- K A R A R - Dava, tapu sicilinde hatalı kaydedilen hisse oranının düzeltilmesi ve birleştirilen dava tapu sicilinin yanlış tutulmasından dolayı uğranılan zararın 4721 sayılı TMK'nun 1007. maddesi uyarınca tazmini istemine ilişkindir. Mahkemece, bozma ilamına uyularak asıl davanın kısmen kabulüne, birleşen davanın kabulune karar verilmiş; hüküm, davacı ile davalı Hazine vekillerince temyiz edilmiştir. Dosya içindeki bilgi ve belgelere göre; arazi niteliğindeki Arnavutköy İlçesi, ... Mahallesi 106 ada 113 (35) parsel sayılı dava konusu taşınmaza net geliri esas alınarak değer biçilip 4721 sayılı Yasanın 1007. maddesi uyarınca Tapu sicilinin yanlış tutulmasından kaynaklanan sorumluluk şartlarının oluştuğu anlaşıldığından Mahkemece belirlenen tazminatın davalı Hazineden tahsiline ve tapuda hatalı payın düzeltilmesine karar verilmesinde bir isabetsizlik görülmemiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : TAPUNUN HAKSIZ ELE GEÇİRİLMESİ NEDENLİ -KARAR- Mahkeme kararındaki nitelendirmeye göre dava; tapu sicil kayıtlarının hatalı tutulmasından kaynaklanan tazminat istemine ilişkindir. Yargıtay Büyük Genel Kurulunun 21.01.2013 tarih ve 1 sayılı kararı ile aynen kabul edilen ve 26.01.2013 günü Resmi Gazetede yayımlanarak 01.02.2013 tarihinde yürürlüğe giren hukuk dairelerine ilişkin işbölümü uyarınca temyiz incelemesi Yargıtay 5. Hukuk Dairesine ait bulunmaktadır. Hal böyle olunca, yukarıda açıklanan nedenlerle, dosyanın ilgisi yönünden 5. Hukuk Dairesi Başkanlığına GÖNDERİLMESİNE, 19.02.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
Asliye Hukuk Hakimliğince verilen 14.03.2007 gün ve 70-102 sayılı hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmekle dosyadaki kağıtlar okundu gereği konuşulup düşünüldü: - K A R A R - Taraflar arasındaki uyuşmazlık, tapu sicilinin hatalı tutulmasından kaynaklanan tazminat davası (TMK. 1007 md.) niteliğinde olup kararın temyizen incelenmesi görevi Yargıtay Yüksek 4.Hukuk Dairesine aittir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle dosyanın görevli Yargıtay Yüksek 4.Hukuk Dairesi Başkanlığına GÖNDERİLMESİNE, 08.06.2007 gününde oybirliğiyle karar verildi....
Hukuk Dairesi K A R A R Dava, tapu sicilinin hatalı tutulmasından kaynaklanan tazminat talebine ilişkindir. 2797 sayılı Yargıtay Kanununun 6723 sayılı Kanunun 21. maddesi ile değişik 60/3. maddesi gereğince, Yargıtay Birinci Başkanlık Kurulunun Hukuk Dairelerinin işbölümünü düzenleyen 20.01.2017 tarihli ve 2017/1 sayılı Kararına ve davanın açıklanan niteliğine göre temyiz inceleme görevi Yargıtay 20. Hukuk Dairesine ait bulunmaktadır. SONUÇ: Yukarıda belirtilen nedenlerle dosyanın sözü edilen görevli Yüksek Daire Başkanlığına GÖNDERİLMESİNE, 18.07.2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi K A R A R Dava, TMK'nın 1007. maddesi uyarınca tapu sicilinin hatalı tutulmasından kaynaklanan tazminat isteğine ilişkindir. 2797 sayılı Yargıtay Kanununun 14/son maddesi gereğince 01.03.2013 tarihinde yürürlüğe giren Yargıtay Büyük Genel Kurulunun Hukuk Dairelerinin iş bölümünü düzenleyen 21.01.2013 tarihli ve 2013/1 sayılı Kararı uyarınca ve davanın açıklanan niteliği itibariyle temyiz inceleme görevi Yargıtay 5. Hukuk Dairesine ait bulunmaktadır. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, dosyanın ilgisi yönünden Yargıtay 5. Hukuk Dairesi Başkanlığına GÖNDERİLMESİNE, 09.05.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
DAVA: Tapu kaydındaki hatalı payın düzeltilmesi ve TMK'nın 1007. maddesi gereğince tazminat talebine ilişkindir....
Mahkemece, davanın yapılan imar uygulaması işleminden davacıların zarar gördükleri iddiası ile açılmış tazminat istemine ilişkin olduğu, imar uygulaması işleminin bir idari işlem olması nedeniyle 2577 sayılı İYUK'nin 2/1-b maddesi uyarınca bu işlemden zarar görenlerin ilgili idare aleyhine tam yargı davası açabilecekleri, bu nedenle davanın niteliği itibariyle idari yargının görev alanında kaldığı, ayrıca husumetin işlemi yapan belediyeye yöneltilmesi gerektiği gerekçesiyle davanın HMK'nın 114/1-b ve d, 115. maddeleri uyarınca usulden reddine karar verilmiştir. Dava, Türk Medeni Kanununun 1007. maddesi gereğince tapu sicilinin tutulmasından kaynaklanan tazminat istemine ilişkindir. Tapu Sicilinin önemi ve kişilerin bu sicile güven duymalarını sağlamak bakımından Türk Medeni Kanununun 1007. maddesi ile tapu sicilinin tutulmasından doğan bütün zararlardan Devletin sorumlu olacağı ilkesi benimsenmiştir....
Bu açıklamalar ışığında somut olaya dönüldüğünde, davacı vekilinin tazminat isteğine dayanak yaptığı 3315, 3321 ve 3339 sayılı parseller 1999 yılında yapılan kadastro sırasında davacıların murisi adına tespit edilmiş ise de Hazinenin açtığı kadastro tespitine itiraz davası ile davacıların murisi adına tapu kaydı oluşmadan kadastro mahkemesinin kesinleşmiş kararı ile davacıların murisi adına yapılan kadastro tespitinin iptaline karar verildiği, ayrıca tazminat isteğine dayanak yapılan parsellerin kadastro tespitlerine esas alınan Ekim 1944 tarih 41 sıra numaralı tapu kaydının malikinin ise davacılar veya murisleri değil “İstanbul Vakıflar Baş Müdürlüğü” olduğu gözetildiğinde, davacılar vekilinin tazminat isteğine dayanak yaptığı taşınmazlar yönünden müvekkilleri veya müvekkillerinin murisleri adına oluşmuş bir tapu kaydı veya tapu sicili bulunmadığından, bunun doğal sonucu olarak davacıların tapu sicilinin tutulmasından doğan veya kaynaklanan bir zararı da...
Dava dilekçesindeki açıklamaya göre dava, 4721 sayılı TMK'nın 1007. maddesi gereğince tapu sicilinin tutulmasından kaynaklı tazminat davasıdır. İncelenen dosya kapsamına, kararın dayandığı gerekçeye ve tapu işlemleri, kadastro tespiti işlemlerinden başlayarak birbirini takip eden sıralı işlemler olup, tapu kütüğünün oluşumu aşamasındaki kadastro işlemleri ile tapu işlemleri bir bütün oluşturduğundan, bu kayıtlarda yapılan hatalar, hatalı tapu sicili oluşmasına sebebiyet verdiği için, kadastro tespitinde yapılan hatalar da TMK'nın 1007. maddesi anlamında tapu sicili kavramı içindedir. Hatalı yapılan kadastro tespiti ile oluşan tapu kaydının daha sonra mahkeme kararıyla iptal edilmesi halinde, tapu malikinin bu nedenle doğan zararından TMK'nın 1007. maddesi anlamında Devlet sorumludur....
İncelenen dosya kapsamına, kararın dayandığı gerekçeye ve tapu işlemleri, kadastro tespiti işlemlerinden başlayarak birbirini takip eden sıralı işlemler olup, tapu kütüğünün oluşumu aşamasındaki kadastro işlemleri ile tapu işlemleri bir bütün oluşturduğundan, bu kayıtlarda yapılan hatalar, hatalı tapu sicili oluşmasına sebebiyet verdiği için, kadastro tespitinde yapılan hatalar da, TMK'nın 1007. maddesi anlamında tapu sicili kavramı içindedir. Hatalı yapılan kadastro tespiti ile oluşan tapu kaydının daha sonra mahkeme kararıyla iptal edilmesi halinde, tapu malikinin bu nedenle doğan zararından TMK'nın 1007. maddesi anlamında Devlet sorumludur. Ancak, kadastro tespiti kesinleşip tapu sicili oluşmadan önce, kadastro ekibi veya komisyonunca yapılan tespitin, kadastro komisyonu veya kadastro mahkemesi kararlarıyla iptal edilmesi durumunda, bu durum kadastro tespit malikine, kadastro tespit işlemine dayanarak TMK'nın 1007. maddesi uyarınca tazminat isteğinde bulunma hakkı vermez....