Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

(X) KARŞI OY: Manevi zararın varlığı, sadece şeref, haysiyet ve onur kırıcı işlem ve eylemlere maruz kalmış ya da kişilerin vücut bütünlüğünün ihlal edilmiş olmasına, ölüm nedeniyle ağır bir elem, üzüntü duyulması şartına bağlı olmayıp; idarenin yürütmekle yükümlü olduğu kamu hizmetini gereği gibi eksiksiz olarak sunamaması nedeniyle ilgililerin yeterli hizmet alamamalarından dolayı üzüntü ve sıkıntı duymaları da manevi zararın varlığı ve manevi tazminatın hükmedilmesi için yeterli bulunmaktadır. Manevi tazminat, mal varlığında meydana gelen bir eksilmeyi karşılamaya yönelik bir tazmin aracı değil, manevi tatmin aracıdır. Olay nedeniyle duyulan elem ve ızdırabı kısmen de olsa hafifletmeyi amaçlar....

    HUKUKİ DEĞERLENDİRME: Davalı idare tarafından, Bölge İdare Mahkemesince hükmedilen manevi tazminat miktarının fazla olduğu, ayrıca 5233 sayılı Kanun'da manevi zararların karşılanması yönünde bir düzenleme bulunmadığı, bu nedenle temyize konu Bölge İdare Mahkemesi kararının, davacılara toplam 350.000,00 TL manevi tazminat ödenmesine ilişkin kısmı yönünden bozulması gerektiği ileri sürülmektedir. Manevi tazminat, kişinin malvarlığında meydana gelen eksilmeyi gidermeye yönelik bir tazmin aracı değil, manevi değerlerinde bir eksilme meydana gelen, yaşama sevinci ve zevki azalan kişinin manen tatminini sağlamaya yönelik bir tazmin aracıdır. Manevi zararın başka türlü giderim yollarının bulunmayışı veya yetersiz kalışı manevi tazminatın parasal olarak belirlenmesini zorunlu kılmaktadır. Manevi tazminat, olay nedeniyle duyulan elem ve ızdırabı kısmen de olsa hafifletmeyi amaçlar....

      e karşı açtığı manevi tazminat istemine ilişkin davasının davacının kaza nedeniyle maluliyet durumu konusunda rapor alınamadığının, verilen kesin sürede davacının hazır edilemediğinin, dosyada maluliyet durumunu belirtir rapor bulunmadığının, ceza dosyasında rapor alınmış ise de bu raporun manevi tazminat tayini açısından değerlendirilebilecek bir rapor olmadığının, maluliyet durumu ve oranı belirlenmeden kişinin olay nedeniyle ne gibi bir acı ve ızdırap duyduğunun tespit edilemeyeceğinin, bu haliyle davacının manevi tazminata ilişkin davasının ispat edilemediği gerekçesiyle reddine karar verilmiş; hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava trafik kazasından kaynaklanan cismani zarar nedeniyle maddi ve manevi tazminat istemlerine ilişkindir. Davacı taraf, davalının kusurlu eylemi nedeniyle yaralanmasından dolayı işgöremez duruma düştüğünü belirterek maddi ve manevi tazminat talebinde bulunmuştur....

        Yukarıda yapılan açıklamalar ışığında: Mahkemece verilen 26/12/2013 tarihli ilk kararın yalnız sürekli maluliyet nedeniyle hükmedilen maddi tazminat açısından bozulduğu, geçici iş görememezlik nedeniyle hükmedilen maddi tazminat ve yaralanma nedeniyle hükmedilen manevi tazminata yönelik temyiz itirazlarının reddine karar verildiği ve anılan bozma kararına mahkemece uyulmasına karar verildiği halde, bozmadan sonra yapılan yargılama neticesi 26/12/2013 tarihinde geçici iş görememezlikten kaynaklanan maddi tazminat ve manevi tazminat açısından verilen karar kesinleştiğinden, bu hususta yeniden hüküm kurulmasına yer olmadığına, sürekli maluliyet nedeniyle talep edilen maddi tazminat isteminin reddine şeklinde karar verilmesi gerekirken, 19/11/2015 tarihli kararla davanın reddine karar verilmesi doğru görülmemiş; hükmün, bu nedenlerle bozulması gerekmiştir....

          "İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı ... vekili Avukat ... tarafından, davalı ...Ş. aleyhine 12/09/2013 gününde verilen dilekçe ile maddi ve manevi tazminat istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; maddi tazminat isteminin reddine ve manevi tazminat isteminin kabulüne dair verilen 22/03/2016 günlü kararın Yargıtay’ca incelenmesi davalı vekili tarafından süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü. Dava, haksız yapılan icra takibi ve açılmasına sebebiyet verilen davalar nedeniyle uğranılan maddi ve manevi zararın tazmini istemine ilişkindir. Mahkemece, maddi tazminat yönünden davanın reddine, manevi tazminat yönünden kabulüne karar verilmiş; hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir....

            İçişleri Bakanlığı tarafından davacılara 2330 sayılı Yasa gereğince nakdi tazminat ödendiği anlaşılmaktadır. 2330 sayılı Nakdi Tazminat ve Aylık Bağ-lanması Hakkında Yasa'nın 6. maddesi gereğince, bu Yasa'ya göre ödenecek nakdi tazminat uğranılan maddi ve manevi zararların karşılığı olup, yargı yerlerinde maddi ve manevi zararlar karşılığı olarak kurumların ödemekle yükümlü tutulacakları tazminatın hesabında gözönünde tutulur. Manevi tazminatın tekliği ve bölünmezliği ilkesi gereğince manevi zarar karşılığı olarak istenebilecek manevi tazminat bölünerek istenemeyeceğinden ve uğranılan manevi zarar, nakdi tazminatın bir bölümü ile karşılandığından, artık aynı olay nedeniyle yeniden manevi tazminat istenemez....

              "İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacılar ... vdl. vekili Avukat ... tarafından, davalı ... vd. aleyhine 03/12/2007 gününde verilen dilekçe ile maddi ve manevi tazminat istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; maddi tazminat talebinin reddine, manevi tazminat talebinin kısmen kabulüne dair verilen 20/12/2011günlü kararın Yargıtay’ca incelenmesi davacılar vekili tarafından süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü. 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı kanıtlarla yasaya uygun gerektirici nedenlere, özellikle delillerin değerlendirilmesinde bir isabetsizlik görülmemesine göre aşağıdaki bendin kapsamı dışındaki temyiz itirazları reddedilmelidir. 2- Diğer temyiz itirazlarına gelince; Dava , trafik kazasından kaynaklanan yaralanma nedeniyle manevi tazminat ve aynı olay nedeniyle araç hasarından kaynaklanan...

                Manevi zararın başka türlü giderim yollarının bulunmayışı veya yetersiz kalışı manevi tazminatın parasal olarak belirlenmesini zorunlu kılmaktadır. Manevi tazminat, olay nedeniyle duyulan elem ve ızdırabı kısmen de olsa hafifletmeyi amaçlar. Belirtilen niteliği gereği manevi tazminatın, zenginleşmeye yol açmayacak şekilde belirlenmesi ve tam yargı davalarının niteliği gereği takdir edilecek manevi tazminat miktarının, olayın ağırlığını ortaya koyacak, hukuka aykırılığı özendirmeyecek, bir başka ifade ile benzeri olayların bir daha yaşanmaması için caydırıcı ve aynı zamanda cezalandırıcı bir miktarda olması gerekmektedir. 5233 sayılı Kanunda açıkça manevi tazminat ödenmesini engelleyen bir hüküm olmaması nedeniyle sosyal risk ilkesine dayalı olarak manevi tazminata hükmedilmesinin önünde bir engel bulunmamaktadır....

                  ederek nişanın bozulması sebebiyle davalıya takılan altınların ve alınan cep telefonlarının aynen iadesine, aynen iadesinin mümkün olmaması halinde fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak üzere şimdilik 1.000 TL'ye yasal faizi ile birlikte hükmedilmesini talep ve dava etmiştir....

                  "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı ... vekili Avukat ... tarafından, davalı ... aleyhine 03/07/2012 gününde verilen dilekçe ile kişilik haklarına saldırı nedeniyle maddi ve manevi tazminat istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; davanın kısmen kabulüne dair verilen 26/11/2015 günlü kararın Yargıtay’ca incelenmesi davalı vekili tarafından süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü. Dava, kişilik haklarına saldırı nedeniyle maddi ve manevi tazminat istemine ilişkindir. Mahkemece maddi tazminat talebinin reddine, manevi tazminat talebinin kısmen kabulüne karar verilmiş, karar davalı tarafından temyiz edilmiştir. Davacı, ... ilçesi ......

                    UYAP Entegrasyonu