WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

TTK m.644 atfıyla limited şirketlerde müdürlerin sorumluluğu ile ilgili konulara anonim şirketlere ilişkin sorumluluğu düzenleyen TTK m.553/1 vd. hükümleri uygulanır. TTK m.553/1 gereğince; "Kurucular, yönetim kurulu üyeleri, yöneticiler ve tasfiye memurları, kanundan ve esas sözleşmeden doğan yükümlülüklerini kusurlarıyla ihlal ettikleri takdirde, hem şirkete hem pay sahiplerine hem de şirket alacaklılarına karşı verdikleri zarardan sorumludurlar." Şirketin uğradığı zararın tazminini, şirket ve her bir pay sahibi isteyebilir. Pay sahipleri tazminatın ancak şirkete ödenmesini isteyebilirler (TTK m.555/1). Bu hükümler çerçevesinde, davacı ortağın, davalı eski şirket müdürü hakkında 'sorumluluk' nedeni ile tazminat davası açması için herhangi bir genel kurul kararına ihtiyat bulunmamaktadır. Sorumluluk davası açılması yönünde genel kurul kararı ancak 'şirket' tarafından açılan davada bahis konusudur. Bu sebeple, davalı vekilinin bu yöndeki savunması yerinde görülmemiştir....

    A.Ş. vekili, davalı şirket adına kayıtlı olan ve kazaya karışan aracın şirket çalışanına tahsis edildiğini, bu kişinin yeğeni olan sürücü tarafından aracın habersiz ve rıza dışı alınıp kullanıldığı esnada kaza gerçekleştiğini, davalı şirketin rızası hilafına kullanım olduğu için davalıya husumet düşmeyeceğini, davacıların maddi ve manevi tazminat taleplerinin fahiş olduğunu belirterek davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, iddia, savunma, yapılan yargılama ve toplanan delillere göre; davalı ... Plastik A.Ş. aleyhine açılan davanın reddine; davalı ... şirketine yönelik manevi tazminat isteminin reddine; davacılar ..., ..., ..., ... ve ...'nin maddi tazminat istemlerinin desteklik şartları oluşmadığından reddine; davacılar ..., ... ve ...'in maddi tazminat isteminin kabulü ile davacı ... için 131.937,88 TL, ... için 18.329,18 TL. ve ... için 26.334,97 TL'nin yasal faiziyle birlikte davalı ... ve ...'...

      CEVAPLAR: Davalı şirket vekili mahkememize vermiş olduğu 13/06/2023 havale tarihli cevap dilekçesinde özetle; açılan davanın şirket yöneticilerinin hukuki sorumluluğu kapsamında şirketin zararlarının, dolayısıyla şirket ortaklarının zararlarının yöneticilerden tazmin edilerek şirkete ödenmesi talepli bir dava olduğunu, yasa gereğince şirket veya şirket ortakları tarafından açılabilen bu davada husumetin şirket yöneticilerine yönetilmesi gerektiğini, davalı olarak gösterilen müvekkilinin bu davada pasif husumet ehliyetine sahip olup müvekkile karşı açılmasının usule aykırı olduğunu beyanla pasif husumet yokluğundan davanın reddine, yargılama gideri ve vekalet ücretinin davacı üzerine bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir. Davalı ......

        DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava; şirket yöneticisinin hukuki sorumluluğuna dayanan tazminat tutarının tahsili amacıyla başlatılan icra takibine itirazın iptali talebine ilişkindir. Mahkemece; 6100 sayılı HMK' nın 14/2 maddesi uyarınca kesin yetki dava şartı yokluğundan davanın usulden reddine karar verilmiş olup, hüküm davalı T4 vekili tarafından istinaf edilmiştir. İstinaf incelemesi HMK.nun 355. maddesi uyarınca istinaf sebebleri ile sınırlı olarak ve kamu düzeni yönünden yapılmıştır. TTK'nın 553. maddesinde, kurucuların, yönetim kurulu üyelerinin sorumluluğu düzenlenmiş, TTK. 561. maddesinde de sorumlular aleyhine şirket merkezinin bulunduğu yer mahkemesinde dava açılabileceği düzenlenmiştir. Anılan yetki düzenlemesi kesin yetki kuralı olmayıp genel yetki kuralının yanında ek bir yetkili mahkeme düzenlenmektedir. (Yargıtay 11. HD, T: 12.12.2016, 2016/12846 E, 2016/9474 K ,Yargıtay 11....

        DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava; şirket yöneticisinin hukuki sorumluluğuna dayanan tazminat tutarının tahsili amacıyla başlatılan icra takibine itirazın iptali talebine ilişkindir. Mahkemece; 6100 sayılı HMK' nın 14/2 maddesi uyarınca kesin yetki dava şartı yokluğundan davanın usulden reddine karar verilmiş olup, hüküm davalı ... vekili tarafından istinaf edilmiştir. İstinaf incelemesi HMK.nun 355. maddesi uyarınca istinaf sebebleri ile sınırlı olarak ve kamu düzeni yönünden yapılmıştır. TTK'nın 553. maddesinde, kurucuların, yönetim kurulu üyelerinin sorumluluğu düzenlenmiş, TTK. 561. maddesinde de sorumlular aleyhine şirket merkezinin bulunduğu yer mahkemesinde dava açılabileceği düzenlenmiştir. Anılan yetki düzenlemesi kesin yetki kuralı olmayıp genel yetki kuralının yanında ek bir yetkili mahkeme düzenlenmektedir. (Yargıtay 11. HD, T: 12.12.2016, 2016/12846 E, 2016/9474 K ,Yargıtay 11....

          Dava, şirket yöneticisinin sorumluluğu ve şirket mali müşavirinin usulsüz işlemleri nedeniyle uğranılan zararın tazmini talebine ilişkin bulunmaktadır. Mahkememizce, ... 13. İcra Müdürlüğü'nün ... E. Sayılı dosyası, davacı şirketin ticari defter ve kayıtları, banka kayıtları, şirket malvarlığına ilişkin kayıtlar dosya arasına alınmış, bilirkişi heyetinden rapor ve ek rapor temin edilmiştir. 6102 sayılı TTK'nın 644. maddesi yollamasıyla TTK 618/3-c, 553, 408/1, 479/3-c maddeleri gereğince Limited Şirket yöneticileri hakkında sorumluluk davası açılabilmesi için şirket genel kurul kararı bulunması dava şartı niteliğinde olduğundan davacı tarafa sorumluluk davası açılması hususunda genel kurul kararını dosyaya sunmak üzere süre verilmiş, davacı tarafça 10/03/2022 tarihli, sorumluluk davası açılmasına ilişkin genel kurul kararı dosyaya sunulmuş, bu şekilde dava şartı giderilmiştir. Mahkememizce tüm dosya kapsamı hep birlikte değerlendirilmiştir. Buna göre, davacı tarafça, davalı ...'...

            Davacı, TTK. 64. madde uyarınca tacirin tutmakla yükümlü olduğu defterlerden olan şirket karar defterinin, şirket yöneticisinin arabasından kaybolduğundan bahisle, söz konusu deftere ilişkin olarak zayi kararı verilmesini talep etmiştir. Dosyanın incelenmesinde; defterin 1 haftadır arandığı fakat bulunamadığı bu nedenle sonucunda 01.07.2021 tarihinde davanın açıldığı belirtilmekle, davanın zıyanın öğrenildiği tarihten itibaren 15 günlük hak düşürücü süre içinde açıldığı anlaşılmıştır. TTK'nun 82.maddesinin 7. fıkrası, tacirin saklamakla yükümlü olduğu defter ve belgelerin yangın, su baskını veya yer sarsıntısı gibi bir afet veya hırsızlık sebebiyle zıyaa uğraması gibi sınırlı sayıdaki durumda talep edene zayi belgesi verilebileceğini düzenlemiştir....

              DAVA : Tazminat (Şirket Yöneticilerinin Sorumluluğundan Kaynaklanan) DAVA TARİHİ : 26/11/2018 KARAR TARİHİ : 21/03/2024 KARAR YAZIM TARİHİ : 19/04/2024 Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Şirket Yöneticilerinin Sorumluluğundan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda, DAVA : Davacılar vekili dava dilekçesinde özetle, müvekkillerinin bir aile şirketi olan dava dışı ... Yayıncılık Sanayi ve Ticaret A.Ş'nin % 25'er hissedarları olduklarını, davalıların da aynı oranda hissedar bulunduklarını, davalıların uzun süre yönetim kurulu üyesi olarak görev yaptıklarını, şirketin seçimli son genel kurulunun 11/03/2014 tarihinde yapıldığını ve üç yıl süre ile davalıların ve davacı ...'nin yönetim kurulu üyeliklerine seçildiklerini, yaşanan anlaşmazlıklar üzerine davacı ...'...

                Somut olayda.iş müfettişi tarafından limited şirketi ortağının % 40, davalı joint venture'un % 30. sigortalının ise % 30 kusurlu bulunduğu, ceza dosyasında İskenderun Demir çelik yöneticisinin 1/8, Joint venture yöneticisinin 3/8, Erdemir yöneticisinin 1/ 8, ölenin 3/8 kusurlu bulunduğu, dosyada alınan kusur raporunda ise, joint venture'u oluşturan limited şirketin % 15, Aş'nin % 15, vinci hareket ettiren limited şirket ortağının % 40, ölenin ise % 30 kusurlu bulunduğu, kusura ilişkin tüm bu tespitler incelendiğinde açık çelişki bulunduğu anlaşılmaktadır....

                  üzerindeki denetim ve gözetim ödevini yerine getirmemesine, kanun tarafından kendisine yükletilen bu tür objektif bir ödevi ihlal etmesine dayandığı, adam çalıştıranın sorumluluğu bir kusur sorumluluğu olmadığı için sorumluluk, kendisinin veya emrinde çalışan yardımcı kişinin kusurlu olup olmamasına bakılmaksızın, kusurdan bağımsız olarak doğmaktadır....

                    UYAP Entegrasyonu