Hemen belirtilmelidir ki; tapu sicillerinin tutulması bir takım prensiplere bağlı olup, bunlardan ilki tescil, ikincisi sicilin aleniliği, diğeri Hazinenin kusursuz sorumluluğu,sonuncusu ise geçerli bir hukuki sebebin bulunması; bir başka ifadeyle illetten mücerret olmamasıdır. Oluşan bir sicil kaydının korunabilmesi bakımından, illetini teşkil eden geçerli bir sebebinin olması zorunludur. Somut olayda; davalı adına yapılan tahsis işlemi iptal edildiği ve iptal kararının hukuka aykırı olmadığına ilişkin .... 8. İdare Mahkemesi 2008/1647 Esas, 2009/1349 Karar sayılı kararının temyiz incelemesi ve karar düzeltmeden geçerek 29.01.2016 tarihinde kesinleştiği, tescilin dayanağı idari işlemin ortadan kalktığı, bu durumda davalı ... adına mevcut tapu kaydının, TMK 1025. maddesi hükmü uyarınca yolsuz tescil durumunda bulunduğu sabit olduğu gözetilerek, davanın kabul edilmesi gerekirken davanın reddine karar verilmesi doğru değildir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL Taraflar arasında görülen tapu iptali ve tescil davası sonunda, yerel mahkemece davanın reddine ilişkin olarak verilen karar davacı tarafından yasal süre içerisinde temyiz edilmiş olmakla dosya incelendi, Tetkik Hakimi ... 'ın raporu okundu, açıklamaları dinlendi, gereği görüşülüp düşünüldü; -KARAR- Dava, yolsuz tescil hukuksal nedenine dayalı tapu iptali ve tescil isteğine ilişkindir. Davacı, 5335 sayılı kanunun 32.maddesinin 1.fıkrası gereği 09.11.2006 tarih 26341 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren “......
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL MÜMKÜN OLMAZ İSE BEDELİNİN TAZMİNİ Taraflar arasında görülen tapu iptali ve tescil mümkün olmaz ise bedelinin tazmini davası sonunda, yerel mahkemece, tapu iptal ve tescil isteğinin reddine, tazminat isteğinin kabulüne ilişkin olarak verilen karar davacı vekili ile davalı ... vekili tarafından yasal süre içerisinde temyiz edilmiş olmakla dosya incelendi, Tetkik Hakimi ...'ın raporu okundu, açıklamaları dinlendi, gereği görüşülüp düşünüldü; -KARAR- Dava, sahtecilik hukuksal nedenine dayalı tapu iptali tescil, mümkün olmadığı takdirde tazminat isteğine ilişkindir. Davacı, sahte kimlikler ve sahte vekaletnameler kullanılmak suretiyle maliki olduğu 226 parsel sayılı taşınmazın 29.09.2006 tarihinde davalı ...'a, 1333 ada 1 parsel sayılı taşınmazın ise 20.09.2006 tarihinde davalı ...'a, ...'un da 19.10.2006 tarihinde davalı ...'...
Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 2017/154 Esas, 2017/528 Karar sayılı kararının incelenmesinde; davacı Orman Genel Müdürlüğüne izafeten Yalova Orman İşletme Müdürlüğü tarafından iş bu dosyanın davacısı T1 aleyhine tapu iptal ve tescil davası açıldığı, davanın kabulü ile Altınova İlçesi, Ayazma köyü, 104 ada 2 parsel sayılı taşınmazın davacı adına olan tapukaydının iptal edilerek Hazine adına Orman vasfı ile tapuya kayıt ve tesciline karar verildiği, kararın 30/01/2018 tarihinde kesinleştiği anlaşılmıştır. Taraflar arasındaki uyuşmazlık konuları; davacıya ait taşınmazın tapu kaydının iptalinden kaynaklı zarardan davalı Maliye Hazinesi'nin sorumlu olup olmadığı, tazminat miktarı ve hesaplama yöntemine ilişkindir. Türk Medenî Kanununun 1007. maddesi gereğince, tapu sicilinin yanlış tutulması sebebiyle zarara uğrayan kişinin bütün zararlarından Devlet sorumludur. Tapu kaydının iptali nedeniyle tapu sahibinin oluşan gerçek zararı neyse, tazminatın miktarı da o kadar olmalıdır....
HUKUK DAİRESİ DOSYA NO : 2022/961 KARAR NO : 2022/1121 T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A İ S T İ N A F K A R A R I İNCELENEN KARARIN MAHKEMESİ : İNCESU ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : None NUMARASI : 2020/169 ESAS, 2021/182 DAVA KONUSU : Tazminat (Tapu Sicillerinin Tutulması Kaynaklı Rücuen) KARAR : Taraflar arasında görülen dava sonucu ilk derece mahkemesince verilen hükme yönelik süresi içinde istinaf yasa yoluna başvurulması üzerine gönderilen dosyanın yapılan incelemesi sonucunda, GEREĞİ DÜNÜŞÜLDÜ: DAVA: Davacı vekili, dava dilekçesinde özetle; Kayseri İli İncesu İlçesi Hamurcu Mahallesi Sarmalı Mevkii 161 Ada 117 parsel de kayıtlı 5.275,70 m2’lik taşınmazın, 2004 yılındaki kadastro sırasında tarla niteliği ile Yaşar Poscu adına tespit ve tescil edildiğini, daha sonra satış yoluyla müvekkiline geçtiğini, davalı Hazine tarafından tapu iptali ve tescil davası açıldığını, İncesu Asliye Hukuk Mahkemesi’nin 2014/625 Esas 2015/450 Karar sayılı ilamı ile müvekkilim...
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava, TMK'nın 1007. maddesine dayalı tapu sicillerinin tutulamasından kaynaklı tazminat istemine ilişkindir. İlk derece mahkemesince, davanın kabulüne karar verilmiştir. Hükmü, davalı vekili istinaf etmiştir. Davalı vekilinin zarardan sorumlu olunmadığına ilişkin yapılan istinaf sebebinin incelenmesinde; 4721 sayılı Türk Medenî Kanununun “Sorumluluk” kenar başlığını taşıyan 1007. maddesi; “Tapu sicilinin tutulmasından doğan bütün zararlardan Devlet sorumludur. Devlet, zararın doğmasında kusuru bulunan görevlilere rücu eder. Devletin sorumluluğuna ilişkin davalar, tapu sicilinin bulunduğu yer mahkemesinde görülür.” hükmünü içermektedir. Burada Devlete yüklenen sorumluluk kusursuz sorumluluktur....
Bu nedenle Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozulmasına karar vermek gerekmiştir. 2-Bozma kapsam ve şekline göre davacı vekilinin sair temyiz itirazlarının incelenmesine gerek görülmemiştir. 3-İncelemeye konu kararın, karar başlığında başkan, üyeler ve zabıt katibinin ad, soyad ile sicillerinin yer almaması Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 359/a-b-g maddesine aykırı ise de bu eksiklik mahallinde düzeltilebilir hatadan kaynaklı olup bozma sebebi yapılmamıştır. SONUÇ: Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle davacı vekilinin temyiz itirazının kabulü ile 6100 sayılı HMK'nun 371/1-a maddesi gereğince, Bölge Adliye Mahkemesi kararının BOZULMASINA ve dosyanın Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine, (2) nolu bentte açıklanan nedenlerle davacı vekilinin sair temyiz itirazlarının incelenmesine yer olmadığına, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davacıya geri verilmesine 16/12/2019 gününde oybirliğiyle karar verildi....
Değerlendirme ve Gerekçe : Dava TMK'nın 1007. maddesinde düzenlenen tapu sicilinin tutulmasından kaynaklı maddi tazminat istemine ilişkindir. Yalova 3 Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 2016/383 esas 2017/231 karar sayılı ilamı ile iptal edilerek hazine adına tesciline karar verildiğini, kararın 21/06/2017 tarihinde kesinleştiği anlaşılmıştır. Taraflar arasındaki uyuşmazlık konuları; davacıya ait taşınmazın tapu kaydının iptalinden kaynaklı zarardan davalı Maliye Hazinesi'nin sorumlu olup olmadığı, tazminat miktarı ve hesaplama yöntemine ilişkindir. Türk Medenî Kanununun 1007. maddesi gereğince, tapu sicilinin yanlış tutulması sebebiyle zarara uğrayan kişinin bütün zararlarından Devlet sorumludur. Tapu kaydının iptali nedeniyle tapu sahibinin oluşan gerçek zararı neyse, tazminatın miktarı da o kadar olmalıdır. Gerçek zarar; tapu kaydının iptali nedeniyle, tapu malikinin mal varlığında meydana gelen azalmadır....
Asliye Hukuk Hakimliğinden verilen 13.02.2013 gün ve 2008/214 Esas - 2013/98 Karar sayılı hükmün onanmasına ilişkin olan 25.06.2014 gün ve 21817-12422 sayılı kararın düzeltilmesi süresinde davacı vekili tarafından istenilmiş olmakla, dosya incelendi gereği görüşülüp düşünüldü: -KARAR- Dava, tapu iptal tescil, olmadığı takdirde tazminat isteğine ilişkin olup, mahkemece 13.02.2013 tarihli ve 2008/214 Esas, 2013/98 sayılı kararla, davalı şirketin iyiniyeti ve tapuya güveni esas alınarak yasal koşulları oluşmadığı gerekçesiyle tapu iptal tescil isteğinin reddine, tazminat isteğinin kısmen kabulü ile 29.820.TL tazminatın davalılardan A.....
Bu duruma göre; -Tüm geldileri ve gittileri ile birlikte dayanak tapu kaydının (23/06/1955 gün ve 58 sayılı) ve 223 sayılı parselin kadastro tutanağının ve varsa dayanak tapu kaydının Tapu Müdürlüğü'nden getirtilip işbu tapu kaydının dava konusu taşınmazı kapsayıp kapsamadığının ya da başkaca bir taşınmaza revizyon görüp görmediği irdelenmeksezin, bu manada dava konusu taşınmazı iyi bilen yaşlı mahalli bilirkişiler belirlenerek mahallinde yeniden keşif yapılmaksızın, anılan dayanak tapu kaydının başka bir taşınmaza revizyon görmemiş olması ve dava konusu taşınmazı kapsaması halinde davanın esasının incelenmesi gerektiği düşünülmeksizin (dayanak alınan tapu kaydının gayrisabit hudutlu olduğu anlaşıldığı taktirde miktarı ile geçerli bulunduğunun gözetilmesi, diğer deyişle miktar fazlası kısmın kadastro tesbitinin iptal edilmesi nedeniyle TMK'nın 1007. maddesi uyarınca tapu sicilinin tutulmasından kaynaklı bir zararın oluşmayacağı, dayanak alınan tapu kaydı nedeniyle oluşan zararın miktar...