Yargıtay uygulamasına göre sözleşmenin haksız feshi halinde sözleşmenin feshinden sonra aynı veya emsal nitelikte bir işi ikame edebilmesi için gereken makul sürenin tespit edilmesi ve bu süreye karşılık gelen zarar miktarına hükmedilmesi gerekmektedir (Bkz. Yargıtay 11. Hukuk Dairesi'nin T. 8.1.2019, E. 2017/755, K. 2019/116 sayılı kararı)....
dilekçesiyle talebini yükseltmiştir.Davalı vekili, davacının taleplerinin yersiz olduğunu savunarak, davanın reddini istemiştir.Mahkemece, iddia, savunma, bilirkişi raporu ve dosya kapsamına göre, davalının sözleşmeyi haksız olarak feshettiği, 31.07.2011-31.01.2012 arası mahrum kılınan kârın ödenmesi gerektiği, otobüs alımından kaynaklanan faiz talebinin yerinde olmadığı gerekçesiyle, davanın kısmen kabulüne, 12.350 TL gelir kaybının davalıdan tahsiline, diğer istemlerin reddine karar verilmiştir.Kararı, davalı vekili temyiz etmiştir.Dava, servis taşıma sözleşmenin haksız feshinden kaynaklanan tazminat istemine ilişkin olup, 818 sayılı Borçlar Kanunu’nun 98. maddesi delaletiyle, BK’nın 44. maddesi gereğince davacı taraf da zararın artmaması için gerekli önlemleri almakla mükelleftir....
Mahkemece bozmaya uyularak yapılan yargılama sonucunda, sözleşmenin, davalı tarafından haklı nedenle fesh edilmediği, işletme sözleşmesinin bayilik sözleşmesi ile birleşik sözleşme niteliğinde olduğu, işletme sözleşmesinin feshinin haklı nedene dayanmayacağı, sözleşme şartlarının yerine getirilmesinin zorunlu olup, borçlunun iktisaden mahvına sebep olacak şekilde ağır ve yüksek olmayacak miktarda cezai şart talep olunabileceği gerekçesiyle, davanın kabulüne, sözleşmenin feshinden kaynaklanan 2.500 USD cezai şart alacağı, tonaj ihlalinden kaynaklanan 2.500 USD cezai şart alacağı, kar kaybı nedeniyle 500 USD'nin faizleri ile birlikte davalıdan alınarak davacıya ödenmesine karar verilmiş, hüküm davacı ve davalılar vekillerince temyiz edilmiştir....
- K A R A R - Davacı vekili, müvekkili ile davalı arasında imzalanan 12/03/2009 tarihli Bayilik Sözleşmesine aykırı davranışlar nedeniyle bayilik sözleşmesinin müvekkili tarafından haklı nedenle feshedildiğini, davalının 5.747 adet tüpü iade etmediğini ayrıca yine sözleşme kapsamında müvekkilinin cezai şart talep etme hakkının bulunduğu, öte yandan, sözleşmenin feshinden dolayı müvekkili şirketin kar mahrumiyetine uğradığını ileri sürerek, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla, şimdilik tüplerin iade edilmemesinden kaynaklanan tazminat bedeli 3.000 TL , cezai şart olarak 4.000 TL, kar mahrumiyeti alacağı 3.000 TL olmak üzere toplam 10.000 TL'nin, fesih ihtarının tebliğ tarihinden işleyecek avans faiziyle birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı, davacının ...'...
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : TAZMİNAT -KARAR- Mahkeme kararındaki nitelendirmeye göre dava, sözleşmenin feshinden kaynaklanan alacak istemine ilişkindir. Yargıtay Büyük Genel Kurulunun 09.02.2012 tarih ve 1 sayılı kararı ile aynen kabul edilen ve Resmi Gazetede yayımlanarak 01.03.2012 tarihinde yürürlüğe giren hukuk dairelerine ilişkin işbölümü uyarınca temyiz incelemesi Yargıtay 13.Hukuk Dairesine ait bulunmaktadır. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, dosyanın ilgisi yönünden 13.Hukuk Dairesi Başkanlığına GÖNDERİLMESİNE,10.10.2012 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi -K A R A R- Dava, ihalenin feshinden kaynaklanan ihale konusu aracın satışına ilişkin sözleşmenin iptali ile mülkiyetin tesbiti olmadığı takdirde tazminat istemine ilişkin olup, hüküm Asliye Hukuk Mahkemesince verilmekle; temyiz inceleme görevi 2797 sayılı Yargıtay Yasası’nın 14. maddesi ile Başkanlar Kurulu’nun 23.2.2004 gün 3 sayılı kararı uyarınca Yüksek Yargıtay 4. Hukuk Dairesine ait bulunduğundan dosyanın anılan Daire Başkanlığına GÖNDERİLMESİNE 4.6.2007 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
Dava, taraflar arasındaki bayilik sözleşmesi gereğince sözleşmenin haksız feshinden kaynaklanan kar mahrumiyeti ve cezai şart alacağının tahsili istemine ilişkindir. Mahkemece taraflar arasındaki sözleşmenin 25. maddesi hükmü uyarınca davacı firmanın 25. maddedeki yükümlülüklere uymaması nedeniyle kar mahrumiyeti ve cezai şart isteminde bulunulamayacağı belirtilmiş ise de, sözleşmenin 25. maddesindeki hüküm taraflar arasındaki sözleşmenin davacı tedarikçi firma tarafından feshi halinde uyulması gereken maddeleri içermekte olup, söz konusu sözleşme davalı bayi tarafından herhangi bir gerekçe gösterilmeksizin feshedilmesi nedeniyle davacıdan sözleşmenin 25. madde hükmüne uygun hareket etmesi beklenemez....
D E L İ L L E R V E G E R E K Ç E / Dava, taraflar arasındaki sözleşmenin haksız şekilde feshedildiği iddiasıyla açılan maddi tazminat ve haksız suç isnadı iddiasıyla açılan manevi tazminat davasıdır. Asıl dava marka hükümsüzlüğü davası olup, bu davayla doğrudan bağlantılı olmayan sözleşmenin haksız feshi nedeniyle tazminat davasının bu davada karşı dava olarak açılamayacağı kanaatine varılmakla, Mahkememizin ---------- İnceleme ---- davanın asıl davadan tefrik edilerek Mahkememizin ayrı bir esasına kaydedilmesine karar verilmiş ve bu ara karar uyarınca dava Mahkememizin ----- esasına kaydedilerek yargılamaya bu esas üzerinden devam edilmiştir....
Akit serbestisinin geçerli olduğu hukuk sistemimizde tarafların akdin feshini engelleyecek ve karşı tarafın sözleşmenin devamını kabule zorlayacak bir düzenleme bulunmamaktadır. Davacının açacağı ve sözleşmenin feshinden doğan alacak, tazminat gibi davalarda feshin haksızlığı tartışılacağından, müstakil bir davada feshin haksızlığının tespitini istemekte hukuki yarar bulunmamaktadır. Bu sebeple dava şartları oluşmadığından davanın reddine karar verilmesi gerekirken yanlış değerlendirme sonucu işin esası incelenerek kabul kararı verilmesi doğru olmamış, bozulması uygun bulunmuştur. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davalı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile kararın davalı yararına BOZULMASINA, 14.07.2008 gününde oybirliğiyle karar verildi....
Fikri ve Sınai Haklar Hukuk Mahkemesinin 2009/107 Esas, ve 2010/77 Karar sayılı dosyası ile müvekkili aleyhine maddi ve manevi tazminat davası açmış olup, bu dava sonucunda davanın reddine karar verildiğini ve sözleşmenin haksız olarak davalı tarafından tek taraflı olarak feshedildiğinin mahkeme kararıyla sabit olduğunu, davalı tarafın müvekkilinin işletmesinin hemen yanına ... şirketi adına bizzat kendilerinin işletmecisi olduğu bir market daha açarak müvekkili ile haksız rekabet yaptığını ve zarara uğrattığını, sözleşmenin feshinden dolayı müvekkilinin daha önce aylık cirosu 80.000 TL iken davalının mal vermeyip sözleşmeyi haksız feshinden sonra her ay zarar ettiğini ve şirketi kapatma noktasına geldiğini, müvekkilinin cirodan aylık %20 kârı olduğunu, maddi zararın tespiti ile maddi tazminatın davalıdan tahsilinin gerektiğini, manevi yönden de müvekkilinin haksız feshedilen sözleşme nedeniyle ticari itibarının zedelendiğini iddia ederek müvekkilinin haksız fesih nedeniyle uğradığı ve...