ne ait alacak için konulan haczin davacının haczinden önce taşınmaz üzerine işlendiği, kamu alacaklarının tahsilini düzenleyen 6183 sayılı yasada süresi içinde haciz istenmemesi halinde haczin düşmesi şeklinde bir durum düzenlenmediği, Mal Müdürlüğü'ne ait haczin 20/02/2003 tarihinde işlendiği ve tahsil zaman aşımı süresi dolmadan 13/10/2006 tarihinde taşınmaz satışının yapıldığı görülmekle, satışın zamanaşımı süresi dolmadan gerçekleşmiş olması ve icra vekalet ücretinin takip gideri niteliğinde olduğu gerekçesiyle, asıl ve birleşen davanın reddine karar verilmiştir. Kararı, asıl ve birleşen dosya davacı vekili temyiz etmiştir. Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, asıl ve birleşen davada davacı vekilinin temyiz itirazları yerinde görülmemiştir....
Dairemizin 29.2.2008 gün ve 2007/10169 E., 2008/1854 K. sayılı kararı ile taraflarca masraf avansının yatırıldığı, şikayetçinin 17.8.2004 tarihli haczinin şikâyet olunanın 12.8.2004 tarihli haczinden sonraki tarihi taşıdığı gerekçesiyle hükmün bozulmasına karar verilmiş; karar düzeltme istemi de 10.11.2008 gün ve 2008/7411-10717 E.K. sayılı kararla reddedilmiştir. İcra Mahkemesince bozmaya uyularak şikâyet olunanın haczinin önceki tarihli olduğundan bahisle şikâyetin reddine karar verilmiş; hüküm şikâyetçi vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dosyanın incelenmesinde şikâyet olunanın alacaklı olduğu Kadıköy 6....
-K A R A R- Şikayetçi vekili, kendi alacakları için konulmuş haczin şikayet olunan ...’nın haczinden daha önceki tarihli olmasına rağmen, icra müdürlüğünce 17.12.2003 tarihli hacizlerinin düştüğü kabul edilerek ...’ya birinci sırada ödeme yapıldığını, müvekkiline pay ayrılmadığını, bu işlemin hatalı olduğunu ileri sürerek, sıra cetvelinin iptaline karar talep etmiştir. Mahkemece, iddia, toplanan kanıtlar ve tüm dosya kapsamına göre, şikayetçinin 17.12.2003 haczinin geçerli olduğu ve şikayet olunan ...’nın alacağına ilişkin birinci sırada yer alan 11.03.2004 tarihli haczinden daha önce olduğu gerekçesiyle, şikayetin kabulü ile sıra cetvelinin iptaline, duruşma açılmadan dosya üzerinden yapılan inceleme sonucunda karar verilmiştir. Kararı, şikayet olunan ... vekili temyiz etmiştir. İİK'nın 106/1. maddesine göre taşınmazların haczinden itibaren iki yıl içinde satış istenmesi gerekmekte olup, aksi halde İİK’nın 110/1. maddesine göre haciz düşer....
İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 10/07/2019 NUMARASI : 2019/188 ESAS 2019/542 KARAR DAVA KONUSU : İstihkak (Taşınır Mal Haczinden Kaynaklanan) KARAR : Mersin 3. İcra Hukuk Mahkemesi'nin 2019/188 Esas 2019/542 Karar sayılı mahkeme kararının süresi içinde istinaf yolu ile tetkiki davacı vekili tarafından istenmesi üzerine dosya dairemize gönderilmekle dava dosyası için düzenlenen inceleme raporu dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü: Davacı üçüncü kişi vekili dava dilekçesinde özetle; Mersin 4. İcra Dairesi'nin 2018/10609 E sayılı dosyasından başlatılan icra takibinde davacı şirketin iş yerinde yapılan menkul hacizlerine konu malların davacı şirkete ait olduğunu, borçlu olan davacı şirket ortağının şahsi borçları nedeniyle şirketin mal varlığının haczedilemeyeceğini beyan etmiş, istihkak iddiasının kabulü ile haczin kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir....
HUKUK DAİRESİ DOSYA NO : 2020/715 KARAR NO : 2020/1293 T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A İ S T İ N A F K A R A R I İNCELENEN KARARIN MAHKEMESİ : BOLU İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 05/03/2020 NUMARASI : 2019/476 ESAS 2020/99 KARAR DAVA KONUSU : İstihkak (Taşınır Mal Haczinden Kaynaklanan) KARAR : Yukarıdaki esas ve karar numarası ayrıntılı olarak belirtilen İlk Derece Mahkeme kararının incelenmesi için istinaf kanun yoluna başvurulmuş olmakla dosya içeriğindeki tüm bilgi ve belgeler okunup, tetkik edilip heyetçe yapılan müzakerede, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu 355. maddesi gereğince istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırılık bulunup bulunmadığı incelenerek aynı kanunun 353. maddesi gereğince duruşma yapılmaksızın yapılan inceleme sonunda: GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Bolu 1. İcra Müdürlüğünün 2018/7697 esas sayılı dosyasıyla borçlu Mudurnu Başak T6 Tar. Nak. San. ve Tic....
İcra Dairesi’nin 2002/7936 sayılı icra takip dosyasındaki haczin ilk haciz olduğu ve kurum hacizlerinin şikâyetçi haczinden önce konulduğu gerekçesiyle şikâyetin reddine karar verilmiş; hüküm şikâyetçi vekili ile aleyhine şikâyet olunan Selçuklu Vergi Dairesi vekili tarafından temyiz edilmiştir. Sıra cetvelinde bir alacaklıya pay ayrılabilmesi için, o alacaklının bedeli paylaşıma konu mal üzerinde mevcut bir haczi bulunmalıdır. Somut olayda alacaklı ...’in haczinin ayakta olup olmadığının (İİK. m.106, 110) incelenmesi gerekirken, bu hususun gözden kaçırılması doğru görülmemiştir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenle temyiz olunan hükmün BOZULMASINA, bozma nedenine göre aleyhine şikâyet olunan Selçuklu Vergi Dairesi vekilinin temyiz itirazının incelenmesine şimdilik yer olmadığına, peşin harcın istek halinde iadesine, 12.11.2009 gününde oybirliğiyle karar verildi....
Davalı vekili müvekkilinin haczinin davacı şirketin haczinden daha önce olduğunu, önceki tarihte muvazaa yapılamayacağını; davacının İcra Mahkemesi'nde de şikâyet yoluna başvurduğunu bildirerek davanın reddi gerektiğini savunmuştur. Mahkemece yapılan yargılamaya, toplanan delillere ve alınan bilirkişi raporlarına göre davalının 137.603,13 TL asıl alacağı varken takip dayanağı 18.10.2007 vadeli senedi alarak 30.9.2007 itibariyle borçluyla arasındaki hesabı kapattığı, borçlunun kayıtlarına göre davalıya 146.710,40 TL borçlu olduğu ve bu suretle davalının 300.000,-TL alacağı bulunmadığının kesinleştiği, davalının da alacağının muvazaalı olmadığını ispatlayamadığı gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiş; hüküm davalı şirket vekilince temyiz edilmiştir. Sıra cetveline itiraz davalarındaki muvazaa iddiası kural olarak, alacaklı ile borçlunun anlaşarak üçüncü kişilerden mal kaçırmak gayesi ile davrandığı faraziyesine dayanır....
Mahkemece, davacının hacizlerinin düştüğü ve 26.11.2007 tarihinde yenilendiği, bu tarihin davalı bankanın haczinden sonra olduğu, rehnin ve rehnin paraya çevrilmesi yolu ile takibin davacının takibinden önce olduğu, davalının alacaklılardan mal kaçırmak maksadıyla muvazaalı işlem yaptığını gösterir delil bulunmadığı gerekçesiyle davanın reddine dair verilen karar davacı vekilinin temyiz istemi üzerine 19.Hukuk Dairesi'nin 16.03.2011 tarih ve 2011/1832 esas 2011/3370 karar sayılı ilamıyla onanmıştır. Bu kez, davacı vekili karar düzeltme isteminde bulunmuştur. Dosyadaki yazılara, mahkeme kararında belirtilip Yargıtay ilamında benimsenen gerektirici sebeplere göre, Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu' nun 440. maddesinde sayılan hallerden hiçbirisine uymayan karar düzeltme isteminin reddi gerekmiştir....
TAŞINIR ve TAŞINMAZ MALLARI ile ÜÇÜNCÜ KİŞİLERDEKİ HAK ve ALACAKLARININ İİK'nun 257. ve devamı maddeleri gereğince ...TL borca yeter miktarda ihtiyaten haczine karar verilmiştir....
TAŞINIR REHNİZİLYETLİK DEVRİ 4721 S. TÜRK MEDENİ KANUNU [ Madde 853 ] 4721 S. TÜRK MEDENİ KANUNU [ Madde 857 ] 4721 S. TÜRK MEDENİ KANUNU [ Madde 940 ] "İçtihat Metni" Taraflar arasındaki sıra cetveline itiraz davasının yapılan yargılaması sonunda; ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. Davacı vekili, davalı borçlu Mehmet'e ait aracın satışından sonra düzenlenen sıra cetvelinde, diğer davalı alacaklı Müslüm'ün rehin sahibi olduğu gerekçesiyle üst sıraya alındığını, oysa rehnin usulüne uygun biçimde yapılmadığını ve aracın da borçlu elinde iken haczedildiğini, zilyetliği yedinde bulundurmayan davalı alacaklının rehin hakkından yararlanamayacağını iddia ederek, sıra cetvelinin iptaline karar verilmesini talep ve dava etmiştir....