Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ :Tazminat Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen ve yukarıda tarih numarası gösterilen hüküm temyiz edilmekle evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü. Dava değer artış payı istemine ilişkin olup, (TMK. 227 md.) 30.12.2005 tarihinde açılmıştır. 4787 Sayılı Aile Mahkemelerinin Kuruluş Görev ve Yargılama Usullerine Dair Kanunun, 5133 sayılı Kanunda değişik 4/1. maddesi uyarınca, 4721 sayılı Türk Medeni Kanununun üçüncü kısmı hariç olmak üzere, ikinci kitabından kaynaklanan davalara aile mahkemelerinde bakılır. Görev kamu düzenine ilişkindir. Mahkemece yargılamanın her aşamasında dikkate alınması zorunludur. Gerçekleşen bu durum karşısında işin esasının incelenmesi gerekirken, yazılı şekilde görevsizlik kararı verilmesi usul ve yasaya aykırı bulunmuştur....

    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ :Boşanma Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı (kadın) tarafından, lehine hükmedilen maddi ve manevi tazminatın miktarı yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Tarafların tespit edilen ekonomik ve sosyal durumları, boşanmaya yol açan olaylardaki kusur dereceleri, paranın alım gücü, kişilik haklarına yapılan saldırı ile ihlâl edilen mevcut ve beklenen menfaat dikkate alındığında davacı (kadın) yararına takdir edilen maddi ve manevi tazminat azdır. Türk Medeni Kanununun 4. maddesindeki hakkaniyet ilkesi ile Türk Borçlar Kanununun 50 ve 52. maddesi hükmü dikkate alınarak daha uygun miktarda maddi (TMK md.174/1) ve manevi (TMK md. 174/2) tazminat takdiri gerekir. Bu yönler gözetilmeden hüküm tesisi doğru bulunmamıştır....

      "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Karşılıklı Boşanma Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davalı-karşı davacı tarafından, nafaka ve tazminatların miktarı yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Tarafların tespit edilen ekonomik ve sosyal durumları, boşanmaya yol açan olaylardaki kusur dereceleri, paranın alım gücü, kişilik haklarına yapılan saldırı ile ihlâl edilen mevcut ve beklenen menfaat dikkate alındığında davalı-karşı davacı kadın yararına takdir edilen maddi ve manevi tazminat azdır. Türk Medeni Kanununun 4. maddesindeki hakkaniyet ilkesi ile Türk Borçlar Kanununun 50 ve 52. maddesi hükmü dikkate alınarak daha uygun miktarda maddi (TMK md.174/1) ve manevi (TMK md. 174/2) tazminat takdiri gerekir. Bu yönler gözetilmeden hüküm tesisi doğru bulunmamıştır....

        Davacı-karşı davalı kadının yoksulluk nafakası (TMK md.175) talebinin koşulları oluşmadığından reddine” yazılmak suretiyle düzeltilmesine, hüküm bölümünün 5. bendinin hükümden çıkartılmasına ve yerine 5. bent olarak "Davalı-karşı davacı kocanın maddi ve manevi tazminat talebinin kısmen kabulüne 5.000 TL maddi tazminat (TMK m. 174/1) ve 5.000 TL manevi tazminatın (TMK m. 174/2) davacı-karşı davalı kadından alınarak, davalı-karşı davacı erkeğe verilmesine" yazılmak suretiyle düzeltilmesine şeklinde olarak “Davalı-karşı davacı kocanın maddi ve manevi tazminat talebinin kısmen kabulüne, 5.000 TL maddi tazminat (TMK m.174/1) ve 5.000 TL manevi tazminatın (TMK m.174/2) davacı-karşı davalı kadından alınarak, davalı-karşı davacı erkeğe verilmesine” yazılmak suretiyle düzeltilmesine” şeklinde karar verilmiş olmakla, eda hükmü oluşturacak şekilde yeniden esas hakkında karar verilmemesi doğru görülmemiştir....

          O halde mahkemece, tarafların sosyal ve ekonomik durumları, tazminata esas olan fiilin ağırlığı ile hakkaniyet kuralları (TMK. md.4 BK. md. 42,43,44,49) dikkate alınarak davalı kadın yararına uygun miktarda manevi tazminata hükmedilmesi gerekir. Bu yönün dikkate alınmaması doğru görülmemiştir. 3-Boşanma veya ayrılık davası açılınca hakim, davanın devamı süresince, gerekli olan, özellikle eşlerin barınmasına (TMK. md.186/1), geçimine (TMK md.185/3), malların yönetimine (TMK. md. 223, 242, 244, 262, 263, 264, 267, 215) ve çocukların bakım ve korunmasına (TMK.md.185/2) ilişkin geçici önlemleri kendiliğinden (re'sen) almak zorundadır (TMK.md.169)....

            SAVUNMA: Davalı-karşı davacı erkek vekili cevap-karşı dava dilekçesinde özetle; davacı-karşı davalı kadının başka bir erkekle olan ilişkisi yüzünden eşini ve müşterek çocuklarını terk ettiğini, kadının müvekkiline ve ailesine sürekli hakaret edip, aşağılayıcı ve küçük düşürücü davranışlarda bulunduğunu, kadının müvekkilini silahla tehdit ettiğini, 2020 yılı Ekim ve Kasım aylarında hırsızlık ve fuhuş nedeniyle gözaltına alındığını beyan ederek asıl davanın reddine, karşı davanın kabulü ile yarışmalı olarak evlilik birliğinin temelinden sarsılması, (TMK md. 166) onur kırıcı davranış ve haysiyetsiz hayat sürme (TMK md.163), pek fena muamele (TMK md. 162) ile zina (TMK md.161) nedeniyle tarafların boşanmalarına, müşterek çocukların velayetlerinin müvekkiline verilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir....

            Davalı erkek vekili, cevap ve karşı dava dilekçesinde özetle; kadının davasının reddine, tarafların evlilik birliğinin sarsılması (TMK md. 166/1,2) nedenine dayalı olarak boşanmalarına hükmedilmesini talep ve dava etmiştir. Davacı-karşı davalı kadın vekili, 20.03.2019 tarihli dilekçe ile; kadın yararına 20.000,00 TL (TMK md. 174/1) maddi tazminata hükmedilmesi talebinde bulunmuştur. İlk derece mahkemesince; dava ve karşı davanın kabulü ile tarafların evlilik birliğinin sarsılması nedeniyle TMK'nun 166/1. Maddesi uyarınca boşanmalarına, davacı-karşı davalı kadın yararına aylık 300,00 TL tedbir ve yoksulluk nafakası ile 15.000,00 TL manevi tazminata, davacı-karşı davalı kadının dava dilekçesinde belirttiği maddi tazminat talebinin bu dosyadan tefrikine, davacı-karşı davalı kadının 20/03/2019 tarihli dilekçesinde istediği maddi tazminat talebi hakkında karar verilmesine yer olmadığına hükmedilmiştir....

            Nafaka yükümlüsünün kusuru aranmaz (TMK. md. 175). Toplanan delillerle, boşanmaya sebep olan olaylarda davalı-davacının ağır kusurlu olmadığı, herhangi bir geliri ve malvarlığının bulunmadığı, boşanma yüzünden yoksulluğa düşeceği gerçekleşmiştir. O halde, davalı-davacı yararına geçimi için diğer tarafın mali gücü oranında uygun miktarda yoksulluk nafakası takdiri gerekirken isteğin reddi doğru görülmemiştir. 3- Tarafların tespit edilen ekonomik ve sosyal durumları, boşanmaya yol açan olaylardaki kusur dereceleri, paranın alım gücü, kişilik haklarına yapılan saldırı ile ihlâl edilen mevcut ve beklenen menfaat dikkate alındığında davalı-davacı yararına takdir edilen maddi ve manevi tazminat azdır. Türk Medeni Kanununun 4. maddesindeki hakkaniyet ilkesi ile Türk Borçlar Kanununun 50 ve 52. maddesi hükmü dikkate alınarak daha uygun miktarda maddi (TMK md.174/1) ve manevi (TMK md. 174/2) tazminat takdiri gerekir. Bu yönler gözetilmeden hüküm tesisi doğru bulunmamıştır....

              O halde; Türk Medeni Kanununun 185/3. ve 186/3. maddeleri uyarınca, tarafların ekonomik ve sosyal durumları da gözetilerek dava tarihinden geçerli olmak üzere davalı-karşı davacı ... ve yanında bulunan 2007 doğumlu müşterek çocuk Bedirhan yararına uygun miktarda tedbir nafakasına hükmedilmesi gerekirken, yazılı şekilde karar verilmesi usul ve yasaya aykırı bulunmuş ve bozmayı gerektirmiştir. 3-Tarafların tespit edilen ekonomik ve sosyal durumları, boşanmaya yol açan olaylardaki kusur dereceleri, paranın alım gücü, kişilik haklarına yapılan saldırı ile ihlâl edilen mevcut ve beklenen menfaat dikkate alındığında davalı- karşı davacı yararına takdir edilen maddi ve manevi tazminat azdır. Türk Medeni Kanununun 4. maddesindeki hakkaniyet ilkesi ile Türk Borçlar Kanununun 50 ve 52. maddesi hükmü dikkate alınarak daha uygun miktarda maddi (TMK md.174/1) ve manevi (TMK md. 174/2) tazminat takdiri gerekir....

                Türk Medeni Kanununun 4. maddesindeki hakkaniyet ilkesi ile Türk Borçlar Kanununun 50 ve 52. maddesi hükmü dikkate alınarak daha uygun miktarda maddi (TMK md.174/1) ve manevi (TMK md. 174/2) tazminat takdiri gerekir. Bu yönler gözetilmeden hüküm tesisi doğru bulunmamıştır. SONUÇ:Temyiz edilen hükmün yukarıda 2. ve 3. bentlerde gösterilen sebeplerle BOZULMASINA, bozma kapsamı dışında kalan temyize konu bölümlerinin ise yukarıda 1. bentte gösterilen sebeple ONANMASINA, duruşma için taktir olunan 1.100,00 TL. vekalet ücretinin Mehmet'ten alınıp Gülfidan'a verilmesine, istek halinde temyiz peşin harcının yatıranlara geri verilmesine, işbu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere oybirliğiyle karar verildi. 13.04.2015 (Pzt.)...

                  UYAP Entegrasyonu