DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ, HUKUKİ SEBEP: Dava, elatmanın önlenmesi; karşı dava tapu iptali ve tescil istemlerine ilişkindir. Davacı karşı davalı vekili, davalılar tarafından davacının maliki olduğu 134 ada 29 parsel sayılı taşınmaza aralarında yapmış oldukları anlaşmayı aşarak tecavüz edildiğini iddiasına dayalı el atmanın önlenmesi istemine karşılık davalılar vekili cevap dilekçesinde davacının davasının reddini ve T2 vekili olarak da, taşkın inşaat nedeniyle davacıya ait taşınmazın, taşılan yapı kadarlık kısmının tapu kaydının iptali ile adına tescili bu olmadığı takdirde irtifak hakkı tesisine karar verilmesini talep etmiştir....
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalı aleyhine 10.05.2013- 20.05.2013 gününde verilen dilekçe ile temliken tescil, elatmanın önlenmesi ve kal istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne, karşı davanın reddine dair verilen 17.11.2014 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı- karşı davacı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: _ K A R A R _ Asıl dava, TMK’nın 725. maddesine dayanan tapu iptali ve tescil, birleştirilen dava elatmanın önlenmesi ve kal isteğine ilişkindir. Mahkemece, asıl davanın kabulüne, birleştirilen davanın ise reddine karar verilmiştir. Hükmü, davalı-birleştirilen davanın davacısı temyiz etmiştir....
Taşan yapı sahibinin Medeni Kanunun 651. maddesi uyarınca tescil ya da yararlanma hakkı tanınmasını isteyebilmesi için binanın iyiniyetle inşa edilip edilmediğinin ve taşkın kısmın yıkılmasının aşırı zarar doğurup doğurmayacağının öncelikle araştırılması gerekir. Medeni Kanunun 651. maddesinde yer alan inancın, subjektif iyi inanç olduğu kuşkusuzdur. Burada kural, taşkın yapı sahibinin tecavüz ettiği taşınmazın başkasının mülkü olduğunu bilmemesi ya da beklenen bütün dikkat ve özeni göstermesine rağmen bilecek durumda olmamasıdır. Yargılayın kökleşmiş ve kurallaşmış uygulamalarına göre, çapları düzenlenmiş parsellere taşan yapı sahipleri kural olarak iyi inançlı kabul edilmemektedir. Bina sahibi inşaata başlamadan önce kendisine düşen bütün dikkat ve ihtimamı göstererek elindeki çapa göre yerinin nereye kadar olduğunu saptamak ve inşaatını ona göre yapmakla yükümlüdür. Dosyada toplanan kanıtlara göre davacının bu koşul gereğini yerine getirdiğinden söz etme olanağı yoktur....
Taşan yapı sahibinin Medeni Kanunun 651. maddesi uyarınca tescil ya da yararlanma hakkı tanınmasını isteyebilmesi için binanın iyiniyetle inşa edilip edilmediğinin ve taşkın kısmın yıkılmasının aşırı zarar doğurup doğurmayacağının öncelikle araştırılması gerekir. Medeni Kanunun 651. maddesinde yer alan inancın, subjektif iyi inanç olduğu kuşkusuzdur. Burada kural, taşkın yapı sahibinin tecavüz ettiği taşınmazın başkasının mülkü olduğunu bilmemesi ya da beklenen bütün dikkat ve özeni göstermesine rağmen bilecek durumda olmamasıdır. Yargılayın kökleşmiş ve kurallaşmış uygulamalarına göre, çapları düzenlenmiş parsellere taşan yapı sahipleri kural olarak iyi inançlı kabul edilmemektedir. Bina sahibi inşaata başlamadan önce kendisine düşen bütün dikkat ve ihtimamı göstererek elindeki çapa göre yerinin nereye kadar olduğunu saptamak ve inşaatını ona göre yapmakla yükümlüdür. Dosyada toplanan kanıtlara göre davacının bu koşul gereğini yerine getirdiğinden söz etme olanağı yoktur....
HUKUK DAİRESİ DOSYA NO : 2022/620 KARAR NO : 2022/265 T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A İ S T İ N A F K A R A R I İNCELENEN KARARIN MAHKEMESİ : POZANTI ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : None NUMARASI : 2021/150 ESAS, DAVA KONUSU : Tapu İptali Ve Tescil (Taşkın Bina Yapımı Nedeniyle) KARAR : Yukarıda yazılı ilk derece mahkemesi kararına karşı, davacılar vekilince istinaf kanun yoluna başvurulmuş olmakla HMK'nın 352 ve devamı maddeleri uyarınca dosya incelendi....
d)Yukarıda değinilen üç koşulun yanısıra, mahkemece iptal ve tescile karar verilebilmesi için taşkın yapının zeminindeki arazi parçasının ana taşınmazdan ifrazının da mümkün olması gereklidir. Ancak Türk Medeni Kanunu'nun 725.maddesindeki taşkın inşaat nedenine dayalı tapu iptali ve tescil davalarında Türk Medeni Kanunu'nun 724.maddesine dayalı tapu iptali ve tescil davasından farklı bir hususa temas etmek gerekir. Türk Medeni Kanunu'nun 725.maddesine göre; komşu taşınmaz malikinin veya o taşınmazda mülkiyetten başka bir ayni hak sahibi olup da zarar gören kimselerin taşınmaza el atıldığını öğrendikleri tarihten itibaren 15 gün içerisinde itiraz etmeleri yapı malikinin iyiniyetli sayılması olanağını ortadan kaldırır. İtiraz hiçbir şekle bağlı değildir....
Yasal ayrıcalıklar dışında, TMK’nın 684/1 ve 718/2 maddeleri hükümlerine göre, arazinin mülkiyeti ve buna bağlı olan tasarruf hakkı o arazide kalıcı olmak koşuluyla yapılan şeyleri de kapsar TMK’nın 725. maddesinde bu kuralın istisnalarından birisi düzenlenmiş, böylece muhdesatla arasındaki bağlantı kesilmiş bina sahibine bazı koşulların oluşması halinde ayrılmaz parça niteliğindeki taşkın yapı için üzerinde bulunduğu taşınmaza malik olabilme olanağı tanınmıştır. Bunun için, tapuya kayıtlı özel mülkiyete konu bir taşınmaz üzerinde, temelli kalması amacıyla yapılan binanın ayrılmaz parçası yine tapuda kayıtlı üçüncü kişiye ait taşınmaza taşkın yapılmış olmalıdır. Taşkın inşaat, taşkın yapı ile iki komşu taşınmazı fiilen birleştirmekte, ekonomik bir bütünlük oluşturmaktadır. Bu özelliğinden dolayı taşkın yapıya dayanan temliken tescil isteği taşınmaza bağlı kişisel hak niteliğindedir....
Böylece arazi ile muhdesat arasındaki bağlantı kesilmiş ve aşağıdaki koşulların oluşması halinde ise, bina sahibine ayrılmaz parça niteliğindeki taşkın yapı için üzerinde bulunduğu taşınmaza malik olabilme olanağı tanınmıştır....
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacılar tarafından, davalı aleyhine 06.09.2010 gününde verilen dilekçe ile taşkın inşaat sebebiyle tapu iptali ve tescil istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın reddine dair verilen 03.12.2010 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacılar tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Davacılar, 551 parsel sayılı taşınmazına yapmış oldukları ev ahır ve samanlığın 184 m2 kısmının davalıya ait 552 parsel sayılı taşınmazın içinde kaldığını belirterek bu kısmın tapu kaydının iptali ile adlarına tescilini talep etmişlerdir. Davalı, davanın reddini savunmuş, mahkemece davacılar yeni malike karşı Türk Medeni Kanununun 725. maddesine göre talepte bulunamayacağından husumet yokluğundan davanın reddine karar verilmiş, hükmü davacılar temyiz etmiştir....
DELİLLER: Tapu Kaydı, Adli tıp ve jandarma kriminal incelemeleri, 05/12/2000 tarihli sözleşme vs. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE HUKUKİ SEBEP : Dava, tapulu taşınmazın harici satış sözleşmesine dayalı tapu iptal tescil, terditli olarak TMK 725.maddesi gereğince taşkın inşaat nedenine dayalı temliken tescil istemlerine ilişkindir. Türk Medeni Kanununun 706. Maddesi, Türk Borçlar Kanununun 237. ve 2644 sayılı Yasanın 26. maddeleri gereğince tapu dışı yapılan satışlara geçerlilik tanınmasına olanak yoktur. Bu bakımdan harici satış sözleşmesinin tarafları arasında mülkiyete ilişkin hak doğurması mümkün değildir....