Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Mahkemece, taşınmazın 6570 sayılı yasaya tabi olduğu ve sözleşmenin kendiliğinden bir yıl uzaması nedeniyle davacının kiracılık sıfatının devam ettiği gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiş; hüküm, davalı kayyım tarafından temyiz edilmiştir. Taraflar arasında düzenlenen 1.7.1998 başlangıç tarihli ve bir yıl süreli kira sözleşmesi ile davalı kayyım tarafından idare edilen 35 parsel sayılı arsa vasfındaki taşınmazın üzerindeki natamam inşaat ile birlikte ve natamam inşaat olarak kullanılmak üzere davacıya kiralandığı hususu ihtilafsızdır. Taşınmaz kira sözleşmesinde arsa olarak tanımlanmış olup üzerinde bulunan natamam inşaatın, sözleşmenin ... şartlar başlıklı kısmının 6. maddesinde yazılı “kiracı kiralanan yeri teslim tutanağında belirtilen şekliyle kullanmak mecburiyetindedir. Kiracı kiralanan yer üzerinde hiç bir suretle sabit tesis yapamaz. Ancak ilgili kamu kuruluşlarından izin almak kaydıyla temelsiz geçici işyeri ve tesisler yapabilir....

    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay'ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ: Kadastro sonucunda Bozlu Köyü çalışma alanında bulunan 175 ada 6 parsel sayılı 2524.50 metrekare yüzölçümündeki taşınmaz tapu kaydı ve harici satın alma nedeniyle davalı ... adına tespit ve tescil edilmiştir. Davacı ... tapu kaydına dayanarak dava açmıştır. Mahkemece yapılan yargılama sonunda davanın kabulüne ve çekişmeli 175 ada 6 parsel sayılı taşınmazın tapu kaydının iptali ile davacı ... adına tesciline karar verilmiş; hüküm, davalı tarafından temyiz edilmiştir. Mahkemece; çekişmeli taşınmazın zilyetliğinin davalı tarafa devredilmediği kabul edilmek suretiyle hüküm kurulmuş ise de; yapılan araştırma, inceleme ve uygulama karar için yeterli bulunmamaktadır....

      "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay'ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ: Yargıtay Bozma ilamında özetle; "taraflara tanık ve varsa diğer delillerini bildirmeleri için süre verilmesi, mahallinde, yöreyi iyi bilen, tarafsız ve olabildiğince yaşlı kişiler arasından seçilecek mahalli bilirkişiler ve taraf tanıkları hazır olduğu halde keşif yapılarak, dava konusu taşınmaz bölümünün zeminde fiilen kamu malı niteliğinde yol olup olmadığı, kamu malı niteliğinde yol olmadığı saptandığı takdirde davacı yanın bu bölüm üzerinde kadastro tespitinin yapıldığı tarihe kadar 20 yılı aşkın süreyle malik sıfatıyla zilyetliğinin bulunup bulunmadığı ve davacı yanın taşınmaz üzerindeki zilyetliğinin sürdürülüş biçimi sorulup saptanarak sonucuna göre bir karar verilmesi" gereğine değinilmiştir....

        "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki taşınmaz hukukuna ilişkin davada Antalya 6. Asliye Hukuk ve 5.Sulh Hukuk Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü: -K A R A R- Dava, 112 ada 49 parsel sayılı taşınmazın bir bölümüne davacının zilyet olduğunun tespiti istemine ilişkindir. Asliye Hukuk Mahkemesince, davanın mahiyeti itibariyle zilyetliğin korunması davası olduğunu belirterek, zilyetliğin korunması davasının sulh hukuk mahkemesinin görevine girmesi nedeniyle görevsizlik kararı verilmiştir. Sulh Hukuk Mahkemesi ise, davanın zilyetliğin korunması değil, taşınmazdaki zilyetliğin davalıda olmadığı,davacıda olduğunun tespiti davası olduğunu belirterek görevsizlik yönünde hüküm vermiştir....

          "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki taşınmaz hukukuna ilişkin davada Antalya 7. Asliye Hukuk ve 1.Sulh Hukuk Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü: -K A R A R- Dava, 28010 ada 6 parsel sayılı taşınmaza davacının zilyet olduğunun tespiti istemine ilişkindir. Asliye Hukuk Mahkemesince, davanın mahiyeti itibariyle zilyetliğin korunması davası olduğunu belirterek, zilyetliğin korunması davasının sulh hukuk mahkemesinin görevine girmesi nedeniyle görevsizlik kararı verilmiştir. Sulh Hukuk Mahkemesi ise, davanın zilyetliğin korunması değil, taşınmazdaki zilyetliğin davalıda olmadığı,davacıda olduğunun tespiti davası olduğunu belirterek görevsizlik yönünde hüküm vermiştir....

            Beldesi 186 ada 10 parsel sayılı taşınmazın kadastro tespitinin kısmen iptali ile Orman Mühendisleri ..., ... ve ..., fen bilirkişileri ... ve ...'un 01/06/2013 tarihinde bilirkişi raporlarının ekindeki krokide (A) harfi ile gösterilen 2.236,62 m2'lik kısmın ifrazı ile aynı ada son parsel numarası verilerek 2/B vasfıyla Hazine adına tesbitine, zilyetliğinin davacı Yusuf oğlu, 1956 doğumlu, ... adına tespiti ile zilyetlik tespitinin tapu kaydının beyanlar hanesine tesciline karar verilmiş, hüküm Hazine ve Orman Yönetimi tarafından temyiz edilmiştir. Dava dilekçesindeki açıklamaya göre dava 3402 sayılı Kanunun Ek- 4. maddesi gereğince yapılan kadastroya itiraza ilişkindir. Dosya kapsamına, kararın dayandığı gerekçeye ve uzman bilirkişi raporuna göre mahkemece davanın kısmen kabulü yolunda kurulan hükümde bir isabetsizlik bulunmamaktadır....

              nun zilyetliğinin (kullanımının) hukukça korunması gereken bir zilyetlik (kullanım) olmadığı kabul edilerek davanın reddine karar verilmiş, ancak; bu karar rağmen hakkı üstün tutulmayan davacı ... taşınmazı kullanmaya devam etmiş ve buna dayanarak da taşınmazın beyanlar hanesine kendi kullanımında olduğunun şerh verilmesi talebiyle dava açmış ve mahkemece taşınmazın kullanıcısının davacı ... olduğu kabul edilerek taşınmazın kullanıcısı olarak tespit edilmiştir. Ancak, mahkemece hukukça korunmayan davacının zilyetliğine değer verilerek yazılı şekilde hüküm kurulması usul ve yasaya aykırı olduğu gibi; taşınmazın üzerinde yasanın kabul ettiği şekilde bir kullanımın bulunup bulunmadığı araştırılmadan karar verilmiş olması da, usul ve yasaya aykırıdır....

                Yine, yerel bilirkişi ve tanık beyanlarından, satış tarihinden sonra davalı tarafın çekişmeli taşınmazda hiç zilyetliğinin bulunmadığı anlaşılmaktadır. 23.08.1976 tarihli noter senedi metninde, satışa konu taşınmazların zilyetliğinin davacı köy tüzel kişiliğine devredildiği açıklanmaktadır. Bu nedenlerle, çekişmeli taşınmazın noter senedi ile davacı köy tüzel kişiliğine satılıp zilyetliğinin devredildiğinin ve davalı tarafın taşınmaz üzerinde artık korunmaya değer bir hakkı kalmadığının kabulünde zorunluluk bulunmaktadır....

                  "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay'ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ: Kadastro sonucu Tellioğlu Köyü çalışma alanında bulunan 122 ada 16 parsel sayılı 16.259,90 metrekare yüzölçümündeki taşınmaz irsen intikal, taksim ve kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği nedeniyle davalılar murisi ... adına 1/5 hisse ile tespit ve tescil edilmiştir. Davacı ..., satın alma ve kazandırıcı zamanaşımı zilyetliğine dayanarak ... hissesine karşı tapu iptal ve tescil istemiyle dava açmıştır. Mahkemece yapılan yargılama sonunda davanın kısmen kabulüne, çekişmeli 122 ada 16 parsel sayılı taşınmazda ... adına kayıtlı olan 1/5 pay 325198/1625990 pay kabul edilmek suretiyle, 123603/1625990 payın tapu kaydının iptali ile davacı ... adına tapuya tesciline karar verilmiş; hüküm, davalılar vekili tarafından temyiz edilmiştir....

                    Kararında hukuka uyarlık bulunmadığı sonucuna varıldığı gerekçesiyle iptaline karar verilmiş, bu karar davalılar tarafından temyiz edilmiştir. 2863 sayılı Kültür ve Tabiat Varlıkları Koruma Kanunu'nun 6. maddesinde, "Korunması gerekli taşınmaz kültür ve tabiat varlıkları şunlardır: a) Korunması gerekli tabiat varlıkları ile 19 uncu yüzyıl sonuna kadar yapılmış taşınmazlar, b) Belirlenen tarihten sonra yapılmış olup önem ve özellikleri bakımından Kültür ve Turizm Bakanlığınca korunmalarında gerek görülen taşınmazlar, c) Sit alanı içinde bulunan taşınmaz kültür varlıkları, d) Milli tarihimizdeki önlemleri sebebiyle zaman kavramı ve tescil söz konusu olmaksızın Milli Mücadele ve Türkiye Cumhuriyetinin kuruluşunda büyük tarihi olaylara sahne olmuş binalar ve tesbit edilecek alanlar ile Mustafa Kemal ATATÜRK tarafından kullanılmış evler..." hükmüne, 7. maddesinde, "Korunması gerekli taşınmaz kültür ve tabiat varlıklarının ve doğal sit alanlarının tespiti, Kültür ve Turizm Bakanlığının koordinatörlüğünde...

                      UYAP Entegrasyonu