yerine geçen haciz tutanağı yargılamanın sonuna kadar; hatta karar düzeltme aşamasında dahi sunulabilmekte olduğunu, kendilerine bu imkan tanınmadan davanın reddinin usul ve yasaya aykırı olduğunu belirterek istinaf yasa yoluna başvurmuştur. Dava, TBK'nın 19. maddesine dayalı tasarrufun iptali istemine ilişkin olup istinaf açısından uyuşmazlık konusu HMK'nın 355. maddesine göre kamu düzeni ve istinaf nedenleri ile sınırlı olmak üzere İlk Derece Mahkemesince verilen kararın usul, yasa ve dosya içeriğine uygun olup olmadığıdır. Türk Borçlar Kanunu'nun 19. maddesinde yer alan genel muvazaa hukuksal nedenine dayanmaktadır....

      nun 277 ve devamı maddelerine göre tasarrufun iptali olmadığı takdirde TBK'nın 19.maddesine dayalı muvazaalı işlemlerin iptali isteğine ilişkin olduğunu, bu tür davalarda görevli mahkemenin genel mahkemeler olduğunu, ikame edilen davanın aile hukukundan kaynaklanan bir dava olmayıp borçlunun alacaklılarının icra takibini karşılıksız bırakmak amacı ile yaptığı tasarrufun iptaline yönelik olduğundan uyuşmazlığın bu niteliği itibarı ile aile mahkemesi değil genel mahkemelerin görevli olduğunu belirterek istinaf yasa yoluna başvurmuştur. HMK'nın 355. maddesine göre kamu düzeni ve istinaf nedenleri ile sınırlı olmak üzere yapılan inceleme sonucunda; Somut uyuşmazlıkta davacı vekili, dava dilekçesinde davalılardan T3'nın davacının, boşandığı eşi olduğu, davalı Yusuf'un evlilik içerisinde alınan taşınmazları muvazaalı olarak davalılara devir ettiği iddiası ile İİK'nın 277 vd. maddeleri, olmadığı takdirde HMK'nın 19....

      İcra müdürlüğüne ait 2018/2713 esas sayılı dosya üzerinde icra takibinin alacak miktarının faiz ve feriler hariç 100.000,00 TL'den oluştuğunu, alacaklısının T8'ün yakını olan T6 olduğunu, takip dayanağının 26/02/2018 tanzim 02/03/2018 vade tarihli 220.000,00 TL bedelli bono olduğunu, takip tarihinin 08/03/2018 tarihi olduğunu, iş bu takibin muvazaalı olarak mal kaçırmak amacıyla başlatıldığını, davacı bankanın zarara uğratıldığını ve takibin TBK ve İİK'na göre iptale tabi olduğunun anlaşıldığını ve takibin alacaklılara zarar verme kastıyla gerçekleştirildiğini belirterek tasarrufun iptaline yönelik karar verilmesini talep etmiştir. Davalı T6 vekili ile davalı T8 ilk derece mahkemesine verdikleri cevap dilekçelerinde özetle; davanın reddine karar verilmesi talebinde bulunmuşlardır....

      Dava BK’nun 19.maddesine dayalı olarak muvazaalı takibin iptaline ilişkindir. Gerek İİK'nun 277 maddesine göre açılan tasarrufun iptali davalarında gerekçe BK'nun 19.maddesine dayalı olarak açılan danışıklı işlemin iptaline ilişkin davada asıl amaç alacağın tahsilini sağlamaktır .Nitekim tasarrufun iptali davalarında İİK 283/1 maddesi doğrudan BK'na göre açılan davalarda kıyasen uygulanarak iptal ve tescile gerek olmaksızın davacıya haciz ve satış isteyebilmesi yönünden hüküm kurulması gerektiği dairemizin giderek Yargıtay'ın yerleşmiş görüşleri arasındadır. Somut olayda, mahkeme kararında davacı ... ile ....’in halen evli olduğu belirtilmiş ise de davalı ...’in açıklamalarında boşanma davasının açıldığı, davacı vekilinin dava dilekçesinde ise davacının nafaka alacağının olduğundan bahsedilmektedir....

        Dava, Borçlar Kanunu'nun 19. maddesinde düzenlenen dava konusu işlemin danışıklı (muvazaalı) yapıldığı iddiasına dayalı iptal istemine ilişkindir. HMK'nin 33.maddesine göre Hakim, Türk hukukunu resen uygulamak zorundadır. Bir davada olayları belirtmek ve açıklamak taraflara, hukuki nitelendirme Hakime aittir. Bu nedenle tarafların hukuki nitelendirmeyi doğru yapmak zorunluluğu yoktur. Başka bir ifade ile Hakim, bildirilen hukuki sebeplerle bağlı olmayıp, hukuki sebebi kendiliğinden bulup uygulamakla sorumludur. Dava dilekçesindeki ileri sürüşe ve yargılama sırasındaki sözlü ve yazılı açıklamalara göre dava niteliği itibarıyla TBK 19.maddesinde tanımını bulan muvazaa hukuksal nedenine dayalı iptal davasıdır. Yüzeysel bakıldığında iptal davaları ile muvazaa davaları arasında bir benzerlik görülmekte ise de bu benzerlik her iki davanın güttüğü amaçtan öte gitmemektedir....

          UYAP Entegrasyonu