Mahkemece, davanın kabulüyle, fen bilirkişi raporunda (A), (B), (C) ile işaretli kısımların tapu kaydının iptaliyle davacıya ait 6 parsel sayılı taşınmaza eklenmesine karar verilmiştir. Hükmü, davalılar temyiz etmiştir. Dava, Türk Medeni Kanununun 725. maddesine dayalı tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir. Yasal ayrıcalıklar dışında, Türk Medeni Kanununun 684/1 ve 718/2 maddeleri hükümlerine göre, arazinin mülkiyeti ve buna bağlı olan tasarruf hakkı o arazide kalıcı olmak koşuluyla yapılan şeyleri de kapsar....
ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 09/11/2022 NUMARASI : 2020/165 ESAS, 2022/602 KARAR DAVA KONUSU : Tapu İptali ve Tescil olmadı Tazminat (Taşkın Bina Yapımı Nedeniyle) KARAR : Turhal 2....
Bu kural, taşkın inşaatı yapan kimsenin, elattığı taşınmazın başkasının mülkü olduğunu bilmemesini veya beklenen tüm dikkat ve özeni göstermesine karşılık bilebilecek durumda olmamasını ya da taşkın inşaat yapmakta haklı bir sebebinin bulunmasını ifade eder. İyiniyetin varlığı iddia ve savunmaya bakılmaksızın mahkemece re'sen araştırılmalıdır. Ne var ki 14.02.1951 tarihli ve 17/1 sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kararında belirtildiği gibi olay ve karinelerden, durumun özelliklerine göre kendisinden beklenen dikkat ve özeni göstermemiş olduğu açık bulunan taşkın inşaat sahibinin temliken tescil talebinde bulunması mümkün değildir. Çünkü bu gibi durumlarda kötüniyet karşı tarafın ispatı gerekmeden belirlenmiş olur. Ayrıca iyiniyet inşaatın başladığı andan tamamlandığı ana kadar devam etmelidir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı-karşı davalı vekili tarafından, davalı-karşı davacı aleyhine 11.01.2010 gününde verilen dilekçe ile elatmanın önlenmesi, kal ve ecrimisil istenmesi; davalı-karşı davacı vekili tarafından davacı-karşı davalı aleyhine 28.01.2010 gününde verilen dilekçe ile tapu iptali ve tescil istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın ecrimisil talebinin kabulüne, diğer taleplerinin reddine, tapu iptali ve tescile ilişkin karşı davanın kabulüne dair verilen 29.01.2013 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı-karşı davalı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Dava, elatmanın önlenmesi, kal ve ecrimisil isteğine, karşı dava ise Türk Medeni Kanununun 725. maddesine dayalı tapu iptali tescil isteğine ilişkindir....
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava, taşkın inşaat nedeniyle temliken tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir. Kamu düzeni yönünden re'sen yapılan incelemede; Dava, dava dilekçesinde 10.000,00 TL değer gösterilerek açılmış, keşif ve bilirkişi raporu ile temliken tescil istemine konu taşınmazın dava tarihindeki değeri 26.600,00 TL olarak saptanmış, yerel mahkeme belirlenen değer üzerinden eksik harcı tamamlatmamış, mahkemece bu hususta davacılara süre ve imkan verilmemiş, herhangi bir işlem yapılmamış, yargılamaya devam olunarak davanın reddine karar verilmiştir 492 sayılı Harçlar Kanunu, harç alınmasını veya tamamlanmasını tarafların isteklerine bırakmamış, değinilen yönün mahkemece res'en gözetilmesini hükme bağlamıştır....
Bilindiği üzere, TMK’nın 684/1 ve 718/2 maddeleri hükümlerine göre, arazinin mülkiyeti ve buna bağlı olan tasarruf hakkı o arazide kalıcı olmak koşuluyla yapılan şeyleri de kapsar. TMK’nın 725. maddesinde ise bu kuralın istisnalarından birisi düzenlenmiş, böylece muhdesatla arasındaki bağlantı kesilmiş bina sahibine bazı koşulların oluşması halinde ayrılmaz parça niteliğindeki taşkın yapı için üzerinde bulunduğu taşınmaza malik olabilme olanağı tanınmıştır. Bunun için, tapuya kayıtlı özel mülkiyete konu bir taşınmaz üzerinde, temelli kalması amacıyla yapılan binanın ayrılmaz parçası yine tapuda kayıtlı üçüncü kişiye ait taşınmaza taşkın yapılmış olmalıdır. Taşkın inşaat, taşkın yapı ile iki komşu taşınmazı fiilen birleştirmekte, ekonomik bir bütünlük oluşturmaktadır. Bu özelliğinden dolayı taşkın yapıya dayanan temliken tescil isteği taşınmaza bağlı kişisel hak niteliğindedir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalı aleyhine 25/09/2012 gününde verilen dilekçe ile tapu iptali ve tescil istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın reddine dair verilen 24/10/2014 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: KARAR Asıl dava temliken tescil, karşı dava elatmanın önlenmesi ve kal isteğine ilişkindir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalı aleyhine 13.06.2011 gününde verilen dilekçe ile TMK'nın 725. maddesine dayalı tapu iptali ve tescil istenmesi üzerine Dairemizin bozma ilamı doğrultusunda yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne dair verilen 10.05.2012 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Dava, Türk Medeni Kanununun 725. maddesine dayalı tapu iptali tescil isteğine ilişkindir. Davalı, davanın reddini savunmuştur Mahkemece, davanın reddine dair verilen hüküm Dairemizin 10.12.2010 tarihli ilamı ile özetle; "...taşkın inşaat nedeniyle temliken tescil isteğinin kabul edilmesinin ilk ve en önemli koşulu inşaat yapılırken iyiniyetli olmaktır. Diğer bir ifade ile kendisinden beklenen özeni göstermiş bulunmasıdır....
Hukuk Dairesi'nin 2007/15814 Esas ve 2008/126 Karar sayılı ilamı) Bu inşaatı kendi malzemesi ile yapan kişinin iyiniyetli olması, diğer bir anlatımla zeminin kendisine ait olduğu ya da 05/07/1944 tarihli ve 12/26 sayılı İçtihadı Birleştirme Kararında da belirtildiği gibi mülkiyetin ileride kendisine geçirileceği inancıyla hareket etmesi gereklidir. 14/02/1951 tarihli ve 17/1 sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kararı uyarınca, iyiniyetin ispatı taşkın yapı malikine ait ise de iyiniyet iddia ve savunması def'i olmayıp itiraz niteliği taşıdığından ve kamu düzeni ile ilgili bulunduğundan mahkemece kendiliğinden göz önünde tutulmalıdır. Özetlemek gerekirse; çaplı taşınmazlara taşkın inşaat yapılması halinde kural olarak iyiniyet iddiası dinlenmez. Ayrıca taşkın olduğu iddia edilen bina yönünden taşkın inşaatın, taşkın yapı ile iki komşu taşınmazı fiilen birleştirerek, ekonomik bir bütünlük oluşturması gerekir. (Yargıtay 14....
Bütün bunların yanısıra dava konusu yapılan 1395 ve 1396 parsel sayılı taşınmazların ilk oluşumlarından itibaren bütün tedavüllerini gösterecek şekilde tapu kayıtları, satış gördüyse satışa ilişkin resmi satış senetleri de dava dosyasına getirtilmelidir. Taşınmazların ilk defa hangi tarihte çapa bağlandığı hususu açığa çıkartılmalıdır. Taşkın inşaat nedeniyle açılan tapu iptali ve tescil davalarında dava değerinin belirlenmesi de bir başka önemli husustur. Yargıtay 14. H.D.'nin 2015/3244 E. 2017/2804 K. Sayılı ilamında da belirtildiği üzere taşkın inşaat nedeniyle açılan tapu iptal ve tescil davasında aranan koşullardan birisi yapı kıymetinin taşılan arazi parçası değerinden açıkça fazla olması kuralıdır. İşte burada kastedilen arazi parçasının değeri sadece taşılan arazinin değerinden ibaret değildir. Bu değerin içinde arazi sahibinin taşılan kısım dışında kalan arazisinin uğrayacağı değer kaybı da vardır....