Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Davacı-karşı davalı kadın asıl davada zina (TMK m. 161) ve haysiyetsiz hayat sürme (TMK m. 163) sebebi ile, birleşen davada ise pek kötü veya onur kırıcı davranış sebebi (TMK m.162) ile boşanma talep etmiş, mahkemece kadının özel boşanma sebebine dayalı boşanma taleplerinin reddine karar vermiştir. Mahkeme hükmünün gerekçe bölümünde, zina ve haysiyetsiz hayat sürme sebebine dayalı boşanma taleplerinin koşulları oluşmadığından reddine karar verildiği belirtilmiş ise de koşullara ilişkin bir açıklama yapılmamış, gerekçede tartışılmamış, bu sebeple Yargıtay denetimine elverişli olarak karar gerekçeli olarak açıklanmamıştır. Onur kırıcı davranış sebebine dayalı boşanma talebinin reddine ilişkin ise hiçbir gerekçe oluşturulmamıştır. Mahkemece yukarıda açıklanan yön üzerinde durulmadan gerekçesiz şekilde hüküm kurulması usul ve yasaya aykırı olduğundan, hükmün bozulması gerekmiştir." şeklindeki gerekçe ile bozulmasına karar verilmiştir....

    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki TMK' nun 1007. maddesine dayalı tazminat davasının reddine dair verilen yukarıda tarih ve numaraları yazılı hükmün duruşmalı olarak Yargıtay’ca incelenmesi davacı vekili tarafından verilen dilekçe ile istenilmiş olmakla, duruşma için belirlenen 17.04.2012 günü temyiz eden davacı vekili ile aleyhine temyiz olunan davalı idare Vek.Av....'in yüzlerine karşı duruşmaya başlanarak temyiz isteminin süresinde olduğu görülüp, taraf vekillerinin sözlü açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler okunup iş anlaşıldıktan sonra gereği görüşülüp düşünüldü. - K A R A R – Dava, TMK.nun 1007. maddesine dayalı tazminat istemine ilişkindir. Dosyanın Yargıtay'a geliş tarihi itibariyle Yargıtaydaki inceleme yeri 4. Hukuk Dairesidir....

      Hukuk Dairesi Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda bölge adliye mahkemesi hukuk dairesince verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı-karşı davalı erkek tarafından, kadının zina nedenine dayalı davasının kabul edilmesi, kusur belirlemesi, kadın yararına hükmolunan nafaka ve tazminatlar ile tazminat taleplerinin reddi yönünden; davalı-karşı davacı kadın tarafından ise erkeğin davasının kabulü, yararına hükmolunan nafaka ve tazminat miktarları, ortak çocuk yararına hükmolunan nafaka miktarları yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Dosyadaki yazılara ve mahkemece uyulan bozma kararı gereğince hüküm verilmiş olmasına göre davacı-karşı davalı erkeğin tüm, davalı-karşı davacı kadının ise aşağıdaki bentlerin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yersizdir. 2-İlk derece mahkemesince bozmadan önce kurulan hükümde erkeğin açtığı TMK 166/son maddesine dayalı boşanma davasının koşullarının oluştuğu ve kadının zina nedenine dayalı...

        "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Boşanma Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı kadın tarafından, kusur belirlemesi, reddedilen tazminat talepleri ile yoksulluk nafakası yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Davacı kadın tarafından taraflarca evlilik birliğinin sarsılması (TMK m.166/1) hukuki sebebine dayalı olarak boşanma davası açılmış, mahkemece, kadının evlilik birliğinin sarsılması sebebine (TMK m.166/1) dayalı boşanma davasının kabulüne karar verilmiştir. Hükmün gerekçe kısmında, boşanmaya neden olan olaylarda tarafların eşit kusurlu olduğunun kabulü ile boşanmalarına karar verirken davacı kadının yoksulluk nafakası talebini kadının daha kusurlu olması sebebiyle reddine karar verilmiştir....

          Boşanma veya ayrılık davası açılınca hakim, davanın devamı süresince, gerekli olan, özellikle eşlerin barınmasına (TMK md.186/1), geçimine (TMK md.185/3), malların yönetimine (TMK md. 223, 242, 244, 262, 263, 264, 267, 215) ve çocukların bakım ve korunmasına (TMK md.185/2) ilişkin geçici önlemleri kendiliğinden (re'sen) almak zorundadır (TMK md.169) Boşanma davası açılmakla kadın lehine tedbir nafakası verilmesinin TMK 169. maddesine uygun olması dikkate alınarak davalının davacıya tedbir nafakası takdiri ve miktarına yönelik istinaf talebinin reddine karar verilmiştir. TMK'nın 174.maddesinde; mevcut veya beklenen menfaatleri boşanma yüzünden zedelenen kusursuz veya daha az kusurlu tarafın kusurlu taraftan uygun bir maddi tazminat isteyebileceği, boşanmaya sebep olan olaylar yüzünden kişilik hakkı saldırıya uğrayan tarafın kusurlu olan diğer taraftan manevi tazminat olarak uygun miktarda bir para ödenmesini isteyebileceği hükme bağlanmıştır....

          Hukuk Dairesi DAVA TÜRÜ : Boşanma-Tazminat Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda bölge adliye mahkemesi hukuk dairesince verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı kadın tarafından, tazminatların ve nafakaların miktarı yönünden; davalı erkek tarafından ise kusur belirlemesi, tazminatlar ve nafakalar yönünden temyiz edilmekle evrak okunup gereği görüşülüp, düşünüldü: 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre, davalı erkeğin tüm, davacı kadının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yersizdir. 2-Davacı kadın tarafından açılan asıl dava TMK 166/1 maddesine dayalı boşanma istemli olup kadın birleşen davasında maddî ve manevî tazminat talebinde bulunmuştur....

            Fiili ayrılığa esas ilk boşanma davası, taraflardan davacı-davalı erkek tarafından, Türk Medeni Kanununun 166/1-2. maddesinde düzenlenen evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedenine dayalı olarak açılmış ve dava, davacı-davalı erkeğin sadakatsiz davranması sonucu tam kusurlu olduğu gerekçesiyle reddedilmiştir. Gerek ilk davada gerekse temyize konu bu davada toplanan delillerle, davalı-davacı kadına kusur yüklenmemiştir. Boşanma davasının fer’i niteliğinde bulunan maddi ve manevi tazminat (TMK m. 174/1-2) talepleri için ayrı bir dava açılmasına gerek olmayıp, davalı-davacı kadın karşı dava dilekçesinde bu taleplerini ileri sürdüğüne göre, davalı-davacı kadın yararına, tarafların sosyal ve ekonomik durumları, tazminata esas olan fıilin ağırlığı ile hakkaniyet kuralları (TMK m. 4. TBK m. 50,51.52,58) dikkate alınarak uygun miktarda maddi ve manevi tazminata hükmedilmesi gerekirken, yazılı gerekçe ile reddedilmesi usul ve kanuna aykırı olup bozmayı gerektirmiştir....

              (Hukuk Genel Kurulunun 13.03.2015 gün ve 2013/2- 1688 E, 2015/1032 K. sayılı ilamı) Kaldı ki davacı karşı davalı kadın tarafından dava açıldıktan sonra davalı-karşı davacı tarafından terke dayalı boşanma davası açılmasının TMK md 2'de belirtilen iyi niyet kuralları ile bağdaşmadığı açıktır....

              "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Tazminat Taraflar arasındaki uyuşmazlık, boşanma sonrası TMK 174.maddesine dayalı olarak açılan maddi ve manevi tazminat isteğine ilişkin bulunduğuna göre, ... Başkanlar Kurulu'nun 27.12.2013 tarih 38 sayılı Kararı ile hazırlanıp, ... Büyük Genel Kurulu'nun 24.01.2014 tarih 1 nolu Kararı ile kabul edilen ve 29.01.2014 tarih 28897 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren Hukuk Dairelerine ilişkin iş bölümü uyarınca, hükme yöneltilen temyiz itirazlarının incelenmesi ... (2.) Hukuk Dairesi'nin görevi cümlesinden bulunmakla, gereği için dosyanın anılan Daire Başkanlığı'na GÖNDERİLMESİNE, 05.11.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

                "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : TAZMİNAT -KARAR- Mahkeme kararındaki nitelendirmeye göre, dava, TMK.' nın 1007.maddesine dayalı tazminat istemine ilişkindir. Yargıtay Birinci Başkanlık Kurulunun 16.01.2016 tarih ve 1 sayılı kararı ile aynen kabul edilen ve 26.02.2016 günü Resmi Gazetede yayımlanarak 01.03.2016 tarihinde yürürlüğe giren hukuk dairelerine ilişkin işbölümü uyarınca temyiz incelemesi Yargıtay 20.Hukuk Dairesine ait bulunmaktadır. Hâl böyle olunca, 11.4.2015 tarihinde yürürlüğe giren, Yargıtay Kanunu ile Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nda Değişiklik Yapılması Hakkındaki 6644 sayılı Kanun gereğince dosyanın 20.Hukuk Dairesine GÖNDERİLMESİNE,1.9.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

                  UYAP Entegrasyonu