Taşkın inşaat, taşkın yapı ile iki komşu taşınmazı fiilen birleştirmekte, ekonomik bir bütünlük oluşturmaktadır. Bu özelliğinden dolayı taşkın yapıya dayanan temliken tescil isteği taşınmaza bağlı kişisel hak niteliğindedir. Taşılan arazi malikinin devir borcu eşyaya bağlı bir borç olduğundan inşaat maliki hakkını taşılan arazinin her malikine karşı kullanabilir. Yeni malikler de Türk Medeni Kanununun 725. maddesinde belirtilen haklardan yararlanabilecekleri gibi borçlardan da sorumlu olur. Bu tür davalarda taşkın yapıyı yapan kişinin taşınmazı lehine, taşırılan arazi üzerinde bir irtifak hakkı yoksa durum ve koşullar da haklı gösterdiği takdirde taşkın yapıyı yapan kimse, taşan kısım için uygun bir bedel karşılığında irtifak hakkı kurulmasını veya bu kısmın bulunduğu arazi parçasının mülkiyetinin kendisine devredilmesini isteyebilir....
Dosya içeriğinden ve toplanan delillerden; arsa vasıflı davaya konu 879 ada 40 nolu parselin davacı adına, kat mülkiyeti kurulu komşu 34 nolu parsel sayılı taşınmazdaki bağımsız bölümlerin ise davalı ve birleşen davanın davalıları adına kayıtlı olduğu, mahallinde yapılan uygulama neticesinde teknik bilirkişilerin; her iki taşınmaz üzerindeki yapıların bitişik nizam olduğunu, taşkın kısmın yıkımı halinde davacıların binasının taşıyıcı sisteminin zarar göreceğini bildirdikleri anlaşılmaktadır. Hemen belirtmek gerekir ki; haksız inşaattan (TMK 724) kaynaklanan temliken tescil isteklerinin müstakil davaya konu olacağı sabit iken taşkın inşaat nedeniyle temliken tescil isteklerinin (TMK 725) savunma yoluyla da ileri sürülebileceği gerek yargısal, uygulamada gerekse öğretide benimsenen kuraldır. Öte yandan bilindiği üzere; taşkın yapılarda, sosyal ve ekonomik bir değeri yok etmemek ve yapının bütünlüğünü korumak amacıyla yasa koyucu 4721 s....
HD.nin 2014/14258 Esas 2017/145 karar sayılı ilamında ifrazla oluşan mülkiyet durumu üzerinden çap satın alan kişinin hakkı, çap kapsamıyla sınırlı olacağından, bina ile ilgili hak talep etme olanağının bulunmadığının belirtildiği, somut olayda davalı-karşı davacının, ifrazla oluşan mülkiyet durumu üzerinden çap satın alan kişi konumunda olup, hakkı çap kapsamıyla sınırlı olacağından, bina ile ilgili bir hak talep etme olanağı bulunmamakla birlikte, ilk derece mahkemesince davalı-karşı davacının temliken tescil talebinin kabulüne karar verildiği, davacı tarafça mahkemenin kararı istinaf edilmiş ise de, davacının istinaf isteminin mahkemenin temliken tescil kararına yönelik olmadığı, yalnızca merdivene yönelik olduğu anlaşıldığından Dairemizce, mahkemenin temliken tescil kararı yönünden davalı aleyhine herhangi bir değerlendirme yapılmamıştır....
Ayrıca, Türk Medeni Kanununun 724. maddesine dayalı haksız yapılanma sebebiyle temliken tescil isteklerinin müstakil bir davaya konu olması gerektiği halde, taşkın yapı sebebiyle Türk Medeni Kanununun 725. maddesinden kaynaklanan talepler, müstakilen temliken tescil davasına konu yapılabileceği gibi, taşkın inşaatı yapan kişiye karşı açılan elatmanın önlenmesi ve yıkım istekli davalarda savunma yoluyla da ileri sürülebilir. Taşkın yapıyla ilgili davaların kabul edilebilmesi Türk Medeni Kanununun 725. maddesi hükmünde öngörülen koşulların gerçekleşmesine bağlıdır. Anılan yasal düzenlemeyle öngörülen koşulların en başında gelen ve öncül koşulu yapılanmada yapı sahibinin iyiniyetli olmasıdır. Şayet yapı sahibi iyiniyetli değil ise, diğer koşulların araştırılmasına ve gerçekleşip gerçekleşmediğinin de irdelenmesine gerek dahi yoktur....
Haksız inşaattan (TMK mad. 724) kaynaklanan temliken tescil isteklerinin müstakil davaya konu olacağı sabit iken taşkın inşaat nedeniyle temliken tescil isteklerinin (TMK mad. 725) savunma yoluyla da ileri sürülebileceği gerek yargısal uygulamada, gerekse öğretide benimsenen kuraldır. Öte yandan bilindiği üzere; taşkın yapılarda, sosyal ve ekonomik bir değeri yok etmemek ve yapının bütünlüğünü korumak amacıyla yasa koyucu 4721 s. Türk Medeni Kanunu'nun (TMK) 722, 723, 724 ncü maddelerinde öngörülenlerden daha değişik ilkelere ihtiyaç duymuş bu nedenle 725. madde hükmü getirilmiştir. Söz konusu maddeye göre “ Bir yapının başkasına ait araziye taşırılan kısmı, eğer yapıyı yapan malik taşırılan arazi üzerinde bir irtifak hakkına sahip bulunuyorsa, ona ait taşınmazın bütünleyici parçası olur.”...
olma şartını haiz olduklarının anlaşıldığı, davalılara ait yapının davacıya ait taşınmaza 21,80 m² alanında taşkın olduğu, yıkımın aşırı zarara yol açması ve bu kapsamda durum ve koşulların temliken tescil talebini haklı kılması şartının gerçekleştiği, taşkın alanın ana taşınmazdan ifrazının mümkün olduğunun ilgili kurumun yazı cevabından anlaşıldığı, temliken tescil bedelinin 116.730,00 TL olarak tespit edildiği, her ne kadar bedel yönünden tespit edilen temliken tescil tutarına itiraz edilmiş ise de, davacının da kendisine ait olan ve aynı mahalde bulunan yapının, yan parsele yaklaşık olarak aynı alanda taşkın olmasından kaynaklı dava dışı parsel maliki ile 120.000,00 TL tutarında bedel karşılığında taşkın alanın mülkiyet devrine ilişkin anlaşma sağladığı da gözetildiğinde, tespit olunan temliken tescil bedelinin hakkaniyet ilkesine uygun olduğu, dava tarihi itibari ile davacının davayı açmakta haklı olduğu, temliken tescil talebinin savunma yolu ile ileri sürülmesi hâlinde de verilen...
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : ELATMANIN ÖNLENMESİ, YIKIM VE ECRİMİSİL Taraflar arasında görülen davada; Davacılar, kayden paydaş oldukları 113 ada 25 ve 27 parsel sayılı taşınmazlara, komşu 113 ada, 24, 26 ve 28 parsel sayılı taşınmazların maliki olan davalı kooperatif tarafından taşkın bina yapılmak suretiyle müdahale edildiğini ileri sürerek, el atmanın önlenmesi, ecrimisil ve yıkıma karar verilmesini istemişlerdir. Davalı, iyi niyetli olduklarını belirterek temliken tescil talebinde bulunmuştur. Mahkemece, davacıların kayden malik olduğu çaplı taşınmazlara davalının taşkın bina yapmak suretiyle müdahalesinin keşfen sabit olduğu gerekçesiyle elatmanın önlenmesine, yıkıma ve ecrimisile karar verilmiştir. Karar, davalı tarafından süresinde temyiz edilmiş olmakla; Tetkik Hakimi ...'ın raporu okundu, düşüncesi alındı. Dosya incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi Davacı ... vekili tarafından, davalı ... aleyhine 22.2.2006 gününde verilen dilekçe ile men'i müdahale ve kal, birleşen davada davacı ... vekili tarafından davalı ... aleyhine 28.4.2006 gününde verilen dilekçe ile temliken tescil, olmadığı takdirde irtifak hakkı kurulması istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davacı-davalı ...'ın davasının reddine davalı-davacı ...'ın davasının kabulüne dair verilen 20.10.2006 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı-davalı ... vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Dava, mülkiyet hakkına dayalı elatmanın önlenmesi ve kal, birleşen dava ise Türk Medeni Kanununun 725.maddesine dayanan taşkın yapı nedeniyle tescil, olmadığı takdirde irtifak hakkı tesisine ilişkindir....
Temyiz Sebepleri Davacı vekili temyiz dilekçesinde özetle; karşı dava için müvekkili lehine vekalet ücretine hükmedilmesi gerektiğini, tecavüz nedeniyle müvekkilinin zarara uğradığını, taşınmazına bina yapamadığını savunmuştur. C. Gerekçe 1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme Asıl dava, elatmanın önlenmesi ve kal, karşı dava temliken tescil talebine ilişkindir. 2. İlgili Hukuk 1. Bilindiği üzere yasal ayrıcalıkların dışında ayrılmaz parçanın (mütemmim cüz'ün) mülkiyeti ve buna bağlı olarak tasarruf hakkı üzerinde bulunduğu arza bağlıdır. Bu husus Türk Medeni Kanunu'nun 684 üncü maddesinde açıkca vurgulanmıştır....
ise de; dava konusu taşınmazın kamu arazisi olması, davalının iyi niyet savunmasını yazılı deliller ile ispatlaması gerektiği, iyi niyetin varlığı hususunda davalının yazılı delil ileri sürmediği görülmekle, davalının temliken tescil talebinin de reddine dair aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur....