Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Tekin Sk Kayseri Defterdarlığı Muhakemat Müdürlüğü Kat 8 KAYSERİ DAVA KONUSU :Tazminat (Tapu Sicillerinin Tutulması Kaynaklı Rücuen) KARAR TARİHİ :11/03/2021 KARARIN YAZILDIĞI TARİH :11/03/2021 Davalı Hazine tarafından yapılan başvuru, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 353. maddesi uyarınca incelendi: GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: İDDİA: Davacı vekili, dava dilekçesinde özetle; dava konusu Kayseri ili, İncesu ilçesi, Hamurcu mahallesi, Yapal Mevki 161 ada 343 parselde kayıtlı taşınmazın 2004 yılındaki kadastro sırasında tarla niteliği ile tespit ve tescil edildiğini, daha taşınmazın 28/08/2013 tarihinde satış yoluyla müvekkiline geçtiğini, Hazine tarafından İncesu Asliye Hukuk Mahkemesinin 2014/676 Esas sayılı dosyası ile açılan tapu iptal ve tescil davasının kabul edilerek 2015/258 karar sayılı ilam ile taşınmazın tapu kaydının iptali ile Hazine adına tesciline karar verildiğini, Anayasa ve AİHS ile korunan mülkiyet hakkının ihlal edildiğini, 4721 sayılı TMK nın 705/2 maddesi uyarınca tapu...

    Çünkü, bahsedilen olgular TMK m. 1007 bağlamında devletin kusursuz sorumluluğunu gerektirecek nitelikteki tapu sicilinin tutulması kaynaklı olgular değildir. İddia edilen temlik işlemlerinde ki usulsüzlükler ya da milletlerarası özel hukuk kaynaklı karşılıklılık prensibinin dava konusuyla doğrudan veya dolaylı olarak ilişkisi bulunmamaktadır. Bu nedenle, iddia edilen bu hususların devletin tapu sicilinin düzgün tutulmaması sebebine dayalı sorumluluk gerektiren bir yanı olmadığından davanın reddine karar verilmesinde hata yapılmamıştır. II. Manevi tazminata ilişkin istinaf incelemesi sonucunda; Davacı, ıslah dilekçesinde manevi tazminat da talep etmiştir. TBK m. 58/1 gereğince kişilik hakkının zedelenmesinden zarar gören kimse manevi tazminat isteyebilir. Yine, TBK m. 56/1'de bir kimsenin bedensel bütünlüğünün zedelenmesi durumunda zarar görenin manevi tazminat talep edebileceği düzenlenmiştir....

    Hemen belirtmek gerekir ki, Anayasa’nın 40. maddesinin 3.fıkrasında “Kişinin resmi görevliler tarafından vaki haksız işlemler sonucu uğradığı zarar da kanuna göre Devletçe tazmin edilir.” hükmü öngörülmüş; 129. maddenin 5. fıkrasında ise; “Memurlar ve diğer kamu görevlilerinin yetkilerini kullanırken işledikleri kusurlardan doğan tazminat davalarının ancak idare aleyhine açılabileceği” açıklanmıştır. TMK’nun 1007. maddesi bu bağlamda yorumlandığında, tapu sicillerinin tutulmasından ve bundan doğan zararlardan devletin sorumlu olacağı ilkesinin benimsendiği anlaşılmaktadır. Yasanın bu açık hükmünün kaynak olduğu devletin sorumluluğu tapu sicilinin tutulması sırasında, sicil memurunun hukuka aykırı işlemi ile sonuç arasında nedensellik bağının varlığı gerekli ise de eylem yada işlemin kusura dayanması gerekmez....

      DAVA KONUSU : Tazminat (Tapu Sicillerinin Tutulması Kaynaklı Rücuen) KARAR : Yukarıda yazılı ilk derece mahkemesinin kararına karşı davalı Maliye Hazinesi vekilince istinaf kanun yoluna başvurulmuş ve istinaf incelemesi yapılmak üzere Dairemize tevzi edilmiş olmakla dosya incelendi, gereği düşünüldü: İDDİA: Asıl davada davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Davacı Hatice Nil'in, Manisa ili Salihli ilçesi, Bektaşlar Mahallesi 136 ada 10 parsel sayılı taşınmazı 2011 yılında satın aldığında, tapu kayıtlarında taşınmazın yüzölçümünün 30800 m2 olarak kayıtlı olduğunu, yapılan ölçümde tersimat hatası olduğu için yüzölçümünün tapuya fazla yazıldığının anlaşıldığını, bu nedenle de Salihli 2....

      Ancak, tapu sicillerinin tutulması kamu düzeni ile ilgili olup, taşınmazın dere yatağı niteliğinde bulunması sebebiyle 3402 Sayılı Kadastro Yasasının 16/c maddesi kapsamındadır. Bu nitelikteki yerler hakkında özel mülkiyete konu olacak şekilde sicil oluşturulmasına olanak yoktur. O halde, taşınmazların sicil kaydının iptali ile kadastro harici bırakılmasına karar verilmesi gerekirken, Hazine adına tescil kararı verilmesi doğru değildir. Ne varki, anılan husus yargılamanın yenilenmesini gerektirmediğinden, yerel mahkeme kararının hüküm fıkrasının 2.bendindeki; dava konusu taşınmazların "... adına tapuya kayıt ve tesciline" sözcüklerinin hüküm fıkrasından çıkartılmasına, yerine "3402 Sayılı 16/c maddesi hükmü uyarınca kadastro harici bırakılmalarına" sözcüklerinin yazılmasına, hükmün bu şekli ile DÜZELTİLEREK ONANMASINA, Harçlar Kanununun değişik 13. maddesinin j. Bendi gereğince Hazineden harç alınmasına yer olmadığına, 17.2.2010 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

        Hemen belirtilmelidir ki; tapu sicillerinin tutulması bir takım prensiplere bağlı olup; bunlardan ilki tescil, ikincisi sicilin güvenilirliği(aleniliği), diğeri Hazine'nin kusursuz sorumluluğu, sonuncusu ise; geçerli bir hukuki sebebin bulunması, bir başka ifadeyle, illetten mücerret olmamasıdır. Oluşan bir sicil kaydının korunabilmesi bakımından, illetini teşkil eden geçerli bir sebebin olması zorunludur. Somut olayda, davalı adına oluşan sicil kaydının hukuki mesnedi, ihale olup; bu da iptal edilmiştir. O halde, ihalenin iptali ile sicilin hukuki dayanaktan yoksun kalacağı ve TMK'nun 1025. maddesi hükmü uyarınca yolsuz tescil durumuna düşeceği aşikârdır....

          Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 2013/229 E. - 2016/48 K.sayılı dosyasında Bodrum Belediyesi ve Maliye Hazinesi adına kayıtlı taşınmazların murisin zilyetinde olduğu iddiasına dayanarak açılan tapu kaydının iptali ve tescil davasının Kadastro Kanunu'nun 12. maddesi gereğince 10 yıllık süre geçtiğinden bahisle 04/02/2016 tarihinde davanın reddine karar verildiği, ancak bu davanın derdest olduğu, kaldı ki davacının dava konusu taşınmazda tapu ile malik olmadığı, zilyetliğe dayalı olarak dava açtığı da gözetildiğinde davanın esastan reddi yerine, davanın zamanaşımı nedeni ile reddine karar verilmesi sonucu itibarıyla doğru olduğu gibi, ... hakkında açılan dava bakımından ise tapu sicillerinin hatalı tutulmasından kaynaklı davada Belediyenin taraf sıfatı olmadığından husumetten red kararı verilmesine ilişkin ilk derece mahkemesince verilen karara karşı yapılan istinaf başvurusunun 6100 sayılı HMK’nın 353/1-b-1 maddesi uyarınca esastan reddine karar verilmesinde bir isabetsizlik görülmemiştir....

            Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 2014/397 E. 2015/204 Karar sayılı kararının incelenmesinde; davacı Maliye Hazinesi tarafından iş bu dosyanın davalısı aleyhine tapu iptal ve tescil davası açıldığı, davanın kabulü ile Karacabey İlçesi, Boğazköy mah. 887 parsel sayılı taşınmazın tapu kaydının bir kısmının iptali ile tescil harici bırakılmasına kararın 22/02/2016 tarihinde kesinleşmiş olduğu anlaşılmıştır. Türk Medenî Kanununun 1007. maddesi gereğince, tapu sicilinin yanlış tutulması sebebiyle zarara uğrayan kişinin bütün zararlarından Devlet sorumludur. Tapu kaydının iptali nedeniyle tapu sahibinin oluşan gerçek zararı neyse, tazminatın miktarı da o kadar olmalıdır. Gerçek zarar; tapu kaydının iptali nedeniyle, tapu malikinin mal varlığında meydana gelen azalmadır. Tazminat miktarı, zarar verici eylem gerçekleşmemiş olsaydı, zarar görenin mal varlığı ne durumda olacak idiyse, aynı durumun tesis edilebileceği miktarda olmalıdır....

            ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 26/10/2021 NUMARASI : 2018/501 ESAS - 2021/190 KARAR DAVA KONUSU : Tazminat (Tapu Sicillerinin Tutulması Kaynaklı Rücuen) KARAR : Mudanya 1.Asliye Hukuk Mahkemesinin yukarıda numarası yazılı dava dosyasının istinaf incelemesi sonucunda; G E R E Ğ İ D Ü Ş Ü N Ü L D Ü Tarafların İddia Ve Savunmalarının Özeti Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkillerinin murisine ait Bursa ili, Mudanya ilçesi, Camiatik mahallesi 1154 ada 4 parsel sayılı 260,48m2 yüzölçümlü arsa vasfındaki taşınmazın tapu kaydı kıyı kenar çizgisi içerisinde kalması sebebi ile iptal edilerek hazine adına kayıt ve tescil edildiğini, taşınmazın kıyı kenar çizgisi içerisinde kaldığından bahisle Mudanya Asliye Hukuk Mahkemesinin 2006/135 esas 2007/188 karar sayılı dosyası ile tapu iptali ve müdahalenin men'i dava açıldığını, söz konusu tapu iptal kararının Yargıtay 1....

            DAVA KONUSU : Tazminat (Tapu Sicillerinin Tutulması Kaynaklı Rücuen) KARAR : DAVA DİLEKÇESİNİN ÖZETİ : Davacılar vekili dava dilekçesi ile; müvekkillerinin kök murisi Kemal Furtun'un Trabzon İli Sürmene İlçesi Çavuşlu Mh. 796 ada 53- 54- 58- 59- 60- 61- 62- 63 ve 64 sayılı parsellere müşterek malik iken, Sürmene Kadastro Mahkemesi'nin 25/06/1996 gün ve 1995/14 E ve 1996/30 K sayılı kararı ile taşınmazların orman niteliğine sahip olduklarından bahisle tapu kayıtlarının ayrı ayrı iptal edildiğini, kararın Yargıtay incelemesinden geçerek 09/11/2000 tarihinde kesinleştiğini, bu durumun TMK'nun 1007. maddesi gereğince devletin sorumluluğunu doğurduğunu belirtip fazlaya ilişkin haklarını da saklı tutmak sureti ile toplam 10.000,00 TL maddi tazminatın, yasal faizi ile birlikte davalı idareden alınarak davacılara ödenmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir....

            UYAP Entegrasyonu