Ancak; 1)Kamulaştırılan taşınmaz yol durumuna dönüştürüldüğünden, 4721 sayılı T.M.K'nun 999. maddesi uyarınca tapudan terkinine karar verilmesi gerekirken, infazda tereddüte yol açacak şekilde hem terkin ve hem tesciline karar verilmesi, 2)Davalı ... tapu kaydındaki hissesi üzerinde bulunan haciz şerhinin bedele yansıtılması gerektiğinin düşünülmemesi, Doğru değilse de; bu yanılgıların giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, a)Gerekçeli kararın hüküm fıkrasının 3 nolu bendindeki (dava konusu kısmın davacı idare adına TESCİLİNE) kelimelerinin hüküm fıkrasından çıkartılmasına, b)Gerekçeli karara ayrı bir bent olarak (Davalı ... tapu kaydındaki hissesi üzerinde bulunan haciz şerhinin bedele yansıtılmasına,) cümlesinin yazılmasına, Hükmün böylece DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 30.04.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi....
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ Taraflar arasındaki ihtiyati haciz şerhinin terkini davasından dolayı mahal mahkemesinden verilen yukarıda gün ve sayısı yazılı hükmün; Dairemizin 17.11.2011 gün ve 2011/10705 - 13874 sayılı ilamiyle onanmasına karar verilmişti. Süresi içinde davacı vekili tarafından kararın düzeltilmesi istenilmiş olmakla, dosya içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Davacı, 300 ada 2 parsel sayılı taşınmazın tapu kaydında 18.05.1976 tarihli ihtiyati haciz şerhinin bulunduğunu, bu şerhin dayanağının kalmadığını ileri sürerek terkin isteminde bulunmuştur. Davalılar, kayıt malikinin mirasbırakanları ...'a borcu nedeniyle haciz konulduğunu, bu nedenle davanın reddi gerektiğini savunmuşlardır. Mahkemece, haciz şerhinin borç nedeniyle konulduğu, borcunda ödenmediği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir....
Değerlendirme 1.Bölge Adliye Mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür. 2.Dava konusu taşınmazın davacı banka tarafından 01.10.2012 tarihli 12907 yevmiye sayılı rızai satış işlemiyle edinilmesine ilişkin tapu dairesinde imzalanan resmi senet aslı incelendiğinde, işlemin yapıldığı tarihte taşınmaz üzerinde İlyasbey Vergi Dairesinin davaya konu 23.12.2010 tarihli 14127 yevmiye sayılı haciz şerhinin bulunmadığı ve dava konusu haciz şerhinden ari olarak taşınmazın davacı banka tarafından devralındığı anlaşılmıştır....
Türk Medeni Kanununun 849. maddesi hükmünce taşınmaz maliki değişse bile başka bir işleme gerek bulunmaksızın taşınmaz yükünün yükümlüsü olacağından, yeni malik davacıda başka bir işleme hacet kalmaksızın taşınmaz kaydındaki haciz şerhinin sonuçları ile yükümlüdür. Mahkemece değinilen olgu göz ardı edilerek yasal olmayan bazı iş ve işlemlerle davalı banka yararına haciz şerhinin terkini doğru olmadığından karar bozulmalıdır. SONUÇ:Yukarıda açıklanan nedenlerle temyiz olunan hükmün BOZULMASINA, peşin harcın istek halinde yatırana iadesine, 19.11.2007 gününde oybirliği ile karar verildi....
Mahkemece, dava konusu haciz şerhlerinin 17.11.2015 tarih ve 19938 yevmiye numaralı işlemle terkin edildiği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir. Hükmü, davacı Hazine vekili temyiz etmiştir. Haciz, kesinleşmiş icra takibinin konusu olan bir alacağın ödenmesini teminen borçluya ait ve haczi kabil bulunan mallara bir bakıma takibi yapan icra müdürlüğünün el koyması işlemidir. Haciz şerhinin usulsüz konulduğunun saptanması veya lehtarın talebi üzerine kaldırılması mümkün olduğu gibi, 4721 sayılı Türk Medeni Kanununun 1010. maddesi uyarınca borcun ödenmesi, icra takibinin düşmesi ya da herhangi bir sebeple sona ermesi halinde de haciz şerhinin terkini mümkündür. Bir davada mahkeme tarafların talepleriyle ilgili olumlu veya olumsuz bir karar vermek zorundadır. Taraf istemleri hakkında bir karar verilmemesi yargılama ilkelerine uygun düşmeyecektir....
Ancak; 1-Tapu kaydındaki haciz şerhinin hükmedilen bedele yansıtılması gerektiğinin düşünülmemesi, 2-Davalı idare harçtan muaf olduğu halde yargılama giderleri kaleminde bu idare aleyhine harca hükmedilmesi, Doğru değil ise de; bu yanılgıların giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, a-Gerekçeli kararın hüküm fıkrasına ayrı bir bent olarak (Tapu kaydındaki haciz şerhinin hükmedilen bedle yansıtılmasına) cümlesinin yazılmasına b-Gerekçeli kararın hüküm fıkrasının yargılama giderlerine ilişkin 4. paragrafının hükümden çıkarılmasına, yerine (Davacı tarafça yapılan toplam 1046,00-TL yargılama giderinin davalıdan alınıp davacıya verilmesine,davacı tarafça yatırılan harcın talep halinde iadesine) cümlesinin yazılmasına, Hükmün böylece DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 20/12/2017 gününde oybirliğiyle karar verildi....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : TAPU KAYDINDAKİ ŞERHİN TERKİNİ -KARAR- Mahkeme kararındaki nitelendirmeye göre dava; tapu kaydındaki haciz şerhinin kaldırılması istemine ilişkindir. Yargıtay Büyük Genel Kurulunun 24.01.2014 tarih ve 1 sayılı kararı ile aynen kabul edilen ve 29.01.2014 günü Resmi Gazetede yayımlanarak 01.02.2014 tarihinde yürürlüğe giren hukuk dairelerine ilişkin işbölümü uyarınca temyiz incelemesi Yargıtay 14. Hukuk Dairesine ait bulunmaktadır. Hal böyle olunca, yukarıda açıklanan nedenlerle, dosyanın ilgisi yönünden anılan Daire Başkanlığına GÖNDERİLMESİNE, 05.12.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
Ancak; Dava konusu taşınmazın tapu kaydındaki bulunan haciz şerhinin hükmedilen bedele yansıtılmaması, yerinde değilse de bu eksikliğin giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, Gerekçeli kararın hüküm fıkrasına ayrı bir bent olarak (Dava konusu taşınmazın tapu kaydında bulunan haciz şerhinin, hükmedilen bedele yansıtılmasına) cümlesinin yazılmasına, Hükmün böylece DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 25.05.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalılar aleyhine 06.08.2013 gününde verilen dilekçe ile tapu kaydındaki haciz şerhinin terkini istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; dava dilekçesinin görevden reddine dair verilen 17.09.2014 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Dava, haciz şerhinin terkini isteğine ilişkindir. Mahkemece, kaldırılması talep edilen haciz şerhlerinin, icra dairelerinin yaptığı işlemlere istinaden konulmuş ve halen derdest olan hacizler olduğu, icra müdürlüğünce konulan hacizlerin kaldırılmasının ancak icra mahkemesinden istenilebileceği belirtilerek görev yönünden davanın reddine karar verilmiştir. Hükmü, davacı vekili temyiz etmiştir....
Davacı tarafça dava konusu Sakarya İli, Adapazarı İlçesi, Salmanlı Mahallesi, 3271 nolu parsel sayılı taşınmaz üzerinde bulunan 97 nolu haciz şerhinin kaldırılması talep edilmiş, ilk derece mahkemesi tarafından davanın kabulüne ilişkin verilen hüküm, davalı tarafça istinaf aşamasına taşınmıştır. Haciz şerhine ait dayanak belgelerin temini bakımından ilk derece mahkemesince yapılan araştırma sonucunda davalı idare yazı cevabında; alacağın konusunun ne olduğu konusunda ve alacak miktarı ile ilgili belge bulunmadığı, Kadıköy 1. İcra Müdürlüğünün 1955/342 Esas sayılı icra dosyasının imha edildiğinin İstanbul Anadolu 1....