Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Davalı vekili 01.11.2018 havale tarihli cevap dilekçesinde özetle; bu tür davalarda tapu sicillerinin tutulmasından ötürü bir zararın olması, zararla tapu sicilinin tutulması arasında bir nedensellik bağının(illiyet bağının) bulunması ve zararın tapu sicilinin hukuka aykırı biçimde tutulması halinde devletin tazminat sorumluluğunun bulunacağını, davanın zamanaşımı süresi içinde açılması gerekip eldeki davanın 24.09.2018 tarihinde açıldığını, kapatılan Fındıklı Asliye Hukuk Mahkemesi’nde görülen ve sonuçlanan davanın 25.09.2008 tarihinde kesinleştiğini, taşınmazın kıyı kenar çizgisinde kalma durumunun işbu dava dilekçesinde belirtilen mahkeme kararından önce mevcut olduğunu, kıyıların devletin hüküm ve tasarrufunda olan yerlerden olduğunu, özel mülkiyete konu olamayacağını, özel mülkiyete konu olmamasından kaynaklı en başından itibaren mülkiyet iddiasında bulunulamayacağının da göz önüne alınması gerektiğini, ilgili mahkeme kararının taşınmazın ihtilaflı kısmına ilişkin açıklayıcı nitelikte...

Maddesine dayalı , Tapu sicilinin hatalı tutulmasından kaynaklanan tazminat istemine ilişkindir. Davacının sahibi olduğu taşınmazların bir kısmının tapu kaydının orman niteliğinde olduğu gerekçesiyle iptal edildiği anlaşılmıştır. Her ne kadar ormanların özel mülkiyete konu olması mümkün değil ise de, tapu sicili hatalı olarak tutulduğundan, TMK'nın 1007. maddesi kapsamında Devletin kusursuz sorumluluğunun bulunduğu ve davacıların zararının tazmininin yerinde olduğu (bakz. Y. 20....

ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 23/02/2021 NUMARASI : 2018/434 ESAS - 2021/111 KARAR DAVA KONUSU : Tazminat (Tapu Sicillerinin Tutulması Kaynaklı Rücuen)|Tazminat (Tapunun Haksız Ele Geçirilmesi Nedenli) KARAR : DAVA DİLEKÇESİNİN ÖZETİ: Davacı vekili asıl dava dilekçesi ile; müvekkilinin Samsun İli Tekkeköy İlçesi Kutlukent Mh 1743 parsel sayılı taşınmaza malik olduğunu, davalı Orman İdaresi'nin 08/05/2009 tarihinde taşınmazın tapu kaydına orman olduğundan bahisle satılamaz ve devredilemez şehri koyduğunu, bu durumun TMK'nun 1007. maddesi gereğince Devletin sorumluluğunu doğurduğunu belirtip fazlaya ilişkin haklarını da saklı tutmak sureti ile 1.000,00 TL maddi tazminatın, dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalı idareden alınarak davacıya ödenmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir....

ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 25/12/2020 NUMARASI : 2019/169 ESAS, 2020/564 KARAR DAVA KONUSU : Tazminat (Tapu Sicillerinin Tutulması Kaynaklı Rücuen) KARAR : Karacabey 1. Asliye Hukuk Mahkemesinin yukarıda numarası yazılı dava dosyasının istinaf incelemesi sonucunda; Tarafların İddia ve Savunmalarının Özeti Davacılar vekili dava dilekçesinde özetle; Davacıların Bursa ili Karacabey ilçesi Boğaz Mah. Fındıkaltı Mevkii 7 pafta 904 parsel sayılı taşınmazın 10.742 m² yüzölçümünde maliki olduklarını, Karacabey 1....

Türk Medenî Kanununun 1007. maddesi gereğince, tapu sicilinin yanlış tutulması sebebiyle zarara uğrayan kişinin bütün zararlarından Devlet sorumludur. Tapu kaydının iptali nedeniyle tapu sahibinin oluşan gerçek zararı neyse, tazminatın miktarı da o kadar olmalıdır. Gerçek zarar; tapu kaydının iptali nedeniyle, tapu malikinin mal varlığında meydana gelen azalmadır. Tazminat miktarı, zarar verici eylem gerçekleşmemiş olsaydı, zarar görenin mal varlığı ne durumda olacak idiyse, aynı durumun tesis edilebileceği miktarda olmalıdır. Zarara uğrayan kişinin gerçek zararı ise, tazminat miktarının belirlenmesinde esas alınacak değerlendirme tarihine göre belirlenecek olup, bu tarih ise zararın meydana geldiği tarihtir. TMK.705/2. maddesi uyarınca tapu iptal ve tescil istekli davaların kesinleştiği tarih itibariyle mülkiyet hakkı sona ereceğinden bu tarih itibariyle tapusu iptal edilen gerçek ve tüzel kişilerin zararı oluşacaktır....

Mahkemesine dava açtığını, bu davanın yargılaması sırasında dava konusu taşınmazın yüzölçümünün 15.936 m2 olmayıp, 5.936 m2 olduğunun ortaya çıktığını, dava konusu taşınmazın yüzölçümünün tapu kayıtlarına 10.000 m2 fazla geçtiğini, tapu sicilinin aleniyeti ve güven ilkesi gereği mülkiyeti iktisap edenin, genel kadastro tespiti ile başlayıp tedavül kayıtları ve dayanakları ile nihai kaydı oluşturan tapu sicil işlem aşamalarını oluşturan evrakı tetkik etme zorunluluğu bulunmadığını, Devletin tapu sicillerinin tutulmasından doğan zararlardan birinci derecede ve objektif sorumluluk esasına göre mesul olduğunu, bu sorumluluğun kusursuz sorumluluk olup, tapu sicilinin tutulması görevi ile ilgili yükümlü bulunan memurun yaptığı yanlış işlem ve kayıtta kusursuz olmasının bile, Devleti sorumluluktan kurtarmayacağını, bu nedenle, iyi niyetli müktesebin yolsuz tescile dayanarak kazandığı ayni haklar ve her türlü tazminat istemlerinin saklı olduğunu, bu somut olayda, tapu sicilinin tutulmasında tapu...

    ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 30/11/2021 NUMARASI : 2021/318 ESAS - 2021/457 KARAR DAVA KONUSU : Tazminat (Tapu Sicillerinin Tutulması Kaynaklı Rücuen) KARAR : DAVA DİLEKÇESİNİN ÖZETİ: Davacı vekili asıl dava dilekçesi ile; müvekkilinin Samsun İli Tekkeköy İlçesi Kutlukent Mh 1743 parsel sayılı taşınmaza malik olduğunu, davalı Orman İdaresi'nin 08/05/2009 tarihinde taşınmazın tapu kaydına orman olduğundan bahisle satılamaz ve devredilemez şehri koyduğunu, bu durumun TMK'nun 1007. maddesi gereğince Devletin sorumluluğunu doğurduğunu belirtip fazlaya ilişkin haklarını da saklı tutmak sureti ile 1.000,00 TL maddi tazminatın, dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalı idareden alınarak davacıya ödenmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir....

    Tapu müdürlükleri, Türk Medeni Kanununun 997 ve devamı maddeleri uyarınca tapu sicilinin tutulması ve bu sicillerinin yasalara uygun oluşması konularında görevli ve sorumludur. Dosya kapsamına ve toplanan delillere göre dava konusu haciz ve ipoteğin hak sahibinin bulunması mümkün olmadığından davanın tapu sicilini tutmakla görevli ve sorumlu tapu müdürlüğüne yöneltilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamaktadır. Yargıtay Hukuk Genel Kurulu'nun 18.09.2013 tarihli, 2013/14-93-1364 sayılı kararı da bu doğrultudadır. Bu nedenle mahkemece devamında hukuki yararı kalmayan haciz ve ipotek şerhlerinin kaldırılmasına karar verilmesi gerekirken husumet yönünden davanın reddi doğru görülmemiş, bu sebeple hükmün bozulması gerekmiştir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle hükmün BOZULMASINA, peşin harcın istek halinde yatırana iadesine, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 19.2.2015 tarihinde oybirliği ile karar verildi....

      Türk Medenî Kanununun 1007. maddesi gereğince, tapu sicilinin yanlış tutulması sebebiyle zarara uğrayan kişinin bütün zararlarından Devlet sorumludur. Tapu kaydının iptali nedeniyle tapu sahibinin oluşan gerçek zararı neyse, tazminatın miktarı da o kadar olmalıdır. Gerçek zarar; tapu kaydının iptali nedeniyle, tapu malikinin mal varlığında meydana gelen azalmadır. Tazminat miktarı, zarar verici eylem gerçekleşmemiş olsaydı, zarar görenin mal varlığı ne durumda olacak idiyse, aynı durumun tesis edilebileceği miktarda olmalıdır. Zarara uğrayan kişinin gerçek zararı ise, tazminat miktarının belirlenmesinde esas alınacak değerlendirme tarihine göre belirlenecek olup, bu tarih ise zararın meydana geldiği tarihtir. TMK.705/2. maddesi uyarınca tapu iptal ve tescil istekli davaların kesinleştiği tarih itibariyle mülkiyet hakkı sona ereceğinden bu tarih itibariyle tapusu iptal edilen gerçek ve tüzel kişilerin zararı oluşacaktır....

      İSTİNAF NEDENLERİ: Karara karşı davalı T6 vekili; Nizalı 101 ada 574 parselin daha önce Genel Arazi Kadastrosunda gerçek kişiler adına tescil edilmişken daha sonra orman olarak tescil edilmesine karar verilmişse de davacı yanın bu durum karşısında bir zararlarının olmadığını, nizalı parselin davacı tarafından yolsuz tescil ile elde ettiği bir yer olduğunu, bu kabil durumlarda tazminat istenemeyeceğini, bunun yanında bilirkişi raporlarının hüküm kurmaya elverişli olmadığını, raporlar yeterli incelemeyi içermediği gibi Yargıtay denetimine de elverişli olmadığını belirterek ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasını talep etmiştir. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava, TMK'nın 1007. Maddesine dayalı tapu sicillerinin tutulamasından kaynaklı tazminat istemine ilişkindir....

      UYAP Entegrasyonu