Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Tapu sicilinin tutulmasından yapılan yanlışlıklar sebebiyle Tapu Sicil Müdürlüğü ayna zamanda kusursuz olarak da sorumlu olduğunu, tapu kayıtlarının gerçeğe uygun olarak düzeltilmesini, müvekkilinin uğramış olduğu tapu kaybının tespiti ile davalılardan tahsilini talep ve dava etmiştir. Davalı T3 vekilinin cevap dilekçesinde özetle; Tapu sicilinin tutulmasından kaynaklanan zarar nedeniyle tazminat talep ettiklerini davanın haksız ve mesnetsiz olduğunu, Hazine yönünden reddi gerektiğini, Tapu sicilinin tutulması ile düzenlenmesi işlemlerinin birbirinden farklı olduğunu, Medeni Kanunun 107. Maddesi açıkça Tapu Sicilinin tutulmasından kasıt, Yargıtay içtihadı ile kararlılık kazandığı üzere, sicilin tutulmasına neden olan işlem yapmak değildir....

Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 2013/229 E. - 2016/48 K.sayılı dosyasında Bodrum Belediyesi ve Maliye Hazinesi adına kayıtlı taşınmazların murisin zilyetinde olduğu iddiasına dayanarak açılan tapu kaydının iptali ve tescil davasının Kadastro Kanunu'nun 12. maddesi gereğince 10 yıllık süre geçtiğinden bahisle 04/02/2016 tarihinde davanın reddine karar verildiği, ancak bu davanın derdest olduğu, kaldı ki davacının dava konusu taşınmazda tapu ile malik olmadığı, zilyetliğe dayalı olarak dava açtığı da gözetildiğinde davanın esastan reddi yerine, davanın zamanaşımı nedeni ile reddine karar verilmesi sonucu itibarıyla doğru olduğu gibi, ... hakkında açılan dava bakımından ise tapu sicillerinin hatalı tutulmasından kaynaklı davada Belediyenin taraf sıfatı olmadığından husumetten red kararı verilmesine ilişkin ilk derece mahkemesince verilen karara karşı yapılan istinaf başvurusunun 6100 sayılı HMK’nın 353/1-b-1 maddesi uyarınca esastan reddine karar verilmesinde bir isabetsizlik görülmemiştir....

    İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ: Davacılar vekili istinaf dilekçesinde özetle; davaya konu taşınmazın bedelinin düşük belirlendiğini, hükme esas alınan rapordaki verilerin hatalı olduğundan bahisle istinaf yoluna başvurmuştur. Davalı vekili istinaf dilekçesinde özetle; davaya konu taşınmazların bedelinin yüksek belirlendiğini, kendilerine husumet yöneltilemeyeceğini, faiz uygulamasının hatalı olduğunu beyanla istinaf yoluna başvurmuştur. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE : Dava, TMK' nun 1007. Maddesine dayalı, Tapu sicilinin hatalı tutulmasından kaynaklanan tazminat istemine ilişkindir. Davacıların da hissedarı olduğu taşınmazların tapu kaydının orman niteliğinde olduğu gerekçesiyle iptal edildiği anlaşılmıştır. Her ne kadar ormanların özel mülkiyete konu olması mümkün değil ise de, tapu sicili hatalı olarak tutulduğundan, TMK'nın 1007. maddesi kapsamında Devletin kusursuz sorumluluğunun bulunduğu ve davacıların zararının tazmininin yerinde olduğu (bakz. Y. 20....

    Davalı vekili cevap dilekçesi ile; davacının tapu iptali ve tescil talebinin de mevcut olduğunu, husumetin Maliye Hazinesine yöneltilemeyeceğini, lehine hisse düzeltimi kişilere davanın yöneltilmesi gerektiğini, bu nedenle husumet itirazlarının bulunduğunu, davanın tapu sicilinin tutulmasından kaynaklı Devletin sorumluluğu esasına dayandırılmış ise de öncelikle meydana gelen zararın ispatının gerektiğini, müvekkili idare ile yazışmalarının devam ettiğinden ve tapu müdürlüğünden celp edilecek belgeler sonrasında beyanda bulunma hakları saklı kalmak kaydıyla müvekkili idarenin herhangi bir hak kaybı olmaması için şimdilik zaman aşımı defini ileri sürerek tapu iptali ve tescil davası yönünden husumet, TMK 1007 gereğince açılan tazminat davası yönünden davanın reddini talep etmiştir....

    Değerlendirme ve Gerekçe : Dava TMK'nın 1007. maddesinde düzenlenen tapu sicilinin tutulmasından kaynaklı maddi tazminat istemine ilişkindir. Yalova 1.Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 2015/761 E. 2016/118 K. sayılı kararının incelenmesinde; davacı Orman Genel Müdürlüğüne izafeten Yalova Orman İşletme Müdürlüğü tarafından iş bu dosyanın davacıların murisi aleyhine tapu iptal ve tescil davası açıldığı, davanın kabulü ile Altınova İlçesi, Çavuşçiftliği köyü, 513,514, 515 parsel sayılı taşınmazların malik adına olan tapu kaydının iptal edilerek Hazine adına Orman vasfı ile tapuya kayıt ve tesciline karar verildiği, kararın 30/01/2020 tarihinde kesinleştiği anlaşılmıştır. Taraflar arasındaki uyuşmazlık konuları; davacıya ait taşınmazın tapu kaydının iptalinden kaynaklı zarardan davalı T4'nin sorumlu olup olmadığı, tazminat miktarı ve hesaplama yöntemine ilişkindir....

    İlk derece mahkemesi tarafından yapılan yargılama sonucunda; davanın Tapu Sicilinin Tutulmasından Dolayı Maddi Tazminat davası olduğunu, davacının oluşan zararında ve tapu sicillerinin tutulmasında davalı hazinenin kusursuz sorumluluğunun bulunduğunu gerekçe olarak belirtip davanın kabulüne yönelik karar verilmiştir. HUKUKİ SEBEPLER ve GEREKÇE: Taraflar arasındaki dava, Tapu Sicilinin Tutulmasından Kaynaklanan Tazminat istemine ilişkindir. Hakimler ve Savcılar Kurulu Birinci Dairesi'nin 01/09/2021 tarihinden itibaren geçerli 431 sayılı İş Bölümü Kararı gereği, 3. Hukuk Dairesi iş bölümünün 19. maddesinde; " Tapu sicilinin tutulmasından kaynaklanan tazminat davaları (TMK m. 1007) sonucu verilen hüküm ve kararlar," şeklindeki düzenleme yer almıştır. Bu düzenleme karşısında istinaf talebini inceleme görevi Adana Bölge Adliye Mahkemesi 3. Hukuk Dairesi'ne aittir....

    İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ: Davacılar vekili istinaf dilekçesinde özetle; davaya konu taşınmazın bedelinin düşük belirlendiğini, hükme esas rapordaki verilerin hatalı olduğunu beyanla istinaf yoluna başvurmuştur. Davalı vekili istinaf dilekçesinde özetle; kendilerine husumet yöneltilemeyeceğini, davanın zamanaşımına uğradığını, hükmedilen tazminatın fahiş olduğunu, faiz başlangıç tarihinin hatalı olduğunu, beyanla istinaf yoluna başvurmuştur. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE : Dava, TMK' nun 1007. Maddesine dayalı , Tapu sicilinin hatalı tutulmasından kaynaklanan tazminat istemine ilişkindir. Davacıların da hissedarı olduğu taşınmazların tapu kaydının orman niteliğinde olduğu gerekçesiyle iptal edildiği anlaşılmıştır. Her ne kadar ormanların özel mülkiyete konu olması mümkün değil ise de, tapu sicili hatalı olarak tutulduğundan, TMK'nın 1007. maddesi kapsamında Devletin kusursuz sorumluluğunun bulunduğu ve davacıların zararının tazmininin yerinde olduğu (bakz....

    yüzölçümünün 1.550 m² 'dir, bedelinin de bu duruma göre ödendiğini, Tapu Müdürlüğünün hatalı tespiti sonucu arsanın yüzölçümünün azaldığını ve müvekkilinin zarara uğradığını, 4721 Sayıl Türk Medeni Kanununun 1007....

    İleri Sürülen İstinaf Sebepleri : Davalı vekili istinaf dilekçesinde özetle; bilirkişi raporunun hüküm kurmaya elverişli olmadığını, kapitalizasyon faiz oranının yanlış uygulandığını, değerlendirme tarihi itibariyle geçerli İlçe Tarım Müdürlüğü verilerinin esas alınması gerektiğini, birim değerinin hatalı hesaplandığını, adil bir tazminat belirlenmesi gerektiğini belirterek kararın kaldırılmasını talep etmiştir. Değerlendirme ve Gerekçe : Açılan dava TMK 1007. Maddede düzenlenen tapu sicilinin tutulmasından kaynaklı maddi tazminat davasıdır. Karacabey 1. Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 2014/407 E. 2015/60 karar sayılı kararın incelenmesinde; davacı T8 tarafından iş bu dosyanın davacıları aleyhine tapu iptal ve tescil davası açıldığı, davanın kabulü ile Karacabey İlçesi, Boğazköy mah. 925 parsel sayılı taşınmazın tapu kaydının iptali ile tescil harici bırakılmasına karar verildiği, kararın 12/04/2016 tarihinde kesinleşmiş olduğu anlaşılmıştır....

    Ada 1 parsel sayılı taşınmazın tapu kaydına davacı lehine konulan ipoteğin fekkine karar verildiği; alacağını tahsil edemeyen davacının, tapu kaydındaki ipoteğin de fekkedilmesi nedeniyle uğradığı zararların tazmini istemiyle iş bu davayı açtığı anlaşılmıştır. 1) 4721 sayılı TMK'nun 38.maddesi “kişisel durum sicilinin tutulmasından doğan zararlar, kusurlu memura rücu edilmek kaydıyla Devletçe tazmin edilir” hükmünü; sorumluluk kenar başlığını taşıyan 1007.maddesi ise” tapu sicilinin tutulmasından doğan bütün zararlardan devlet sorumludur.” hükmünü içermektedir....

      UYAP Entegrasyonu