Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Türk Medeni Kanununun 725. maddesinde bu kuralın istisnalarından birisi düzenlenmiş olup, anılan hüküm; "Bir yapının başkasına ait araziye taşırılan kısmı, eğer yapıyı yapan malik taşırılan arazi üzerinde bir irtifak hakkına sahip bulunuyorsa, ona ait taşınmaz bütünleyici parçası olur. Böyle bir irtifak hakkı yoksa zarar gören malik taşmayı öğrendiği tarihten başlayarak onbeş gün içinde itiraz etmediği, aynı zamanda durum ve koşullar da haklı gösterdiği takdirde, taşkın yapıyı iyi niyetle yapan kimse, uygun bir bedel karşılığında taşan kısım için bir irtifak hakkı kurulmasını veya bu kısmın bulunduğu arazi parçasının mülkiyetinin kendisine devrini isteyebilir'' şeklindedir. Böylece, muhdesatla arasındaki bağlantı kesilmiş bina sahibine aşağıdaki koşulların oluşması halinde ayrılmaz parça niteliğindeki taşkın yapı için üzerinde bulunduğu taşınmaza malik olabilme olanağı tanınmıştır....

    (Önceki Medeni Kanunun 651.) maddesinde düzenlenmiş olup, madde hükmü; "Bir yapının başkasına ait araziye taşırılan kısmı, eğer yapıyı yapan malik taşırılan arazi üzerinde bir irtifak hakkına sahip bulunuyorsa, ona ait taşınmaz bütünleyici parça olur. Böyle bir irtifak hakkı yoksa, zarar gören malik taşmayı öğrendiği tarihten başlayarak onbeş gün içinde itiraz etmediği, aynı zamanda durum ve koşullar da haklı gösterdiği takdirde, taşkın yapıyı iyi niyetle yapan kimse uygun bir bedel karşılığında taşan kısım için bir irtifak hakkı kurulmasının veya bu kısmın bulunduğu arazi parçasının kendisine devrini isteyebilir." şeklindedir. Böylece arazi ile muhdesat arasındaki bağlantı kesilmiş ve aşağıdaki koşulların oluşması halinde ise, bina sahibine ayrılmaz parça niteliğindeki taşkın yapı için üzerinde bulunduğu taşınmaza malik olabilme olanağı tanınmıştır....

      ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 01.12.2020 NUMARASI : 2019/666 Esas - 2020/518 Karar DAVA KONUSU : Tapu İptali Ve Tescil (Taşkın Bina Yapımı Nedeniyle) KARAR : Akhisar 2. Asliye Hukuk Mahkemesinin 01.12.2020 tarih ve 2019/666 Esas, 2020/518 Karar sayılı kararın Dairemizce incelenmesi davacılar vekili tarafından istenmiş ve istinaf dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, raportör üye tarafından düzenlenen rapor dinlenip ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendi. GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ : DAVA: Davacılar vekili dava dilekçesinde özetle, davalı tarafından Manisa ili Akhisar İlçesi Ballıca Mahallesi 550 parsel sayılı taşınmazına, aynı yer 551 parsel sayılı taşınmaz malikleri olan müvekkillerinin yaptığı bir kısım yapıların 84,63 m2 tecavüzlü olduğu gerekçesi ile Akhisar 2....

      "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacılar vekili tarafından, davalılar aleyhine 11.05.2012 gününde verilen dilekçe ile tapu iptali ve tescil (TMK. 725) istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne dair verilen 28.02.2013 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Dava, Türk Medeni Kanununun 725. maddesine dayalı tapu iptali ve tescil isteğine ilişkindir. Davalı, davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiş olup, hükmü davalı vekili temyiz etmiştir. Yasal ayrıcalıklar dışında, Türk Medeni Kanununun 684/1 ve 718/2 maddeleri hükümlerine göre, arazinin mülkiyeti ve buna bağlı olan tasarruf hakkı o arazide kalıcı olmak koşuluyla yapılan şeyleri de kapsar....

        DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava, taşkın inşaat nedeniyle temliken tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir. Kamu düzeni yönünden re'sen yapılan incelemede; Dava, dava dilekçesinde 10.000,00 TL değer gösterilerek açılmış, keşif ve bilirkişi raporu ile temliken tescil istemine konu taşınmazın dava tarihindeki değeri 26.600,00 TL olarak saptanmış, yerel mahkeme belirlenen değer üzerinden eksik harcı tamamlatmamış, mahkemece bu hususta davacılara süre ve imkan verilmemiş, herhangi bir işlem yapılmamış, yargılamaya devam olunarak davanın reddine karar verilmiştir 492 sayılı Harçlar Kanunu, harç alınmasını veya tamamlanmasını tarafların isteklerine bırakmamış, değinilen yönün mahkemece res'en gözetilmesini hükme bağlamıştır....

        Hükmü, davacı- karşı davalı vekili ve katılma yolu ile de davalı- karşı davacı vekili temyiz etmiştir. Dava elatmanın önlenmesi ve kal, karşı dava ise TMK'nın 725. maddesine dayalı tapu iptali ve tescil isteğine ilişkindir. Yasal ayrıcalıklar dışında, TMK’nın 684/1 ve 718/2 maddeleri hükümlerine göre, arazinin mülkiyeti ve buna bağlı olan tasarruf hakkı o arazide kalıcı olmak koşuluyla yapılan şeyleri de kapsar TMK’nın 725. maddesinde bu kuralın istisnalarından birisi düzenlenmiş, böylece muhdesatla arasındaki bağlantı kesilmiş bina sahibine bazı koşulların oluşması halinde ayrılmaz parça niteliğindeki taşkın yapı için üzerinde bulunduğu taşınmaza malik olabilme olanağı tanınmıştır. Bunun için, tapuya kayıtlı özel mülkiyete konu bir taşınmaz üzerinde, temelli kalması amacıyla yapılan binanın ayrılmaz parçası yine tapuda kayıtlı üçüncü kişiye ait taşınmaza taşkın yapılmış olmalıdır....

          Yasal ayrıcalıklar dışında, Türk Medeni Kanunu m. 684/1 ve 718/2 hükümlerine göre, arazinin mülkiyeti ve buna bağlı olan tasarruf hakkı o arazide kalıcı olmak koşuluyla yapılan şeyleri de kapsar. Türk Medeni Kanununun 725. maddesinde bu kuralın istisnalarından birisi düzenlenmiş olup, anılan hüküm; "Bir yapının başkasına ait araziye taşırılan kısmı, eğer yapıyı yapan malik taşırılan arazi üzerinde bir irtifak hakkına sahip bulunuyorsa, ona ait taşınmaz bütünleyici parçası olur. Böyle bir irtifak hakkı yoksa zarar gören malik taşmayı öğrendiği tarihten başlayarak onbeş gün içinde itiraz etmediği, aynı zamanda durum ve koşullar da haklı gösterdiği takdirde, taşkın yapıyı iyi niyetle yapan kimse, uygun bir bedel karşılığında taşan kısım için bir irtifak hakkı kurulmasını veya bu kısmın bulunduğu arazi parçasının mülkiyetinin kendisine devrini isteyebilir" şeklindedir....

            "İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi Davacı tarafından, davalı aleyhine 01.07.2008 gününde verilen dilekçe ile elatmanın önlenmesi, kal istenmesi, birleşen davada davacı tarafından, birleşen davada davalı aleyhine 07.03.2011 gününde verilen dilekçe ile tapu iptali ve tescil istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın reddine, birleşen davanın kabulüne dair verilen 01.06.2011 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Dava, çaplı taşınmaza taşkın inşaat yapılarak neden olunan haksız elatmanın giderilmesi istemi ile açılmıştır. Davalı, davanın reddini savunmuş, birleşen davasında ise Türk Medeni Kanununun 725. maddesine dayanarak tapu iptali ve tescil talebinde bulunmuştur....

              Bu tür davalarda taşkın yapıyı yapan kişinin taşınmazı lehine, taşırılan arazi üzerinde bir irtifak hakkı yoksa durum ve koşullar da haklı gösterdiği takdirde taşkın yapıyı yapan kimse, taşan kısım için uygun bir bedel karşılığında irtifak hakkı kurulmasını veya bu kısmın bulunduğu arazi parçasının mülkiyetinin kendisine devredilmesini isteyebilir. TMK'nın 725. maddesine dayanılarak tescil talebinde bulunulabilmesi bazı koşulların varlığına bağlıdır; a)Birinci koşul, malzeme sahibinin iyiniyetli olmasıdır. TMK'nın 725. maddesi hükmünden açıkça anlaşılacağı üzere, taşkın yapının bulunduğu arazi parçasının mülkiyetinin yapı sahibine verilebilmesi için öncelikli koşul iyiniyettir. Öngörülen iyiniyetin TMK'nın 3. maddesinde hükme bağlanan sübjektif iyiniyet olduğunda da kuşku yoktur....

                Yargılamaya katılan davalılar, davanın reddini savunmuşlar, mahkemece tapulu taşınmazın satışının resmi şekilde yapılmadıkça geçerli olmayacağı belirtilerek tapu iptali tescil istemi reddedilmiş, 325 m2'lik alanda davacı lehine irtifak hakkı tesis edilmiştir. Hükmü, davacı ve davalılardan ... temyiz etmiştir. Dava, tapu iptali ve tescil, bu istem kabul edilmediği takdirde de irtifak hakkı tesisi istemine ilişkindir. 1-Yapılan yargılamaya, toplanan delillere ve özellikle Borçlar Kanununun 213, Türk Medeni Kanununun 706, Tapu Kanununun 26 ve Noterlik Kanununun 60. maddeleri uyarınca tapulu taşınmazların resmi şekilde satışı gerektiğinden davacının tüm temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir. 2-Davalının temyiz itirazlarına gelince; Mahkemece irtifak hakkı tesisi istemi hüküm altına alınmıştır. Taşınmaz üzerinde tam bir yararlanma ve tasarruf etme yetkisi sağlayan mülkiyet hakkı Türk Medeni Kanununun 718 ve devamı maddelerinde düzenlenmiştir....

                  UYAP Entegrasyonu