Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Tüketici Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü: K A R A R Dava, taraflar arasında düzenlenen eser sözleşmesinden kaynaklanan delil tespiti istemine ilişkindir. ... 18. Asliye Hukuk Mahkemesince, eser sözleşmesinden kaynaklanan ihtilafa yönelik olarak açılan davaya bakmakla görevli mahkemenin tüketici mahkemesi olduğu gerekçesiyle görevsizlik kararı verilmiştir. ... 2. Tüketici Mahkemesi ise delil tespiti talebinde bulunan taraf "tüketici" sıfatında bulunmamaktadır....

    Mahkemece, uyuşmazlığın kredi kartı sözleşmesinden kaynaklanan alacak ile ilgili itirazın iptali davası olduğu, davanın sözleşmeyi akdeden banka tarafından açıldığı, 5464 sayılı Banka Kartları ve Kredi Kartları Kanunu'nun 44. maddesine göre görev konusunun değerlendirildiği, Asliye Hukuk Mahkemesi'nin genel mahkeme olduğu, bu nedenle davaya bakma görevinin Asliye Hukuk Mahkemesine ait olduğu gerekçesiyle davanın usulden reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekilince temyiz edilmiştir....

      Bir hukukî işlemin sadece 6502 sayılı Kanunda düzenlenmiş olması tek başına o işlemden kaynaklanan uyuşmazlığın tüketici mahkemesinde görülmesini gerektirmez. Bir hukukî işlemin 6502 sayılı Kanun kapsamında kaldığının kabul edilmesi için taraflardan birinin tüketici olması gerekir. Eldeki davada, davacı şirket, avukat olan davalı aleyhine vekâlet sözleşmesinden kaynaklanan alacağın tahsili amacıyla başlatılan icra takibine itirazın iptali isteminde bulunmuştur. Davacı şirket tacir olup, mesleki ve ticari amaçla hareket ettiğinden, 6502 sayılı Kanun anlamında tüketici olmayıp, taraflar arasında tüketici ilişkisi bulunmamaktadır. Bu itibarla taraflar arasındaki ilişki 6502 sayılı Kanun kapsamı dışında kaldığından uyuşmazlığın dava tarihinde yürürlükte bulunan HMK'nın 2. maddesi uyarınca genel hükümlere göre asliye hukuk mahkemesinde görülüp sonuçlandırılması gerekmektedir. SONUÇ: Yukarıda belirtilen nedenlerle; 6100 sayılı HMK’nın 21 ve 22. maddeleri gereğince Ankara 6....

        Bir hukukî işlemin sadece 6502 sayılı Kanunda düzenlenmiş olması tek başına o işlemden kaynaklanan uyuşmazlığın tüketici mahkemesinde görülmesini gerektirmez. Bir hukuki işlemin 6502 sayılı Kanun kapsamında kaldığının kabul edilmesi için taraflardan birinin tüketici olması gerekir. Eldeki davada, avukat olan davacı, avukatlık ücret sözleşmesinden kaynaklanan alacağının tahsili amacıyla başlatılan takibe yapılan itirazın iptali isteminde bulunmuştur. Davalı, ticari amaçla hareket ettiğinden, 6502 sayılı Kanun anlamında tüketici olmayıp, taraflar arasında tüketici ilişkisi bulunmamaktadır. Bu itibarla taraflar arasındaki ilişki 6502 sayılı Kanun kapsamı dışında kaldığından uyuşmazlığın dava tarihinde yürürlükte bulunan HMK'nın 2. maddesi uyarınca, genel hükümlere göre, asliye hukuk mahkemesinde görülüp sonuçlandırılması gerekmektedir. SONUÇ: Yukarıda belirtilen nedenlerle; 6100 sayılı HMK’nın 21 ve 22. maddeleri gereğince ... 14....

          Hukuk Dairesisinin görevi "6102 sayılı Türk Ticaret Kanununda yer alan ticari işletme, ticaret sicili ve unvanı, haksız rekabet, ticari defterler, acente, şirketler (anonim, limited, kollektif ve komandit), kıymetli evrak (poliçe, bono, çek ve diğerleri), yolcu ve eşya taşıma, deniz ticareti (gemi, donatma iştiraki, deniz kazaları, deniz taşımaları), sigorta (hayat, mal, sorumluluk ve deniz sigortaları) ve ilişkilerinden ve sigorta sözleşmesinden kaynaklanan prim alacaklarına ilişkin davalar ile 6098 sayılı TBK'nın 520 vd. maddelerinde düzenlenen simsarlık (tellallık) sözleşmesinden kaynaklanan davalar sonucu verilen hüküm ve kararlar,"dır. Bu davanın çözümünde ise Hakim ve Savcılar Kurulu 1. Dairesinin anılan kararı gereğince İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 14. Hukuk Dairesisi görevlidir. Açıklanan nedenlerle, Dairemizin iş bölümü yönünden görevsizliğine, dosyanın görevli ve iş bölümü bakımından yetkili İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 14....

          Dava, simsarlık sözleşmesinden kaynaklanan cayma bedelinin tahsili için başlatılan icra takibine yapılan itirazın iptali istemine ilişkindir. Mahkemece davanın reddine karar verilmiş, karara karşı davacı tarafça istinaf başvurusunda bulunulmuştur. Dava tarihi itibarı ile yürürlükte olan 6502 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun'un (TKHK) 2. maddesinde kanunun kapsamı “bu Kanun, her türlü tüketici işlemi ile tüketiciye yönelik uygulamaları kapsar” şeklinde açıklanmıştır....

          Davacı istinaf başvuru dilekçesinde; davalı avukata açtığı davanın tüketici işlemi olmadığını, davalı avukatın boşanma davasında kendisini uygun şekilde temsil etmediği gibi masraflarını ödediği halde davayı kararı etmediğini, davalı ile aralarındaki husumetin TBK'da düzenlenen vekalet sözleşmesinden kaynaklandığını, bu tür davalarda Asliye Hukuk Mahkemeleri'nin görevli olduğunu, bu nedenle yerel mahkeme kararının kararın usul ve yasaya aykırı olduğunu ileri sürerek, istinaf isteminde bulunmuştur. Davalı tarafça istinaf başvuru dilekçesine karşı cevap dilekçesi sunulmamıştır. İstinaf kanun yolu başvurusuna konu edilen karar hakkında; 6100 sayılı HMK'nun 355. maddesindeki düzenleme gereğince, istinaf dilekçesinde belirtilen nedenler ve kamu düzenine ilişkin aykırılık bulunup bulunmadığı yönü gözetilerek yapılan inceleme sonucunda; Dava, vekalet sözleşmesinden kaynaklanan maddi ve manevi tazminat talebine ilişkindir. Yargıtay 20....

          Somut olayda davacı, avukat olup, davalılarla aralarındaki vekalet sözleşmesinden kaynaklanan borcun yerine getirilmediğini belirterek dava açmıştır. 28/05/2014 tarihinde yürürlüğe giren 6502 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun kapsamında öncelikle görev açısından inceleme yapılmıştır. 6502 sayılı Kanunun 2. maddesi her türlü tüketici işlemi ile tüketiciye yönelik uygulamaların bu Kanun kapsamında olduğu belirlendikten sonra, 3. maddesi ile buna yönelik tanımlar yapılmış olup, 3. maddenin I bendinde açıkça tüketici işlemi tanımlanmış olup, buna göre "Mal veya hizmet piyasalarında kamu tüzel kişileri de dahil olmak üzere ticari veya mesleki amaçlarla hareket eden veya onun adına ya da hesabına hareket eden gerçek veya tüzel kişilerle tüketiciler arasında kurulan, eser, taşıma, simsarlık, sigorta, vekalet, bankacılık vb. sözleşmeler de dahil olmak üzere her türlü sözleşme ve hukuki işlemin" tüketici işlemi olarak tanımladığı anlaşılmaktadır....

            "İçtihat Metni"Mahkemesi :Asliye Hukuk Mahkemesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı hükmün temyizen tetkiki davalı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla dosyadaki kağıtlar okundu gereği konuşulup düşünüldü: - K A R A R - Dava, eser sözleşmesinden kaynaklanan tazminat istemine ilişkin olup mahkemece davanın kısmen kabulüne dair verilen hüküm, davalı vekilince yasal süresi içerisinde temyiz edilmiştir....

              "İçtihat Metni"Mahkemesi :Asliye Hukuk Mahkemesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı hükmün temyizen tetkiki davacı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla dosyadaki kağıtlar okundu gereği konuşulup düşünüldü: - K A R A R - Dava, eser sözleşmesinden kaynaklanan tazminat istemine ilişkin olup, mahkemece davanın reddine dair verilen hüküm, davacı tarafından temyiz olunmuştur....

                UYAP Entegrasyonu