Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Mahkemece 28/08/2020 tarih ve 2020/369 Esas sayılı ara karar ile davacıların ihtiyati tedbir taleplerinin "HMK'nun 389. maddesinde ihtiyati tedbir talebinin ancak uyuşmazlık konusu hakkında verilebileceği açıkça düzenlenmiş olup, davacı vekilince tedbire konu edilen taşınmaz mallar uyuşmazlık konusu olmadığı gibi, dosya yönüyle davacı tarafça ihtiyati tedbir için yasada sayılan sebepler de ortaya konulamamıştır. Ayrıca Yargıtay HGK'nun 2014/7- 2492 Es., 2017/11 Karar sayılı ilamında da açıklandığı üzere para alacağına ilişkin bir davada ihtiyati tedbir kararı verilmesi de mümkün olmadığından" gerekçesiyle reddine karar verilmiştir. Dava, haksız fiilden kaynaklı maddi ve manevi tazminat (ihtiyati tedbir) istemine ilişkindir. İstinaf kanun yolu başvurusuna konu edilen karar hakkında; 6100 sayılı HMK'nun 355. maddesindeki düzenleme gereğince, istinaf dilekçesinde belirtilen nedenler ve kamu düzenine aykırılık bulunup bulunmadığı hususlarıyla sınırlı olarak inceleme yapılmıştır....

HMK'nın 389. maddesi uyarınca, uyuşmazlık konusu olan mal, hak ve alacaklar üzerine ihtiyati tedbir konulması mümkün olup, dava tazminat istemine yönelik olduğundan, tapu kayıtlarının hatalı tutulmasına neden olunması oluşan maddi zararın tazmini istemiyle açılan davada, davacı vekilince, davalının taşınır, taşınmaz ve banka hesaplarına ihtiyati tedbir konulmasına karar verilmesi istenmiş ise de; tedbir konulması istenilen taşınır, taşınmaz ve banka hesapları davasının konusu olmadığı, anlaşılmakla, İlk Derece Mahkemesince talebin reddine karar verilmiş olmasında, usul ve esas yönünden yasaya aykırı bir durum bulunmamıştır....

İstinaf kanun yoluna başvuran davalı vekili dilekçesinde özetle; eldeki davada kaydına ihtiyati tedbir şerhi konulan aracın mülkiyeti ile ilgili bir uyuşmazlık bulunmadığını, eldeki tazminat davasının konusunun araç ile ilgili olmadığını, yerel mahkemece 6100 sayılı HMK 394/1,4 uyarınca yapılan itiraz yerinde görülerek ihtiyati tedbir şerhinin kaldırılması yönünde karar verilmesi gerekirken yazılı gerekçe ile ihtiyati tedbir şerhinin kaldırılması isteminin reddine karar verilmiş olmasının doğru olmadığını, İhtiyati tedbir şartları oluşmadığı halde uyuşmazlık konusu olmayan araç üzerinde gerekçesiz ve teminatsız olarak satışa engel tedbire ve tedbire itirazın reddine hükmedilmiş olduğunu ileri sürerek mahkemece verilen kararın kaldırılmasını talep etmiştir. Talep: Trafik kazası nedeni ile manevi tazminat davasında, mahkemece ihtiyati tedbir talebinin kabulüne ilişkin verilen ara kararın kaldırılması istemine ilişkindir....

İlk Derece Mahkemesi Kararının Özeti: İlk derece mahkemesinin 22/10/2020 tarihli ara kararı ile; HMK'nınn 389.maddesine göre diğer koşulları da bulunmak şartıyla ancak dava/uyuşmazlık konusu hakkında ihtiyati tedbir kararının verilebilmesi nedeniyle, somut davada da üzerine ihtiyati tedbir konulması istenen taşınır ve taşınmaz malların bizzat kendilerinin/ayınlarının yani mülkiyetinin bu davanın/uyuşmazlığın konusu olmadıklarından HMK'nın 389 vd. maddeleri gereğince ihtiyati tedbir talebinin kabulü için yasaca aranan gerekli koşulların bulunmaması nedeniyle söz konusu ihtiyati tedbir talebinin reddine dair karar verildiği anlaşılmıştır....

Geçici Hukuki Koruma tedbirlerinden olan “ihtiyati tedbir” 6100 Sayılı HMK’nun 389- 399. maddelerinde düzenlenmiştir. HMK’nun 389. maddesinde ihtiyati tedbirin şartları, 391. maddesinde ihtiyati tedbir kararının kapsam ve içeriği, 393. maddesinde ihtiyati tedbir kararının uygulanması, 394. maddesinde ihtiyati tedbir kararına itiraz ve uygulanacak usule yer verilmiştir. HMK’nun 391/3. maddesi uyarınca ihtiyati tedbir talebinin reddi halinde kanun yoluna başvurma olanağı getirilmiştir. İhtiyati tedbir öğretide, "Kesin hükme kadar devam eden yargılama boyunca, davacı veya davalının (dava konusu ile ilgili olarak) hukuki durumunda meydana gelebilecek zararlara karşı öngörülmüş geçici nitelikte, geniş veya sınırlı olabilen hukuki korumadır." şeklinde tarif edilmiştir (Medeni Usul Hukuku 12.Baskı Sh.714- Prof. Dr. Hakan Pekcanıtez, Prof. Dr. Oğuz Atalay, Prof. Dr. Muhammet Özekes)....

Mahkemece 17/05/2021 tarihli ara kararı ile, ''HMK 389 madddesinde "mevcut durumda meydana gelebilecek bir değişme nedeniyle hakkın elde edilmesinin önemli ölçüde zorlaşacağından ya da tamamen imkansız hale geleceğinden veya gecikme sebebiyle bir sakıncanın yahut ciddi bir zararın doğacağından endişe edilmesi hallerinde, uyuşmazlık konusu hakkında ihtiyati tedbir kararı verilebilir" hükmü mevcuttur. Dosya üzerinde yapılan inceleme neticesinde; davanın maddi ve manevi tazminat istemine ilişkin olduğu, hakkında tedbir istenilen menkul veya gayrimenkullerin dava konusu olmadığı, ihtiyati tedbir koşullarının oluşmadığı anlaşıldığından; HMK 389 ve devamı maddeleri gereğince ihtiyati tedbir talebinin reddine karar vermek gerekmiş aşağıda şekilde hüküm kurulmuştur'' şeklindeki gerekçe ile, ihtiyati tedbir talebinin reddine karar verilmiştir....

İDM KARARININ ÖZETİ : İlk Derece Mahkemesince verilen kararda özetle; davacı vekilinin davasının maddi hasarlı trafik kazası nedenli tazminat davası olduğu, davacı vekilinin ihtiyati tedbir talebinin uyuşmazlık konusu olmadığından talebin reddine karar verilmiştir. İSTİNAF NEDENLERİ : Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; mahkemenin hatalı değerlendirme yaptığını, davalının kusurlu olduğu haksız fiil nedeni ile davacının maddi zarara uğradığını , olaya karışan aracın davalıya ait araç olduğunu , ihtiyati haciz mahiyetinde ihtiyati tedbir talebinde bulunduklarından bahisle ara kararın kaldırılarak davalıya ait araca ihtiyati tedbir konulmasını talep etmişlerdir. İSTİNAFA CEVAP : Davalı taraf istinafa cevap vermemiştir. G E R E K Ç E: Uyuşmazlık, hasarlı trafik kazasından kaynaklanan haksız eylem nedeniyle değer kaybına yönelik açılan maddi tazminat davası ile istenilen ihtiyati tedbir isteminin reddinden kaynaklanmaktadır....

"İçtihat Metni" Davacı ... tarafından, davalı ... aleyhine 07/10/2015 gününde verilen dilekçe ile tazminat istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; mahkemenin görevsizliğine dair verilen 12/10/2015 günlü kararın Yargıtay’ca incelenmesi davacı tarafından süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü. Dava, haksız ihtiyati tedbir nedeni ile tazminat istemine ilişkindir. Mahkemece görevsizlik nedeni ile davanın usulden reddine karar verilmiş; karar, davacı tarafından temyiz edilmiştir. Davacı, esas sayılı dosya ile görülen davada davalı lehine ihtiyati tedbir kararı verildiğini, bu karar gereği inşaat yapımının engellendiğini, daha sonra yapılan itiraz sonucu ihtiyati tedbir kararının kaldırıldığını belirterek haksız ihtiyati tedbir nedeniyle uğradığı zararın giderilmesini istemiştir....

    ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ TARİHİ : 22/03/2023 NUMARASI : 2023/179 Esas (Ara Karar) İHTİYATİ TEDBİR / HACİZ TALEP EDEN DAVACI : VEKİLİ : ALEYHİNE TEDBİR TALEP EDİLEN DAVALILAR : DAVA : Tazminat (Şirket Yöneticilerinin Sorumluluğundan Kaynaklanan) DAVA TARİHİ : 08/03/2023 TALEP : İhtiyati Tedbir KARAR TARİHİ : 10/05/2023 GEREKÇELİ KARARIN YAZILDIĞI TARİH : 10/05/2023 Taraflar arasındaki şirket yöneticilerinin sorumluluğundan kaynaklanan tazminat davasında mahkemece ihtiyati tedbir talebinin reddine dair verilen ara karara karşı ihtiyati tedbir talep eden davacı vekilince istinaf kanun yoluna başvurulmuş olmakla dosya incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü. DAVA VE TALEP Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalılardan ... tarafından şirketin zarara uğratıldığını, bunun yanında eşi ve şirket ortağı olan ... ile birlikte hareket ederek 22.03.2001 tarihli protokole de aykırı davranarak müvekkilini zarara uğrattığını, davalılar ... ve ...'...

      Bilindiği üzere manevi tazminat kişinin kişilik haklarının ihlali, bu kapsamda huzur, güvenlik, sağlık ve benzeri haklarının saldırıya uğraması halinde miktarının, kapsamının ve koşullarının hakimin takdirine bağlı olarak belirlendiği bir tazminat türü olup, tazminat yükümlüsünün tutum ve davranışları olayın özelliği, kusurun varlığı, niteliği, ekonomik, sosyal çevre ve benzeri pek çok subjektif etkene göre belirlenen bir tazminat türü olup, maddi tazminat gibi miktarı objektif koşullara göre belirlenecek bir tazminat türü değildir. Bu nedenlerle alacağın muaccel olması yanında, ihtiyati hacze esas belirli bir miktar olması koşulu sağlanamamaktadır. Bu nedenlerle manevi tazminat talebi yönünden ihtiyati tedbir talebinin reddine ilişkin ilk derece mahkemesi kararı yerinde görüldüğünden, davacılar vekilinin bu hususa ilişkin istinaf talebinin de esastan reddine karar verilmesi gerekmiştir....

      UYAP Entegrasyonu