Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Tapu sicilinin tutulmasında kişi çıkarlarının korunması bakımından uyulması gereken kurallar tapu mevzuatı ile sınırlı olmayıp, bu mevzuat dışındaki hukuk kurallarına ve hukukun genel ilkelerine de uyulması gerekmektedir. Tapu müdür ya da memurlarının ihlal ettikleri hukuk kuralları ister genel olsun ister salt sicilin tutulmasıyla ilgili olsun her iki halde de ortaya çıkan sonuç tapu sicilinin hukuka aykırı tutulmuş olmasıdır (Dr.Lale Sirmen, Tapu Sicilinin Tutulmasından Doğan Zararlardan Devletin Sorumluluğu, Ankara, 1976 Sh.63 vd). Bu nedenle sicilin hukuka uygun tutulması kavramı tapu mevzuatına uygunlukla sınırlı bir kavram olmayıp, hukukun genel ilkelerine uygunluk ta gerekmektedir. Bunun dışına çıkan her hukuka aykırı davranıştan Devletin sorumluluğu asıldır....

    E)DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ, HUKUKİ SEBEPLER VE GEREKÇE: Dava, Tazminat (Tapu Sicillerinin Tutulması Kaynaklı Rücuen) istemine ilişkindir. İnceleme 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 355. maddesi uyarınca istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve re'sen kamu düzenine aykırı hususların olup olmadığı gözetilerek yapılmıştır. Davacı, 01/03/2018 tarihli dava dilekçesi ile ,Diyarbakır ili,Silvan ilçesi,Alibey Köyü 258 parselde kayıtlı 92.250m2 taşınmazı 21/06/2002'de satın aldığı taşınmazda yapılan yüzölçümü düzeltme işlemi yapıldığını ve taşınmazın 13/11/2012 tarihinde 82.250m2 olarak tapuya tescil edildiğini,taşınmazın yüzölçümünün 10.000m2 azaldığını ileri sürerek, ıslahen 13.588,27 TL'nin 13/11/2012 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsilini talep etmiş; davalı davanın reddini savunmuştur....

    Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 2014/680 E. 2015/485 K. sayılı kararının incelenmesinde; davacı Orman Genel Müdürlüğüne izafeten Yalova Orman İşletme Müdürlüğü tarafından iş bu dosyanın davacısı aleyhine tapu iptal ve tescil davası açıldığı, davanın kabulü ile Çiftlikköy İlçesi, Gacık köyü, 186 ada 79 parsel sayılı taşınmazın davacı adına olan tapu kaydının iptal edilerek Hazine adına Orman vasfı ile yeniden tapuya kayıt ve tesciline karar verildiği, kararın 25/05/2017 tarihinde kesinleştiği anlaşılmıştır. Taraflar arasındaki uyuşmazlık konuları; davacıya ait taşınmazın tapu kaydının iptalinden kaynaklı zarardan davalı Maliye Hazinesi'nin sorumlu olup olmadığı, tazminat miktarı ve hesaplama yöntemine ilişkindir. Türk Medenî Kanununun 1007. maddesi gereğince, tapu sicilinin yanlış tutulması sebebiyle zarara uğrayan kişinin bütün zararlarından Devlet sorumludur. Tapu kaydının iptali nedeniyle tapu sahibinin oluşan gerçek zararı neyse, tazminatın miktarı da o kadar olmalıdır....

    Çünkü, bahsedilen olgular TMK m. 1007 bağlamında devletin kusursuz sorumluluğunu gerektirecek nitelikteki tapu sicilinin tutulması kaynaklı olgular değildir. İddia edilen temlik işlemlerinde ki usulsüzlükler ya da milletlerarası özel hukuk kaynaklı karşılıklılık prensibinin dava konusuyla doğrudan veya dolaylı olarak ilişkisi bulunmamaktadır. Bu nedenle, iddia edilen bu hususların devletin tapu sicilinin düzgün tutulmaması sebebine dayalı sorumluluk gerektiren bir yanı olmadığından davanın reddine karar verilmesinde hata yapılmamıştır. II. Manevi tazminata ilişkin istinaf incelemesi sonucunda; Davacı, dava dilekçesinde manevi tazminat da talep etmiştir. TBK m. 58/1 gereğince kişilik hakkının zedelenmesinden zarar gören kimse manevi tazminat isteyebilir. Yine, TBK m. 56/1'de bir kimsenin bedensel bütünlüğünün zedelenmesi durumunda zarar görenin manevi tazminat talep edebileceği düzenlenmiştir....

    Tekin Sk Kayseri Defterdarlığı Muhakemat Müdürlüğü Kat 8 KAYSERİ DAVA KONUSU :Tazminat (Tapu Sicillerinin Tutulması Kaynaklı Rücuen) KARAR TARİHİ :11/02/2021 KARARIN YAZILDIĞI TARİH :15/02/2021 Taraflar arasında görülen dava sonucu ilk derece mahkemesince verilen hükme yönelik süresi içinde istinaf yasa yoluna başvurulması üzerine gönderilen dosyanın yapılan incelemesi sonucunda, GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ: Davacı vekili, dava dilekçesinde özetle; Dava konusu Kayseri ili, İncesu ilçesi, Hamurcu mahallesi Üçtepe mevkii 244 ada 469 parselde kayıtlı taşınmazın 2004 yılındaki kadastro sırasında tarla niteliği ile Mustafa Ekinci adına tespit ve tescil edildiğini daha sonra satış yoluyla müvekkiline geçtiğini, hazine tarafından İncesu Asliye Hukuk Mahkemesinin 2014/539 Esas sayılı dosyası ile müvekkilinin maliki olduğu taşınmaza ilişkin devletin hüküm ve tasarrufu altındaki yer iddiasına dayalı Tapu İptal ve tescil davaçı açıldığını, 2015/443 Karar sayılı...

      Sicil Müdürlüğüne izafeten hazinenin temyiz itirazlarına gelince; Gerçekten; tapu kayıtlarında yer alan malike ait bilgilerinin nüfustaki kimlik bilgilerine uygun olması gerekir. Diğer taraftan, tapu sicillerinin düzenli oluşturulmasında Devletin sorumluluğu vardır. Somut olayda; kayıt malikinin tapu kaydına yazılmayan soyadının «Sağlam-Tüzün» olarak yazılması talep edilmiş, mahkemece hükmüne uyulan Dairemiz bozma kararı çerçevesinde inceleme yapılarak, kayıtlarda yer almayan malikin soyadının «Sağlam» olarak yazılmasına karar verilmiştir. «Sağlam» soyadı kayıt malikinin evlenmeden önceki soyadıdır. Bu soyadın tapuya yazılmasından sonraki tarihlerde medeni halinde değişikliklerle malikin soyadında da değişiklik meydana gelmişse, kayıt maliki gerek Türk Medeni Kanununun 1027 gerekse Tapu Sicil Tüzüğünün 87. madde hükümlerinden yararlanılarak ibraz edeceği belgelerle değişikliklerin tapuya kimlik bilgilerine uygun düzeltimini yetkili müdürlükten isteyebilir....

        Seyhan 2.Bölge Tapu Sicil Müdürlüğünün 6.4.2004 günlü yanıtından davalı ...’ın davacı ... Uyarlar lehine olan satış vaadi şerhini kabullenerek taşınmazı temlik aldığı görülmektedir. Satış vaadi alacaklısı davacı ... Uyarlar lehine tapu kaydında bulunan bu şerh tapu sicillerinin aleniyeti sebebiyle sonradan malik olan kişilere de şahsi hakkı ileri sürme olanağı sağlayacağından ve esasen davalı ... tapudaki temliki davacı yararına olan şerhi kabullenerek edindiğinden davalı ...’nın iyiniyetli malik olduğundan söz edilemez. Hal böyle olunca, vaad alacaklısı tarafından açılan tescil isteminin kabulüne karar verilmesi gerekirken hükmüne uyulduğu halde Dairemiz bozma kararında yazılı olanlar bir yana bırakılarak davalı ...’nın iyiniyetli olduğundan söz edilip reddi doğru olmamış, kararın bozulması gerekmiştir. Kabule göre de; davada ikinci kademede istek olarak taşınmaz değerinin tahsili ileri sürüldüğü halde bu istem hakkında olumlu-olumsuz bir hüküm kurulmaması doğru olmamıştır....

          -KARAR- Dava, muris muvazaası hukuksal nedenine dayalı tapu iptali ve tescil, olmadığı taktirde tenkis isteğine ilişkin olup, mahkemece, hükmüne uyulan bozma ilamı doğrultusunda işlem yapılarak, çekişme konusu taşınmazların davalılara temlikinin mirasçıdan mal kaçırma amaçlı ve muvazaalı olduğu belirlenmek suretiyle istekte gözetilerek davanın kabul edilmiş olması kural olarak doğrudur. Ancak, 4721 sayılı Türk Medeni Kanununun 28.maddesi hükmü uyarınca gerçek kişilerin ölümü ile hukuki ehliyetleri son bulur. Buna bağlı olarak ölü kişi adına tescil kararı verilmesi doğru olmadığı gibi tapu sicillerinin tutulması prensiplerine de aykırılık teşkil eder. O halde, miras bırakan ...'ya ait veraset ilamına göre murisin tüm mirasçıları adına payları oranında iptal ve tescile karar verilmesi gerekirken yazılı olduğu üzere hüküm kurulmuş olması doğru değildir....

            Değerlendirme ve Gerekçe : Dava TMK'nın 1007. maddesinde düzenlenen tapu sicilinin tutulmasından kaynaklı maddi tazminat istemine ilişkindir. Yalova 3.Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 2017/43 E. 2017/408 K. sayılı kararının incelenmesinde; davacı Orman Genel Müdürlüğüne izafeten Yalova Orman İşletme Müdürlüğü tarafından iş bu dosyanın davacısı aleyhine tapu iptal ve tescil davası açıldığı, davanın kabulü ile Çiftlikköy İlçesi, Dereköy köyü, 128 ada 65 parsel sayılı taşınmazın davacı adına olan tapu kaydının iptal edilerek Hazine adına Orman vasfı ile tapuya kayıt ve tesciline karar verildiği, kararın 04/07/2018 tarihinde kesinleştiği anlaşılmıştır. Taraflar arasındaki uyuşmazlık konuları; davacıya ait taşınmazın tapu kaydının iptalinden kaynaklı zarardan davalı Maliye Hazinesi'nin sorumlu olup olmadığı, tazminat miktarı ve hesaplama yöntemine ilişkindir....

            Bu sorumluluk asıl ve nesnel (Objektif) bir sorumluluk olduğundan zarara uğrayan, zararının ödetilmesini doğrudan Devletten isteyebilir. 4721 sayılı Türk Medenî Kanununun 1007. maddesi gereğince, tapu sicilinin yanlış tutulması nedeniyle zarara uğrayan kişinin bütün zararlarından Devlet sorumludur. Tapu kaydının iptali nedeniyle, tapu sahibinin oluşan gerçek zararı neyse, tazminatın miktarı da o kadar olmalıdır. Gerçek zarar; tapu kaydının iptali nedeniyle, tapu malikinin mal varlığında meydana gelen azalmadır. Tazminat miktarı, zarar verici eylem gerçekleşmemiş olsaydı, zarar görenin mal varlığı ne durumda olacak idiyse, aynı durumun tesis edilebileceği miktarda olmalıdır (Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun 05.03.2003 gün ve 2003/19-152 E. - 2003/125 K.; 29.09.2010 gün ve 2010/14-386 E. - 2010/427 K.; 15.12.2010 gün ve 2010/13-618 E. - 2010/668 K. sayılı kararı)....

              UYAP Entegrasyonu