haksız olarak uhdesinde tuttuğu ve iade etmediği müvekkiline ait gıda, sarf ve temizlik malzemelerine ilişkin olarak bunların bedellerinin iadesine ilişkin fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla ve kısmi dava açtıklarının kabulüyle şimdilik 1.000,00-TL'nin 30.06.2022 tarihinden itibaren işleyecek ticari avans faizi ile birlikte davalıdan tahsili ile müvekkiline ödenmesine, davacının haksız olarak uhdesinde tuttuğu ve müvekkilinin haksız fesihten ötürü sözleşmesel olarak seçimlik hakka sahip olduğu - bu husus kabul edilmese dahi iadesi gerektiği halde iade etmediği- demirbaş niteliğindeki mutfak malzemelerinin bedellerinin iadesine ilişkin fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla ve kısmi dava açtıklarının kabulüyle şimdilik 1.000,00-TL'nin 30.06.2022 tarihinden itibaren işleyecek ticari avans faizi ile birlikte davalıdan tahsili ile müvekkiline ödenmesine, mahkeme aksi kanaatte olması halinde malzemelerin iadesine, sözleşmenin haksız olarak feshinden ötürü müvekkilinin uğradığı...
Mahkemece, iddia, savunma, bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsama göre; dava konusu ürünlerdeki olumsuzlukların sözleşme kapsamında kalması halinde marka hakkına tecavüz eyleminin oluşmayacağı, söz konusu kabloların sözleşmenin feshinden sonra üretildiğine dair dosyada yeterli delil bulunmadığı gerekçesiyle, davanın reddine karar verilmiştir. Kararı davacı vekili temyiz etmiştir. Dava, marka hakkına tecavüzün, haksız rekabetin önlenmesi, maddi ve manevi tazminat istemlerine ilişkindir. Mahkemece, davada ispat yükü davacıya yüklenerek dava dışı firmadan satın alınan ve üzerinde davacıya ait markayı taşıyan kablo emtiasının taraflar arasındaki sözleşmenin feshinden sonra üretildiğinin belirgin olmadığı gerekçesiyle dava reddedilmiştir. Dava konusu kablonun üzerinde TSE markasının bulunduğu, sözleşmenin feshinden sonra piyasadan satın alındığı sabit ve uyuşmazlık dışıdır....
Fesih haklı nedene dayansa bile sözleşmedeki esaslara uygun yapılmadığı için feshin haksız olduğunun kabulü gerekmiştir. Kar mahrumiyeti müspet zarar kapsamındaki tazminat türüdür. Huzurdaki davada fesih haksız olduğuna göre davacı taraf davalıdan kar mahrumiyeti talep edebilecektir. Çözülmesi gereken ikinci uyuşmazlık, davacının sözleşmenin haksız feshi nedeniyle uğradığı zararın (kar mahrumiyeti) ne şekilde hesaplanacağına ilişkindir. Taraflar arasındaki sözleşmenin, sözleşme bedeli başlıklı 5. Maddesinde "sefer başı 140,00-TL+ KDV" olarak fiyat belirlemesi yapılmıştır. Bilirkişi sözleşmeye uygun şekilde hesaplama yapmış, mahkememizin ara kararına uygun şekilde masrafları mahsup etmiştir. Yapılan hesaplama denetime elverişli bulunmuştur....
Sözleşmenin tarafı olan davacıyı bağlayıcı nitelikteki bu madde gereğince, sözleşmenin feshinden sonraki dönem için büfeyi işletememekten kaynaklanan zarar istenemez. O halde, mahkemece davanın tümden reddine karar verilmesi gerekirken, yanılgılı değerlendirme ile maddi tazminat isteminin kabulüne karar verilmesi doğru değildir. Kararın bu nedenle bozulması gerekmiştir. SONUÇ: Temyiz olunan kararın yukarıda gösterilen nedenlerle BOZULMASINA ve peşin alınan harcın istek halinde geri verilmesine 16/06/2016 gününde oybirliğiyle karar verildi....
K ) Somut olayda, davacının eşya zararının oluşması manevi tazminat istemesini haklı kılmaz. İlk derece mahkemesi tarafından manevi tazminat isteminin reddine karar verilmesi yerindedir." şeklinde karar verilmiştir. Dolayısı ile huzurdaki davada da davacı vekili sözleşmenin haksız feshinden dolayı manevi tazminat talep etmiş ise de, olayda manevi tazminat talep şartları davacı bakımından oluşmamış ve dahi davacının manevi tazminat talep hakkı ve bu talebini haklı kılacak olgular da ispatlanamamıştır. Bu nedenle manevi tazminat talebinin reddine karar vermek gerekmiştir....
Kararı, taraf vekilleri temyiz etmiştir. 1- Dava dosyası içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre taraf vekillerinin aşağıdaki bentlerin kapsamı dışında kalan diğer temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir. 2- Dava, sözleşmesinin haksız feshi nedeniyle tazminat istemine ilişkindir. Alınan ilk bilirkişi raporuyla davacının Ağustos 2014 ten önce iş bulamayacağı, sözleşmenin fesih tarihi olan 27/11/2013 ten sonraki sekiz buçuk ay iş bulabileceğinin öngörülemeyeceği belirtilmiş, ikinci bilirkişi raporuyla ise davacının dava dilekçesinde belirtilen nitelikleri ile taraflar arasındaki sözleşmenin feshinden itibaren birkaç haftada kolaylıkla iş bulabileceği ifade edilmiştir....
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik verilen hükmün süresi içinde davacı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. - K A R A R - Davacı vekili, taraflar arasında 30.10.2013 tarihli temizlik hizmet alımı sözleşmesinin imzalandığını, sözleşmenin 31.12.2013 tarihinde davalı tarafından hiçbir gerekçe gösterilmeden haksız olarak feshedildiğini, müvekkilinin kâr kaybından dolayı düzenlenen fatura bedelinin davalı tarafça iade edilerek ödenmediğini ileri sürerek sözleşmenin erken feshinden kaynaklanan 32.139,00 TL’nin 22.01.2014 tarihinden işleyecek reeskont avans faizi ile birlikte tahsilini talep ve dava etmiştir....
Taraflar arasındaki acentelik sözleşmesinin feshinden sonra, davacı acentenin kişisel gayretiyle yarattığı müşteri çevresinden (portföyünden) davalı - şirketin yararlanmaya devam etmesi, davacı acentenin ise yararlanamaması nedeniyle; davacı acentenin uğradığı zararın (denkleştirme tazminatının) elde edemediği komisyon gelirinden ibaret olacağının kabul edilmesi halinde, davalının talep edebileceği zarar (Tazminat) miktarının da 22.891,00 TL olarak kabul edilebileceği (hesaplanan 22.891,00 TL komisyon tutarı, davacı şirketin sözleşmenin feshi nedeniyle, sözleşmenin feshinden sonraki 1 yıl içinde elde edemediği geliri (yani 1 yıllık zararı) olmaktadır) 5.)...
Mahkemece, davanın reddine ilişkin verilen karar davacı vekilinin temyizi üzerine Dairemizce “davacı vekilinin bir kısım temyiz itirazlarının reddine, ancak, sözleşmenin feshinden sonra davalı tarafından 2 ay boyunca sektör dergilerinde davacının adını kullanarak reklam yapmaya devam etmesinin ve ayrıca sözleşmenin feshinden sonra satılan ürüne ait garanti belgesinde davacının distribütör olarak yer almasının haksız rekabet teşkil ettiği, bu nedenle davalı eylemlerinin haksız rekabet teşkil ettiğinin tesbit ve men’ine karar verilmesi ve diğer istemlerin de buna göre değerlendirilmesi gerektiği” gerekçesiyle bozulmuş, mahkemece bozma ilamına uyularak davanın kısmen kabulüne, 699.834,51 TL maddi tazminatın temerrüt faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmiştir....
"İçtihat Metni"Mahkemesi :Ticaret Mahkemesi Tarih : 13/07/2006 No : 2004/589-2006/399 Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. - K A R A R - Dava, taraflararasında akdedilen bayilik sözleşmesinin feshinden kaynaklanan maddi ve manevi zararın tahsili istemine ilişkindir. Davalı vekili, müvekkilinin sözleşmenin tüm sorumluluklarını eksiksiz yerine getirmekte iken davacının sözleşmeyi haksız ve mesnetsiz iddialarla feshettiğini belirterek, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir. Mahkemece, davalının başka firma marka su sattığı hususunun kanıtlanamadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekilince temyiz edilmiştir....