Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

bünyesinde zararına konu mühendis, teknik ressamı çalıştırması gerektiğinden davacının menfi zarar talep edemeyeceği yönünde görüş bildirilmiştir....

    Burada sözleşmenin feshedilmesinden değil, borcun ifa edilmemesinden doğan zararın söz konusu olduğu gözardı edilmemelidir. Menfi zarar ise, uyulacağı ve yerine getirileceğine inanılan bir sözleşmenin hüküm ifade etmemesi ve yerine getirilmemesi yüzünden güvenin boşa çıkması dolayısıyla uğranılan zarardır. Başka bir anlatımla, sözleşme yapılmasaydı uğranılmayacak olan zarardır. Menfi zarar, borçlunun sözleşmeye aykırı hareket etmesi yüzünden sözleşmenin hüküm ifade etmemesi dolayısıyla ortaya çıkar. Bu husus, Borçlar Kanununun 108.maddesindeki düzenlemeden- bilahare de Türk Borçlar Kanununun 125.maddesindeki düzenlemeden kaynaklanmıştır. Burada, alacaklının sözleşmenin hükümsüzlüğünden kaynaklanan zararının tazmini söz konusudur. Çünkü, sözleşme fesih edilerek hükümsüz olduktan sonra tekrar sözleşmeye dayanarak borcun ifa edilmemesinden doğan zarardan söz edilemez; istenilecek zarar menfi zarardır....

    Asıl dava, eser sözleşmesinden kaynaklanan sözleşmenin feshi nedeniyle kaçırılan fırsat menfi zararın ve teminat güncelleme fark bedellerinin ödetilmesi; karşı dava sözleşmenin feshinden kaynaklanan zararların ödetilmesi ve alacak istemlerine ilişkindir....

      (Muhalif) MUHALEFET ŞERHİ Taraflar arasında yapılan arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesi, yüklenicinin kusuruna istinaden feshedildiği kabul edildiğine göre, arsa sahibi sözleşmenin geriye etkili feshinden dolayı menfi zararını talep edebilir. Menfi zarardan maksat: Sözleşmenin uygulanacağına güvenilerek yapılan ve malvarlığını eksilten harcama ve giderler ile başka bir yüklenici ile daha elverişli sözleşme yapma fırsatının kaçırılmasından dolayı ortaya çıkan zararların tamamına denir. Bir başka değişle, arsa sahibi, “geriye etkili feshedilen sözleşmeyi” yapmasaydı malvarlığından eksilmeyecek miktar, menfi zararıdır. Menfi zarar, fiili zarar ve yoksun kalınan kardan oluşur. Yoksun kalınan kardan maksat, arsa sahibinin daha iyi koşullarda sözleşme yapma fırsatını kaçırmaktan kaynaklanan karıdır....

        Menfi zarar kavramına şunların gireceği kabul edilmektedir (Tandoğan, age., s. 427-428):Sözleşmenin yapılmasına ilişkin giderler: Harçlar, posta giderleri, noter ücreti gibi; Sözleşmenin yerine getirilmesi ve karşılık edanın kabulü için yapılan masraflar; Sözleşmenin yerine getirilmesi dolayısıyla uğranılan zarar: gönderilen şeyin yolda kaybolması gibi; sözleşmenin geçerliğine inanılarak başka bir sözleşme fırsatının kaçırılması dolayısıyla uğranılan zarar; hükümsüz sayılan sözleşmeyle satın alınan şey, örneğin o zaman başkasından 100 liraya alınabilirken şimdi 120 liraya alınabilmesi; başka bir sözleşmenin yerine getirilmemesi dolayısıyla uğranılan zarar; dava masrafları. Bu tür bir zarar ayrımı, sözleşme sorumluluğunda söz konusu olmaktadır. Genel olarak menfi zarar: sözleşmenin kurulmamasından veya geçerli olmamasından; müspet zarar ise, ifa edilmemesinden doğan zararı ifade eder (Prof. Dr. Fikret Eren, Borçlar Hukuku Genel Hükümler, 8. Baskı, s.482)....

          Somut olayda sözleşmenin süresinden önce davalı tarafından feshi nedeniyle uğranılan zararların tazmini istenebilecek olup, davalının karşılamakla sorumlu olduğu zarar, alacaklının müspet zararıdır, davacı menfi zararını isteyemez. Dolayısıyla sözleşmenin kurulması için yapılan giderlerden olan damga vergisi menfi zarar kapsamında olup talep edilmesi yerinde değildir. Bu suretle, davacının sözleşmenin düzenlenmesi sırasında verilen damga vergisinin davalıdan tahsili talebi ile bir kısım araçlarını piyasa fiyatları altında satmasından kaynaklanan tazminat talebinin reddine karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm kurulması doğru olmamış, kararın davalı yararına bozulması gerekmiştir....

            DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava, sözleşmenin haksız feshinden kaynaklanan maddi tazminat taleplerine ilişkindir....

              Bu durumda borçlu (yüklenici) temerrüde düşmekte kusuru olmadığını ispat edemezse; alacaklı (iş sahibi), sözleşmenin hükümsüz kalması sebebiyle uğradığı zararın giderilmesini de isteyebilir (TBK.m.125). Bir başka değişle, sözleşmeden dönme, yerine getirilen edimlerin sebepsiz zenginleşme hükümleri çerçevesinde geri verme yükümlülüğünü doğurduğu gibi sözleşmenin hükümsüz kalmasından kaynaklanan zararların da “menfi zarar” kapsamında tazmin edilmesini gerektirir. TBK'nın 125/2. fıkrası gereğince iş sahibinin sözleşmenin hükümsüz kalmasından kaynaklanan zararlarını menfi zarar kapsamında talep edebilmesi için, yüklenicinin kusurlu olması, temerrüde düşmesi ve iş sahibinin sözleşmeyi geriye etkili feshetmesi gerekir. Yüklenicinin kusuru, kast veya ihmal şeklinde olabilir....

                Davalılar vekili, asıl davada, tapudaki iade işlemi yapılırken talebe konu 40.000,00 TL’nin davacıya iade edildiğini savunarak, asıl davanın reddine karar verilmesini istemiş; karşı davada, sözleşmenin tek taraflı fesih edilmesi nedeniyle zarara uğradıklarını ileri sürerek, ....000,00 TL müspet, menfi zarar, maddi-manevi tazminat ve cezai şart alacağının karşı davalılardan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Mahkemece, iddia, savunma, toplanan deliller ve tüm dosya kapsamına göre; asıl davada, her ne kadar 40.000,00 TL ... adına banka havalesi ile gönderilmiş ise de, sözleşme gereği bu paranın ... kardeşe ait olduğu, ayrıca davaya konu edilen taşınmaz kaydının yeniden ... adına geçirilirken ...'...

                  Öncelikle sözleşmeden dönüldüğü için davacı tarafça müspet zarar kapsamında kalan yoksun kalınan kazancın istenmesi mümkün olmadığı gibi aynı olayda hem müspet hemde menfi zararın istenmesi de mümkün değildir. Davacının talep edebileceği zarar türü menfi zarar türü olup başka bir deyişle bu sözleşme yapılmasaydı davacının uğramayacağı zarardır. Bu doğrultu da mahkemece davacının sözleşmenin fesh edilmesinden dolayı menfi zarar talep edemeyeceği ancak yoksun kalınan kazanç kaybını isteyebileceği şeklindeki kabulü hatalı ve hukuki yanılgıya dayanmaktadır. Açıklamalar doğrultusunda davacı somut olayda yoksun kalınan kazancı talep edemeyecek olup menfi zarar talebinin koşullarının oluşup oluşmadığının irdelenmesi gerekmektedir....

                  UYAP Entegrasyonu