Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Mahkemece, iddia, savunma toplanan deliller ve bozma ilamı doğrultusunda dava konusu taşınmazın bilirkişi raporu ile belirlenen satış tarihindeki değeri ile davalılar arasında yapılan satış miktarı arasındaki fark ve davalıların ilişkileri dikkate alındığında yapılan işlemin muvazaalı olduğu gerekçesiyle davanın kabulüne, davacıya dava konusu ..İcra Müdürlüğünün 2008/1444 sayılı dosyasındaki alacağını tahsil için dava konusu taşınmaz üzerinde cebri icra yetkisi tanınmasına karar verilmiş; hüküm, davalılar ... ve ... Yılmaz vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava TBK'nun 19 maddesi gereğince açılmış muvazaa hukuksal nedenine dayalı iptal istemine ilişkindir....

    DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ, HUKUKİ SEBEPLER ve GEREKÇE: Dava, tasarrufun iptali (TBK. 19. Madde ) istemine ilişkindir. Somut olayda; davacı vekili tarafından müvekkilinin davalılardan Ali'den Kredi Kartı Sözleşmesinden kaynaklı alacaklı olduğunu, davalı Ali'nin alacağını bertaraf etmek amacıyla muvazaalı olarak dava konusu taşınmazdaki 3/16 hissesini davalıya devrettiğini ileri sürerek TBK'nın 19. maddesi kapsamında tasarrufun iptaline karar verilmesinin talep edildiği, mahkemece davanın dava şartı yokluğu nedeniyle reddine yönelik kararın verildiği, davacı vekili tarafından istinaf yoluna başvurulduğu anlaşılmaktadır. Yüzeysel bakıldığında iptal davaları ile muvazaa davaları arasında bir benzerlik görülmekte ise de bu benzerlik her iki davanın güttüğü amaçtan öte gitmemektedir. İİK 277. maddesinde sözü edilen iptal davaları borçlu tarafından geçerli olarak yapılmış bazı tasarrufların hükümsüz kılınması için açılır....

    TBK 19....

    DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava, TBK 19. maddesine dayalı tasarrufun iptali istemi olup; inceleme konusu talep ise, ihtiyati haciz koşullarının oluşup oluşmadığı hususuna ilişkindir. HMK’nın 355.maddesi uyarınca inceleme, istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak yapılmış, kamu düzenine aykırılık olup olmadığı ise re'sen gözetilmiş ayrıca; HMK'nın 357. maddesindeki "İlk derece mahkemesinde ileri sürülmeyen iddia ve savunma istinafta dinlenemez ve istinafta yeni delillere dayanılamaz" kuralı nazara alınmıştır. Davacı taraf, temlik alan sıfatıyla yürütülen icra takibi kapsamında alacağın tahsil edilemediğini ve davalı borçlunun borcu ödemediği gibi alacaklısından mal kaçırma kastıyla taşınmazını muvazaalı olarak diğer davalıya devrettiğini ileri sürerek, tasarrufun iptali talebiyle iş bu davayı açmış ve aynı zamanda ihtiyati haciz talebinde bulunmuştur. Davalı taraf, usule ve esasa ilişkin sebeplerle davanın ve talebin reddini savunmuştur....

    Dava, Borçlar Kanunu'nun 19.maddesinde düzenlenen dava konusu işlemin danışıklı (muvazaalı) yapıldığı iddiasına dayalı tasarrufun iptali istemine ilişkindir.HMK'nin 33.maddesine göre Hakim, Türk hukukunu resen uygulamak zorundadır. Bir davada olayları belirtmek ve açıklamak taraflara, hukuki nitelendirme Hakime aittir. Bu nedenle tarafların hukuki nitelendirmeyi doğru yapmak zorunluluğu yoktur. Başka bir ifade ile Hakim, bildirilen hukuki sebeplerle bağlı olmayıp, hukuki sebebi kendiliğinden bulup uygulamakla sorumludur. Dava dilekçesindeki ileri sürüşe ve yargılama sırasındaki sözlü ve yazılı açıklamalara göre dava niteliği itibarıyla TBK 19.maddesinde tanımını bulan muvazaa hukuksal nedenine dayalı iptal davasıdır....

      1/4 hissesini diğer davalıya muvazaalı devrettiğini, amacın alacaklılara zarar vermek olduğunu ve yapılan işlemin iptale tabi olduğunu beyanla yapılan tasarrufun iptali ile ihtiyati haciz kararı verilmesine karar verilmesini talep etmiştir....

      Mahkemece, iddia, savunma ve toplanan delillere göre dava konusu taşınmazın evvelce davacı adına kayıtlı olmadığı, dolayısıyla 3.kişi adına olan tapu kaydının iptali ile başka bir 3.kişi adına tapu iptali tescil istemesi için dava ve taraf ehliyeti bulunmadığı gerekçesiyle davanın HMK'nun 114/1/d ve 115/2 maddeler gereğince dava şartı yokluğunundan reddine karar verilmiş; hüküm, davacı ... adına velayeten ... tarafından temyiz edilmiştir. ../.. .... Dava dilekçesindeki ileri sürüşe ve yargılama sırasındaki sözlü ve yazılı açıklamalara göre dava niteliği itibarıyla TBK 19.maddesinde tanımını bulan muvazaa hukuksal nedenine dayalı iptal davasıdır....

        Davacı, mirasbırakan babası ...’nun kayden maliki olduğu 327 ada 13 parsel sayılı taşınmazdaki 9 nolu bağımsız bölümü ölünceye kadar bakma akdiyle ikinci eşinden olma kızı davalıya temlik ettiğini, devrin mirasçıdan mal kaçırma amaçlı ve muvazaalı olduğunu ileri sürerek, tapu kaydının iptali ile miras payı oranında adına tesciline, olmazsa tenkise karar verilmesini istemiştir. Davalı, bakım borcunu yerine getirdiğini belirterek davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, çekişme konusu taşınmazın davalıya temlikinin mirastan mal kaçırma amaçlı ve muvazaalı olduğu gerekçesi ile davanın kabulüne karar verilmiştir....

          TBK' nun 19.) maddesi, 4721 s. TMK' nun 706. maddesi, 6098 s. TBK' nun 237. maddesi ile 2644 s. TK' nun 26. maddesidir. Yargıtay İBK'nin 01/04/1974 tarih ve 1/2 sayılı İnançları/İçtihatları Birleştirme Kararında; "Bir kimsenin; mirasçısını miras hakkından yoksun etmek amacıyla, gerçekte bağışlamak istediği tapu sicillinde kayıtlı taşınmaz malı hakkında tapu sicil memuru önünde iradesini satış doğrultusunda açıklamış olduğunun gerçekleşmiş bulunması halinde, saklı pay sahibi olsun ya da olsun miras hakkı çiğnenen tüm mirasçılarının, görünürdeki satış sözleşmesinin 818 s. BK' nun 18. (6098 s. TBK' nun 19.) maddesine dayanarak muvazaalı olduğunu ve gizli bağış sözleşmesinin de şekil koşulundan yoksun bulunduğunu ileri sürerek dava açabileceklerine ve bu dava hakkının geçerli sözleşmeler için söz konusu olan 743 s....

          D)İSTİNAF NEDENLERİ: Davacılar vekili istinaf dilekçesinde özetle; mahkemece eksik ve hatalı incelemeye dayalı olarak davanın reddedildiğini, murisin tüm mal varlığını ömür boyu bakım için sözleşmeye konu etmesinin hukuki ve insani olmadığını, insan ömrü dikkate alındığında iptali istenen taşınmazların değeri ile yaşam boyu bakım sağlanabileceğini, yapılan işlemin muvazaalı ve mal kaçırma amaçlı olduğunu, murisin Bağ-Kur emeklisi olup, eşinden de SGK'dan maaş aldığını, kimsenin maddi desteğine ihtiyacı olmadığını, bilirkişi raporunda hatalar bulunduğunu, murisin Alzheimer hastası iken hiç bir doktor raporu almadan işlem yaptığını, işlemin murisin gerçek iradesini yansıtmadığını, raporda gösterilen değerlerin düşük olduğunu beyanla mahkeme kararının kaldırılmasını, yeniden yargılama yapılarak davanın kabulüne karar verilmesini talep etmiştir....

          UYAP Entegrasyonu