Çünkü, bahsedilen olgular TMK m. 1007 bağlamında devletin kusursuz sorumluluğunu gerektirecek nitelikteki tapu sicilinin tutulması kaynaklı olgular değildir. İddia edilen temlik işlemlerinde ki usulsüzlükler ya da milletlerarası özel hukuk kaynaklı karşılıklılık prensibinin dava konusuyla doğrudan veya dolaylı olarak ilişkisi bulunmamaktadır. Bu nedenle, iddia edilen bu hususların devletin tapu sicilinin düzgün tutulmaması sebebine dayalı sorumluluk gerektiren bir yanı olmadığından davanın reddine karar verilmesinde hata yapılmamıştır. II. Manevi tazminata ilişkin istinaf incelemesi sonucunda; Davacı, dava dilekçesinde manevi tazminat da talep etmiştir. TBK m. 58/1 gereğince kişilik hakkının zedelenmesinden zarar gören kimse manevi tazminat isteyebilir. Yine, TBK m. 56/1'de bir kimsenin bedensel bütünlüğünün zedelenmesi durumunda zarar görenin manevi tazminat talep edebileceği düzenlenmiştir....
Hükmü, davalı ... vekili temyiz etmiştir. ... müdürlükleri, Türk Medeni Kanununun 997 ve devamı maddeleri uyarınca ... sicilinin tutulması ve bu sicillerinin yasalara uygun oluşması konularında görevli ve sorumludur. Şerhin terkinine ilişkin davaların şerh lehtarına husumet yöneltilerek açılması gerekmekte olup şerh lehtarının yapılan tüm araştırmalara rağmen tespit edilememesi halinde ... sicilinin doğru tutulmasından sorumlu ... müdürlüğüne husumet yöneltilmelidir. Davaya konu 3483 ada 6 parsel sayılı taşınmazın üzerinde bulunan zilyetlik şerhinin lehtarı olan ... ve ... davada taraf olduğuna göre ... müdürlüğüne husumet yöneltilmesine gerek bulunmamaktadır. Mahkemece davalı ... aleyhindeki davanın husumet yokluğundan reddine karar verilmesi gerekirken yazılı olduğu üzere hüküm kurulması doğru görülmemiş, bu sebeple kararın bozulması gerekmiştir....
TARİHİ : 15/10/2019 NUMARASI : 2019/172 ESAS 2019/502 KARAR DAVA KONUSU : Tazminat (Tapu Sicillerinin Tutulması Kaynaklı Rücuen) KARAR : Yalova 1.Asliye Hukuk Mahkemesinin yukarıda numarası yazılı dava dosyasının istinaf incelemesi sonucunda; G E R E Ğ İ D Ü Ş Ü N Ü L D Ü Tarafların iddia ve savunmalarının özeti Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili adına kayıtlı olan Yalova ili, Çiftlikköy ilçesi, Taşköprü köyü, 1626 parselin taşınmazın kesinleşen orman kadastrosuyla orman sınırları içine alındığını ve taşınmazın müvekkil tarafından cebri icrayla satın alındığı günden beri tasarruf edilemediğini, bu nedenle hiçbir bedel ödenmeden mülkiyet hakkı ihlal edilen müvekkilinin zararının karşılanması için fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla şimdilik 300.000 TL.nin taşınmazın orman olarak ifraz edildiği tarihten itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte tahsilini talep etmiştir....
A.. ve diğeri aleyhine 23/05/2013 gününde verilen dilekçe ile rücuen tazminat istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; davanın reddine dair verilen 04/03/2014 günlü kararın Yargıtay’ca incelenmesi davacı vekili tarafından süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü. Dava, tapu sicilinin hatalı tutulması nedeniyle ödenen tazminatın davalılardan rücuen tahsili istemine ilişkindir. Mahkemece davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Davacı, dava dışı taşınmaz sahibi Cemil adına satışı yapılan taşınmazın hisse oranının hatalı tescil edilmesi nedeniyle Cemil tarafından idare aleyhine açılan ve kabul ile sonuçlanan tazminat davası sonucunda uğranılan zararın davalı Tapu Müdürlüğü görevlilerinden rücuen tahsilini istemiştir. Davalılar ise, davanın reddi gerektiğini savunmuştur....
Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 2010/407 E. 2011/177 K. sayılı kararının incelenmesinde; davacı Orman Genel Müdürlüğüne izafeten Yalova Orman İşletme Müdürlüğü tarafından iş bu dosyanın davacıları aleyhine tapu iptal ve tescil davası açıldığı, davanın kabulü ile Çınarcık İlçesi, Ortaburun köyü, 107 ada 59 parsel sayılı taşınmazın malik adına olan tapu kaydının iptal edilerek Hazine adına Orman vasfı ile tapuya kayıt ve tesciline karar verildiği, kararın 26/06/2012 tarihinde kesinleştiği anlaşılmıştır. Taraflar arasındaki uyuşmazlık konuları; davacıya ait taşınmazın tapu kaydının iptalinden kaynaklı zarardan davalı Maliye Hazinesi'nin sorumlu olup olmadığı, tazminat miktarı ve hesaplama yöntemine ilişkindir. Türk Medenî Kanununun 1007. maddesi gereğince, tapu sicilinin yanlış tutulması sebebiyle zarara uğrayan kişinin bütün zararlarından Devlet sorumludur. Tapu kaydının iptali nedeniyle tapu sahibinin oluşan gerçek zararı neyse, tazminatın miktarı da o kadar olmalıdır....
M.K.nun 1007. maddesi bu bağlamda yorumlandığında, tapu sicillerinin tutulmasından ve bundan doğan zararlardan 2013/1778-3763 - 2 - devletin sorumlu olacağı ilkesinin benimsendiği anlaşılmaktadır. Bu durumda, tazminat isteminin Tapu Sicil Müdürlüğüne değil Hazineye yöneltilmesi gerekir. Bu durumda davalının pasif dava ehliyeti bulunmamaktadır. Mahkemece davanın bu gerekçeyle reddine karar verilmesi gerekirken, işin esasına girilerek davanın reddine karar verilmesi doğru değil ise de hüküm sonucu esas bakımından usul ve kanuna uygun olduğundan HUMK’nın 438/son maddesi gereğince hükmün gerekçesinin değiştirilerek onanmasına karar vermek gerekmiştir. 3- 6100 Sayılı HMK’nın 326. maddesinde belirtildiği üzere, hüküm verilirken yargılama giderlerinin davada haksız çıkana yükletileceği öngörülmüştür. 29.05.1957 tarihli ve 4/16 sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kararı uyarınca yargılama giderleri arasında vekalet ücreti de bulunmaktadır....
DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL, ALACAK Taraflar arasında görülen tapu iptali ve tescil, olmadığı takdirde alacak davası sonunda, yerel mahkemece tapu iptal-tescil davasının reddine, alacak davasının kabulüne ilişkin olarak verilen karar davacılar vekili tarafından yasal süre içerisinde temyiz edilmiş olmakla dosya incelendi, Tetkik Hakimi ...'ın raporu okundu, açıklamaları dinlendi, gereği görüşülüp düşünüldü; -KARAR- Dava, tapu iptali ve tescil, olmadığı takdirde alacak isteğine ilişkindir. Mahkemece, davalı ...'in iyi niyetle taşınmaz edindiği, kesinleşmiş iptal ve tescil kararına rağmen taşınmazları temlik eden davalı ...'ün sebepsiz zenginleştiği, bu nedenle davacıların taşınmazların bedelini isteyebilecekleri gerekçesiyle tapu iptal ve tescil isteğinin reddine, bedel isteğinin kabulüne karar verilmiştir. Dosya içeriği ve toplanan delillerden; davacılar ile davalı ...'ün babaları olan muris ...'...
Bundan başka, tapu işlemleri, kadastro tespiti işlemlerinden başlayarak, birbirini takip eden sıralı işlemler olup, tapu kütüğünün oluşumu aşamasındaki kadastro işlemleri ile tapu işlemleri bir bütün oluşturduğundan, kadastro kayıtlarından kaynaklanan hatalardan da TMK'nın 1007. maddesi anlamında Devlet sorumludur. Zira, kesinleşen kadastro işlemi sonrasında, bu işlem esas alınarak tapu sicili oluşturulmaktadır. Bu itibarla, tapu sicili kavramı geniş anlamda kadastro işlemlerini de kapsamaktadır. Tapu kaydının iptali nedeniyle, tapu sahibinin oluşan gerçek zararı neyse, tazminatın miktarı da o kadar olmalıdır. Gerçek zarar; tapu kaydının iptali nedeniyle, tapu malikinin mal varlığında meydana gelen azalmadır....
DAVA KONUSU : Tazminat (Tapu Sicillerinin Tutulması Kaynaklı Rücuen) KARAR : Yukarıda yazılı ilk derece mahkemesinin kararına karşı davalı Maliye Hazinesi vekilince istinaf kanun yoluna başvurulmuş ve istinaf incelemesi yapılmak üzere Dairemize tevzi edilmiş olmakla dosya incelendi, gereği düşünüldü: İDDİA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Manisa İli, Soma İlçesi, Turgutalp Mh....
Değerlendirme ve Gerekçe : Dava TMK'nın 1007. maddesinde düzenlenen tapu sicilinin tutulmasından kaynaklı maddi tazminat davasıdır. Bursa 6. Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 2011/635 E. 2013/466 K. sayılı kararının incelenmesinde; davacı Orman Genel Müdürlüğüne izafeten Yalova Orman İşletme Müdürlüğü tarafından iş bu dosyanın davacısı aleyhine tapu iptal ve tescil davası açıldığı, davanın kabulü ile Nilüfer İlçesi, Tahtalı köyü, 155 ada 252 parsel sayılı taşınmazın 563,43 m2'lik kısmının davacı adına olan tapu kaydının iptal edilerek Hazine adına Orman vasfı ile yeniden tapuya kayıt ve tesciline karar verildiği, kararın 02/07/2015 tarihinde kesinleştiği anlaşılmıştır. Taraflar arasındaki uyuşmazlık konuları; davacıya ait taşınmazın tapu kaydının iptalinden kaynaklı zarardan davalı T3'nin sorumlu olup olmadığı, tazminat miktarı ve hesaplama yöntemine ilişkindir....