Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Sorumluluk hukukunun tarihsel gelişim süreci içerisinde kusur sorumluluğundan kusursuz sorumluluğa uzayan bir yol izlenmiştir. Kusur sorumluluğunda bir zararı başkasına tazmin ettirmek, ancak zarar onun kusurlu bir fiilinden doğmuş ise mümkündür (TANDOĞAN, H.: Türk Mes’uliyet Hukuku, Ankara 1967, s.89). Bu sorumlulukta kusur, sorumluluğun ögesi, bir diğer ifade ile kurucu unsurudur (EREN, F.: Borçlar Hukuku, Genel Hükümler, 16.b., Ankara 2014, s. 571).   Sorumluluk için mutlaka kusurun aranması bazı hâllerde modern tekniğin ve makineleşmenin icaplarına yabancı düşmektedir. Bu sebeple hukukun, esas prensibi olan kusur sorumluluğu yer yer zayıflamış hatta bazı hallerde tamamen ortadan kalkarak yerini kusursuz sorumluluğa terk etmiştir....

    Bu maddeye göre noterlerin sorumluluğu Kusursuz sorumluluktur. Kusursuz sorumlulukta ise, zarar gören kişinin kusurun varlığını ispat etmek zorunluluğu yoktur, aksine kusursuz sorumlu olan davalının (noterin) olayla zarar arasında uygun illiyet bağının bulunmadığını kanıtlaması gerekir. Sorumluluk Hukukunun önemli ögelerinden biri de zarar ile eylem arasında illiyet bağının bulunmasıdır. İlliyet bağının kesildiği durumlarda kusursuz sorumlu olan kişi sorumlu tutulmayacaktır. Teoride ve uygulamada; mücbir sebep, zarar görenin tam kusuru ve üçüncü kişinin ağır kusuru ile illiyet bağı kesilir ve kusursuz sorumlu olan kişi sorumluluktan kurtulur.Diğer taraftan Noterlik Yasası'nın 72.maddesi gereğince noter; iş yaptıracak kişilerin kimlik ve adresleri ile gerçek isteklerini tam öğrenmekle yükümlüdür. Noterin sahte belgeler ile işlem yapması ve gerçek maliki iyi tespit edememesi, hatalı ve eksik bir işlemdir....

      Mahkemece; noterin gerekli özeni göstermediğinin ispatlanamadığı, kullanılan cüzdanın ortada olmamasından dolayı ne surette iğfal kabiliyetinin olduğunun bilinemeyeceği, oto galericiliği yapan davacının sürekli yaptığı bu işlerde daha dikkatli olması gerektiği ve ikinci el alım-satımlarda bu tür riskleri üzerine alması gerektiği kabul edilmesi gerektiği, zarar ile noter ile işlemi arasında illiyet bağının kesildiği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş, hüküm süresi içerisinde taraflarca temyiz edilmiştir. 1- Dava; Noterlik Kanunu'nun 162.maddesine dayalı noterin kusursuz sorumluluğuna ilişkin maddi tazminat davasıdır. Noterlik Kanunu'nun 1.maddesinde; noterliğin bir kamu hizmeti niteliğinde bulunduğu, hukukî güvenliği sağlamak ve anlaşmazlıkları önlemek için işlemleri belgelendiren bir kurum olduğu belirtilmiştir....

        Taraflar arasındaki kusursuz sorumluluğa dayalı tazminat davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın maddi tazminat yönünden reddine, manevi tazminat yönünden kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde taraf vekillerince temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I Davacı vekili dilekçesinde; davalılardan ...'...

          Böyle bir durumda manevi tazminat talebinin hukuksal dayanağı artık Türk Medeni Kanununun 174/2. maddesi olmaktan çıkmıştır. Davalı-karşı davacı kadın, eşinin sadakatsiz olduğu iddiasına dayanarak manevi tazminat talep ettiğine göre, erkeğin hukuka aykırı bu eylemi sebebiyle Türk Medeni Kanununun 174/2. maddesine göre sorumluluğuna gidilemiyorsa, evlilik birliğindeki, eşin vücut bütünlüğünü veya sadakat (TMK.md. 185/3) yükümlülüğünü ağır biçimde ihlal eden bir eylemin sübut bulması halinde, genel hükümlere göre sorumluluğa gidilebilir. Borçlar Kanunu Türk Medeni Kanununun 5. kitabı olup, onun tamamlayıcısıdır. (E.BK.md.544; 1098 Sayılı TBK.m.646) O halde, davacının manevi tazminat isteği "aile hukuku" hükümlerine göre incelenemiyorsa, haksız fiil sorumluluğuna ilişkin genel hükümler çerçevesinde incelenebilecektir....

            "İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Uyuşmazlığın ve temyizin kusursuz sorumluluğa dayalı olarak tazminat istemine ilişkin bulunmasına göre, temyiz inceleme görevi Yargıtay Yasası’nın 14. maddesi ve Başkanlar Kurulu kararı uyarınca Yargıtay 3.Hukuk Dairesine aittir. SONUÇ: Açıklanan nedenlerle, temyiz itirazlarının incelenmesi için dosyanın Yargıtay 3.Hukuk Dairesi Başkanlığına gönderilmesine 01/04/2013 gününde oybirliğiyle karar verildi....

              MAHKEMESİ Uyuşmazlık, davalı şirketin haksız eylemi nedeniyle uğranılan maddi ve manevi zararın tahsiline ilişkin olup, mahkemece kusursuz sorumluluğa ve adam çalıştıranın sorumluluğuna ilişkin bir hukuki nitelendirme yapılmamış olmasına göre inceleme görevi ... ....... Dairesinindir. Bu itibarla dosyanın gerekli inceleme yapılmak üzere ... ....... Dairesine gönderilmesine, 31.01.2013 gününde oybirliğiyle karar verildi....

                Bölge adliye mahkemesince; fotokopi belge üzerinde iğfal kabiliyeti yönünden bilirkişi incelemesi yapılamayacağı, aldatma (iğfal) yeteneği bulunan belgelerin kullanılmasının üçüncü kişinin ağır kusuru olarak nitelendirilmesi ve noterin sorumluluğu bakımından illiyet bağını kestiğinin kabul edilmesi gerektiği gerekçesiyle, davacı vekilinin istinaf başvurusunun HMK'nın 353/1-b.1 maddesi gereğince esastan reddine karar verilmiş; hüküm, süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava; Noterlik Kanunu'nun 162.maddesine dayalı noterin kusursuz sorumluluğuna ilişkin tazminat davasıdır. Noterlik Kanunu’nun 1. maddesinde; noterliğin bir kamu hizmeti olduğu ve noterin, hukukî güvenliği sağlamak ve anlaşmazlıkları önlemek için işlemleri belgelendirdiği belirtilmiştir. Görevi belge ve işlemlere resmîyet kazandırmak olan noterlerin, yaptıkları işlemler dolayısıyla meydana gelecek zararlardan ötürü sorumlu tutulması bir zorunluluktur....

                  İlk derece mahkemesi tarafından yapılan yargılama sonucunda; davanın haksız fiilden kaynaklı maddi ve manevi tazminat talebine ilişkin olduğunu, davalılardan T3’nın sorumluluğunun kusur sorumluluğuna, davalı Groseri Ltd....

                  G E R E K Ç E Uyuşmazlık, sahte kimlikle yapılan araç satış sözleşmesi gereğince 1512 Sayılı Noterlik Kanununun 162. maddesi gereğince kusursuz sorumluluğa dayalı maddi tazminat davasıdır. İDM'nce yukarıda gösterilen gerekçelerle davanın kabulüne karar verilmiştir. Bu karara karşı davalı vekili istinaf yasa yoluna başvurmuştur. HMK.nun 355. Maddesi gereğince istinaf edenin sıfatı ve gösterdiği istinaf nedenleri ile sınırlı olarak istinaf incelemesinin yapılması gerekmiştir. Bilindiği üzere; araç satışlarının 2918 Sayılı KTK’nun 20....

                  UYAP Entegrasyonu