Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Kaldı ki --------- "Uyuşmazlığın kaynağı iş sözleşmesi olduğundan Türk Borçlar Kanununun 444 ve devamı maddelerine dayalı olarak İş Kanunu kapsamında işçi sayılan kişinin, rekabet yasağı sözleşmesinin ihlali nedeniyle açılan cezai şartın tahsiline ilişkin davalarda iş mahkemeleri görevlidir. Dairemizin önceki kararlarında işçinin iş sözleşmesi sona erdikten sonrası dönem bakımından rekabet yasağına ilişkin olarak cezai şart ve tazminat davaları bakımından ticari dava olduğu belirtilmiş ise de; konunun yeniden değerlendirilmesi gerektiği anlaşılmakla,yukarıda belirtilen açıklamalar uyarınca görevli mahkemenin iş mahkemesi olduğu belirlendiğinden bu karardan dönülmesi gerektiği anlaşılmıştır....

    Mahkemece, davacı işverenin ayrılan işciyle yaptığı rekabet yasağı sözleşmesinin 1 ve 2 yıl süreyle çalışma yasağı öngörmesinin çalışma özgürlüğünü kısıtladığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş ise de, 6098 sayılı TBK'nın 444. ve 445. maddeleri uyarınca, işverenin, yer, zaman ve işlerin türü bakımından hakkaniyete aykırı olmamak koşuluyla işçisiyle, diğer koşullar da bulunmak koşuluyla rekabet yasağı sözleşmesi imzalamasında hukuka aykırılık bulunmamaktadır. Süre bakımından ise iki yılı aşmayan rekabet yasağının hukuka uygun olarak görülmesi gerekir. Kaldı ki TBK m. 445/2 gereğince rekabet yasağının süresi uzun olsa dahi hakim, aşırı nitelikteki rekabet yasağı koşullarını serbestçe değerlendirerek hakkaniyete uygun biçimde kapsam ve süre bakımından sınırlandırabilecektir....

      Bu kapsamda, iş akdinin devamı sırasında işçinin sadakat borcundan kaynaklanan rekabet etmeme yasağına aykırılık halinde, bu tür davalara bakmakla görevli mahkeme iş mahkemesidir (Yargıtay 22. HD 2016/27017 E., 2020/665 K.). Somut olayda, davacının alacak talebi, hizmet sözleşmesi sona erdikten sonra davacının rakip firmada çalışmaması karşılığında kararlaştırılmış bir bedeldir. Davacının talebinin TBK'nın 444 ve devamı maddelerinde düzenlenen rekabet yasağı sözleşmesi karşılığında işverenin yüklendiği edim olduğu anlaşılmaktadır. Bu durumda, 7036 sayılı İş Mahkemeleri Kanunu yürürlüğe girdikten sonra, hizmet sözleşmesinin sona ermesinden sonraki döneme ilişkin rekabet yasağı anlaşmasına dayalı açılan davalarda iş mahkemesinin mi yoksa asliye ticaret mahkemesinin mi görevli olduğunu ortaya koymak gerekir. İlk derece mahkemesi, görevsizlik kararını 12.10.2017 tarihli, 7036 sayılı İş Mahkemeleri Kanunu'nun 5. maddesindeki görev düzenlemesine dayandırmaktadır....

        Somut uyuşmazlıkta taraflar arasında akdedilen ''Rekabet Yasağı Sözleşmesi'' başlıklı sözleşmenin 4. maddesinde ''İşbu rekabet yasağı sözleşmesi, zaman açısından personelin her ne sebeple olursa olsun işten ayrılmasından itibaren 3 yıl süre ile, coğrafi açıdan Ege ve Marmara Bölgesi ve sektör açısından ambalaj sektörü ile sınırlı olmak üzere düzenlenmiştir'', 5. maddesinde de ''Rekabet yasağına aykırı davranılması durumunda Pilenpak şirketinin uğradığı ya da uğraması muhtemel zararlarını tazmin hakkı saklı kalmak üzere 30.000 ABD doları tutarındaki cezai şart personel tarafından Pilenpak şirketine ödenecektir....

          Taraflar arasındaki ihtilafın incelenmesinde, davacı tarafından; davalının davacı şirkette-- kadar müşteri temsilcisi ---- tarihinde istifa ile işten ayrıldığı, işten ayrıldıktan sonra --sınırları içinde yer alan davacı şirkete rakip bir firmada çalışmaya başladığını, davalının iş sözleşmesi kapsamında üstlendiği iş sözleşmesinin sona ermesinden sonra rekabet etmeme yükümlülüğünü ihlal ettiğini iddia etmekte ve rekabet etmeme yasağının ihlalinden kaynaklı cezai şart ve maddi tazminat alacağını huzurdaki dava ile talep etmekte; davalı ise rekabet etmeme yasağına aykırılık iddialarını kabul etmemekte ve görevli mahkemenin İş Mahkemeleri olduğunu savunmaktadır....

            Rekabet yasağına ilişkin ----- ilişkin hükümler içinde düzenlenmiştir. Her iki kanunda da rekabet yasağına ilişkin sözleşmenin kurulması ve sınırları özellikle işçinin korunması ilkesi dikkate alınarak düzenlenmiştir. Gerçekten, işçinin çalışma hakkı, rekabet yasağına ilişkin sözleşmelerin yer, süre ve konu itibariyle sınırlandırılmasını gerektirmektedir. İşçi ile işveren arasında sözleşmenin sona ermesinden sonraki dönem için rekabet yasağına ilişkin bir anlaşma olmadıkça, Borçlar Kanunu'ndaki hükümler tek başına işverene talep hakkı vermez. Başka bir anlatımla, taraflarca rekabet yasağı konusunda anlaşma yapılmışsa işveren, sözleşmeye aykırı davranıldığını ileri sürerek cezai şart ya da tazminat talebinde bulunabilecektir. Bu nedenle, burada borcun kaynağı kanun değil, iş sözleşmesidir. İş sözleşmesi devam ederken işçinin sadakat borcu gereği zaten rekabet yasağı bulunduğundan bu konuda ayrı bir anlaşmanın varlığına gerek yoktur....

              ; müvekkilinin emeklilik için iş sözleşmesini feshettiğini, belirli bir zaman sonrasında çalışmaya başladığını, bu durumun yasaya aykırı olmadığından ödenmiş kıdem tazminatının iadesinin gerekmediğini, rekabet yasağı gereğince talep edilen cezai şartın kabul edilemez olduğunu, buna ilişkin sözleşmenin müzakere edilmeksizin tüm işe alımlarda çalışanlara imzalatıldığını, rekabet yasağı nedeniyle tazminat şartlarının oluşmadığını, sözleşmenin belirsiz süreli olması nedeniyle de geçersiz olduğunu, alınan eğitimlerin müvekkiline özgü olmadığını, eğitim giderleri ve buna ilişkin cezai şartın kabul edilemeyeceğini savunarak, davanın reddini istemiştir....

                DELİLLER VE GEREKÇE: Davadaki uyuşmazlığın, Taraflar arasındaki sözleşmenin sonlandırılmasında irade sakatlıklarının olup olmadığı, sözleşmenin süresinde usulüne uygun feshedilip edilmediği, sözleşme süresinin uzamış sayılıp sayılmayacağı, sözleşmenin sonlandırılmasından kaynaklı kazanç kaybı, maddi zarar, denkleştirme tazminatı, rekabet yasağı anlaşması nedeniyle doğabilecek tazminat alacaklarının olup olmadığı varsa miktarı hususlarında toplandığı görülmüştür. Mahkememizden verilen ara kara gereğince dosya ... Nöbetçi Asliye Ticaret Mahkemesine gönderilerek davacı defterleri üzerinde yapılmış ve ... Asliye Ticaret Mahkemesinin 2019/......

                  olduğu rekabet yasağı sözleşmesine aykırı olarak rakip şirket olan ......

                    İş sözleşmesi devam ederken işçinin sadakat borcu gereği zaten rekabet yasağı bulunduğundan bu konuda ayrı bir anlaşmanın varlığına gerek yoktur. Rekabet yasağının ihlali halinde işveren, iş sözleşmesine aykırı davranıştan ötürü sözleşmeyi haklı nedenle feshedebileceği gibi, varsa zararının tazminini de isteyebilecektir. Türk Borçlar Kanunu'nun rekabet yasağının sona ermesini düzenleyen 447. maddesinde iş sözleşmesinin işveren tarafından haksız olarak ya da işçi tarafından haklı nedenle feshedilmiş olması halinde rekabet yasağının sona ereceği düzenlenmiş olup, haklı fesih müessesesinin iş hukuku ilkeleri çerçevesinde ticaret mahkemesince değerlendirilmesinin güçlüğü ortadadır. Uyuşmazlığın kaynağı iş sözleşmesi olduğundan Türk Borçlar Kanununun 444 ve devamı maddelerine dayalı olarak İş Kanunu kapsamında işçi sayılan kişinin, rekabet yasağı sözleşmesinin ihlali nedeniyle açılan cezai şartın tahsiline ilişkin davalarda iş mahkemeleri görevlidir. Yargıtay ..........

                      UYAP Entegrasyonu