WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Arsa payı karşılığı inşaat yapım sözleşmesi, eser sözleşmesi ile birlikte satış vaadi sözleşmesinden oluşan karma bir akit olup eksik işler ve ayıplı imalâtların giderim bedeli, gecikme tazminatı ve cezai şart alacaklarında zamanaşımı süresi genel kural olarak sözleşme tarihinde yürürlükte bulunan 818 sayılı Borçlar Kanunu 126/4 ve 01.07.2012 tarihinde yürürlüğe giren 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu'nun 147/6. maddesi gereğince 5 yıllık zamanaşımı süresine tabidir. Gerek eksik ve kusurlu işlerin giderim bedeli gerekse gecikme tazminatı ve cezai şart alacakları teslim ile istenebilir hale geleceğinden zamanaşımı süresi teslim tarihinde başlayacaktır. Eser sözleşmesi feshedilmediği sürece arsa sahibi, gecikme tazminatını alarak ifayı bekleyebileceğinden eser teslim edilmediği ve sözleşme ifa ile sonuçlanmadığı sürece teslimi gereken tarih geçmesine rağmen zamanaşımı süresi işlemeye başlamayacaktır....

    HUKUK DAİRESİ DOSYA NO : 2023/360 KARAR NO : 2023/433 T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A İ S T İ N A F K A R A R I İNCELENEN KARARIN MAHKEMESİ : OSMANCIK ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 16/12/2022 NUMARASI : 2021/380 ESAS, 2022/724 KARAR DAVA KONUSU : Tazminat (Arsa Payı Kat Karşılığı İnşaat Sözleşmesinden Kaynaklanan) KARAR : Osmancık Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 16/12/2022 tarih, 2021/380 esas 2022724 karar sayılı kararına karşı, davacı vekili tarafından süresi içerisinde istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine, dosya üzerinde yapılan inceleme neticesinde, TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ : İDDİA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkili ile davalılar arasında yapılan "Osmancık 1. Noterliği 31/03/2017 tarih - 1415 yevmiye nolu Düzenleme Şeklinde Taşınmaz satış vaadi ve Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesi" ile işbu sözleşmenin eki niteliğindeki "Çorum 3....

    arasındaki 16.06.2016 tarihli Gayrımenkil Satış Vaadi ve İnşaat Yapım Sözleşmesinden kaynaklı cezai şart alacağının davacıya temlik edildiği iddiasına dayalıdır. TTK'nın 4. maddesinde ticari dava ve işler sayılmıştır. Buna göre, TTK'da düzenlenen hususlarla her iki tarafın ticari işletmesini ilgilendiren hususlardan kaynaklanan davalar ticari davalardır. Somut olayda, temlik edildiği ileri sürülen alacağın, ticaret şirketi (tacir) olan dava dışı Skymark İnşaat...A.Ş. ile Vivarium Yapım A.Ş. arasındaki 16.06.2016 tarihli Gayrımenkil Satış Vaadi ve İnşaat Yapım Sözleşmesinden kaynaklandığı, bunun dışında sözleşmede satışı kararlaştırılan taşınmazın ofis niteliğinde iş yeri olduğu ve temlike konu ticari ilişki gözetildiğinde, davanın Asliye Ticaret Mahkemesince görülmesi gerekir. Mahkemelerin görevi kamu düzenine ilişkin olup, yargılamanın her aşamasında resen gözetilecek dava şartıdır....

    Ancak satışı vaat edilen taşınmaz, sözleşme ile veya fiilen satış vaadini kabul eden kişiye yani vaat alacaklısına teslim edilmiş ise on yıllık zamanaşımı süresi geçtikten sonra açılan davalarda zamanaşımı savunması Türk Medeni Kanununun 2. maddesinde yer alan “dürüst davranma” kuralı ile bağdaşmayacağından dinlenmez. Somut olayda da, dayanılan ve biçimine uygun düzenlenen 19.07.1979 tarihli taşınmaz satış vaadi sözleşmesinden taşınmazın satış vaadi sözleşmesine konu edilen 200/1275 payının davacıya teslim edildiği (zilyetliğinin devredildiği) yazılıdır. Mahkemece yapılan keşifte de 3301 parsel sayılı taşınmazın fiili taksim sonucu krokide pembe renkle gösterilen bölümüne davacı ve eşi tarafından ev yapılarak kullanıldığı saptanmıştır. Yukarıda sözü edildiği üzere, satışı vaat olunan taşınmaz vaat alacaklısına teslim edildiğinden artık burada zamanaşımı savunmasında bulunmak dürüst davranma kuralı ile bağdaşmaz....

      Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme Uyuşmazlık, satış vaadi sözleşmesinden kaynaklanan tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir. 2. İlgili Hukuk 1. Kaynağını Borçlar Kanunu'nun 22 nci maddesinden alan taşınmaz satış vaadi sözleşmeleri, Borçlar Kanunu'nun 213 üncü maddesi ile Türk Medeni Kanunu'nun 706 ncı ve Noterlik Kanunu'nun 89 uncu maddesi hükümleri uyarınca noter önünde re’sen düzenlenmesi gereken, bir başka anlatımla geçerliliği resmi şekil şartına bağlı kılınan, tam iki tarafa borç yükleyen ve kişisel hak sağlayan sözleşme türüdür. Vaat alacaklısı, taşınmaz satış vaadi sözleşmesi ile mülkiyet devir borcu yüklenen satıcıdan edim yerine getirilmediğinde Türk Medeni Kanunu'nun 716 ncı maddesi uyarınca açacağı tapu iptali ve tescil davasında borcun hükmen yerine getirilmesini isteyebilir. 2. Taşınmaz mal satış vaadi sözleşmesine dayanan tescil isteminin hüküm altına alınabilmesi için sözleşmede kararlaştırılan bedel ödenmiş olmalıdır....

        Ancak satışı vaat edilen taşınmaz, sözleşme ile veya fiilen satış vaadini kabul eden kişiye yani vaat alacaklısına teslim edilmiş ise on yıllık zamanaşımı süresi geçtikten sonra açılan davalarda zamanaşımı savunması Türk Medeni Kanununun 2. maddesinde yer alan “dürüst davranma kuralı” ile bağdaşmayacağından dinlenmez. Taşınmaz mal satış vaadi sözleşmesine dayanan tescil isteminin hüküm altına alınabilmesi için sözleşmede kararlaştırılan bedel ödenmiş olmalıdır. Ancak, bedelden ödenmeyen bir kısım var ise, bu bedel Borçlar Kanununun 81. maddesi uyarınca depo ettirilmelidir Satış vaadi sözleşmesinden kaynaklanan davaların kabulüne karar verebilmek için sözleşmenin ifa olanağı bulunmalıdır....

          "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalılar aleyhine 27/10/2015 gününde verilen dilekçe ile taşınmaz satış vaadi sözleşmesinden kaynaklanan alacağın tahsiline ilişkin icra takibine itirazın iptali istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın zamanaşımı süresi dolmuş olması nedeniyle reddine dair verilen 08/03/2016 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün evrak incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Dava; taşınmaz satış vaadi sözleşmesinden kaynaklanan alacak yönünden yapılan icra takibine itirazın iptali istemine ilişkindir. Davacı vekili; İzmir 22....

            ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 17/11/2022 NUMARASI : 2013/638 ESAS, 2022/300 KARAR DAVA KONUSU : Tapu İptali ve Tescil (Satış Vaadi Sözleşmesinden Kaynaklanan) olmadı Tazminat KARAR : Bafra 3....

            Davacı vekili, mahkemenin kısmen ret kararının yerinde olmadığını, müvekkilinin talebinin sözleşme kapsamındaki cezai şarta ilişkin olmadığını geç teslimden kaynaklı kira bedeline ilişkin olduğunu beyan ederek istinaf talebinde bulunmuştur. GEREKÇE :Taraflar arasında taşınmaz alımına ilişkin akdi ilişki kurulduğu hususunda uyuşmazlık yoktur. Uyuşmazlık, davacının dava konusu ettiği kira kaybına ilişkin isteminin sözleşmeden kaynaklı cezai şart mı yoksa geç teslimden kaynaklı kira tazminatı mı olduğu, ayıplardan kaynaklı talebinin yerinde olup olmadığı hususundadır. İlk derece mahkemesince, tarafların sunmuş oldukları deliller dosya arasına alınarak tarafların iddia ve savunmaları kapsamında bilirkişi incelemesi yaptırıldığı görülmüştür....

            Kaynağını Borçlar Kanununun 22. maddesinden (6098 sayılı TBK m. 29) alan taşınmaz satış vaadi sözleşmeleri, Borçlar Kanununun 213. maddesi (6098 sayılı TBK m. 237) ile Türk Medeni Kanununun 706. ve Noterlik Kanununun 89. maddesi hükümleri uyarınca noter önünde re’sen düzenlenmesi gereken, bir başka anlatımla geçerliliği resmi şekil şartına bağlı kılınan, tam iki tarafa borç yükleyen ve kişisel hak sağlayan sözleşme türüdür. Vaat alacaklısı, taşınmaz satış vaadi sözleşmesi ile mülkiyet devir borcu yüklenen satıcıdan edim yerine getirilmediğinde Türk Medeni Kanununun 716. maddesi uyarınca açacağı tapu iptali ve tescil davasında borcun hükmen yerine getirilmesini isteyebilir. Taşınmaz satış vaadi sözleşmesinin gerçekte taşınmaz mülkiyetinin ileride devredilmesi amacıyla değil alacağın teminatı olmak üzere yapılması halinde geçersiz olan bu sözleşmeye dayanarak mülkiyetin nakli talep edilemez....

              UYAP Entegrasyonu