Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalı aleyhine 02.07.2004 gününde verilen dilekçe ile tazminat istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın reddine dair verilen 20.12.2005 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Dava, hasılat kira sözleşmesinin haksız feshinden ötürü maddi ve manevi tazminat tahsili istemleriyle açılmıştır. Davalı, davacı kiracının sözleşmeye aykırı davrandığını, açılan davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, davacının gerekli önlemleri almayarak ve sözleşme şartlarını yerine getirmeyerek zararın doğmasına sebebiyet vermesi nedeniyle davanın reddine karar verilmiştir. Hükmü, davacı temyiz etmiştir. Taraflar arasındaki 01.08.2002 başlangıç tarihli sözleşme 1 yıl sürelidir....

    Mahkemece, davacının kendisi tarafından sözleşmenin haklı olarak veya davalı tarafından haksız olarak feshedildiğini kanıtlayamadığı, sözleşmenin kim tarafından feshedildiğinin sözleşme içeriğinden anlaşılamadığı, davacının sözleşmenin feshinden sonra sözleşme konusu malları başka tedarikçilerden daha fazla bir fiyata tedarik ettiğini ispat edemediği gibi davalıyı temerrüde düşürdüğünü de ispat edemediği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekilince temyiz edilmiştir. Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davacı vekilinin yerinde görülmeyen bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edenden alınmasına, 26/01/2017 gününde oybirliğiyle karar verildi....

      Mahkemenin nitelendirmesi ve temyiz kapsamına göre, uyuşmazlık; taraflar arasında imzalanan sanal ortam bayii hizmet bedeli gelir paylaşım sözleşmesinin feshinden kaynaklanan tazminat istemine ilişkin olup, sözleşmenin 1.1.8 ve 3.5. maddeleri ile sanal ortam bayii ihale şartnamesindeki hizmet tanımı başlıklı maddesinde kararlaştırılan edimin hizmet alımına ilişkin olmamasına, yapılan sözleşmenin atipik-isimsiz nitelikte bulunmasına ve başka bir dairenin görevi kapsamında olmamasına göre, hükmün temyiz incelemesi Yüksek 13. Hukuk Dairesi'nin görevi kapsamındadır. Bu durumda, 11.04.2015 tarihinde yürürlüğe giren Yargıtay Kanunu ile Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nda değişiklik yapılması hakkındaki 6644 sayılı Kanun gereğince dosyanın Hukuk İşbölümü İnceleme Kurulu'na gönderilmesi gerekmektedir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle dosyanın, Hukuk İşbölümü İnceleme Kurulu'na GÖNDERİLMESİNE, 06.05.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

        tahakkuk etmiş bir kira kayıplarının bulunmadığı, arsa sahiplerinin sözleşmenin feshinden dolayı fırsatları kaçırdıklarına dair delil bulunmadığı, inşaat ruhsatının süresinde alınmadığı gerekçesiyle, birleşen davanın kısmen kabulü ile, davacıların sözleşmeyi haklı sebeple feshettiklerinin tespitine, menfi zarar taleplerinin reddine karar verilmiştir....

          Menfi zarar kavramına, sözleşmenin yapılmasına ilişkin giderler, sözleşmenin yerine getirilmesi ve karşılık edanın kabulü için yapılan masraflar, sözleşmenin yerine getirilmesi dolayısıyla (gönderilen şeyin kaybolması gibi) uğranılan zarar, sözleşmenin geçerliğine inanılarak başka bir sözleşme fırsatının kaçırılması dolayısıyla uğranılan zarar, başka bir sözleşmenin yerine getirilmemesi dolayısıyla uğranılan zarar ve dava masrafları, noter masrafı, karar pulu, KİK payı, gerçekleştirilen imalat bedeli, personel gideri vb kalemler örnek olarak verilebilir. Somut olay incelendiğinde; mahkemece hükme esas alınan raporda müspet zararın yukarıda açıklanan kurallar çerçevesinde incelenmediği anlaşılmaktadır....

          Davacılar vekili; 06.05.2014 havale tarihli dilekçesi ile talebini sözleşmenin 10. maddesi uyarınca geç teslimden dolayı her geçen gün için mal sahibine ait dairelerin aylık kiraları toplamının 1/30'u kadar tazminat ve sözleşmenin 15. maddesi uyarınca taraflardan herhangi birinin vazgeçmesi veya şartlara uymaması halinde arsanın rayiç değeri kadar tazminat olarak açıklamış; bilahare 14.01.2016 tarihli dilekçesi ile masraf ve fiyat farkından dolayı 79.115,40 TL ve geç teslimden kaynaklı 23.779,12 TL kira tazminatı alacağına 12.03.2002 tarihinden yürütülecek avans faizi ile birlikte tahsili talepli olarak davasını ıslah etmiştir. Davalı vekili davaya cevap dilekçesi sunmamıştır....

            Bu konuda her ne kadar davacı vekilinin duruşmadaki ve dilekçesindeki beyanlarında "300.000 TL'nin güncel bedelinin tahsili dışındaki diğer tüm taleplerden vazgeçildiği" yönünde ifadeler mevcut olup, mahkemece de tapu iptali ve tescil isteğinin feragat nedeniyle reddine, sözleşmenin uyarlanması ve tazminat taleplerinin de ispat edilememesi nedeniyle reddine karar verilmiş ise de, davacı vekilinin dava dilekçesindeki manevi tazminat dışında kalan 3 ayrı terditli isteğinde de menfi zarar tespiti ve tahsili isteğinin bulunmasına göre, sözleşme gereği ödeyip de güncel değerinden mahrum kaldığını ve karşı tarafın sebepsiz olarak zenginleştiğini iddia ettiği 300.000 TL'nin bizatihi bu menfi zarar kapsamında olması nedeniyle, davacı tarafın dava dilekçesindeki terditli isteklerini sadece 300.000 TL'nin güncel bedelinin tahsili isteğine hasrettiği kabul edilmelidir....

            ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ TARİHİ : 29.12.2021 NUMARASI : 2017/261 E İHTİYATİ TEDBİR TALEP EDEN DAVACI- KARŞI DAVALI: VEKİLİ : KARŞI TARAF DAVALI : VEKİLİ : DAVALI-KARŞI DAVACI : VEKİLİ : DAVANIN KONUSU : Feshin Haksızlığının Tespiti, Protokolün İptali, Muarazanın Giderilmesi, Edimlerin İfası Olmadığı Taktirde Tazminat (Kat Karşılığı İnşaat Sözleşmesinden Kaynaklanan) KARAR TARİHİ : 28.04.2022 KARAR YAZIM TARİHİ : 28.04.2022 Kat karşılığı inşaat sözleşmesinden kaynaklanan feshin haksızlığının tespiti, protokolün iptali, muarazanın giderilmesi, edimlerin ifası olmadığı taktirde tazminat talepli davada davacı- karşı davalı ... Ltd.Şti. vekilinin ihtiyati tedbir talebinin reddine dair 29.12.2021 günlü ara kararın süresinde davacı- karşı davalı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine dosya incelendi; GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı- karşı davalı ... Şirketi vekili özetle; müvekkiliyle davalı ......

              Davacının talep sonucunda 5.000 TL menfi zararı talep ettiği, ancak bu menfi zararın hangi kalemlerden oluştuğuna ilişkin açıklamada bulunmadığı anlaşıldığından davacı vekiline bu hususta beyanda bulunmak üzere kesin süre verilmiştir....

                Akdin feshedilmesi halinde 6098 sayılı kanunun 125. maddesi gereği menfi zararın tazmini talep edilebilir. Menfi zarar yerine getirileceğine inanılan bir sözleşmenin yerine getirilmemesi nedeniyle uğranılan zarardır. Bu bağlamda sözleşme yapılması için yapılan masraflar (harç, noter masrafı vs.) sözleşmenin yerine getirilmesi için yapılan masraflar, sözleşmenin geçerliliğine inanılarak başka bir sözleşme fırsatının kaçırılması gibi zararlar menfi zararlar kapsamına girer. Konutun zamanında teslim edilmemesi nedeniyle uğranılan kira kaybı tazminatı müspet zarar olup sözleşmenin ayakta tutulduğu durumlarda istenebilir. Sözleşmenin feshi halinde kira kaybı talebinde bulunulamaz. Somut olayda, mahkemenin de kabulünde olduğu üzere sözleşme dava tarihi itibariyle feshedildiğine göre mahkemece, kira kaybına ilişkin talepte bulunulamayacağı gözetilerek bir karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm kurulması usul ve yasaya aykırı olup bozmayı gerektirir....

                  UYAP Entegrasyonu