Bu ayıp niteliği gereği sınırlandırma alacaklılarını etkilediğinden zorunlu olarak dava bu kişilere de yöneltilmiştir. Tüketicinin aldığı mal ya da hizmetten faydalanma olanağını azaltan ya da tamamen ortadan kaldıran hukuki yasaklama ya da sınırlamaların varlığı halinde hukuki ayıp söz konusu olur. Özetle bu dava; tüketicinin yaptığı sözleşme ile aldığı maldaki hukuki ayıbın giderilmesi veya bedel istemine ilişkin olup tüketici kanunu hükümleri uygulanacaktır. Zira; 6502 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanunun Amaç başlıklı 1. maddesinde yasanın amacı açıklandıktan sonra kapsam başlıklı 2. maddesinde "Bu kanun, her türlü tüketici işlemi ile tüketiciye yönelik uygulamaları kapsar" hükmüne yer verilmiştir....
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava, yüklenicinin temlikine dayalı davacı adına konut satış sözleşmesi gereğince tapuda tescili yapılan taşınmazdaki ipoteklerden dolayı borçlu olmadığının tespiti, ipoteklerin ve varsa hacizlerin fekki istemine ilişkindir. İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 46. Hukuk Dairesinin 07/02/2021 tarih 2021/60 Esas - 2021/41 Karar sayılı kararı ile her ne kadar davanın mülkiyeti itilafsız olan konuta ilişkin karz ipoteğinin ve takyidatların kaldırılması istemine ilişkin olduğu gerekçesi ile dosya dairemize gönderilmiş ise de davanın niteliği itibarı ile davacı satın aldığı taşınmazdaki hukuki ayıp niteliğinde bulunan takyidatların Tüketici Yasasına dayanarak kaldırılmasına yöneliktir. 28.05.2014 tarihinde yürürlüğe giren 6502 Sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun her türlü tüketici işlemi ile tüketiciye yönelik uygulamaları kapsamaktadır....
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava, yüklenicinin temlikine dayalı hukuki ayıp niteliğindeki ipoteğin fekki istemine ilişkindir. 28.05.2014 tarihinde yürürlüğe giren 6502 Sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun her türlü tüketici işlemi ile tüketiciye yönelik uygulamaları kapsamaktadır. Konut satış sözleşmeleriyle devre tatil ve uzun süreli tatil hizmeti sözleşmeleri de kanun kapsamına alınmıştır....
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava, hukuki ayıp niteliğindeki ipoteğin fekki istemine ilişkindir. 28.05.2014 tarihinde yürürlüğe giren 6502 Sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun her türlü tüketici işlemi ile tüketiciye yönelik uygulamaları kapsamaktadır.6502 sayılı kanunun 8. maddesinde ayıplı mal tanımlanmış olup 11. maddesinde ayıplı mal halinde tüketicinin hakları ve ayıplı maldan sorumluluğu düzenlenmiştir. Buna göre tüketici aldığı malın ayıplı olduğu iddiasında ise ayıbın giderilmesini ve giderilmemesi halinde de sözleşmeden dönme hakkını kullanabilir. Davalı taraf istinaf itirazında mahkemenin görevine itiraz etmiş olmakla birlikte dava açan tüketicinin davalı yükleniciden konut satımına ilişkin tüketici işlemine dayanarak fekki istenen ipoteğin sözleşme konusu taşınmaz üstündeki ayıp olarak ileri sürüldüğü bu nedenle TKHK 8. Ve 11....
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava, hukuki ayıp niteliğindeki ipoteğin fekki istemine ilişkindir. 28.05.2014 tarihinde yürürlüğe giren 6502 Sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun her türlü tüketici işlemi ile tüketiciye yönelik uygulamaları kapsamaktadır. 6502 sayılı kanunun 8. maddesinde ayıplı mal tanımlanmış olup 11. maddesinde ayıplı mal halinde tüketicinin hakları ve ayıplı maldan sorumluluğu düzenlenmiştir. Buna göre tüketici aldığı malın ayıplı olduğu iddiasında ise ayıbın giderilmesini ve giderilmemesi halinde de sözleşmeden dönme hakkını kullanabilir. Davalı taraf istinaf itirazında mahkemenin görevine itiraz etmiş olmakla birlikte dava açan tüketicinin davalı yükleniciden konut satımına ilişkin tüketici işlemine dayanarak fekki istenen ipoteğin sözleşme konusu taşınmaz üstündeki ayıp olarak ileri sürüldüğü bu nedenle TKHK 8. Ve 11....
bölüm nolu taşınmaz üzerine davalı lehine konulmuş bulunan ipoteklerin kaldırılmasını, mahkeme harç ve masrafları ile vekalet ücretinin davalı yana yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir....
Eldeki davada da aynen bu şekilde tüketici davayı sözleşmenin tarafı olan satıcıya da yöneltmiş, satın aldığı ve tapuda adına tescil edilen mesken niteliğindeki taşınmazın tapu kaydındaki sınırlandırmalar (hacizler) nedeni ile hukuki ayıplı bulunduğunu ileri sürerek bu hukuki ayıbın giderilmesini istemiştir. Bu hukuki ayıp niteliği gereği sınırlandırma alacaklılarını etkilediğinden zorunlu olarak dava bu kişilere de yöneltilmiştir. Bu durumda davalı yüklenicinin hukuki ayıpsız bağımsız bölüm devri yükümlülüğünü yerine getirdiğinden bahsedilemeyeceğinden uyuşmazlığın genel kredi sözleşmesinden kaynaklandığı, ticari dava olduğu, ticaret mahkemesinin görevli olduğu yönündeki İDM değerlendirmesi, kabulü ve gerekçesi dosya kapsamına usul ve yasaya aykırı olup doğru görülmemiştir....
"İçtihat Metni"Mahkemesi :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki ipoteğin fekki davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. - K A R A R - Davacılar vekili, şirket ile davalı arasında akdedilen finansal kiralama sözleşmeleri kapsamında tıbbi cihazların satın alındığını, bu sözleşmelerdeki borcun teminatını oluşturmak üzere diğer müvekkili ... ile dava dışı....’ın taşınmazları üzerinde ipotek tesis ettirdiklerini, müvekkili şirketin bütün borçlarını ödediği halde tüm başvurularına rağmen davalı yanca ipoteklerin kaldırılmadığını belirterek, taşınmazlar üzerindeki ipoteklerin fekkine karar verilmesini talep ve dava etmiştir....
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava, harici gayrimenkul satış sözleşmesinden kaynaklanan hukuki ayıp niteliğindeki haciz ve ipoteklerin fekki ile uğradıkları zararların tanzimi ile tazminat istemine ilişkindir....
. - K A R A R - Davacı vekili, taraflar arasında on yıla yakın süre mal alışverişi olduğu halde iki yıldır mal alışverişi olmadığını, 31.12.2000 tarihli hesap mutabakatındaki borcun 23.01- 24.01.2001 tarihli dekontlarla ödenmesiyle davalıya borçları kalmadığını, davalı lehine tesis edilen ipoteklerin fekki isteminin 29.500.000.000 TL borç bulunduğundan bahisle kabul edilmediğini, davalının bu tutar alacaklı olduğunu belirtip iki taşınmaz dışında ipoteklerin fek edilebileceğini, bunun için de aynı tutarlı bono verilmesini istediğini borca itiraz edilince hesabı tekrar kontrol ederiz denildiğinden, davalıya 15.3- 15.5- 15.7- 15.9-15.11- 15.12.2002 tarihli, toplam 29.500.000.000 TL tutarlı, (5) adet bononun teminat olarak verildiğini ipoteklerin fekki aşamasında teminat olarak alınan bonoların iade edilmeyip icra takibine konu edileceğinin ifade edildiğini belirterek bonolarla ilgili olarak borçlu olunmadığının tespitine karar verilmesini talep ve dava etmiştir....