Davalı-karşı davacı; haksız ve dayanıksız açılan davanın reddi ile 58.100 TL maddi ve 10.000 TL manevi tazminatın kabulüne karar verilmesini istemiştir. Mahkemece; davacı-karşı davalıların maddi tazminat taleplerinin kısmen kabulü ile 16.563,07 TL maddi tazminatın dava tarihinden itibaren işletilecek yasal faizi ile birlikte davalı-karşı davacıdan tahsil edilerek eşit oranda davacılara verilmesine, fazlaya ilişkin maddi tazminat talebinin reddine, davacı karşı davalı ...'ın manevi tazminat talebinin kısmen kabulü ile 7.000,00 TL manevi tazminatın davalı karşı davacıdan tahsil edilerek davacı-karşı davalı ...'a verilmesine, davacı-karşı davalının fazlaya ilişkin manevi tazminat talebinin reddine, karşı davada, davalı-karşı davacının maddi tazminat talebinin kısmen kabulü ile 8.350,00 TL mutad dışı hediye bedelinin davacı-karşı davalı ...'...
Bu bağlamda; dava konusu nişanın bozulması nedeniyle istenen maddi tazminata ilişkin uyuşmazlığın Aydın Aile Mahkemesinde görülüp, sonuçlandırılması gerekmektedir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle; HUMK.’nun 25. ve 26. maddeleri gereğince Aydın Aile Mahkemesinin YARGI YERİ OLARAK BELİRLENMESİNE 22.04.2011 gününde oybirliğiyle karar verildi....
O halde mahkemece; davalı (karşı davacı) vekilinin müvekkilinde olduğunu kabul ettiği 74,87 gram ziynetlerin belirlenip, davacıya iadesi yönünde karar verilmelidir. 2-Davalı (karşı davacı) lehine hükmedilen manevi tazminat yönünden; TMK.'nın 121.maddesine göre “Nişanın bozulması yüzünden kişilik hakkı saldırıya uğrayan taraf, kusurlu olan diğer taraftan manevi tazminat olarak uygun miktarda bir para ödenmesini isteyebilir”. Nişanın bozulmasının, taraflarda üzüntü yaratması ve menfaatleri haleldar etmesi doğaldır. Doğal olan bu üzüntü ve menfaat ihlali manevi tazminata esas alınmaz. Bir kere nişanlandıktan sonra tazminat ödeme tehdidi altında bulunmak suretiyle evlenmeyi taraflar için zorunlu hale getirebilecek şekilde manevi tazminata hükmedilemez. Ancak nişanın bozulması nedeni ile fahiş bir zarar doğmuş ve bu nedenle kişilik hakları da saldırıya uğramış ise bu durumun ispatı halinde manevi tazminata hükmedilebilir....
Davacı-davalı kadın tarafından nişanın bozulması nedeniyle maddî ve manevî tazminat, davalı-davacı erkek tarafından ise nişanın bozulması sebebiyle hediyelerin iadesi ile maddî tazminat talep edilmiştir....
zararını ispat edemediğinden 20.000,00 TL maddi tazminat talebinin reddine, davalı karşı davacının çalışıyor olduğu iş yerinden ayrılmasının nişanın bozulması sebebine dayandırması mümkün görülmediğinden 6.400,00 TL maddi tazminat talebinin reddine, ayrıca gerekçesi yukarıda da açıklandığı üzeri davalı karşı davacının kişilik haklarına herhangi bir saldırı olmadığı nişan bozulması nedeni ile duyduğu üzüntünün doğal üzüntü olması sebebi ile 20.000,00 TL manevi tazminat talebinin reddine karar verilmiştir....
Dosya kapsamında her iki taraf, nişanın bozulması nedeniyle maddî zarara uğradığını iddia ederek maddî tazminat isteminde bulunmuştur. Dosya kapsamında toplanan delillere göre nişan akdinin taraflarca ortak kusurlu davranışlar sonucunda bozulduğu anlaşılmaktadır. Bu durumda mahkemece tarafların maddî tazminat talebinin reddine karar verilmesi yerindedir. TMK'nın 121. maddesi; "Nişanın bozulması yüzünden kişilik hakkı saldırıya uğrayan taraf, kusurlu olan diğer taraftan manevî tazminat olarak uygun miktarda bir para ödenmesini isteyebilir." şeklinde düzenlenmiştir. Nişanın bozulmasından dolayı manevî tazminata hükmedilebilmesi için, nişanın haksız olarak bozulmasının yanında, kişilik haklarının da ihlâl edilmiş olması gerekir. Nişanın bozulması, doğal olarak taraflarda değişik şiddet ve ölçülerde de olsa üzüntü yaratır ve menfaat ihlâline neden olur....
Mahkemece; asıl dava yönünden davanın kısmen kabulü ile 4.000 TL manevi tazminatın davalı-karşı davacıdan alınarak davacı -karşı davalıya verilmesine;karşı dava yönünden davanın kısmen kabulü ile 5.000 TL başlık parası ve 140 TL çeyrek altın parasının davalı -karşı davacıdan alınarak davalı-karşı davacıya verilmesine karar verilmiş,hüküm süresi içinde taraflarca temyiz edilmiştir. 1-Asıl dava yönünden yapılan temyiz incelemesinde; Asıl dava, nişanın bozulması nedeniyle manevi tazminat istemine ilişkindir. Kural olarak nişanın bozulması yüzünden kişilik hakkı saldırıya uğrayan taraf, kusurlu olan diğer taraftan manevi tazminat olarak uygun miktarda bir para ödenmesini isteyebilir. (TMK m. 121) Nişanın bozulmasından dolayı davacı lehine manevi tazminata hükmedilebilmesi için, nişanın haksız olarak bozulmasının yanında, davacının kişilik haklarının da ihlal edilmiş olması gerekir....
Mahkemece, nişanın davalı tarafından haksız yere bozulması nedeniyle de bu hesaba yatan paranın davacıya iadesine karar verilmiştir. MK.122.maddesi uyarınca evlenme amacıyla yapılan harcamalar ve katlanılan maddi fedakârlıklar karşılığında tazminat yükümlülüğünün doğması kusur koşuluna olduğu gibi nişanlı kıza zaman zaman verilen harçlık mahiyetindeki paralar BK 122 madde kapsamında olmadığı gibi hediye kapsamına da girmez. MK.122.maddesi uyarınca evlenme amacıyla yapılan harcamalar ve katlanılan maddi fekârlıklar karşılığında tazminat yükümlülüğünün doğması kusur koşuluna olduğu gibi nişanlı kıza zaman zaman verilen harçlık mahiyetindeki paralar BK 122 madde kapsamında olmadığı gibi hediye kapsamına da girmez. Bundan ayrı olarak ta, müşterek hesapta bulunan para, hesap sahipleri tarafından banka mevzuatı çerçevesinde birlikte veya münferit olarak kullanılabilir....
Hukuk hakimi kural olarak kesinleşen ceza kararı karşısında, maddi hukuk bakımından bağımsızdır. Ancak, bu bağımsızlık sınırsız bir bağımsızlık değildir. Her ne kadar, ceza hakiminin delil yetersizliğinden beraate ilişkin olarak verdiği karar, kusurun var olup olmadığı, ölçüsü, miktarı, temyiz kudreti ve illiyet bağı gibi hususlarda hukuk hakimini bağlamaz ise de, her mahkumiyet kararı o eylemin hukuka aykırılığını tespit etmesi bakımından hukuk hakimini bağlayıcı niteliktedir. Hukuk hakimi şekli gerçeği arayacak, maddi gerçek öncelikli hedef olmayacaktır. Ancak, ceza hakimi bunun tersine öncelikli hedef olarak maddi gerçeğe ulaşmaya çalışacaktır. O halde, ceza mahkemesinin maddi nedensellik bağını (illiyet ilişkisi) tespit eden kesinleşmiş hükmünün hukuk hakimini bağlamasına, Borçlar Yasasının 53. maddesi bir engel oluşturmaz. Dava, nişanın bozulması ve evlenme vaadi ile kızlığının bozulması nedeniyleı manevi tazminat istemine ilişkindir....
tarafından, davalı ... aleyhine 26/05/2014 gününde verilen dilekçe ile nişanın bozulması nedeni ile maddi ve manevi tazminat istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; dava şartı yokluğundan davanın reddine dair verilen 27/01/2015 günlü kararın Yargıtay’ca incelenmesi davacı vekili tarafından süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü. Dava, nişanda takılan takıların ve çeyizin iadesi ile maddi ve manevi tazminat istemine ilişkindir. Yerel mahkemece dava şartı yokluğundan dava dilekçesinin reddine karar verilmiş; karar, davacı tarafından temyiz olunmuştur....