Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

"İçtihat Metni"MAHKEMESİ:ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ: YIKIM VE ECRİMİSİL KARAR- Mahkeme kararındaki nitelendirmeye göre, dava; taşkın inşaat ve haksız inşaat nedeniyle tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir.Yargıtay Birinci Başkanlık Kurulunun 23.01.2020 tarih ve 1 sayılı kararı ile aynen kabul edilen ve 28.01.2020 günü Resmi Gazetede yayımlanarak 01.02.2020 tarihinde yürürlüğe giren hukuk dairelerine ilişkin iş bölümü uyarınca bu davanın temyiz incelemesi Yargıtay 14. Hukuk Dairesine ait bulunmaktadır. Hâl böyle olunca, 2797 sayılı Yargıtay Kanunu'nun 23.07.2016 tarihinde yürürlüğe giren 6723 sayılı Kanun'un 21. maddesi ile değişik 60/3. maddesi gereğince dosyanın Yargıtay 14.Hukuk Dairesine GÖNDERİLMESİNE, 30.12.2020 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

    Mahkemece, çekişme konusu taşkın kısmın davalılar tarafından tapuda davacıya devrinin taahhüt edildiği halde bu edimin yerine getirilmediği, davalı ...’ın diğer davalı ... ...’ın şoförü olduğu ve birlikte fikir birliği içinde hareket ettikleri belirtilerek davanın kabulüne karar verilmiştir. Hükmü, davalılar temyiz etmiştir. Taşınmaz mülkiyetinin devrini amaçlayan sözleşmelerin geçerliliği için Türk Medeni Kanununun 706, Borçlar Kanununun 213, Tapu Kanununun 26, 1512 sayılı Noterlik Kanununun 60. maddeleri hükümlerince resmi biçim koşuluna uyularak yapılması gerekir. Davalıların çekişme konusu 23 m2’lik yeri tapudan davacıya devretmeyi taahhüt ettikleri iddiasıyla bu dava açılmış ise de; taraflar arasında söz konusu gayrimenkulün devrini sağlayacak geçerli bir sözleşme mevcut değildir. Davacı, bu davada Türk Medeni Kanununun 725. maddesine dayanarak taşkın inşaat nedeniyle tapu iptali ve tescil talebinde de bulunmamıştır....

      "İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalı aleyhine 24.4.2007 gününde verilen dilekçe ile tapu iptali ve tescil istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne dair verilen 25.7.2007 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Dava, Türk Medeni Kanununun 725.maddesine dayalı taşkın inşaat nedeniyle tapuya tescil istemine ilişkindir. Davalı Hazine davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, 59 parsel ile 86 parselin tevhidine ve davacının tapudaki payı olan 10/22 hissenin davacı adına tesciline karar verilmiştir. Hükmü davalı temyiz etmiştir....

        Maddesi gereği taşkın inşaat yasal koşullarının oluşmadığını, hatalı karar verildiğini" ifade ederek, mahkeme kararının ortadan kaldırılmasına karar verilmesini istemiştir. KANITLAR, DEĞERLENDİRME VE GEREKÇE: İstinaf kanun yolu başvurusuna konu edilen karar hakkında HMK'nın 355.maddesi gereğince, istinaf dilekçesinde belirtilen nedenler ve kamu düzenine ilişkin aykırılık bulunup bulunmadığı yönü gözetilerek yapılan inceleme sonucunda aşağıdaki değerlendirmeler yapılmıştır: Asıl dava; TMK.'nın 725. Maddesi gereğince "temliken tescil", birleşen dava ise; taşkın inşaat nedeniyle el atmanın önlenmesi ve yıkım isteklerine ilişkindir. Taşkın inşaat ile ilgili hukuk Yargıtay 7. HD.'nin 2022/3317 E. 2023/496 K. Sayılı ilamından alıntılandığı şekli ile aşağıda açıklanmıştır: Yasal ayrıcalıklar dışında, TMK’nın 684/1 ve 718/2 maddeleri hükümlerine göre, arazinin mülkiyeti ve buna bağlı olan tasarruf hakkı o arazide kalıcı olmak koşuluyla yapılan şeyleri de kapsar....

        Asıl dava tapulu taşınmaza elatmanın önlenmesi-kal, karşı dava ise taşkın inşaat nedeniyle tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir. Mahkemece 897 parseldeki binanın 898 parsele taşan kısmının kal’ine karar verilmiştir. 898 parsel sayılı taşınmaz halen davacı-karşı davalının murisi... adına kayıtlı olup davacı dışındaki mirasçıları... ve ... davada taraf değildirler. Mahkemece, kal kararı verilebilmesi için taşınmazın üzerindeki binanın yıkımı sebebiyle hukuku etkilenecek olan taşınmazın tüm maliklerinin davada yer alması gerekir. Öncelikle 898 sayılı parselin maliki İbrahim Acar'ın davacı dışında kalan mirasçılarının davaya katılmaları sağlandıktan sonra yargılamaya devam edilmesi gerekirken, taraf teşkili sağlanmadan işin esasının incelenerek kal kararı verilmesi, doğru görülmemiş hükmün bu nedenle bozulması gerekmiştir....

          "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Tapu İptali Ve Tescil, Elatmanın Önlenmesi, Yıkım, Eski Hale Getirme Taraflar arasında görülen ve yukarıda açıklanan davada yapılan yargılama sonunda Mahkemece, asıl davanın kısmen kabulüne birleşen davanın reddine karar verilmiş olup hükmün davacı ... vekili ve davalılar vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, Dairece dosya incelendi, gereği düşünüldü. KARAR Asıl davada davacı vekili, ... İnşaat Ltd. Şirketinin komşu 78 ada 81 parsel sayılı taşınmaza bina yaparken müvekkiline ait dava konusu 82 parsel sayılı taşınmaza taşkın inşaat yaptığını belirterek, elatmanın önlenmesini ve yapının taşkın bölümünün kal’ini, olmadığı takdirde gerçek zararının tespiti ile ruhsat tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte tahsilini talep etmiştir....

            Dava elatmanın önlenmesi ve kal, karşı dava ise TMK'nın 725. maddesine dayalı tapu iptali ve tescil isteğine ilişkindir. Yasal ayrıcalıklar dışında, TMK’nın 684/1 ve 718/2 maddeleri hükümlerine göre, arazinin mülkiyeti ve buna bağlı olan tasarruf hakkı o arazide kalıcı olmak koşuluyla yapılan şeyleri de kapsar TMK’nın 725. maddesinde bu kuralın istisnalarından birisi düzenlenmiş, böylece muhdesatla arasındaki bağlantı kesilmiş bina sahibine bazı koşulların oluşması halinde ayrılmaz parça niteliğindeki taşkın yapı için üzerinde bulunduğu taşınmaza malik olabilme olanağı tanınmıştır. Bunun için, tapuya kayıtlı özel mülkiyete konu bir taşınmaz üzerinde, temelli kalması amacıyla yapılan binanın ayrılmaz parçası yine tapuda kayıtlı üçüncü kişiye ait taşınmaza taşkın yapılmış olmalıdır. Taşkın inşaat, taşkın yapı ile iki komşu taşınmazı fiilen birleştirmekte, ekonomik bir bütünlük oluşturmaktadır....

              Mahkemece; "Davacı tarafça, davalılar aleyhine ikame edilen davanın taşkın inşaat nedeniyle tazminat talebine ilişkin olarak açıldığı ve davacı vekili tarafından ibraz edilen 10/12/2020 tarihli tam ıslah dilekçesi ile taşkın inşaat nedeniyle oluşan müdahalenin meni ve taşkın yapı bölümünün yıkılması talebinde bulunulduğu, dosya kapsamında yapılan incelemede, davacının dava konusu Gümüşhane ili, Merkez ilçesi, Hasanbey mahallesi, 51 ada 5 parsel sayılı taşınmazın, davalıların ise 1/2 şer paylar oranında Gümüşhane ili, Merkez ilçesi, Hasanbey mahallesi, 51 ada 4 parsel sayılı taşınmazın maliki oldukları, davalılara ait taşınmazın tapu kaydında, 51 ada 4 parselde bulunan binanın 21,80 m²'lik kısmının 51 ada 5 parsel sayılı taşınmaza tecavüzlü olduğunun beyanlar hanesine şerh düşürüldüğü, davacı tarafça da ilgili taşkın inşaattan kaynaklı olarak davalılar aleyhine davanın ikame edildiği ve kendisine ait yapının, yan parsele taşkın olmasından kaynaklı dava dışı parsel maliki ile 120.000,00....

              Türk Medeni Kanununun 725. maddesinde bu kuralın istisnalarından birisi düzenlenmiş, böylece muhtesatla arasındaki bağlantı kesilmiş bina sahibine bazı koşulların oluşması halinde ayrılmaz parça niteliğindeki taşkın yapı için üzerinde bulunduğu taşınmaza malik olabilme olanağı tanınmıştır. Bunun için, tapuya kayıtlı özel mülkiyete konu bir taşınmaz üzerinde, temelli kalması amacıyla yapılan binanın ayrılmaz parçası yine tapuda kayıtlı üçüncü kişiye ait taşınmaza taşkın yapılmış olmalıdır. Taşkın inşaat, taşkın yapı ile iki komşu taşınmazı fiilen birleştirmekte, ekonomik bir bütünlük oluşturmaktadır. Bu özelliğinden dolayı taşkın yapıya dayanan temliken tescil isteği taşınmaza bağlı kişisel hak niteliğindedir. Taşılan arazi malikinin devir borcu eşyaya bağlı bir borç olduğundan inşaat maliki hakkını taşılan arazinin her malikine karşı kullanabilir. Yeni malikler de Türk Medeni Kanununun 725. maddesinde belirtilen haklardan yararlanabilecekleri gibi borçlardan da sorumlu olur....

                Ayrıca, taşkın kısmın ana taşınmazdan ayrılarak müstakil parsel oluşturacak şekilde veya ait olduğu taşınmazla birleştirilerek ifrazen tescilinin mümkün olup olmadığı da araştırılmalıdır. Somut olayda, tapu kayıtlarından 255,84 m2 yüzölçümündeki 38 parsel sayılı taşınmazın arsa niteliği ile davacı adına, 622 m2 yüzölçümündeki 33 parsel sayılı taşınmazın da davalılar adına kayıtlı olduğu görülmektedir. Hükme esas alınan 31.05.2011 tarihli fen bilirkişi raporundan 33 parsel sayılı taşınmazda bulunan binanın 38 parsel sayılı taşınmaza krokisinde (C) ile işaretli 49,88 m2 ve (D) ile işaretli 45,77 m2 bölümlerinin taşkın olduğu anlaşılmaktadır. 09.06.2011 günlü inşaat bilirkişi raporunda ise taşkın bölümlerin toplam değerinin 29.695 TL olduğu belirtilmiştir. Davacıya ait 38 parsel sayılı taşınmazdaki taşkın bölümlerin davalılara ait 33 parsel sayılı taşınmazla tevhidi suretiyle davanın kabulüne karar verilmiştir....

                  UYAP Entegrasyonu