Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Diğer taraftan, TMK. nun 369. maddesi, Kanunun İkinci Kitabının İkinci Kısmında yer aldığından, bu maddeye dayalı Aile Hukukundan doğan uyuşmazlıkların çözümü de 4787 sayılı Aile Mahkemelerinin Kuruluş, Görev ve Yargılama Usullerine Dair Kanunun .... maddesi uyarınca, Aile Mahkemelerinin görev alanına girmektedir. Hal böyle olunca, mahkemece; eldeki davada TMK. nun 369. maddesinin uygulanacağı gözetilerek davanın esasına girilmesi gerekirken, yanılgılı değerlendirme ile davanın görev yönünden reddine karar verilmiş olması usul ve yasaya aykırıdır. Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK. .nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine 09.....2013 gününde oybirliğiyle karar verildi....

    Davalı-davacı kadın ilk defa istinaf aşamasında manevi tazminat talebinde bulunmuş, davacı-davalı erkeğin ise bu talebe muvafakati olmamıştır. İş bu talep iddianın ve savunmanın genişletilmesi niteliğindedir. Davalı-davacı kadın tarafından bu konuda usulünce yapılmış bir ıslah işlemi de bulunmamaktadır. O halde, davalı-davacı kadının ilk defa istinaf aşamasında talep ettiği manevi tazminat (TMK. m. 174/2) talebi hakkında “Karar verilmesine yer olmadığına” karar verilmesi gerekmiştir. Kaldı ki boşanma sonucu maddi ve manevi tazminata hükmedilebilmesi için tazminat yükümlüsünün kusurlu, tazminat talep eden eşin ise kusursuz veya diğerine göre daha az kusurlu olması gerekir(TMK m. 174). Bu durumda kadın, süresinde talepte bulunulmuş olsa bile boşanmaya sebep olan olaylarda erkeğe göre daha ağır kusurlu kabul edildiğinden, lehine manevi tazminata hükmedilemeyecektir....

    Hükme karşı davalı karşı davacı erkek vekili tarafından katılma yoluyla istinaf yoluna başvurulmuş olup, istinaf dilekçesinin incelenmesinde özetle; kadın tarafından açılan zinaya ilişkin davanın hak düşürücü- zaman aşımı süresinin geçmiş olması nedeniyle reddinin gerektiğini, asıl zina yapanın kadın olduğunu, erkeğin kusurunun ispat edilemediğini, TMK 166/1 e dayalı davanın da reddinin gerektiğini, kararın gerekçesinde kadının zinası kabul edilmesine rağmen, erkeğin davasının TMK 166/1 maddesi gereğince kabulüne karar verilmesinin hatalı olduğunu belirterek istinaf yoluna başvurmuştur. GEREKÇE; Asıl dava; zina, olmadığı takdirde evlilik birliğinin sarsılması hukuki nedenine dayalı boşanma istemine ilişkindir. Karşı dava ise; evlilik birliğinin sarsılması hukuki nedenine dayalı boşanma istemine ilişkindir. HMK.nun 355.maddesine göre; inceleme, istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak yapılır....

    DAVA TÜRÜ : Karşılıklı Boşanma Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davalı-karşı davacı kadın tarafından, nafaka hususunda hüküm kurulmaması ve tazminat miktarları yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Davacı-karşı davalı erkek, evlilik birliğinin sarsılması (TMK m. 166/1), davalı-karşı davacı kadın ise zina (TMK m. 161) ve evlilik birliğinin sarsılması (TMK m. 166/1) hukuki sebeplere dayanarak boşanma davası açmışlardır. Mahkemece verilen ilk hüküm Dairemizin 22.01.2018 tarihli bozma kararı ile "Yapılan yargılama ve toplanan delillerden, özellikle davalı-karşı davacı kadının tanık beyanları değerlendirildiğinde erkeğin bir başka kadınla birlikte yaşadığı anlaşılmaktadır. Bu durumda davacı-karşı davalı erkeğin zinası ispatlanmıştır....

      Bugün dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Davacı-davalı kadın zina sebebine ( TMK m. 161), davalı -davacı erkek ise fiili ayrılık sebebine dayalı (TMK m. 166/son) boşanma talebinde bulunmuş, mahkemece davacı- davalı kadının zinaya dayalı boşanma davasının reddine, erkeğin davasının ise, Türk Medeni Kanununun 166/son maddesi uyarınca kabulüne karar verilmiş, hüküm davacı-davalı kadın tarafından temyiz edilmiştir. Yapılan yargılama ve toplanan delillerden, davalı-davacı erkeğin bir başka kadınla birlikte yaşadığı gerçekleşmiştir. Bu durumda davalı-davacı erkeğin zinası ispatlanmıştır. O halde davacı-davalı kadının zinaya dayalı (TMK m. 161) boşanma davasının kabul edilmesi gerekirken, yetersiz gerekçe ile reddine karar verilmesi doğru olmayıp bozmayı gerektirmiştir....

        Madde Hükmünde: "Mevcut veya beklenen menfaatleri boşanma yüzünden zedelenen kusursuz veya daha az kusurlu taraf, kusurlu taraftan uygun bir maddî tazminat isteyebilir" denildiğini, müvekkili iş bu evlilik nedeniyle davalı taraftan TMK 174. Maddeye dayalı maddi tazminat talep etmekte olduğunu, fazlaya ilişkin dava ve talep hakları saklı kalmak kaydıyla tarafların evliliği sebebiyle TMK 174.Madde hükmüne istinaden 25.000,00- TL maddi tazminatın dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak müvekkiline ödenmesini, yargılama harç ve giderleri ile vekâlet ücretinin karşı tarafa yükletilmesini, talep ve dava etmiştir....

        Mahkemece neticeten ve özetle"...tarafların TMK 166/1 nci md.gereğince boşanmalarına-velayetlerin davacı anneye verilmesine-baba ile kişisel ilişki tesisine-çocukların herbirisi için aylık 300 er TL.tedbir ve iştirak nafakalarına-davacı kadın lehine hükmün kesinleşmesinden itibaren yasal faizi ile birlikte 10.000 TL.maddi tazminata-davacının manevi tazminat talebinin reddine ve yasal sonuçlarına "karar verilmiş,karara karşı davacı kadın vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur. İSTİNAF SEBEPLERİ: Davacı kadın vekili istinaf başvuru dilekçesinde özetle "...nafakaların ve maddi tazminatın miktarlarının yetersiz belirlendiğini,manevi tazminat taleplerinin kabulü gerektiğini"istinaf sebebi yapmıştır. GEREKÇE : Dava temelden sarsılmaya dayalı boşanma ve ferileri taleplerinden ibarettir. HMK 355 nci maddesi gereğince istinaf sebepleri ile sınırlı ve kamu düzenini ilgilendiren hususlarda re'sen inceleme yapılması gerekir....

        Dava ve birleşen dava; evlilik birliğinin sarsılması (TMK md. 166/1,2) nedenine dayalı boşanma ve fer'ileri istemine ilişkindir. Davalı/davacı kadının kabul edilen evlilik birliğinin sarsılması nedenine dayalı birleşen boşanma davası istinaf kapsamı dışında bırakıldığından taraflar arasındaki boşanma hükmü kesinleşmiştir. 6100 sayılı HMK'nın 355.maddesi gereğince istinaf sebepleri ile sınırlı olarak yapılan incelemede; 1- Dosyadaki yazılara, toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre davalı/davacı kadın vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair istinaf itirazları yerinde değildir. 2- Boşanma veya ayrılık davası açılınca hakim, davanın devamı süresince, gerekli olan, özellikle eşlerin barınmasına (TMK m.186/1), geçimine (TMK m. 185/3), malların yönetimine (TMK m. 223, 242, 244, 262, 263, 264, 267, 215) ve çocukların bakım ve korunmasına (TMK m.185/2) ilişkin geçici önlemleri kendiliğinden (re'sen) almak zorundadır (TMK m. 169)....

        Davalı-karşı davacı kadın; erkeğin davası, kusur belirlemesi, tazminat miktarları, nafakalar, TMK 162 ve 163.maddesine dayalı boşanma davalarının reddi yönünden süresinde istinaf başvurusunda bulunmuştur. GEREKÇE : Asıl dava; TMK 166/1.maddesinde düzenlenen evlilik birliğinin temelinden sarsılması hukuki sebebine dayalı boşanma ve fer'i taleplere, karşı dava; TMK 162, 163 ve 166/1 maddesine dayalı boşanma ve fer'i taleplere ilişkindir. Yapılan soruşturma ve toplanan delillerden, İlk derece mahkemesince belirlenen ve gerçekleşen kusurlu davranışlara göre evlilik birliğinin temelinden sarsılmasına sebebiyet veren vakıalarda tarafların eşit kusurlu olduklarının kabulü gerekirken, hatalı kusur belirlemesi sonucu yazılı şekilde davacı-karşı davalı erkeğin, davalı-karşı davacı kadına nazaran daha ağır kusurlu olduğunun kabulü doğru olmamıştır....

        Asıl dava, davacı kadın tarafından Tavas Aile Mahkemesinin 2019/384 Esas sayılı dosyası ile açılmış TMK 166/1 maddesine dayalı boşanma ve fer'ileri ile davalı erkek tarafından cevap süresi içerisinde açılmış TMK 166/1 maddesine dayalı karşı boşanma davası olup, iş bu birleşen dava ise davacı kadın tarafından açılan TMK 161 maddesine dayalı boşanma davası ile terditli olarak açılan TMK 166/1 maddesine dayalı boşanma davası ve ferilerine yöneliktir. Davacı/ davalı kadın vekili 07/02/2023 tarihli dilekçesi ile, tarafların Denizli 3. Aile Mahkemesinin 2023/23 Esas sayılı dosyası ile anlaşmalı olarak boşandıklarını ve boşanma kararının 07/02/2023 tarihinde kesinleştiğini, bu nedenle taraflarca açılan davaların konusuz kaldığını kaldığını belirterek karar verilmesine yer olmadığına dair karar verilmesini talep etmiştir....

        UYAP Entegrasyonu